Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/97 E. 2023/165 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

… 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/97 Esas
KARAR NO : 2023/165

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Menfi Tespit (… Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2022
KARAR TARİHİ : 22/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 03/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (… Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle : Müvekkilinin dava dışı … ile evlendiğini, dava dışı eşin, müvekkilinin sair zamanlarda birçok mal varlığı değerlerini iradesi olmaksızın müvekkilinden aldığını, 2020 yılı Mart ayında dava dışı eşin müvekkilinden nakit para istediğini ancak müvekkilinin ise parasının olmadığını ilettiğini, akabinde dava dışı eşin müvekkile silah zoruyla 23.03.2020 düzenleme tarihli ve 100.000.-TL bedelli senedi imzalattığını ve davalıya teslim ettiğini, söz konusu senet karşılığında davalı tarafından ne müvekkiline ne de dava dışı eşe herhangi bir mal teslim edilmediği gibi müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu da bulunmamakta olduğunu, olaya konu senet hakkında … Müdürlüğünün 2020/8908 E. sayılı dosyası aracılığıyla icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin söz konusu takip neticesinde düzenlenen tebligatı teslim almadığını ancak tebliğ mazbatası üzerinde muhataba bizzat teslim edildiği ibaresi yer almakta olduğunu, yapılan tebligattan haberdar olmayan müvekkilinin takibe itiraz yoluna başvurma hakkını kaybettiğini ve mal varlığı üzerinde haciz işlemleri tesis edildiğini, takibe konu edilen senedin … senedi vasfını haiz olmamasına rağmen … senetlerine özgü haciz yoluyla takibe konu edildiğini, … Kanununun … bendi gereğince ” Bono veya emre yazılı senet… Düzenlenme tarihini ve yerini… İçerir.” hükmü bulunduğunu, yanı sıra mezkur kanunun … Fıkrasına göre ise “Düzenlendiği yer gösterilmeyen bir bono, düzenleyenin adının yanında yazılı olan yerde düzenlenmiş sayılır.” denilmekte olduğunu, icra takibine konu edilen senedin metninde açıkça görüldüğü üzere düzenleme yeri veya düzenleyenin adının yanında herhangi bir adres bulunmamakta olduğunu, … Hukuk Genel Kurulu düzenleme yeri ve düzenleyenin adının yanında adres bulunmaması halinde söz konusu senedin … senedi vasfını haiz olmayacağını hüküm altına aldığını, müvekkilinin davalı ile hiçbir şahsi veya ticari ilişkisi bulunmamakta olduğunu, yüksek mahkeme …’ın güncel içtihadı çerçevesinde senedin bedelsiz olması ve davalının sebepsiz zenginleşeceği nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti gerekmekte olduğunu belirterek müvekkilinin, 23.03.2020 düzenleme tarihli ve 100.000.-TL bedelli senet yönünden borçlu olmadığının tespiti ile senedin iptaline, davalının haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminatın davalıdan alınarak müvekkile verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İptali talep edilen senedin, … vasfına haiz olduğunu, alacaklı müvekkili ve borçluların, tacir olmadığını, tarafların 55 yaş üzeri, geçmişten gelen arkadaşlıkları olduğunu, bu nedenle bononun düzenlenmesi esnasında tahvil şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin somut olay bakımından değerlendirilmesi gerekmekte olduğunu, davacının tehdit (korkutma) iddiasının doğru olmadığını, hiçbir surette kabul anlamına gelmemek kaydıyla aksi düşünülse dahi kişisel defilerin alacaklı müvekkiline ileri sürülmesinin mümkün olmadığını, takip konusu senet incelendiğinde, davacı kadının borçlu, dava dışı kocanın da kefil olduğunun görüldüğünü, dava dışı kocanın davacıya, bu senedi silah zoruyla imzalatmış olsa dava dışı kocanın kefil olmaması, tek borçlunun davacı kadın olmasının beklenebileceğini, zira dava dışı kocanın karısının başına silah dayayıp kendisini de senedin borçlusu konuma getirmesinin, hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ayrıca davacının hiçbir şikayet ve ceza davası da bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dava, tehdit ile imzalatıldığı ileri sürülen 23/03/2020 tarihli ve 100.000,00 TL bedelli bono nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı tarafça ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş, mahkememizce tedbir talebinin reddedilmesi üzerine ara karar istinaf edilmiştir. …Hukuk Dairesi’nin 2022/165 Esas ve 2022/1945 Karar sayılı ilamında; “Somut olayda, davanın düzenleme yeri içermediği için … vasfını taşımayan 100.000,00 TL bedelli bonoya ilişkin menfi tespit istemine ilişkin olması, tarafların dosyadaki anlatımlarından tacir olmadıklarının anlaşılması nedeniyle Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu, davacının tedbir talebinin mahkemenin görevli olmaması nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile tedbir talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
6102 sayılı TTK’nın 4. ve 5. maddelerinde ticari dava düzenlenmiş olup TTK’nın 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin tarafların her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın … Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesince bakılacağı yönünde bir düzenleme bulunması (mutlak ticari dava olması) gereklidir. Aynı Kanun’un 5. maddesinde ticari davaların Asliye Ticaret Mahkemelerinde görüleceği ve Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişkinin de görev ilişkisi olduğu belirtilmiştir. 6102 sayılı … Kanunu’nun 19/II. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan işin, diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; … Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlenmiş olup işin ticari nitelikte olması veya sayılması, davanın ticari dava olarak kabulü için yeterli değildir.
Bu açıklamalardan sonra somut olaya bakıldığında; tarafların tacir sıfatını haiz olmadığı, tehdit ile imzalandığı ileri sürülen bonodan dolayı borçlu olmadıklarının tespiti talebiyle eldeki davanın açıldığı, taraflar arasında ticari ilişkiden kaynaklanan bir uyuşmazlık bulunmadığı anlaşılmaktadır. Tarafların iddia ve savunmaları ile dosya kapsamından icra takibine konu … senedinin taraflar arasındaki temel ilişkiye dayalı olarak düzenlendiği ve uyuşmazlığın … senedinden kaynaklanmadığından mutlak ve nispi ticari dava niteliğinde bulunmayan uyuşmazlıkta görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi değil, genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesidir (… ‘nin 2016/30101 E. -2019/2552 K. Sayılı ilamı). Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, resen gözetilmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nın 114/c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın USULDEN REDDİNE,
2-Tarafların görevsizlik kararı kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize müracaatı halinde dava dosyasının görevli … NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine, aksi durumda davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır