Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/749 E. 2023/90 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/749 Esas – 2023/90
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/749 Esas
KARAR NO : 2023/90

DAVA :Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2022
KARAR TARİHİ : 22/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/03/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkili kooperatifin ortağı iken 07/03/2011 tarihinde istifasını sunduğunu ve bu istifanın 05/05/2012 tarihli Genel Kurul Toplantı Tutanağına kaydedildiğini, 05/05/2012 tarihinde onaylandığını, bunun üzerine davalı …’a müvekkil kooperatif tarafından 25/01/2013 tarihinde 860,50-TL, 01/03/2013 tarihinde 860,50-TL, 02/04/2013 tarihinde 860,50-TL, 02/05/2013 tarihinde 860,50-TL, 20/06/2013 tarihinde 860,50-TL, 24/07/2013 tarihinde 860,50-TL, 20/08/2013 tarihinde 860,50-TL, 30/09/2013 tarihinde 860,50-TL, 24/10/2013 tarihinde 860,50-TL, 28/11/2013 tarihinde 860,50-TL, 30/12/2013 tarihinde 860,50-TL, 30/01/2014 tarihinde 860,50-TL, 28/02/2014 tarihinde 860,50-TL, 31/03/2014 tarihinde 860,50-TL, 30/04/2014 tarihinde 860,50-TL, 30/05/2014 tarihinde 860,50-TL olmak üzere toplamda 13.600,00-TL ödeme yapıldığını, davalının 14/03/2016 tarihinde Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinde 2016/236 E. sayılı davayı açmış ve müvekkili kooperatif tarafından kendisine 7.650,00-TL ödeme yapıldığını fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00-TL tutarın sözde temerrüt tarihi olan 04/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tarafına iadesini talep ettiğini, müvekkilinin davaya cevap vermediğinden Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinde 2016/236 E. ile görülmekte olan dava 15/03/2018 tarihinde müvekkili aleyhine sonuçlanmış ve mahkeme 2018/171 K. sayılı ilamıyla müvekkili kooperatifin 10.000,00-TL’yi dava tarihi olan 14/03/2016 tarihinden; ıslah ile arttırılan 10.808,28-TL’yi ise ıslah tarihi olan 26/12/2017 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıya ödemesini, yargılama giderleri, vekalet ücreti ve harcın da müvekkilden alınarak davalıya verilmesine karar verildiğini, müvekkilinin anılan kararı süresinde istinaf edemediğinden kararın kesinleştiğini, davalı …’ın yerel mahkeme ilamını Ankara 29. İcra Müdürlüğünün 2018/291 E. sayılı dosyası ile icraya koyduğunu, gerekçeli kararın eksik araştırma üzerine kurulduğunu, Nitekim, hüküm genel kurulda oy birliği ile alınan ve Ankara 37. Noterliğinde 12285 yevmiye numarasıyla onaylatılan karara göre, kooperatif ortaklığından ayrılan üyelere yapılacak ödemelerin başlangıç tarihi 01/01/2013 olarak belirlendiğini ve gerekçeli kararda bu hususa değinilmediğini, buna bağlı olarak icra takibi başlatılması müvekkilinin haksız şekilde zarara uğrattığından işbu menfi tespit davasının açılması ve müvekkili lehine karar verilmesini talep etme zorunluluğu doğduğunu, müvekkili lehine borç ilişkisinin menfi tespitine karar verilmesini, yargılama giderlerinin, masrafların ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davanın öncelikle kesin hüküm sebebiyle usulden reddini, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde hukuki mesnetten yoksun, haklı ve varit bulunmayan, kanunlara ve içtihatlara aykırı olarak ikame edilen davanın esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER ;
1-Ankara 29. İcra Müdürlüğünün 2018/291 esas sayılı takip dosyası incelemesinde; takip alacaklısı davalı tarafından takip borçlusu davacı hakkında toplam 26.610,47 TL alacağın tahsili istemi ile Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/236 Esası 2018/171 Karar Sayılı ilamı gereğince ilamlı icra takibi yapıldığı, anlaşılmıştır.
2-Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/236 Esası 2018/171 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davacısının …, davalısının Sınırlı Sorumlu … Konut Yapı Kooperatifi olduğu, davanın, davacının davalı kooperatif ortaklığından ayrılması nedeniyle 1163 sayılı kooperatif kanunun 17. mad. gereği yatırmış olduğu aidatları (ayrılma payının) istemine yönelik alacak davası olduğu, yargılama sonucunda ” davacının davasının kabulü ile, 20.808,28 TL asıl alacağın 10.000,00 TL’sinin dava tarihi 14.03.2016 tarihinden 10.808,28 TL’sinin ise ıslah tarihi 26.12.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, alınması gereken 1.421,41 TL harçtan peşin alınan 170,78 TL ile ıslah ile alınan 185,57 TL harcın düşümü ile kalan 1.065,06 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, davacının peşin harç, ıslah harcı, başvurma harcı, dosya, pul, davetiye, yazışma ve bilirkişi ücreti olarak sarf ettiği 1.093,65 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine, A.A.Ü.T. Uyarınca 2.496,99 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” dair karar verildiği görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 29/05/2017 tarih 2016/321 Esas ve 2017/3162 Karar sayılı ilamı; “…Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, İstanbul 19 İcra Müdürlüğünün 2012/25016 E. sayılı takip dosyasında; takip alacaklısı davalı tarafından takip borçlusu davacı hakkında toplam 2.073,16 TL, 2.328,33 USD alacağın tahsili istemi ile İstanbul 52 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/177 E. 2012/198 K. sayılı ilamı gereğince ilamlı icra takibi yapıldığı, ilamlı icraya konu edilen icra takibine yönelik menfi tespit ve icra takibinin iptalinin talep edildiği, 6100 sayılı HMK m. 114/1-i bendi gereğince kesin hükmün bir dava şartı olduğu ve resen değerlendirileceği, tarafları, davaya konu ve sebebi aynı olan İstanbul 52 Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/177 Esas 2012/98 Karar sayılı kararının 16/09/2013 tarihi itibariyle kesinleştiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.” şeklindedir.
Dava, Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/236 Esası 2018/171 Karar sayılı ilamın Ankara 29. İcra Müdürlüğünün 2018/291 Esas sayılı takip dosyasında ilamlı icraya konu edilen İcra takibine yönelik menfi tespit ve icra takibinin iptali istemine ilişkindir.
HMK 114/1-i bendi hükmü gereğince kesin hüküm bir dava şartıdır. Kesin hüküm kamu düzenine ilişkin olup, istek olmasa bile yargılamanın her aşamasında mahkemece resen değerlendirilmek zorundadır. Tarafları aynı, davaya konu ve sebebi aynı olan Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/236 Esası 2018/171 Karar Sayılı dosyada yargılama yapıldığı sabittir.
Dava konusu olayda taraflar arasında aynı konuda verilmiş ve kesinleşmiş bir hüküm bulunmakta olduğundan, davanın olumsuz bir dava şartı olan kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 179,90 TL harçtan, peşin alınan 434,87 TL harcın mahsubu ile bakiye 254,97 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-HMK’nun 333.maddesi uyarınca taraflarca tarafından yatırılan gider ve delil avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/02/2023