Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/642 E. 2023/650 K. 09.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/642 Esas – 2023/650
T.C.
ANKARA
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/642
KARAR NO : 2023/650

GEREKÇELİ KARAR
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

HAKİM :…
KATİP : …

DAVACI : …
DAVACI VEKİLİ : AV. ….
DAVALI : …
DAVA : İstirdat ve menfi tespit
DAVA TARİHİ : 05/10/2023
KARAR TARİHİ : 09/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/10/2023

Davacı tarafından davalı hakkında açılan istirdat ve menfi tespit davasının mahkememizde yapılan tensip incelemesi sonunda ;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle davacı ile davalı arasında güneş enerjisi elektrik üretim tesisi yapılması ile ilgili sözleşme imzalandığını, davalının sözleşmedeki edimlerini yerine getirmediğinden alacağının bulunmadığını, buna rağmen davalının … Esas nolu dosyası ile icra takibi başlattığını, davacının icra takibine itiraz süresini kaçırdığını ileri sürerek öncelikle icra veznesine yatacak paranın dava sonuçlanıncaya kadar alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, dava sonucunda ise istirdat talebinin kabulüne, davacının borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ;
Davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmemiş, davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER ;
05/10/2023 tarihli ara karar ile 28/3/2023 tarihinde kabul edilip 05/04/2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan …. nolu … ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 31. maddesindeki ” 6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrasında yer alan “paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında” ibaresi “para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında,” şeklinde değiştirilmiştir. ” hüküm ele Türk Ticaret Kanununun ” Dava şartı olarak arabuluculuk ” başlıklı 5/A maddesinin 1. fıkrasının ” Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. ” şeklinde değiştirilerek menfi tespit davalarından önce arabuluculuğa başvurulmasının dava şartı haline getirilmesi, aynı Kanununun 43. maddesine göre bu değişikliğin 01/09/2023 tarihinde yürürlüğe girmiş olması, dava dilekçesinde borçlu olmadığının tespitine ve istirdata karar verilmesinin talep edilmesi ve dava dilekçesi ekinde arabuluculuk son oturum tutanağının sunulmaması nedenleri ile davacı vekiline Türk Ticaret Kanununun 5/A maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 2. fıkrası gereğince görüşmeye katılanların tamamının ıslak veya elektronik imzaları bulunan veya arabulucu tarafından onaylanmış arabuluculuk son oturum tutanağının bir örneğini sunması için 1 hafta kesin süre verilmesine, kesin süre içinde arabuluculuk son tutanağının sunulmaması halinde dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkartılmaksızın davanın usulden reddedileceği ihtarlı davetiye tebliğine karar verilmiştir.
Davacı vekili 08/10/2023 tarihli dilekçesi ile dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığını bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Dava, istirdat ve menfi tespit davasıdır.
Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 1. fıkrasına göre “İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.” , 2. fıkrasına göre “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir.”
28/3/2023 tarihinde kabul edilip 05/04/2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan … nolu … ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 31. maddesindeki ” 6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrasında yer alan “paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında” ibaresi “para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında,” şeklinde değiştirilmiştir. ” hüküm ile Türk Ticaret Kanununun ” Dava şartı olarak arabuluculuk ” başlıklı 5/A maddesinin 1. fıkrası ” Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. ” şeklinde değiştirilerek menfi tespit davalarından önce arabuluculuğa başvurulması dava şartı haline getirilmiş, aynı Kanununun 43. maddesine göre bu değişiklik 01/09/2023 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Davacının dava dilekçesinde borçlu olmadığının tespitine ve istirdata karar verilmesini talep etmesi, 28/3/2023 tarihinde kabul edilip 05/04/2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 01/09/2023 tarihinde yürürlüğe giren … nolu … ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 31. maddesi ile değiştirilen Türk Ticaret Kanununun 5/A maddesinin 1. fıkrasına göre istirdat ve menfi tespit davalarından önce arabuluculuğa başvurulmasının dava şartı haline getirilmesi, dava dilekçesi ekinde arabuluculuk son oturum tutanağının sunulmaması ve davacı vekilinin 08/10/2023 tarihli dilekçesinde dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığını bildirmesi göz önüne alındığında davanın Türk Ticaret Kanununun 5/A maddesi, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 2. fıkrası ile Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114. maddesinin 2. fıkrası ve 115. maddesinin 2. fıkrasının 1. cümlesi gereğince arabuluculuğa başvurma dava şartı noksanlığı nedeni ile usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın Türk Ticaret Kanununun 5/A maddesi, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 2. fıkrası ile Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114. maddesinin 2. fıkrası ve 115. maddesinin 2. fıkrasının 1. cümlesi gereğince arabuluculuğa başvurma dava şartı noksanlığı nedeni ile USULDEN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu 2023 yılı Harçlar Tarifesinin 1 sayılı Yargı Harçları Tarifesinin A,III/2-a maddesi gereğince alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 11.321,36 TL peşin harçtan mahsubu ile fazla alınan 11.051,51‬ TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde Harçlar Kanununun 31. maddesi gereğince davacıya GERİ VERİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326. maddesinin 1. fıkrası gereğince kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı tarafça yatırılan avansın kullanılmayan kısmının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra İADESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341. maddesinin 1. fıkrasının a bendi ve 345. maddesinin 1. fıkrası gereğince gerekçeli kararın tebliğinden başlayarak iki haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile … Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.09/10/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza