Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/108 E. 2021/302 K. 14.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/108 Esas
KARAR NO : 2021/302

DAVA : Marka Hakkının İhlâli
DAVA TARİHİ : 30/09/2019
KARAR TARİHİ : 14/07/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/08/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan Marka Hakkının İhlâli davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili 30/09/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 132 sayılı Kanun’la kurulmuş bir kamu kurumu olduğunu, sahibi olduğu TSE markasını çeşitli şekillerde düzenleyerek TÜRKPATENT’e tescil ettirdiğini, Belgelendirme Yönergesi’ne göre; TSE markasını herhangi bir yerde kullanmak için müvekkili ile marka sözleşmesi yapılması gerektiğini, Belgelendirme Merkezi Başkanlığı’nın 02/04/2019 tarih 89845 sayılı yazısında, … Elektromanyetik San. A.Ş firmasının belge almak için müvekkiline sunmak üzere … Paratoner firmasından almış olduğu Topraklama Ölçüm ve Yıldırımdan Korunma Raporu’nun üzerinde baklava dilimi içerisinde C-E TSE – ISO – EN 14001, TSE ISO – OHSAS TS 18001, TSE EN 62561 – 1 ve K – Q TSE – ISO – EN 9000 logolarını haksız kullandığının tespit edildiğini, davalı firmanın marka kullanımı hususunda belgesinin bulunmadığını, davalının TSE markasını haksız kullandığının görüldüğünü, davalı firma yetkilileri hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde suç duyurusunda bulunulduğunu, davalının eylemleri ile müvekkiline ait marka haklarını ihlal ettiğini, TSE Belgelendirme Yönergesi’nin 45.maddesine göre davalı firmadan toplamda 33.300,00 TL maddi tazminat ve 49.950,00 TL manevi tazminat alacaklarının doğduğunu belirterek; davalının marka hakkına tecavüz fiillerinin durdurulmasına, 33.300,00 TL maddi ve 49.950,00 TL manevi olmak üzere toplam 83.250,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 04/06/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile; Dava dilekçesinde talep edilen maddi tazminat miktarını arttırarak maddi tazminat istemi yönünden 35.300,00 TL bedel üzerinden karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili 17/10/2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın maddi ve manevi tazminat hesabına dayanak yaptığı TSE Belgelendirme Yönergesi’nin hukuken kadük olduğunu, 132 sayılı Kanunun 1.maddesinin 703 sayılı KHK’nın 96.maddesi ile yürürlükten kaldırıldığını, bu nedenle davacı tarafın bu maddeye dayanmasının hukuken mümkün olmadığını, davacı tarafın talep ettiği maddi ve manevi tazminata mesnet yönergenin hukuki dayanağının 132 sayılı Kanunun 2.maddesi olduğunu, bu maddenin de aynı KHK ile yürürlükten kaldırıldığını, bu nedenle mesnet yönergenin hukuki bir dayanağının kalmadığını, dolayısıyla davacı tarafın yaptığı tazminat hesabının dikkate alınmaması gerektiğini, müvekkilinin … Elektromekanik İnş. Enj. Mak. Telk. Bil San. Tic. A.Ş şirketinin bayisi olup bu şirketin davacı tarafın dilekçesinde bahsettiği tüm TSE belgelerine sahip olduğunu, müvekkilinin, bu şirketin ürünlerini kullandığını, dolayısıyla müşterilerini aldatıcı bir eyleminin bulunmadığını, müvekkilinden talep edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
UYUŞMAZLIK:
Dava, marka hakkına tecavüzün durdurulması, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Davalının, davacıya ait tescilli TSE markalarını hukuka aykırı kullanımının bulunup bulunmadığı, bu minvalde davacı marka haklarının ihlal edilip edilmediği, marka hakkına tecavüz söz konusu ise davacının davalıdan talep edebileceği tazminatın yasal dayanağının bulunup bulunmadığı, marka hakkına tecavüz söz konusu ise tecavüzden kaynaklı maddi ve manevi tazminat bedellerinin ne kadar olabileceği ve marka hakkına tecavüzün durdurulmasının gerekip gerekmediği hususlarına ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dilekçeleri tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, Ankara 1.Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden celp edilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, hak düşürücü süre bakımından eksiklik bulunmadığı tespit edilmiş, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, maddi vakıalara ilişkin hususlar bakımından bilirkişi kök ve ek raporları aldırılmış, 06/08/2015 tarih 29437 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmelik’in 201/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraflara tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
6769 sayılı SMK m.29/1-a hükmü yollaması ile SMK m.7/2-b hükmü gereği; Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması, marka hakkı ihlâline sebebiyet vermektedir. SMK m.7/2-c hükmü gereği ise; Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve …’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması da, marka hakkı ihlâli oluşturan başka bir durumdur. Yine aynı Kanunun 29.maddesinin 1.fıkrasının b ve c bendlerine göre de; Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek veya markayı ya da ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak eylemleri de marka hakkı ihlali oluşturur.
Tarafların iddia ve savunmaları, ibraz ettikleri bilgi ve belgeler, celp edilen marka tescil belgeleri, Ankara 1. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, bilirkişi kök ve ek raporları ile tüm dosya kapsamına göre;
Dava dilekçesi ekinde ibraz edilen, davalı … tarafından tanzim edilen 14/03/2019 tarihli “…-… Elektromekanik Sanayi A.Ş Topraklama Ölçüm Raporu”-“Topraklama ve Yıldırımdan Korunma” başlıklı doküman kapağında; C-E TSE-ISO-EN 14001, TSE ISO-OHSAS TS 18001, TSE EN 62561-1, TSE EN 62561-2 ve K-Q TSE-ISO-EN 9000 sayılı ibarelerin markasal olarak kullanıldığı tespit edilmiştir.
Ankara 1.Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası incelendiğinde; Dosyamız davalısı … hakkında, “TSE” ibare ve logosunu herhangi bir belge sahibi olmadan izinsiz olarak “Topraklama Ölçüm ve Yıldırımdan Koruma” raporu üzerinde kullandığı ve bu suretle marka sahibi Türk Standartları Enstiüsü’nün marka hakkına tecavüz ettiği iddiasından bahisle 6769 sayılı SMK m.30/1 hükmü uyarınca iddianame düzenlendiği, yargılamayı yapan mahkemenin 22/09/2020 tarih … E 2020/145 K sayılı kararı ile; sanığın, …-… Elektromekanik Sanayi A.Ş’ye düzenlenen 14/03/2019 tarihli “Yıldırımdan Korunma Raporu”nda baklava dilimi şeklindeki dörtgen figürler içerisinde garanti işareti şeklinde kullanılan “C-E TSE-ISO-EN 14001”, “TSE ISO-OHSAS TS 18001”, “TSE EN 62561-1”, “TSE EN 62561-2” ve “K-Q TSE-ISO-EN 9000” marka ve işaretlerini katılan kurumun izni olmaksızın kullandığı, bu kullanımların ise katılan adına Türk Patent ve Marka Kurumunda … sayılarla tescilli olan markaların haklarına iltibas suretiyle tecavüz oluşturduğu, bu suretle sanığın hizmet satarak katılan kurumun marka hakkına tecavüz ettiği ve üzerine yüklenen suçu işlediği anlaşıldığından, sübutu benimsenen fiilinin 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun 30/1.maddesine uygunluğu kabul edilerek cezalandırılmasına karar verilmiş, verilen hükmün açıklanması geri bırakılmıştır. Söz konusu karar, 21/10/2020 tarihinde kesinleşmiştir.
Garanti markası, 6769 sayılı SMK’nın 31’inci maddesinin bir ve ikinci fıkralarında; “(1)Garanti markası, marka sahibinin kontrolü altında birçok işletme tarafından o işletmelerin ortak özelliklerini, üretim usullerini, coğrafi menşelerini ve kalitesini garanti etmeye yarayan işarettir.
(2) Garanti markasının, marka sahibinin veya marka sahibine iktisaden bağlı olan işletmenin mal veya hizmetlerinde kullanılması yasaktır.”şeklinde düzenlemiş ve 32’nci maddede de garanti markasına ilişkin teknik şartname ve diğer hususlar belirlenmiştir.
Bilindiği üzere marka bir işletmenin mal veya hizmetlerinin diğer işletmelerin mal veya hizmetlerinde ayırt etmeye yarayan işarettir (SMK m.4).Markanın farklı işletmelere ait mal ve hizmetleri ayırt etme işlevine karşı, garanti markası, farklı işletmelere ait, farklı ferdi markalar taşıyan mal ve hizmetlerin belli ortak özelliklere sahip olduğunu belirtme işlevi görmektedir (SMK m.31).Markanın “farklı işletmelere ait mal ve hizmetleri birbirinden ayırt etme” özelliği garanti markalarında bulunmamaktadır . Marka, ayırt edicilik özelliği sayesinde mal ve hizmetleri kişiselleştirmekte, garanti markası ise tek başına bu özelliğe sahip olmayıp, markanın ayırt etme fonksiyonunu güçlendirmekte, ona yeni bir boyutlar kazandırmaktadır. Garanti markası, doğrudan farklı işletmelere ait mal ve hizmetleri değil, garanti markası işaretini taşıyan ve taşımayan mal ve hizmetleri ayırt etme işlevi görmekte, bunların ilgili teknik yönetmelikte belirtilen ortak bir takım özelliklere sahip olduğunu “garanti” etmekte, bu sayede müşterilerin mal ve hizmetlere olan güvenlerini somutlaştırmaktadır . Garanti markaları, mal ve hizmetlerin taşıdığı, belgelenen bazı özelliklere ilişkin somut güvencelerin bulunduğuna işaret etmekte ve bu nedenle müşterinin bu mal ve hizmetlere ilişkin belli özellikleri test etme ihtiyacı duymaksızın tercih etmesini sağlamaktadır. Tüketicilerin, bir mal ve hizmetin garanti markası teknik şartnamesinde belirlenen nitelikleri taşıyıp taşımadığını kendi imkanları ile belirleyebilmesi çoğu zaman mümkün de değildir. Garanti markası tarafından sağlanan “garanti”, bir yandan tüketiciyi malın belirtilen özelliklerini test etmeye ve denemeye ihtiyaç duymaksızın satın almaya yöneltirken, diğer yandan garanti edilen özelliklerin bulunmamasına karşı hukuki koruma sağlamaktadır .
Diğer taraftan Davacı … Standardları Enstitüsü bir kamu kurumu olup 132 sayılı Kanunla kurulmuş ve daha sonra 4 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 549 ila 565’inci maddelerinde düzenlenmiştir. 4 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 550’nci maddesinin bir ve ikinci fıkraları; “ (1)Her türlü madde ve mamulleri ile usul ve hizmet standardlarını yapmak gayesiyle Türk Standardları Enstitüsü kurulmuştur.
(2) Enstitü, tüzel kişiliği haiz, özel hukuk hükümlerine göre yönetilen özel bütçeli bir kamu kurumu olup kısa adıve markası TSE’dir. Bu marka çeşitli şekillerde gösterilir. Türk Standardları Enstitüsünün müsaadesi olmadan bu marka hiçbir şekil ve şart altında kullanılamaz.”hükmünü içermektedir. Hükümde “TSE” ibaresi Kurumun markası olarak kabul edilmiş ve Kurumun izni olmadan kullanılamayacağı açıkça hükme bağlanmıştır.
Yukarıdaki açıklamalar kapsamında tescile edilmiş garanti markalarının SMK’daki marka korumasından faydalanacağı açıktır (SMK m.7/1). Ayrıca değerlendirme yapılırken TSE ve “TSE” markası ile ilgili özel mevzuatın da dikkate alınması gerektiği düşünülmektedir.
Dava konusu 14/03/2019 tarihli rapor; Topraklama Ölçüm Raporudur. Bu rapor, davalı … tarafından dava dışı …- … Elektromekanik San. A.Ş. için düzenlenmiştir. Rapor içeriğinde topraklama ile ilgili genel bilgilere yer verildikten sonra tanımlara ve kontrol metoduna yer verilmiştir. Daha sonra …- … Elektromekanik San. A.Ş.’ye ait fabrika, kazan dairesi ve idari bina gibi yerlerdeki topraklama ölçüm değerlerine yer verildikten sonra sonuç bölümünde elde edilen bulgular raporlanmıştır. Sonuç bölümünde; tesisin, toprak geçiş dirençlerinin … Paratoner tarafından denetlendiği ve verilen raporun bir yıl geçerli olduğu ve toprak geçiş direnç değerlerinin bir sonraki periyodik bakıma kadar geçecek süre içerisinde görevini güvenli bir şekilde yerine getirebileceği belirtilmiştir.
Dava dilekçesi ekinde yer alan 14/03/2019 tarihli diğer bir rapor ise; Yıldırımdan Korunma Raporudur. Bu rapor da davalı … tarafından dava dışı …- … Elektromekanik San. A.Ş. için düzenlenmiştir. Rapor içeriğinde yıldırım ve yıldırımdan korunmaya ilişkin tanım, amaç ve çeşitlerine yer verildikten sonra “D.1.1. NFC 17-102 Standartı Kapsamında Yapılan Gözle Muayene, Denetleme ve Ölçme” bölümünde tesiste yapılan tespitlere yer verilmiştir. Raporun sonuç kısmında; tesisin yıldırımdan korunma tesisatı ve toprak geçiş direnç değerlerinin denetlendiği ve bir sonraki periyodik bakıma kadar geçecek süre içerisinde görevini güvenli bir şekilde yerine getirebileceği belirtilmiştir.
Bu tespitler kapsamında dava konusu raporların tespit yapılan iş yeri/tesisin topraklama ve yıldırımdan korunması ile ilgili standartlara uygunluğuna ilişkin olduğu görülmüştür.
Mahkememizce aldırılan 08/02/2021 havale tarihli bilirkişi ek raporunda tablolaştırıldığı üzere; tabloda dökümü yapılan davacı markalarının kapsadığı mal ve hizmetlerden bilirkişi raporunda kırmızı ile
işaretlenenlerin, davalının düzenlemiş olduğu Topraklama Ölçüm Raporu (Düzenleme Tarihi:
14/03/2019) ve Yıldırımdan Korunma Raporunun (Düzenleme Tarihi: 14/03/2019) ilgili olduğu
elektrik elektronik sektörü & bu sektörde gerçekleştirilen ölçüm ve değerlendirme hizmeti ile
benzer mal ve hizmetler olduğu, benzer tüketici kitlelerine hitap ettikleri değerlendirilmiştir.
Bu kapsamda; davacıya ait … sayılı markaların kapsadığı mal ve hizmetlerin davalı
kullanımları ile aynı ve/veya benzer olduğu, … sayılı markaların kapsadıkları mal veya
hizmetler ile davalı kullanımlarının ilişkin olduğu hizmetin benzer olmadıkları
değerlendirmiştir.
Yukarıda numaraları verilen davacı markalarında; TSE, ISO ve
OHSAS ibareleri, yine davacı ile özdeşleşmiş olan baklava dilimi şekli yer almaktadır. Davalı kullanımlarında yer alan TSE, ISO ve OHSAS ibareleri de tek
başına veya birlikte esas unsur olarak davacı markalarında yer almaktadır. Bu nedenle davalı
kullanımları ile davacı markaları arasında benzerlik olduğu değerlendirilmiştir.
Yukarıda ayrıntılı olarak yer verilen sayılı markaların kapsadığı mal ve hizmetlerin davalı kullanımları ile aynı ve/veya benzer olduğu ve markaları oluşturan işaretler ile davalı kullanımları arasında benzerlik olduğu değerlendirildiğinden bu markalar bakımından karıştırılma ihtimali oluşacağı düşünülmektedir.
Başka bir deyişle; Davalı … tarafından dava dışı …-… Elektromekanik Sanayi A.Ş. için düzenlenen Topraklama Ölçüm Raporu ve Yıldırımdan Korunma Raporu’nda yer alan ve yukarıda izah edilen markasal kullanımların; hazırlanan raporun şartları, davacı tarafından belirlenen belirli standardları taşıdığı izlenimi verdiği, bu işaretlerin kullanımının ürün veya hizmetlerde kullanımının zorunlu olmamakla birlikte kullanılması halinde, davacıdan izin alınmasının gerektiği, bu garanti işaretlerinin veya belirli standardı temsil eden işaretlerin davacının izni dışında rapor kapaklarında kullanılmasının, sunulan hizmetin ilgili standarda uygun olduğu kanaatini oluşturduğu, böyle bir durumun ilgili tüketici kesimi nezdinde karıştırılma ihtimali yaratacağı ve bu nedenle marka hakkına tecavüz fiilinin oluşacağı düşünülmektedir.
Diğer taraftan davalı tarafından dosyaya sunulan ve davalının, dava dışı … Elektromekanik İnş. Enj. Mak. Telk. Bil. San. Tic. A.Ş. arasında imzalanan 03.01.2019 imza tarihli “Yetkili Servis Sözleşmesi” başlıklı sözleşme de incelenmiştir. Bu sözleşmede, davalının ihlale konu rapor düzenleme tarihi olan 14.03.2019 tarihinden önce, … Elektromekanik İnş. Enj. Mak. Telk. Bil. San. Tic. A.Ş. ile 03.01.2019 tarihinde yetkili servis sözleşmesi düzenlendiği görülmüştür. Düzenlenen “Yetkili Servis Sözleşmesinde” sözleşmenin konusu “TSE standardı ve/veya kriteri, ürün, marka” olarak belirtilmiştir. Sözleşmenin dördüncü maddesinde “Sözleşmenin konusu” başlığı altında; “İşbu sözleşme ile taraflar, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve bu kanun kapsamında yürürlüğe konulan Satış Sonrası Hizmetler Yönetmeliğinden doğan sorumluluk ve yükümlülükleri aynen yerine getirmeyi ve bunlarla ilgili olarak tüketicilere karşı, müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını kabul ederler.” ifadesi yer almaktadır. Diğer taraftan sözleşmenin “Servisin Fiziki Yükümlülükleri” başlıklı 6’ncı maddesinde; “Servis istasyonları; hizmet konularına göre Bakanlık tarafından belirlenen teknik düzenleme veya TSE tarafından tespit edilen standardlarda/ kriterlerde belirlenen özellikleri taşımalıdır.” İfadesi yer almaktadır. Diğer taraftan TSE Belgelendirme Yönergesinin “Marka ve Logo Kullanımı” başlıklı 27’nci maddesinin birinci fıkrası; “Belge sahibi, belgesini ve kullanma hakkını aldığı ilgili TSE’ye ait markasını, sadece belge üzerinde yazılı üretim/hizmet sunum yerinde ürettiği ürünleri/sunduğu hizmetleri için kullanabilir.”şeklindedir. Bu bilgiler ışığında yapılan değerlendirme aşağıdadır.
Dosyada davacı tarafından ihlal olarak öne sürülen fiil, davalının davacının izni olmaksızın TSE’ye ait garanti işaretlerini düzenlemiş olduğu 14.03.2019 tarihli 2 adet raporda kullanmış olmasıdır. İhlale konu raporların incelenmesinde; raporların … PARATONER tarafından hazırlanıp imzalandığı, bir kapak sayfası ve 12 sayfadan oluşan Topraklama Ölçüm Raporu ile bir kapak sayfası ve 2 sayfadan oluşan Yıldırımdan Korunma Raporu içeriğinde … firmasına ait bir imzanın veya bilginin yer almadığı anlaşılmıştır. Dolayısı ile raporları düzenleyenin davalı olduğu anlaşılmaktadır.Diğer taraftan davalı ile … arasında imzalananYetkili Servis Sözleşmesinin 6’ncı maddesinde servis istasyonlarının TSE tarafından tespit edilecek standardlarda belirtilen kriterleri taşıması gerektiği belirtilmektedir. Rapor düzenleme hizmeti verenin, düzenlediği raporların kapak sayfalarında TSE ye ait garanti işaretlerini kullanmasından kendisinin sorumlu olacağı ve bu yeterliliklerin davalı nezdinde sağlanmış olması gerektiği düşünüldüğünden; davalı firma ile … Elektromekanik İnş. Enj. Mak. Telk. Bil. San. Tic. A.Ş. arasında düzenlenen sözleşmenin davalıya düzenlediği raporlarda TSE’ye ait standard işaretleri kullanma hakkı vermeyeceği düşünülmektedir.
Son olarak esas dava dosyasında yer almamakla birlikte dosya içerisine alınan Ankara 1 FSHCM’nin … Esas sayılı dosyasında yer alan TSE- HBY Hizmet Yeterlilik Belgesi de incelenmiştir. Bu belgenin davacı TSE tarafından düzenlediği ve davalı “… … PARATONER”e 30.04.2019 tarihli (30.04.2020 tarihine kadar geçerli) Hizmet Yeterlilik belgesi verildiği anlaşılmıştır. Bu Hizmet Yeterlilik Belgesine göre davalının; “… Elektromekanik İnş. Enj. Mak. Telk. Bil. San. Tic. A.Ş. yetkili servisi olarak TS 13427 (02.04.2015) yetkili Servisler –Yıldırımdan korunma Sistemleri- kurallar standardına uygun hizmet verdiği” onaylanmıştır. Ancak belgenin 30.04.2019 tarihli olduğu ve dava konusu rapor düzenleme fiilinin tarihinin ise 14.03.2019 olduğu, tecavüze konu fiil tarihinin belge tarihinden önce olduğu anlaşılmıştır. Bu noktada fiil tarihinden sonra verilen Hizmet Yeterlilik Belgesinin dava konusu fiili hukuka uygun hale getirmeyeceği düşünülmektedir.
Sonuç olarak; yukarıda izah edilen gerekçelerle, davalının dava konusu fiilinin, davacının marka hakkına tecavüz oluşturduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle; davalının, davacıya ait marka hakkına tecavüz fiillerinin durdurulmasına, karar verilmiştir.
132 sayılı Türk Standardları Enstitüsü İle İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun’un 2.maddesi, 09/07/2018 tarih 30473 sayılı Resmi Gazete’nin 3.Mükerrer sayısında yayınlanarak yürürlüğe giren 703 sayılı KHK m.96 hükmü ile yürürlükten kaldırılmışsa da, aynı KHK Geçici 16.maddesi uyarınca; Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihten önce, bu Kanun Hükmünde Kararname ile değişiklik yapılan kanunların ve kanun hükmünde kararnamelerin ilgili maddeleri gereğince yürürlüğe konulmuş olan tüzükler, nizamnameler, Başbakanlık ve Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılan yönetmelikler ile diğer işlemler yürürlükten kaldırılmadıkça geçerliliğini sürdürür.
Yukarıda izah edilen KHK hükmü gereği, TSE Yönetim Kurulu’nun çıkardığı 29/04/2014 tarih XIX/50/236 sayılı … Belgelendirme Yönergesi’nin dava tarihi itibari ile geçerliliğini sürdürdüğü tespit edilmiştir.
TSE Belgelendirme Yönergesi’nin 45.maddesine göre; TSE’ye ait marka/markaları sözleşme akdetmeksizin kullanan ya da sözleşmesi herhangi bir nedenle sona erdiği halde, marka/markaları ve/veya belge/belgeleri kullanmaya devam edenler aleyhine; sözleşme akdetmeyerek TSE’yi maddi-manevi zarara sokmaları sebebiyle, hukuki işlem başlatılmak üzere belgelendirme faaliyeti yürüten birim tarafından Genel Sekreterlik’ten alınan olur ile birlikte tüm ilgili dokümanlar Hukuk Müşavirliği’ne yazı ile bildirilir. Söz konusu bildirimde, tazminat hesaplamasına esas alınacak olan ve ihlal edilen markayla ilişkili ürünün/hizmetin/sistemin belge kullanma tavan ücreti de belirtilir. Hukuk Müşavirliği’nce, ihlale konu ürün/hizmet/sistem ile ilgili bir yıllık emsal belge kullanma tavan ücreti tutarının iki (2) katından az olmamak üzere maddi tazminat, kamuoyunu yanıltmak ve haksız rekabete sebep olmak yoluyla TSE’yi kamu ve tüketici nezdinde güven kaybına uğratmaktan dolayı belge kullanma tavan ücreti tutarının üç (3) katı tutarında, manevi tazminat talep edilmesi için ve gerekli cezai kovuşturmaların icrasına yönelik hukuki işlemler başlatılır.
TSE Belgelendirme Yönergesinin 45.maddesine göre;
TSE ISO-OHSAS TS 18001 Belge Kullanma Ücret Tavanı’nın 3.850,00 TL olduğu, bu belgenin izinsiz kullanılması nedeniyle TSE Belgelendirme Yönergesi’nin 45.maddesi uyarınca, davacının, davalıdan 3.850,00 TL X 2 = 7.700,00 TL maddi tazminat isteminde bulunabileceği,
K-Q TSE-ISO-EN 9000 Belge Kullanma Ücret Tavanı’nın 3.850,00 TL olduğu, bu belgenin izinsiz kullanılması nedeniyle TSE Belgelendirme Yönergesi’nin 45.maddesi uyarınca, davacının, davalıdan 3.850,00 TL X 2 = 7.700,00 TL maddi tazminat isteminde bulunabileceği,
C-E TSE-ISO-EN 14001 Belge Kullanma Ücret Tavanı’nın 3.850,00 TL olduğu, bu belgenin izinsiz kullanılması nedeniyle TSE Belgelendirme Yönergesi’nin 45.maddesi uyarınca, davacının, davalıdan 3.850,00 TL X 2 = 7.700,00 TL maddi tazminat isteminde bulunabileceği,
TSE EN 62561-1 Belge Kullanma Ücret Tavanı’nın C kategorisinde 6.100,00 TL olduğu, bu belgenin izinsiz kullanılması nedeniyle TSE Belgelendirme Yönergesi’nin 45.maddesi uyarınca, davacının, davalıdan 6.100,00 TL X 2 = 12.200,00 TL maddi tazminat isteminde bulunabileceği,
Sonuç olarak; TSE Belgelendirme Yönergesi’nin 45.maddesi, bu yönerge esas alınarak düzenlenen TSE Ürün Belgelendirme Ücretlendirme Esasları ve Ücret Çizelgesi’ne göre, davalının marka hakkı ihlali oluşturan eylemlerinden kaynaklı hesaplanan maddi tazminat miktarının toplamda 35.300,00 TL olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle; 35.300,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
Her ne kadar mahkememizce 14/07/2021 tarihinde verilen kısa kararda; “35.300,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde hüküm kurulması gerekirken, “35.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde, “3” yerine “0” rakamı yazılarak, maddi hata sonucu, sehven hükmün kurulduğu tespit edilmişse de, HMK m.183 hükmü uyarınca; mahkemenin dava dosyasında bulunan belgelerdeki açık yazı ve hesap hataları, karar verilinceye kadar düzeltilebileceğinden, buna ilişkin maddi hata gerekçeli karar yazılırken re’sen düzeltilmiştir.
SMK m.149/1-ç bendi uyarınca; marka hakkı ihlal edilen hak sahibi, manevi zararının tazmin edilmesini talep edebilir. Manevi tazminatın amacı, marka hakkına tecavüz edilen marka sahibinin ticari piyasada edindiği imaj ve güvenden oluşan manevi ticari varlığında meydana gelen kayıp ve zararların tazmin edilmesidir. Manevi tazminatın takdirinde markanın tanınmışlığı ve ihlal niteliği taşıyan ürünlerin niteliği dikkate alınmalıdır. Bu nedenle, marka hakkı ihlaline ilişkin fiilin niteliği, tarafların kusur oranları, sıfatları, işgal ettikleri makam, ekonomik ve sosyal durumları birlikte değerlendirilerek bir sonuca varılmalıdır.
Somut olayda; davalının, davacıya ait garanti markaları ile aynı veya benzer C-E TSE-ISO-EN 14001, TSE ISO-OHSAS TS 18001, TSE EN 62561-1, TSE EN 62561-2 ve K-Q TSE-ISO-EN 9000 ibarelerini markasal olarak kullanarak, davacının garanti markalarının itibarını zedelediği, böylece davacının ticari piyasada edindiği imaj ve güvenden oluşan manevi ticari varlığında zarar meydana geldiğinin kabul edilmesi gerektiği, manevi tazminatın TSE’nin Yönerge’sine göre hesaplanmasının mümkün bulunmadığı, manevi tazminat takdirinin Borçlar Kanunu hükümleri esas alınarak takdir edilmesi gerektiği, eylemin ve zararın boyutu, markanın kullanılma süresi, ihlal edilen markaların garanti markaları oluşu gibi hususlar dikkate alındığında, takdiren 20.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22.01.2016 tarih 2014/11-253 Esas 2016/75 Karar sayılı kararı uyarınca; dava, marka hakkına tecavüzün durdurulması, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olmak üzere üç ayrı bağımsız istemi barındırmaktadır. Söz konusu davada, objektif dava birleşmesi müessesesi mevcuttur. Bu durumda, her bir dava türü için ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmiştir.
Yukarıda izah edilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:

1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;

A) Davalının, davacıya ait marka hakkına tecavüz fiillerinin DURDURULMASINA,
B)35.300,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

C)20.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,

2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.777,55 TL nispi karar ve ilam harcından peşin ve ıslah ile alınan 1.456,71 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 2.320,84 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacının marka hakkına tecavüzün durdurulması istemi bakımından davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının maddi tazminat istemi bakımından davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3 ve m.13/1 hükmü gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacının manevi tazminat istemi bakımından davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan AAÜT m.3, m.10 ve m.13 hükümleri gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacının manevi tazminat istemi bakımından kısmen reddolunması ve davalının kendisini vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle AAÜT m.3, m.10 ve m.13 hükümleri gereği hesaplanan 5.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davanın kabul ret oranının %65 olarak kabulüne,
8-Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin ve ıslah ile yatırdığı 1.456,71 TL peşin nispi harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı, 14,90 TL vekalet harcı, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 305,60 TL posta, müzekkere ve 10,91 TL dosya kapağı masrafı olmak üzere toplam 1.575,81 TL yargılama giderinin %65’i olan 1.024,28 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye 551,53 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Davalı tarafından yapılan 6,40 TL vekalet harç sarfiyatına ilişkin yargılama giderinin % 35’i olan 2,24 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye 4,16 TL yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
11-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m.18/A-13 ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca 1.320,00 TL’nin %65’i olan 858,00 TL’nin davalıdan, %35’i olan 462,00 TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
12-HMK m.333 hükmü gereği karar kesinleştiğinde artan avansın yatıran tarafa re’sen iadesine,
Dair, Davacı vekilinin ve Davalı vekilinin yüzüne karşı, HMK m.341 ve m.345 hükümleri gereği kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesi nezdinde İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/07/2021

Katip … Hakim …
E-imza E-imza