Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/56 E. 2022/377 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/56 Esas – 2022/377
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/56 Esas
KARAR NO : 2022/377

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/01/2022
KARAR TARİHİ : 23/05/2022
YAZIM TARİHİ : 22/06/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket adına 30.12.2021 tarihinde … plakalı … Proace City 2021 model sıfır araç satın alındığını, sıfır alınan araçlarda bayi çıkışından akaryakıt istasyonuna ulaşılacak kadar minimum seviyede akaryakıt bulunduğunu, şirket adına alına işbu araçla akaryakıt alımı için davalı şirketin şubesine gidildiğini, dava konusu araçta yeni model birçok araç gibi iki tane akaryakıt deposu bulunduğunu, bu depolardan birinin yakıt tankı diğerinin ise adblue tankı olduğunu, adblue sıvısı dizel motorlu araçlarda emisyon değerini düşürmek için kullanılan %32,5 oranında temizlenmiş üre ile %67,5 oranında saf sudan oluşan bir sıvı olduğunu, aynı zamanda bu sıvının dizel motorlu araçların çalışabilmesi için zorunlu olan bir sıvı olduğunu, akabinde birinci depoya 9.5 LT motorin alımı yapıldığını, daha sonra adblue tankına adblue sıvısı konulması beklenirken yakıt tankının içerisine adblue sıvısı konulduğunu, adblue sıvısının doldurulması işleminden sonra 33,220 LT daha motorin alımı gerçekleştirildiğini, yakıt temini sırasında, adblue sıvısının yakıt tankına konulması sonucunda aracın arızalandığını, bu arıza nedeniyle yakıt filtresinin, yakıt deposunin, katalitik konvertörünün, enjeksiyon pompasının, enjektör borularının, yakıt besleme hattının, motor enjektörünün, yakıt pompasının ve bunun gibi birçok parçanın değiştiğini ve birçok sistemde hasar meydana geldiğini, aracın söz konusu hasarlar nedeniyle tamirat-onarım işlemlerinin 54.856,84 TL tutarında olduğunu, araçta meydana gelen hasarların davalı şirketten kaynaklı olduğunu ve bu nedenle de bütün tamirat ve onarım işlemlerinin davalı şirketçe karşılandığını, aracın onarım bedeli karşılansa dahi değişen parçalar nedeniyle aracın orijinal olma özelliğini kaybettiğini, sıfır alınmış bir aracın henüz 7. kilometresinde böyle bir hasar ile karşılaşmasının aracın ikinci el piyasasında büyük oranda değer kaybetmesine sebebiyet verdiğini, yüksek model sıfır olan araçların ikinci el piyasasında değerini belirleyen en önemli kriterin aracın orijinal halini koruyabilmesi olduğunu, henüz 7 KM yol yapmış araçta bu denli değişen parça olmasının aracın orijinal halini bozduğunu ve hatalı olarak kabul edilmesine sebebiyet verdiğini, bu nedenle aracın ikinci el araba piyasasında yaşadığı değer kaybının çok yüksek olduğunu ileri sürerek HMK’nın 107. maddesi uyarınca açılan davanın kabulü ile uzman bilirkişilerce araç değer kaybının hesaplanarak hasar tarihinden itibaren işleyecek ticari faizliyle birlikte müvekkile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; kabul anlamına gelmemek kaydıyla araca yanlış yakıt konulması sebebiyle değer kaybı meydana gelmeyeceğini, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, davacının aracına akaryakıt doldurulması hizmetinin müvekkili şirketten bağımsız tüzel kişiler tarafından gerçekleştirildiğini, müvekkili şirketin akaryakıt satımını içeren hizmetin sağlayıcısı değil, dağıtıcı sıfatını haiz olduğunu ve bu nedenle de sorumluğunun bulunmadığını, ayıplı hizmeti gerçekleştiren akaryakıt satış görevlisinin dava dışı …. Petrol Ürünleri Makine Gıda Turizm Tic. Ltd.Şti. çalışanı olduğunu, öte yandan davanın yetkisiz mahkemede açıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. .
İddia ve savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapasımına göre; davacı eldeki dava ile davalı şirketin şubesinde aracına adblue sıvısının yakıt tankına konulması sonucu araçta meydana gelen arızaların onarımı nedeniyle araçta meydana gelen değer kaybının tazminini istemiş, davalı kendisine husumet yöneltilemeyeceğini savunmuştur. Dava dilekçesine ekli kredi kartı ödeme belgelerinin incelenmesinde davacının 30/11/2021 tarihinde dava dışı (Ticaret sicil no:…. Petrol Ürünleri Nakliyat Gıda Turizm ve Ticaret Anonim Şirketinden … plaka sayılı araç için akaryakıt satın aldığı anlaşılmaktadır. Davacı her ne kadar kendisine akaryakıt satan şirketin davalının şubesi olduğunu ileri sürmekte ise de; dava dışı şirketin davalı şirketin şubesi olmayıp, bayilik sözleşmesi ilişkisi kapsamında dava dışı bayinin, dağıtıcı davalı …. A.Ş.’den almış olduğu akaryakıt ve türevlerini kendisine ait petrol istasyonunda kendi nam ve hesabına sattığı, dava dışı bayi tarafından satılan ürünlere ilişkin olarak kendi nam ve hesabına satım sözleşmesi yapıldığı, sözleşmenin nispiliği ilkesi gereği sözleşmenin tarafı olmayan üçüncü kişilerin sözleşmeden kaynaklı zararlardan kural olarak sorumlu kabul edilemeyeceği, dava dışı bayi tarafından satılan akaryakıt ürünlerinin ayıplı olduğunun iddia edilmeyip, dava dışı bayinin çalışanı tarafından aracın adblue sıvısının yakıt tankına konulması nedeniyle araçta arıza ve bu nedenle değişen parçalar nedeniyle değer kaybı oluştuğunun iddia edildiği, davalı dağıtıcının satılan ürünlerdeki ayıplar nedeniyle sorumluluğu mevcut ise de bağımsız bir tacir olan dava dışı bayi tarafından aracın akaryakıt tankına adblue sıvısı konulması nedeniyle oluştuğu iddia olunan değer kaybından davalı dağıtıcının sorumluluğunun kabul edilemeyeceği, davalının davacıya akaryakıt satışına ilişkin sözleşmenin tarafı olmaması nedeniyle, satım sözleşmesinden doğan bir sorumluluğu bulunmadığı gibi, bu davalının haksız fiil sorumluluğunu gerektirecek bir davranışının bulunduğu da iddia edilmediğinden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 80,70 TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan her hangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/05/2022