Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/559 E. 2022/791 K. 28.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/559 Esas – 2022/791
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/559 Esas
KARAR NO : 2022/791

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 15/08/2022
KARAR TARİHİ : 28/12/2022
YAZIM TARİHİ : 06/01/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafından müvekkili aleyhinde Ankara …İcra Dairesi Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, borcun sebebi olarak 10.02.2021 tarihinde … Üniversitesi’ nde müvekkili tarafından gerçekleştirildiği iddia edilen hırsızlık eylemi sebebi ile davalı tarafından davalının sigortalısı olan dava dışı … Üniversitesi’ nde ödenen tazminat bedelinin belirtildiğini, davalının, müvekkili aleyhinde başlatmış olduğu icra takibi ile, 93042344 no.lu sigorta poliçesi kapsamında dava dışı … Üniversitesi’ nde ödemiş olduğu tazminatı rücuen müvekkilden tahsil etmeyi amaçladığını, Ancak söz konusu hırsızlık eylemi sebebi ile müvekkili aleyhinde açılan Ankara …Asliye Ceza Mahkemesi’ nin … E. …K. Sayılı dosyasında müvekkilinin söz konusu hırsızlık suçundan beraat ettiğini, davalının … Üniversitesi’ ne ödemek zorunda kaldığı tazminat ile ilgili olarak müvekkilinin bir kusuru ve sorumluluğunun bulunmadığını belirterek icra takibi ile talep edilen tazminat tutarına konu eylem müvekkili tarafından gerçekleştirilmediğinden ve bu husus ceza mahkemesi kararı ile de sabit hale geldiğini, söz konusu hırsızlık eylemi sebebi ile müvekkilin davalıya hiçbir borcu bulunmadığını, bu sebeple müvekkilin davalıya borçlu olmadığının tespiti için dava açmak zorunda kaldığını, yargılama sonunda davanın kabulü ile müvekkilin Ankara …İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyasında davalıya borcu olmadığının tespiti ile takibin iptalini, takip haksız ve kötü niyetli olduğundan davalı aleyhinde alacağından % 15′ inden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın görevsiz mahkemede açıldığını, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, Davacı tarafın TTK anlamında tacir olmadığı da ortada olduğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sigortalısı … Üniversitesince tutulan tutanak ve kayıtlar, soruşturma dosyasındaki tespitler uyarınca davacının söz konusu hırsızlık eyleminin gerçekleştirildiği anda olay mahallinde olduğunu, davacının anılan mahalde bir başka sebeple bulunmasının mümkün olmayışı ve diğer tüm tespitler yaşanan olaydan davacının sorumlu olduğunu ortaya koyduğunu, zira yaşanan hırsızlık olayı, davacının olay mahallinde bulunması ve diğer hususlar birlikte değerlendirildiğinde davacının sorumlu olduğunu, bu sebeple açılan menfi tespit davasının reddine karar verilmesini, davacı tarafın % 20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; davalı sigortalısına zarar verildiği iddiasıyla sigortacı tarafından davacıdan tahsil edilen meblağın faiziyle tahsili istemine ilişkindir.
Eldeki davada, davalı sigorta sigortalısının hasarını ödemekle onun yerine geçmiştir. Temel ilişkinin tarafları davacı ve davalı sigortalısıdır, riziko unsuru hırsızlık olduğundan zararın dayanağı hırsızlık fiili olmakla haksız fiil hükümler çerçevesinde incele yapılmalıdır. Bu durumda TTK’nun 4/1 maddesindeki nisbi ticari dava koşulları oluşmadığı gibi iş bu davanın aynı maddede düzenlenen mutlak ticari dava niteliği de bulunmamaktadır. Bu durum karşısında, haksız fiilden doğan davada genel görevli mahkeme olan asliye hukuk mahkemeleri davaya bakmakla görevlidir. Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki, görev ilişkisi olup, mahkemenin görevli olması HMK’nun 114. maddesi uyarınca dava şartlarındandır. Görev kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi hakim resen gözetmelidir. Davacının halefiyete dayalı olarak açtığı davada asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Görevli mahkeme Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı noksanlığından davanın HMK 114. ve 115. maddesi gereğince usulden reddine,
2-HMK’nun 20. maddesi gereği, Mahkememiz kararının kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde taraflardan birinin mahkememize başvurması halinde dosyanın kesinleştirilerek görevli mahkemeye gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK331/2 maddesi gereğince görevli mahkemesince değerlendirilmesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/12/2022