Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/354 E. 2023/61 K. 13.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/354 Esas – 2023/61
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
… 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/354 Esas
KARAR NO : 2023/61

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …

VEKİLİ : Av. …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/05/2022
KARAR TARİHİ : 13/02/2023
YAZIM TARİHİ : 13/03/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 01/05/2016 tarihinde sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile seyir halinde iken … plaka sayılı müvekkili … sevk ve idaresindeki motosiklet ile çarpışması neticesinde meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, dava konusu kazaya ilişkin … 2016/17133 sayılı dosyası üzerinden soruşturma başlatıldığını, müvekkilinin kazaya bağlı olarak … ve … tedavi gördüğünü, müvekkilde sürekli sakatlık meydana geldiğini, geçici iş göremezlik ve tedavi sürecinde de bakıcıya gereksinimi olduğunun tespit edildiğini, kazaya karışan … plaka sayılı aracın … sigortacısı (…) davalı … A.Ş. olması nedeniyle poliçede yer alan klozlar dâhilinde müvekkilinin maddi zararının karşılanması istemiyle yapılan başvuru üzerine müvekkilde kalıcı sakatlıktan meydana gelen maddi zararın hesaplanarak müvekkili adına 105.355,75 TL tutarında … nolu hasar dosyası ile ödeme yapıldığını, ancak davalı tarafından yapılan ödemelerin başvuru konusu kaza neticesinde müvekkilinde meydana gelen sakatlığa bağlı ortaya çıkan maddi zararı karşılar nitelikte olmadığını, müvekkilinin karşılanmamış maddi zararının karşılanması amacıyla … A.Ş’ye yeniden başvuru yapıldığını, davalı sigorta şirketinin “…105.355.-TL tazminat ödemesinin yapıldığının tespit edildiğini, ödeme, ilgili yasal mevzuat ve sair detayları ile ibra karşılığı yapılmış olup, başkaca sorumluluğumuz tespit edilememiştir.” yönündeki cevabi yazısı ile fark ödemesi yapılmayacağının bildirildiğini ileri sürerek belirsiz alacak davası kapsamında sakatlık güncel durumunun tespitini takiben hesaplanacak fark tazminatının davalıdan temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın işbu davadan önce müvekkili şirkete vaki başvurusu üzerine … numaralı hasar dosyasının açıldığını, iş bu hasar dosyası kapsamında tanzim edilen aktüer raporu uyarınca davacı tarafa kayıtsız şartsız ibraname karşılığında 04.01.2018 tarihinde 105.355,00 TL ödendiğini, davacı tarafından kayıtsız ve şartsız ibra edilmiş olan müvekkil şirket açısından fazlaya ilişkin talebin reddinin gerektiğini ve ibranamenin üzerinden iki yıl geçmiş olması nedeniyle … madde 111 gereği davanın reddi gerektiğinin savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
… Mahkemesinin 2017/148 E.-2018/542 K. Sayılı dosyası Uyap üzerinde celbedilmiş, incelenmesinde; dava dışı sürücü … hakkında taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan yürütülen ceza yargılamasında alınan … … Dairesi’nin 06/04/2018 tarihli raporu ile atılı eylem sırasında kendi kullandığı motosiklet ile tanık …’in aracını sollamak amacıyla hatalı biçimde karşı şeride geçen, gerekli özen ve dikkati göstermeyen, hızını koşullara uygun biçimde ayarlamayan ve ilerideki kavşağı gözetmeden, tali yolda seyreden sanığın görüş alanı dışından kavşağa giren sürücü …’ın asli ve tam kusurlu olduğu, tali yoldan gelerek kavşak alanına girdiği sırada katılanın kullandığı motosikletle çarpışan sanık sürücü …’ın ise oluş itibariyle alabileceği bir önlem bulunmadığından kusursuz olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle beraat kararı verildiği, karara karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine … Dairesinin 2018/2599 E.-2018/2628 K. sayılı ilamı ile “Olay günü, saat 10:10 sıralarında katılan …’ın gidiş-geliş yolda tali yol bağlantısı bulunan yere gelmeden önündeki aracı sollaması sonucunda tali yoldan karşıya geçmek için ana yola çıkan sanık …’ın aracına sol şerit üzerinde çarpması sonucu katılan …’ın yaralandığı olayda;sanık …’ın, yüklenen suç açısından taksiri bulunmadığından …nun 223/2-(c) maddesi gereğince beraat kararı verilmesi gerekirken, Mahkemece atılı suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı şeklindeki hatalı gerekçeyle …nun 223/2-(e) maddesi gereğince beraat kararı verilmesi; sonuç doğru olduğundan” başvurunun esastan reddine kesin olmak üzere karar verildiği anlaşılmıştır.
Ceza mahkemesi kararlarının hukuk mahkemesine etkisi TBK. 74. maddesinde düzenlenmiş olup, hukuk hâkimi, ceza mahkemesinin kesinleşmiş kararları karşısında, esas bakımından ilke olarak bağımsız kılınmıştır. TBK 74. maddesindeki düzenlemeye göre, ceza mahkemesince verilen beraat kararı, kusur ve derecesi, zarar tutarı, temyiz gücü ve yükletilme yeterliği, illiyet gibi esasların hukuk hâkimini bağlamayacağı konusunda duraksama bulunmamaktadır.
Ancak, ceza mahkemesinde bir maddi olayın varlığı ya da yokluğu konusundaki kesinleşmiş kabule rağmen, aynı konunun hukuk mahkemesinde yeniden tartışılması olanaklı değildir. (…. 11.10.1989 gün ve E.1989/11-373, K.472 sayılı ilamı) Bunun nedeni, ceza yargılamasındaki ispat araçları bakımından ceza hâkiminin, hukuk hâkiminden çok daha elverişli konumda bulunmasıdır. O halde bir ceza mahkemesinin uyuşmazlık konusu olayın tespitine; diğer bir söyleyişle, maddi olgulara ilişkin kesinleşmiş saptamasının, aynı konudaki hukuk mahkemesinde de kesin delil oluşturacağı açıktır. (.. – 2008/4-564 E, 2008/536 K.)
Somut olayda, kesinleşen ceza mahkemesi kararı ile davacı sürücü …’ın dava konusu kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu, davalı sigorta şirketine sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu kesinleşen ceza mahkemesi kararı ile maddi vaka olarak belirlendiğinden, mahkememizce kusur yönünden yönünden yeniden bir bilirkişi incelemesi yaptırılmamış ve davalı şirkete sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmaması nedeniyle davalının tazmin sorumluluğunun bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın reddine,
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 9,200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan her hangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince … bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına
7-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/02/2023

Katip …. Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır