Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/368 E. 2023/593 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/368 Esas
KARAR NO : 2023/593

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVALI : … – … …

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/05/2022
KARAR TARİHİ : 20/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 24.09.2020 tarihli araç satış
sözleşmesi imzalanarak … marka … model … plakalı araç 197.000,00
TL bedelle satın alındığını, yapılan hasar kaydı sorgulaması ile alınan 24.09.2020 günlü
ekspertiz raporunda aracın 03.07.2020 günlü kazası nedeniyle 21.363,00 TL hasar
kaydının bulunduğu bilgisinin alındığını, aracın müvekkili şirket tarafından 3. Kişiye
satıldığını, satın alan kişi tarafından yapılan Tramer sorgulamasında 03.07.2020 günlü
kazasının haricinde 06.09.2020 tarihli 126.260,60 TL hasar kaydının olduğunun tespit
edilmesi üzerine müvekkilinin aracı geri almak zorunda kaldığını, 06.09.2020 tarihli ve
126.260,60 TL hasar bedelli kazanın müvekkilinden saklandığını, müvekkilinin aracı 7
ay kadar sonra aracı 135.000,00 TL bedelle 3.kişiye sattığını, gizli ayıplı satış nedeniyle
müvekkilinin 62.000,00 TL zararının 24.09.2020 tarihinden işleyecek en yüksek
mevduat faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Dosya bilirkişiye tevdi olunmuş bilirkişi raporunda; Dava konusu … (…) plakalı, … şasi
nolu, … marka, … 1.2 …. tipinde, … model benzinli otomobilin,
06.09.2020 tarihli ve 126.260,60 TL hasar bedelli kaza ile ilgili olarak davacıya bilgi
verilmediğinin kabulü halinde aracın gizli ayıplı olarak satıldığı, davacının satış
tarihi itibariyle buna bağlı zararının 40.410,25 TL olduğu, görüş ve kanaatine
varılmıştır.
…. Noterliği tarafından düzenlenen 24.09.2020 günlü araç satış sözleşmesinin incelemesinde; dava konusu … plakalı, … şasi numaralı, kasko değeri 197.424,00 TL olan araç, 197.000,00 beyan bedeli üzerinden davalı tarafından davacı şirkete satıldığı görülmüştür.
…. Noterliğinin 13.01.2021 günlü araç satış sözleşmesinin incelenmesinde; 198.000,00 TL satış beyan bedeli üzerinden davacı tarafından dava dışı …’a satıldığı görülmüştür.
…. Noterliği tarafından düzenlenen 18.02.2021 günlü araç satış sözleşmesinin incelenmesinde; dava konusu araç dava dışı … tarafından davacı şirkete 200.000,00 TL satış beyan bedeli üzerinden satıldığı görülmüştür.
…. Noterliğinin 27.04.2021 günlü araç satış sözleşmesinin incelenmesinde; 135.000,00 TL satış beyan bedeli üzerinden davacı tarafından dava dışı …’e satıldığı görülmüştür.
Yapılan inceleme sonucunda, dava dilekçesi, hükme esas alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya birlikte incelendiğinde; dava konusu … plakalı, … şasi numaralı, kasko değeri 197.424,00 TL olan araç, 197.000,00 beyan bedeli üzerinden davalı tarafından davacı şirkete satıldığı, sonrasında davacı tarafça aracın 3. kişiye satıldığı, aracın alınırken 03.07.2020 günlü kazası nedeniyle 21.363,00 TL hasar kaydının bulunduğunun bilindiği, aracı satın alan kişi tarafından yapılan Tramer sorgulamasında 03.07.2020 günlü
kazasının haricinde 06.09.2020 tarihli 126.260,60 TL hasar kaydının olduğunun tespit
edilmesi üzerine 3. Kişi tarafından aracın davacıya iade edildiğini belirterek , gizli ayıplı satış nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi için iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK’nin 23.maddesi; “Bu maddedeki özel hükümler saklı kalmak şartıyla, tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde de Türk Borçlar Kanununun satış sözleşmesi ile mal değişim sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanır…
c) Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.”
TBK madde 223; ” Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır.
Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır. “
Madde 219- “Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur.”
Alıcının seçimlik haklarının düzenlendiği 227.madde; “Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.
Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.
Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir.”
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının satın alınmasından yaklaşık 4 ay sonra aracı dava dışı …’a sattığı, 3. kişi tarafından satın alınan aracın 1 ay sonrasında aracın 3. Kişi tarafından davacıya iade edildiği, yaklaşık 2 ay sonrasında da davacı tarafça aracın 3. Kişi …’e daha düşük bedelle satıldığı görülmüştür. Davacı tarafça araçtaki 06.09.2020 tarihli 126.260,60 TL hasar kaydının bilinmediği ileri sürülerek araç satın alındığı, ayıp nedeniyle uğranılan zararın giderilmesinin talep edildiği görülmüştür. Davacının aracı aldığı bedel, dava dışı 3. Kişilere sattığı bedeller dikkate alındığında davacının araçtaki bu hasardan haberdar olmadığı kabul edilmiş, aksi de davalı tarafça ispat edilememiştir. Bu haliyle davacının söz konusu ayıp nedeniyle uğranılan zararı isteyebileceği değerlendirilmiştir.
Bilirkişi tarafından araçtaki 06.09.2020 tarihli 126.260,60 TL hasar kaydı nedeniyle meydana gelen değer kaybı hesaplanmış ve 40.410,25 TL olarak tespit edilmiştir. Davacı vekilince her ne kadar zararının daha fazla olduğu ileri sürülmüş, alım fiyatı ile satım fiyatı arasındaki fark talep edilmiş ise de, serbest piyasa nedeniyle davacının bunu talep etmesinin hakkaniyet kurallarına aykırı olacağı, talep edebileceği miktarın araç satın alırken araçtaki 06.09.2020 tarihli 126.260,60 TL hasarı bilmemesi nedeniyle bu hasarın araçta oluşturduğu değer kaybı olacağı, bu miktarın da bilirkişi tarafından hesaplandığı anlaşılmakla yeniden rapor alınmamış, aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile;
– 40.410,25 TL’nin 23/05/2022 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiz ile birlikte davalıdan tahsiline
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 2.760,42 TL harçtan peşin alınan 1.058,81 TL Peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.701,61 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 1.058,81 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.139,51 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 119,25 TL posta masrafı ve 1.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.619,25 TL yargılama giderinden kabul oranına göre hesaplanan 1.090,58 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan her hangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince …. bütçesinden karşılanacak olan 1.560,00 TL arabuluculuk giderinin red/ kabul oranına göre hesaplanan 1.023,72 TL’sinin davalıdan, 496,28 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
8-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde …. Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/09/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır