Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/624 E. 2023/39 K. 23.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/624 Esas – 2023/39
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/624 Esas
KARAR NO : 2023/39

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2022
KARAR TARİHİ : 23/01/2023
YAZIM TARİHİ : 20/02/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davaya konu 19/04/2014 tarihinde …’in sahibi olduğu … plakalı yolcu otobüsünün, Isparta ili istikametinden Antalya ili istikametine doğru seyir halindeyken dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde aracı kullanan davalı …’ın direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda meydana gelen trafik kazası neticesinde 3 kişinin öldüğü, 47 kişinin ise yaralandığını, müvekkilinin de yaralanan kişiler arasında bulunduğunu, davaya konu kaza sonucu meydana gelen maddi zararların tahsili adına davalı sigorta şirketlerine başvuruda bulunduklarını, her ne kadar aracın fiili hakimiyeti malikte olmasa bile davalı araç maliki … ile davalı işleten… Anonim Şirketi arasında bulunan sözleşme uyarınca …’in , söz konusu araç üzerinden ekonomik kazanç elde ettiğinden araç malikinin davaya konu trafik kazasına yönelik sorumluluğunun varlığının söz konusu olduğunu, davalı …’e ait aracın davalı… Otobüsleri AŞ tarafından işletilmekte olduğunu ve yolcu bileti satan firma olması nedeniyle yolcu taşıma sözleşmesinin tarafı olduğunu, bu nedenle taşımacı ve işleten sıfatıyla maddi ve manevi zararlardan sorumlu olduğunu, … plakalı aracın, kaza tarihi itibariyle …. poliçe numarasıyla Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası ile davalı Anadolu Türk Anonim Şirketi’ne ve Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigortası ile ise …Sigorta Anonim Şirketi’ne sigortalı olduğunu, 29/11/2019 tarihli kararlar …Sigorta AŞ ile … Sigorta AŞ’nin birleşme kararı aldığını, davalı … Sigorta AŞ’nin maddi zararları karşılama sorumluluğu bulunduğunu, bu nedenle davanın sürücü, malik ve işleten yanında sigorta şirketlerine de yöneltildiğini ileri sürerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla belirsiz alacak davası olarak ikame edilen maddi tazminat talepleri kapsamında 100 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 100 TL güç kaybı olmak üzere toplam 200 TL maddi tazminatın 19/04/2014 kaza tarihinden itibaren işleyecek bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz ile sigorta şirketleri bakımından sigorta poliçesindeki üst limit dikkate alınarak tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 100.000,00 TL manevi tazminatın 19/04/2014 kaza tarihinden itibaren işleyecek bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalılar… Otobüsleri Anonim Şirketi, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı… vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davayı ve davacının ileri sürdüğü maddi ve manevi tazminat talebini kesinlikle kabul anlamına gelmemek kaydı ile dava konusu maddi ve manevi tazminat talebinin haksız olup zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin adresi itibariyle davanın yetkisiz mahkemede açıldığını ve Isparta Mahkemelerinin yetkili olduğunu, meydana gelen kazada müvekkiline ya da araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmadığını, davacının kaza sırasında emniyet kemeri takmadığından kusurlu olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davacı vekili tarafından her ne kadar trafik sigorta poliçesi kapsamında maluliyete ilişkin zararlar talep edilmiş ise de …. nolu poliçenin ferdi koltuk poliçesine ilişkin olduğunu ve sorumluluklarının poliçe genel şartları mucibinde olduğunu, davanın zamanaşımından reddine dair taleplerinin bulunduğunu, davacı tarafından şirketlerine ferdi koltuk poliçesi kapsamında belirlenmiş bir maluliyet raporu sunulmadığını, başvuru yapılmamış olması sebebiyle başvurunun dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini savunarak davanın öncelikle usulden, olmadığı takdirde esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı… Otobüsleri A.Ş. vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; öncelikle zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, yetkili mahkemenin müvekkili şirketin merkezi itibariyle Bursa Mahkemeleri olduğunu, müvekkili şirketin işleten sıfatı bulunmadığından husumet yöneltilemeyeceğini, kazanın meydana gelmesinde müvekkil şirkete atfı kabil bir kusur bulunmadığını, ayrıca davacının kaza esnasında emniyet kemeri takmadığından dolayı kusurlu olduğunu savunarak davanın öncelikle usulden, olmadığı takdirde esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, taşıma sözleşmesi kapsamında davacının yolcu olarak bulunduğu aracın tek taraflı trafik kazasında yaralanması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı; “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3/k maddesinde tüketici; “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi”, tüketici işlemi ise “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmış olup, tüketici işleminden kaynaklanan davaların görülmesinde tüketici mahkemeleri görevli olduğundan yargı çevresi içerisinde tüketici mahkemesinin bulunması halinde davanın Tüketici Mahkemelerinde, Tüketici Mahkemesi bulunmuyor ise HSK’nın 24.03.2005 tarihli 188 sayılı kararı gereğince davanın Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından Tüketici Mahkemesi sıfatı ile görülmesi gerekir.
Somut olayda; davacı vekili, taşıma sözleşmesine istinaden araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin yaralanması nedeniyle taşıyıcı firmanın da dahil olduğu davalılardan maddi ve manevi tazminat talep etmiş olup, davacının ticari amaç ile araçta yolcu olduğuna yönelik iddia bulunmamaktadır. Dava tarihi itibariyle itibariyle yürürlükte olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3, 73/1, 83/2 maddeleri uyarınca bir tarafı tüketici olan sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan davalara bakma görevi tüketici mahkemelerine aittir.
Dosya kapsamına göre taraflar arasındaki taşıma sözleşmesi “tüketici işlemi” mahiyetinde olup, taşıyıcı şirkete karşı da dava açılmış olması nedeniyle tüm davalılar yönünden davanın görülmesinde özel görevli tüketici mahkemesi görevli olduğundan mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nın 114/c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın USULDEN REDDİNE,
2-Tarafların görevsizlik kararı kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize müracaatı halinde dava dosyasının görevli ANKARA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine, aksi durumda davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, davacı vekilinin ve davalı… Otobüsleri A.Ş vekilinin yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/01/2023