Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/826 E. 2023/762 K. 06.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/826 Esas – 2023/762
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ANKARA
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/826 Esas
KARAR NO : 2023/762

HAKİM : …..
KATİP :….

DAVACI :….
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. ….
İHBAR OLUNAN : ….
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 12/12/2022
KARAR TARİHİ : 06/11/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin cari hesapları çerçevesinde, 01.01.2022 – 30.04.2022 tarihi hesapları itibariyle davalı şirketten 250.461,44 TL alacaklı olduğunu, buna ilişkin olarak davacı şirket tarafından davalı şirkete 20.04.2022 tarihli cari bakiye mutabakat mektubu gönderildiğini, Türk Ticaret Kanunu 94. maddesine göre mutabakat formunda belirtilen maddelere uymama durumunda ticari anlaşmada bulunan tarafların 1 ay içinde resmi itirazı yapması gerektiğini, bu sürenin geçmesi durumunda itiraz kabul edilmeyecek olup anlaşmanın o şekilde devam edeceğini, davalı şirketin cari bakiye mutabakat mektubuna yaptığı resmi bir itirazı bulunmadığından bakiye borçlarını kabul ettiklerinin kabulünün gerektiğini ancak, davalı şirketin, davacı şirkete olan borcunu hiçbir şekilde ödemeye yanaşmadığını, bu nedenle taraflarınca alacağın tahsili için davalı borçlu şirket aleyhine …. Esas sayılı dosyasıyla ilamsız takip başlatıldığını, gönderilen ödeme emrine karşı davalı tarafından haksız ve dayanaksız olarak itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, tarafların cari hesapları incelendiğinde davacı şirketin alacaklı olduğunun tespit edileceğini, taraflarınca arabuluculuk görüşmeleri yürütülmesine rağmen uzlaşma sağlanamadığını, davalı şirketin borcunu kabul ederek bir teklif sunduğunu, sunulan teklifin alacağın altıda bir miktarına tekabül etmesi nedeniyle taraflarınca kabul edilmediğini belirterek cari hesaplar çerçevesinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla şimdilik 100 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından müvekkil şirkete 20.04.2022 tarihli cari bakiye mutabakat mektubu gönderildiğini ve müvekkil şirketçe süresi içinde herhangi bir cevap verilmediğinden bahsedildiğini, ancak bahsi geçen mutabakat mektubunun usulüne uygun olarak tebliğ edildiğine dair bir belge sunulmadığını, müvekkil şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş mutabakat mektubu bulunmadığından müvekkil şirketin herhangi bir cevap yükümlülüğününde olmadığını, müvekkilinin böyle bir borcunun bulunmadığını, ispat yükünün de davacı yanda olduğunu, ayrıca dava dilekçesi ve eklerinde de ispata yarar bir delilin bulunmadığını, davacı şirketin, söz konusu alacağı için …. Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlattığını, itiraza süresi içinde itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu, kabul anlamına gelmemekle taraflar arasında imzalanan 17.12.2019 tarihli sözleşme hükümleri uyarınca davacı şirketin müvekkil şirkete karşı olan edimlerini yerine getirmediğini, anılan sözleşme hükümleri uyarınca dava dışı … Ltd. Şti. 375.000 TL’yi müvekkil şirket adına davacı şirkete ödediklerini bu nedenle borcun varlığı kabul edilse dahi davacı şirketin kendi borcunu ifa etmeden edindiği 375.000 TL’nin takası gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Tarafların usulüne uygun dayandıkları delilleri celbedilmiş, bilirkişi raporu alınmıştır.
Dava, cari hesaba dayalı alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde sunduğu 22/06/2022 tarihli …. Dosya numaralı arabuluculuk son tutanağı ile …. Esas sayılı icra dosyasında karşı yan … Limited Şirketi’nin itirazı üzerine takibin durması sebebiyle itirazın iptali davası açılmadan önce yapılan zorunlu arabuluculuk başvurusu olduğunun belirtildiği ve tarafların bu kapsamda müzakere görüşmelerini yürüttükleri görülmüş olup, davacı vekilinin yargılama safahatında sunduğu 03/03/2023 tarihli dilekçesi ekinde 23/01/2023 tarihli …. Dosya numaralı arabuluculuk son tutanağı ile taraflar arasında akdedilen 17/12/2019 tarihli sözleşmeden kaynaklı cari hesap farklarının tahsili istemiyle arabuluculuk başvurusu olduğunun belirtildiği ve tarafların bu kapsamda müzakere görüşmelerini yürüttükleri görülmüştür.

Tüm dosya kapsamından; davanın cari hesaba dayalı alacağın tahsili istemine ilişkin alacak davası olduğu ve arabuluculuk dava şartına tabi olduğu, buna karşın davacı vekilinin dava dilekçesine ekli arabuluculuk tutanağının …. Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali yönünden yürütülerek uzlaşamama ile neticelendiği, eldeki davanın konusu olan alacak istemi yönünden arabuluculuk sürecinin yürütülmediği, nitekim davacı vekilince dava açıldıktan sonra, dava konusu olan alacak yönünden dava tarihinden sonraki bir tarih olan 28/12/2022 arabuluculuğa başvurma tarihli ve …. Dosya nolu Arabuluculuk Son Tutanağını sunduğu, bu halde eldeki davaya konu uyuşmazlık yönünden, dava açıldıktan sonra arabuluculuğa başvurulduğu anlaşılmış olup, bu kapsamda davanın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/2 maddesi yollaması ile Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın usulden reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 269,85 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 189,15 TL karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-DavaIı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2 uyarınca takdir olunan 100 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren kesin olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/11/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır