Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/608 E. 2023/28 K. 18.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/608 Esas – 2023/28
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/608 Esas
KARAR NO : 2023/28

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 13/09/2022
KARAR TARİHİ : 18/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte bulunan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil firmanın şirket merkezi olan…………adresinde 02/09/2022 tarihinde yaşanan hırsızlık olayı sebebiyle müvekkil firmanın ve müvekkil firmanın yetkilisine ait bir takım evrak ve araç gereçlerin çalındığını, Müvekkil şirket yetkilisinin söz konusu durumu gecikmeksizin yine aynı tarihte kolluk kuvvetlerine bildirdiğini, müvekkil şirkete ait 2021 Yılı 439 00 onay numaralı yönetim kurulu karar defteri ve 2021 Yılı 452 75 onay numaralı genel kurul ve müzekkere defterinin de hırsızlık olayı sonucu çalındığını, müvekkili şirket yetkilisinin basiretli bir tacir olarak şirket evraklarını şirket merkezinde tutma ve muhafaza etme hususlarında üzerine düşen tüm yükümlülükleri eksiksiz yerine getirmesine rağmen söz konusu hadisenin meydana geldiğini beyan ederek, müvekkili şirkete ait 2021 Yılı 439 00 onay numaralı yönetim kurulu karar defteri ve 2021 yılı 452 75 onay numaralı genel kurul ve müzekkere defterlerinin zayi olması sebebiyle taraflarına zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davanın, Yönetim Kurulu Karar Defteri ve Genel Kurul ve Müzekkere Deftelerinin çalındığı iddiasına dayalı zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nun 82/7.maddesine göre; bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir. Anılan madde hükmü gereğince zayi belgesi verilebilmesi için tacirin defter ve belgelerin korunması anlamında gereken özeni göstermesi, ziyaa uğramanın onun iradesi dışında gerçekleşmesi gerekmektedir. Ancak somut olayda davacı Genel Kurul ve Müzekkere Deftelerinin çalındığını ileri sürmüş, ıslah dilekçesi ile muarazanın giderilmesini talep etmiştir.
Davacı ticari defterlerinin TTK 82/7. maddede sayılan, kaybedene kusur izafe edilemeyecek sebeplerle veya benzeri sebeplerle kaybolmadığı, davacı taraf ya da muhasebecisinin ihmali nedeniyle kaybolduğu ve zayi belgesi verilmesi için gerekli koşulların oluşmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Talep eden vekilinin muarazanın giderilmesi talebinin incelenmesinde:
“Muaraza sözcüğü Arapça isim kökünden (arz) gelmekte olup; birbirine karşı gelme, kavga ve çekişme anlamlarını içermektedir. Hukuki açıdan ise, bir hak talebi etrafındaki çekişmeyi, özellikle davalının sataşmasını ifade etmektedir. Bu nedenle uygulamada, muarazanın meni davası deyiminin yanı sıra sataşmanın önlenmesi davası tabiri de kullanılmaktadır.
Muarazanın giderilmesi (önlenmesi) davasında davacı: kendisine ait bir hak (malvarlığı, alacak hakkı vs.) üzerinde davalı tarafça hak iddia edildiğini, bu hakkın fiilen kullanımını engelleyici davranışlar sergilendiğini, bu bağlamda soz konusu hakkın geleceğe yönelik muhtemel kazanımlarının belirsizliğe sürüklendiğini iddia ederek mahkemeden bunların giderilmesini istemektedir. (Tutumlu, Mehmet Akif, Terazi Hukuk Dergisi, Cilt: 8, Sayı:86, Ekim 2013, Sayfa: 98-102)”
Somut olayda talep edenin istemi çalınma hususuna ilişkin olup çekişme halinde olunan diğer bir hak sahibi bulunmadığından talebin reddine karar verilmiştir.
Türk Medeni Kanunu’nun 1/2. Maddesinde yer aldığı şekliyle bir hukuk boşluğu bulunmadığı, TTK’da açık düzenleme yer aldığı anlaşıldığından talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harçtan eksik alındığı anlaşılan 99,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/01/2023