Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/88 E. 2023/683 K. 18.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/88 Esas – 2023/683
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2023/88 Esas
KARAR NO : 2023/683

HAKİM : ….
KATİP :….

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI :….
VEKİLLERİ : Av. ….
Av. …..
DAVA : Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/02/2023
KARAR TARİHİ : 18/10/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Rekabetten Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … markalı temizlik ürününün, 2019 yılı son aylarında pazara girdiğini ve ilk günden tüketicinin ilgisini çekerek 2021 yılı araştırma raporlarından da anlaşılacağı üzere hızla pazar payını arttırdığını, …’ün tüketiciler nezdinde sarı rengi ve sarı renkli zemin-fon üzerinde kırmızı renkli … yazısı ile ürünün özdeşleştiğini, davalı şirket tarafından üretilen ithal edilen ve piyasaya arz edilen “…” isimli temizlik ürününün “… değil” ibaresini ihtiva eden TV Kanallarında, sosyal medya hesaplarında, 3.kişilerin sosyal medya hesaplarında ve e-ticaret sitelerinde yayınlanan reklamı ile müvekkili şirket tarafından üretilen ve satışa arz edilen “…” isimli temizlik ürününü sesli ve görsel işaret ederek bu ürünü kötülemek, karalamak suretiyle işbu davaya konu haksız rekabet teşkil eden fiili işlediğini ve halende işlemeye devam etmekte olduğunu, davalının bu fiili yanısıra anlaşmalı olduğu/işbirliği yaptığı çok geniş kesimlere hitap eden influencer olarak tabir edilen sosyal medya kullanıcılarının instagram sosyal medya hesaplarında yaptırdıgı reklamlarda da yine aynı şekilde müvekkilinin … markalı ürününü kötüleme ve karalama gayretini sürdürmekte olduğunu, davalı şirketin, müvekkili şirketin sarı güç markasını kullanmasından sonra önceden sadece “CIF” olarak kullandığı markasını “CİF ULTRA GÜÇ Çok amaçlı sprey” şeklinde kullanmaya ve sprey ürününü tanıtmaya başladığını, “CİF Ultra Güç Çok Amaçlı Sprey” temizlik ürününün reklamı, sarı zemin üzerinde kırmızı renkle … değil ve bunun altında … değil %100 cif gücü şeklinde düzenlendiğini, müvekkil şirketin, TV kanallarında yayınlanan reklamlar (…, …) başta olmak üzere bir kısım sanal mecrada, bu meyanda …, …, e-ticaret sitelerinde davalı şirketin, müvekkilin ürününü hedef alan reklamın yayınlanması üzerine, 28 Nisan 2021 tarihinde …’na basvuru yaparak davalı unilever tarafından “CIF ULTRA GÜÇ–Çok amaçlı sprey” isimli temizlik ürününün satışı/tanıtımı için yasal mevzuata aykırı şekilde düzenlenmis tanıtım materyalleri (reklamları) hakkında inceleme yapılmasını talep ettiğini, … (…) tarafından gerekli incelemelerin yapıldığını ve yapılan inceleme neticesinde 05.05.2021 tarihli kararı verildiğini ancak davalı unilever, yukarıda bahsi geçen … kararına rağmen işbu davanın konusu olan reklamı bütünüyle yayından kaldırmadığını, davalının reklamını devam ettirilmesi üzerine bu kez müvekkili şirketin Ticaret Bakanlığına 16.08.2021 ve 24.09.2021 tarihlerinde başvuru yaparak dava konusu reklamın durdurulmasını ve yasal hükümlerin uygulanmasını talep ettiğini ve … şikayete konu reklam hakkında 09.02.2022 tarihinde durdurma ve idari para (457.308 TL) cezası verdiğini, reklamın işbu dava tarihinde halen yayında olduğunu belirterek davalı şirket tarafından çeşitli mecralarda, bu meyanda Tv kanallarında, …, …, … sosyal medya hesaplarında, e-ticaret sitelerinde CİF markalı ürününün reklamı yapılırken Müvekkilinin … markalı ürününü kötülemek-karalamak amacı ile “…” “En Çok Bilinen Sarı Sprey” ibarelerinin yersiz ve lüzumsuz olarak kullanılması suretiyle vaki fiillerinin, haksız olduğunun hükmen tespitine, davacı müvekkili şirket ile vaki haksız rekabetlerinin men’ine, davalının, davacı müvekkili ile yaptıkları haksız rekabetlerinin neticesi olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını teminen, dava konusu davalıya ait CİF ULTRA GÜÇ Çok amaçlı Sprey markalı temizlik ürününün reklamı yapılan yayınların kaldırılmasına, bu linklere erişimin engellenmesine, Ticaret Kanunu hükümleri uyarınca 200.000,- TL manevi tazminatın davalıdan dava tarihinden itibaren işleyecek banka reeskont faizi ile birlikte tahsiline, Mahkeme Kararının, masrafı davalıdan alınmak koşulu ile “Başlangıç” ve “Gerekçe” Bölümlerinin Sayın Mahkemece tayin edilecek bir özetinin “hüküm” fıkrasının tamamının, bütün …’de yayınlanan bir gazetede ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … ve … değerlendirmeleri esnasında işbu davanın konusu olan haksız
rekabet hükümleri değerlendirilmeye alınmadığından, sınırlı ve tartışmalı
bir denetim gerçekleştirildiğinden hem … hem de …’e ait kararların işbu
dava bakımından kesin delil oluşturmadığı gibi emsal teşkil edecek nitelikte
de olmadığını, öncelikle davacının, davasının dayanağını büyük ölçüde … ve
… kararlarına bağlamışsa da anılan incelemelerde … ve … tarafından Türk Ticaret
Kanunu’nun (“TTK”) iş bu davaya konu haksız rekabet hükümleri değerlendirilmediğinden açılan haksız rekabet davası ile herhangi bir bağlantı ve etkileri
bulunmamakta olduğunu, bu nedenle, davacı tarafından delil olarak sunulan bu kararların işbu dava
bakımından kesin delil taşımadıkları gibi yargılama sonucuna etki edecek nitelikte emsal kararlar
olmadıklarının da kabulü gerekmekte olduğunu, …’ün 1994 yayılında, reklamların tüketiciye ve topluma dönük sorumluluğu
çerçevesinde reklamların yasal, ahlaki, dürüst ve doğru olmasını sağlamayı amaçlayan, …. üyeleri tarafından kurulduğunu, …’ün tüzel kişiliği haiz olmadığı gibi, yaptırım uygulama yetkisine de sahip
olmadığını, delil niteliğine de sahip olmadığını, … kararında … bünyesinde yer alan …, 6502 sayılı
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (“6502 sayılı Kanun”) 63. maddesine dayanılarak
kurulduğunu, Reklam Kurulunun ihtisas komisyonlarının kuruluşu, görevleri, çalışma usul ve
esasları ise … Yönetmeliği’nde belirlendiğini, buna göre …. tarafından yürütülen …’nun verdiği kararların Ticaret
Bakanlığı tarafından uygulanan idari kararlar olduğunu, … incelemesinde
gerekse de … denetimi esnasında, davacı’nın işbu davada iddialarını dayandırdığı TTK
hükümleri incelenmemiş olduğundan ve değerlendirilmediğinden işbu haksız rekabet davası ile
herhangi bir bağlantı ve etkilerinin bulunmasının söz konusu olmayacağı göz önüne alınmasını, mahkeme tarafından yapılacak olan değerlendirmede, öncelikli
olarak müvekkil’e ait “CİF ULTRA GÜÇ” ürününe yönelik iki farklı reklam
içeriğinin bulunduğununun ve bu reklam içeriklerinin birbirinden bağımsız
olarak değerlendirilmesi gerektiğinin kabulü gerekmekte olduğunu, dijital platformlarda ve TV
kanallarında yayımlanan “… Değil” reklamlarında monadik olarak müvekkil’e ait ürünün
performansına, etkisine, ürünün çok hızlı ve etkin bir şekilde temizlik fonksiyonunu gösterdiğine,
%100 performans sağladığına ve bu özelliklerinin herhangi bir şekilde abartılmadığına veya
şişirilmediğine vurgu yapılırken, sosyal medya fenomenlerinin tanıtımlarında müvekkil’e ait
ürünün özelliklerine karşılaştırma yöntemi ile vurgu yapılmakta olduğunu bu tanıtımların da bağımsız
araştırma kuruluşlarının raporları ile desteklenmekte olduğunu, her ne kadar davacının “… değil” reklamlarındaki “…”
ibaresinin “…” markasını işaret ettiğini, reklamlarda yer alan sarı renkli sprey ürünün
kendi sprey ürününe işaret ettiğini iddia etmiş olsa da bu iddialar gerçeği yansıtmamakta olduğunu, davacı’nın asılsız iddialarının aksine reklamlarda yer alan “… değil” ibaresinin sadece
müvekkil’e ait ürünün etkisine atıfta bulunmakta, ürünün etkisinin abartılmadığını ve ürüne
ilişkin yanlış bilgi verilmediğini vurgulamak amacıyla reklamda yer almakta ve ürünün etkisini
betimlemekte olduğunu, davacı tarafından iddia edilenin aksine, sarı renkli sprey üzerine yazılan kırmızı renkli
marka ismi konsepti davacı ile özdeşleşmemiş olup piyasada sarı renkli pek çok sprey
üzerinde kırmızı renkli marka ismi içermekte olduğunu, davacının iddialarının asılsız olduğunu, birçok markanın sarı renkli yüzey temizleyici ürünü bulunmakta ve bu
ürünlerden pek çoğunda marka isimleri kırmızı renk ile yazıldığını, reklamda kullanılan şişenin sektörde
kullanılan harcıalem bir şişe olduğunu ve sosyal medyada yer alan tanıtımlarda kullanılan şişenin ise CİF’in
kendi şişesi olduğunu, reklamlarda Yer Alan “…
Değil” İbaresinin de herhangi bir kişiye/şirkete/markaya işaret etmemekte olduğunu, müvekkili tarafından belirli bir kişinin hedef gösterilmesi
mümkün olmayıp anılan hükümde yer alan “Başkalarını veya onların mallarını, iş ürünlerini,
fiyatlarını, faaliyetlerini veya ticari işlerini” kötüleme şartı da somut olayda
gerçekleşmediğini belirterek fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla cevap dilekçeleri ve bilirkişi raporuna itiraz/beyan dilekçeleri ile sunmuş oldukları deliller göz önünde bulundurularak,
hukuki dayanaktan yoksun işbu haksız davanın reddine karar verilmesini taep etmiştir.
Dosya bilirkişiye tevdi olunmuş bilirkişi raporunda; … ve …’ta yayımlanan “… Değil…” reklamları şeklinde tanımlanacak söz konusu reklama ilişkin olarak TTK m. 55.1.a.1’deki kötüleme fiilinin gerçekleştiği şeklinde bir değerlendirme yapılabileceği, Instagramdaki sosyal medya fenomenlerinin tanıtımlarına ilişkin olarak var olduğu iddia edilen test sonuçlarının (… sarı sprey marka bilinirlik araştırmasının) ispatı ve reklamlarda yapılan karşılaştırmanın objektif olduğunun ortaya konması şartıyla haksız rekabetten söz edilmeyebileceği, mevcut durumda anılan hususlar henüz davalı tarafından ortaya konmadığından bir değerlendirme yapılamadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Tarafların itirazları üzerine dosya tekrar bilirkişiye tevdi olunmuş bilirkişi ek raporunda; … ve …’ta yayımlanan “… Değil…” reklamları şeklinde tanımlanacak söz konusu reklama ilişkin olarak: TTK m. 55.1.a.1’deki kötüleme fiilinin gerçekleştiği şeklinde bir değerlendirme yapılabileceği şeklindeki görüşümüzü tekrar ettiğimiz, Instagramdaki sosyal medya fenomenlerinin tanıtımlarına ilişkin olarak ise: kök raporumuzdan sonra sunulan veriler ışığında haksız rekabetin şartlarının oluşmadığı şeklinde bir değerlendirme yapılabileceği görüş ve kanaatine varılmıştır.
Dava, haksız rekabetin tespiti, haksız rekabetin meni, hüküm özetinin ilanı ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalının davacıya karşı haksız rekabet teşkil edecek bir eyleminin bulunup bulunmadığı, varsa davacının talep edebileceği manevi tazminat tutarının ne olduğu noktasında toplanmaktadır.
TTK m. 55.1.a.1 hükmüne göre: “a) Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar ve özellikle; 1. Başkalarını veya onların mallarını, iş ürünlerini, fiyatlarını, faaliyetlerini veya ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemek” haksız rekabettir.
Bu hükme göre: bir kötüleme fiilinin haksız rekabet fiili olarak nitelenebilmesi için: “yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalar” söz konusu olmuş olmalıdır.
Dava kapsamındaki şikayete konu reklam ve tanıtımları “… Değil…” reklamları ve sosyal medya fenomenlerinin tanıtımları olarak iki başlık altında toplandığı görülmüştür.
“… Değil…” reklamları yönünden yapılan incelemede; dava konusu olayda söz konusu açıklamalar basın ve internet yolu ile yapılmış olduğundan, açıklama unsuru gerçekleşmiştir. Dava konusu reklamda davacının ticaret unvanı ve markası açıkça ifade edilmemektedir, ancak hangi markayı kast ettiği anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; reklamın girişinde ve açıklama kısmında kullanılan ve vurgulanan “…” kavramı ile davacının … markalı ürününün “…” kısmına gönderme yapıldığı anlaşılmaktadır. Reklamda adı belirtilmeyen diğer markalı ürüne ilişkin olarak sarı zemin üzerinde kırmızı puntolar kullanılması da, davacının sarı güç kavramını ve davacının sarı zemin üzerinde yer alan etiketini çağrıştırmaktadır. Reklamda adı belirtilmeyen diğer ürüne ilişkin olarak ayrıca davacının kullandığı gibi sarı renk sprey şişesi kullanılmıştır. Bunun yanı sıra konuşma metninde söz ettiği ve “Sarı spreyler” olarak adlandırdığı markanın da davacının markası olduğu kolaylıkla anlaşılmaktadır. Bu haliyle reklamda davacının kötülendiği hususu bellidir. TTK m. 55.1.a.1 hükmünün uygulanabilmesi için söz konusu iddianın ya yanlış ya yanıltıcı olması ya da gerçek olmasına rağmen gereksiz yere incitici olması da zorunludur. Ancak TTK madde 55.1.a.1 hükmünün uygulanabilmesi için iddianın yanlış, yanıltıcı ya da gereksiz yere incitici olup olmadığı hususu, ilgili çevreye göre belirlenecektir. Söz konusu temizlik ürününün ilgili çevresinin özel bir uzmanlık, profesyonellik ya da eğitim şartı gerekmeksizin genel kullanıcılara hitap ettiği dikkate alındığında, “…” kelimesinin ürünün rakiplerinden olan ve davalının ifadesiyle “en çok bilinen sarı sprey” olan davacı markasını anımsatacağı ve bunun da karşılaştırma sınırlarını aşacak saikle, diğer ürünü küçümseyici bir bakış açısıyla yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla dava konusu olayda, … ve …’ta yayımlanan “… Değil…” reklamları şeklinde tanımlanacak söz konusu reklama ilişkin olarak TTK m. 55.1.a.1’deki kötüleme fiilinin gerçekleştiği kanaatine varılmıştır.
Sosyal medya fenomenlerinin tanıtımları yönünden yapılan incelemede ise; Yönetmelik m. 8.1.e hükmündeki “Karşılaştırılan mal veya hizmetlerin, fiyatı da dahil, bir ya da daha fazla maddi, esaslı, doğrulanabilir ve tipik özelliğinin objektif olarak karşılaştırılması” ve m. 8.1.f hükmündeki “Nesnel, ölçülebilir, sayısal verilere dayanan iddiaların; bilimsel test, rapor veya belgelerle ispatlanması” şartlarının yerine getirilip getirilmediğinin tespit edilmesi gerekmektedir. Davalının sunmuş olduğu … tarafından yapılan Kir Çıkarma Etkilerinin İncelenmesi Raporu (….) ve …. tarafından Cif Ultra Güç ve … ürünleri üzerinde yapılan yanmış Süt Kirini Çıkarma Etkisinin İncelenmesi Raporu (….), davacı tarafından sunulan Davacı ise Kalite sistem Laboratuvarı (….) tarafından …. Nisan 2009 standartına göre raporlar değerlendirildiğinde, dava konusu reklamlar (fenomen sunumları) metal zemin üzerindeki süt yanığı lekesine ilişkin olduğu, davacı tarafından sunulan söz konusu testlerin süt yanığı lekesine ilişkin olmadığı ve reklamdakinden farklı bir yapı olan cam yüzey üzerindeki testlere ilişkin olduğu, davacının sunduğu raporun süt yanığı lekesine ilişkin kendisinin … birimi tarafından test yapıldığı, ancak söz konusu testin de tarafsız, akredite üçüncü bir kişi tarafından yapılmadığı dikkate alındığında, bilimsel test, rapor veya belgelerle ispat şartının sağlanmadığı, bu haliyle ınstagramdaki sosyal medya fenomenlerinin tanıtımlarına ilişkin olarak haksız rekabetin şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Manevi tazminat yönünden yapılan incelemede; TTK ‘nun 56/e ve 58/3 maddeleri gereğince uygulanacak olan 6098 sayılı TBK’nın 58. maddesine göre, kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören kişinin, uğradığı manevi zarara karşılık olarak manevi tazminat adı altında bir miktar paranın ödenmesini isteyebileceğinden, dava konusu reklamda ad belirtilmeyen diğer markalı ürün ile davalının cif markalı ürünü arasında karşılaştırma yapıldığı, aynı tür lekeleri diğer markalı ürünün “temizlediğini söylediği”, ancak temizleyemediği, cif’in ise temizlediği şeklinde reklam yapılmaktadır. Reklamda “…”, “kimileri temizlediğini söyler” gibi ifadelerle de, diğer markayı küçültücü, imajını zedeleyici bir ifade kullanmasının şirkete saldırı niteliğinde olduğu, manevi tazminatın yasal şartları oluştuğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

HÜKÜM: Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
-Davalı yanın … Değil…” reklamlarının haksız rekabet teşkil ettiğinin tespiti ile bu haksız rekabetin önlenmesine,
-Davaya konu haksız rekabet nedeniyle davacı tarafın manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne ile 25.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihiden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bu yönde fazlaya ilişkin istemin reddine,
-TTK.59 madde uyarınca masrafların haksız çıkan davalı taraftan karşılanmak üzere karar kesinleştiğinde kesinleşen ilamın … genelinde ek yüksek trajlı 3 büyük gazetede 12 punto olarak ilanına
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 1.707,75 TL harçtan peşin alınan 3.415,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.707,75 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 28.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 179,90 TL başvurma harcı, 1.707,75 TL harç olmak üzere toplam ‭1.887,65‬ TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 130,50 TL posta masrafı ve 1.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.630,50 TL yargılama giderinden kabul oranına göre hesaplanan 203,81 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan her hangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde …. Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/10/2023

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır