Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. … 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
… 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/705 Esas
KARAR NO : 2023/229
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … –
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/10/2022
KARAR TARİHİ : 10/04/2023
YAZIM TARİHİ : 28/04/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin estetisyen ve kalıcı makyaj uzmanı olduğunu, davalının taraflar arasında düzenlenen 04/04/2022 tarihli hisse devir sözleşmesine istinaden kendisine ait bulunan şahıs işletmesinin 1/3 hissesini bütün aktif ve pasifleri ile 360.000,00 TL karşılığında müvekkiline devretmeyi taahhüt ettiğini, müvekkilinin sözleşmede kararlaştırılan 360.000,00 TL devir ücretine ek olarak başkaca giderlerin olduğunun bildirilmesi üzerine iyiniyetli olarak davalının banka hesabına değişik miktar ve tarihlerde olmak üzere toplam 430.148,00 TL ödediğini, ancak davalı tarafından hisse devri yapılmadığı gibi ödemelerin de iade edilmemesi üzerine davalı aleyhine… Müdürlüğünün 2022/9375 sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin güzellik salonu sahibi olduğunu, davacının güzellik salonunda kalıcı makyaj ve dövme işlemlerini yapmak üzere işe başladığını ve bir haftalık çalışma sonunda işyerine 1/3 hisse ile ortak olmak istemesi üzerine davacı ile 04/04/2022 tarihli hisse devri sözleşmesinin imzalandığını, ancak davacının işyerine istikrarlı şekilde gelmediği gibi üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, müvekkiline işyerine bir çok malzeme aldırarak müvekkilini zarara uğrattığını, ayrıca davacının müvekkilinden borç para aldığını, sonrasında aldığı borç parayı ve malzemelerin bedelinin bir kısmını banka aracılığıyla müvekkilinin hesabına ödediğini, ancak güzellik salonunun işlerinin iyi gitmemesi üzerine zarara katılmak istemeyen davacının hisse devrinden vazgeçerek ödediği paraların iadesi talebiyle kötüniyetli olarak müvekkili hakkında icra takibi başlattığını, müvekkilinin davacıyı oyalamasının söz konusu olmadığını ve davacının resmiyette ortak olmaktan kaçındığını, davacının 29/03/2022 tarihinde 360.000,00 TL miktarı “hisse devri bedeli” açıklaması ile gönderdiğini, ancak diğer ödemelerde herhangi bir açıklama bulunmadığını, davacının yapmış olduğu ödemelerin müvekkilinden aldığı borçlar karşılığı olduğunu ve müvekkilinin davacıya borçlu olmadığını, davacının talep ettiği faiz türü ve oranını yasal olmadığından reddi gerektiğini, icra inkar tazminatı koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddine ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Dava, taraflar arasında imzalanan hisse devir sözleşmesi uyarınca ödenen hisse devir bedelinin iadesi amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
TTK’nın 4. maddesinde mutlak ticari davalar düzenlenmiş olup, TTK’nın 4/1-c maddesinde 6098 sayılı TBK’nın malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleştirilmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203 maddelerinde öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava olduğu hüküm altına alındığı, madde metninde ticari işletme veya esnaf işletmesi ayrımı yapılmadığı, bu nedenle mutlak ticari dava niteliğindeki eldeki davada Mahkememizin görevli olduğu kabul edilmiştir.
Dava konusu… Müdürlüğünün 2022/9375 sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı hakkında 427.834,00 TL alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının itirazı ile durması üzerine süresi içinde itirazı iptali talebiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı dilekçesine ekli hisse devir sözleşmesi başlıklı 04/04/2022 tarihli belgenin incelenmesinde; taraflar arasında merkezi …’da bulunan tamamı davalıya ait şahıs şirketinin 1/3 hissesinin bütün aktif ve pasifleriyle 360.000,00 TL bedel karşılığında davacıya devir ve temlik edildiğinin, yazılı devir bedelinin nakden ve tamamen alındığının, devredilen hisselerin devralan adına kayıt ve tescil olunmasının kabul edildiğinin belirtildiği görülmüştür.
Yine dava dilekçesine ekli dekont örneklerinin incelenmesinde; davacı tarafından davalının hesabına 29/03/2022 tarihinde “hisse devir bedeli” açıklaması ile 360.000,00 TL, 09/05/2022 tarihinde “…” açıklaması ile 4.418,00 TL, 18/04/2022 tarihinde “… ödeme” açıklaması ile 60.230,00 TL ve 05/04/2022 tarihinde açıklama olmaksızın 5.500,00 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
İddia ve savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilince eldeki davada taraflar arasında imzalanan 04/04/2022 tarihli hisse devir sözleşmesi gereği davacı tarafından taahhüt edilen 1/3 hisse devrinin yapılmadığı iddiası ile ödenen bedellerin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptalinin talep edilmiş olup, sözleşme ilişkisi davalının da kabulündedir. Davalı vekili davacı tarafından yapılan ödemelerin müvekkiline güzellik salonu ile aldırılan malzeme bedelleri ile alınan borçların ödenmesi için yapıldığını savunmuştur. Havale, kural olarak bir ödeme vasıtasıdır. Başka bir ifade ile havalenin, mevcut bir borcun ödenmesi amacıyla yapıldığı yolunda yasal bir karine mevcuttur. Bu yasal karinenin aksini (havalenin borcun ödenmesinden başka bir amaçla yapıldığını) havaleyi gönderen tarafın ispat etmesi gerekir. Davaya dayanak dekont örneklerinden yalnızca 29/03/2022 tarih ve 360.000,00 TL bedelli banka dekontunda “hisse devir bedeli” açıklaması bulunmakta olup tarafların kabulünde olan hisse devir sözleşmesinde hisse devir bedelinin 360.000,00 TL olarak kararlaştırıldığı, ne var ki diğer dekontlarda bir açıklama bulunmadığı, havalede yer alan açıklama yeterli olmadığı takdirde ispat külfetinin davacıda olduğu, buna göre davacının davalıya hisse devri karşılığı 360.000,00 TL ödeme yaptığı, ancak hisse devrinin gerçekleşmediği, bu nedenle davalının hisse bedeli karşılığı ödenen 360.000,00 TL bedeli iade etmesi gerektiği, buna karşılık ispat yükü altında olan davacının diğer havaleleri hisse devir sözleşmesi kapsamında yaptığını ispat edemediği gibi açıkça yemin deliline de dayanmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne, hüküm altına alınan 360.000,00 TL alacak likit olduğundan icra inkar tazminatı talebini kabulüne, reddedilen kısım yönünden takip haksız ise de kötüniyetli kabul edilemeyeceğinden koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın kısmen kabulüne, davalının… Müdürlüğü’nün 2022/9375 sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptaline, takibini 360.000,00 TL üzerinden ve takip talebindeki şartlarla devamına,
-Hüküm altına alınan 360.000,00 TL’nin %20’si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
-Fazlaya ilişkin istemin ve davalının koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 24.591,60 TL harçtan peşin alınan 2.306,34 TL harcın mahsubu ile bakiye 22.285,26 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 53.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 10.853,44 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 2.306,34TL peşin harç olmak üzere toplam 2.387,04 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 79,50 TL posta masrafı, olan yargılama giderinden kabul oranına göre hesaplanan 66,89 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince … bütçesinden karşılanacak olan 3.120,00 arabuluculuk giderinin red/kabul oranına göre hesaplanan 2.625,32 TL’sinin davalıdan, 494,68 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
9-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının ve delil avansının kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/04/2023
Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır