Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/309 E. 2022/592 K. 12.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/309 Esas
KARAR NO : 2022/592

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/04/2022
KARAR TARİHİ : 12/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılar … ve …’ın ‘… Tarım Hayvancılık Nakliyat İnşaat Turizm Dayanıklı Tüketim Malları Akaryakıt San ve Tic. Ltd. Şti.’ nin ortağı ve yetkisi olduğunu, iş bu dava da dava dışı şirket … … Gıda Nakliyat İnş. Tur. San ve Tic. Ltd. Şti. (Ankara Toptancı Hali … numara) komisyonculuk faaliyeti yürüten şirkete ürün gönderdiğini ve … tarım tarafından gönderilen bu ürünleri, … … eliyle komisyon usulüne bağlı şekilde satışının gerçekleştirildiğini, davalılar ve davacı arasında uzun süre ortaklık ilişkisi yürütüldüğünü, … … şirketinin pay oranını %100 e çıkartarak şirketteki tüm hisselerinin tek sahibi olduğunu, imza yetkilisinin … olduğunu, aynı zamanda davacı … Tarım Hayvancılık Nakliyat İnşaat Turizm Dayanıklı Tüketim Malları Akaryakıt San Ve Tic. Ltd. Şti. Yetkilisinin de … olduğunu, Müvekkili …, davalılar … ve …’ın ortak oldukları … Tarım Hayvancılık Nakliyat İnşaat Turizm Dayanıklı Tüketim Malları Akaryakıt San ve Tic. Ltd. Şti’nin ….Toptancı Hal şubesinden çekmiş oldukları 4.250.000 TL değerindeki, …. numaralı krediye, … … de bulunan ortaklıklarından kaynaklı, güvenerek kefil olduğunu, kefalet sözleşmesinin tarihi 23.08.2017 olduğunu, ….ödeme dekontlarında müvekkili …, krediden kaynaklı kefaletinden dolayı, kendi borcu olmamasına karşın kendi şahsi taşınmazlarını, kefaletten kaynaklı ipotek olarak Banka uhdesine vermiş olması yetmezmiş gibi; ayrıca defalarca kez, kredi taksit ödemesi de yaparak gücü elverdiği ölçüde kefaletten kaynaklanan kredi borcunu da kapatmaya çalıştığını, müvekkili …, … Tarım tarafından çekilen 4.250.000 ,00 TL değerindeki kredi için şahsına ait iki adet taşınmaz üzerine de kefaletten kaynaklı ipotek tesis edildiğini, toplam 1.750.000,00 TL değerindeki taşınmazları üzerine ipotek tesis edildiğini, Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas numaralı dosyası ile müvekkili … aleyhine 1.750.000,00 TL bedelli alacaklarını tahsil etmek üzere ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takiple icra emri gönderildiğini, … Yevmiye numaralı, 01.11.2018 tarihli noter ihtarnamesi ile 31.10.2018 tarihi itibariyle 4.069.638,72 TL nakit ve 126.400,00 TL gayri nakit borcu bulunduğunu ve kefaletten kaynaklı bu borcu ödemek zorunda olduğunu belirten ihtarname içeriği gönderildiğini, Ankara …İcra Dairesi ….E. sayılı dosyasında müvekkiline faiz ve ferileri ile birlikte toplam da 4.745.881,28 TL tutarında İlamsız Takiple Ödeme Emri tebliğ edildiğini, ipotek tesis edilen taşınmazların satıldığını, davaya konu kefalet sözleşmesi sebebiyle haksız yere fek edilmediğini, her ne kadar davalılarca …. yevmiye nolu pay devri sözleşmeleriyle … … Gıda Nakliyat İnş. Tur. San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin taraflarına devredilmesi karşılığında … Tarım’a 2.435.000,00TL ve …’a ve …’a da 1.290.000,00’ar TL ödeme borcu altına girilmesine rağmen bu borçların ödenmediği iddia edilmişse de Ankara 23. Noterliğinin 02/10/2018 tarihli ve 27378 ve 27379 numaralı düzenleme şeklindeki limited şirket pay devri sözleşmeleri’nde açıkça görüldüğü üzere, … ve …’ın paylarını bir bedel karşılığında, şirketin tüm aktif ve pasifleriyle birlikte devrettiklerini, devir bedelini nakden ve tamamen aldıklarını, TTK’nın 595’nci maddesinde belirtilen hak ve koşulların mevcut olmadığını, şirket sözleşmesinde devri yasaklayıcı bir hükmün bulunmadığını, bu devrin GENEL KURUL’un onayıyla şirkete karşı hüküm ifade edip geçerli olacağını, Şirket Genel Kurulunun onay vermemesi halinde devralan müvekkilin menfi ve müspet tüm zararlarını karşılayacaklarını, onay alınması halinde ise devralanın bu sözleşmeyi şirkete sunup, ticaret siciline tescilini sağlamak konusunda yetkili bulunduğunu ayrı ayrı kabul ve beyan ettiklerini beyanla, şimdilik 150.000,00 TL rücu tazminat alacağının kredi sözleşmesinin sona erdiği tarih olan 14.08.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, kefalet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın rücuen tahsili talebine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nın 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için ya tarafların her ikisinin de tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesi’nin bakacağı yönünden düzenleme olması gerekmektedir. Anılan Kanunun 5. maddesinde ise, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunun şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi, tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olup, asliye ticaret Mahkemeleri ile asliye hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu düzenlenmiştir.
Eldeki davada taraflar şirket ortaklığı sebebiyle tacir olmakla beraber uyuşmazlık konusu sözleşmeye şahsen kefil oldukları, kefalet sözleşmesinin Türk Borçlar Kanunu’nun 583 vd. maddelerinde düzenlendiği anlaşılmıştır.
Görev kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi Mahkemece resen nazara alınır. Eldeki davada davalının sıfatına ve davanın niteliğine göre nispi ya da mutlak nitelikteki bir ticari dava söz konusu olmadığı ve davada görevli mahkemenin genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi olması gözetilerek dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ayrıntılı kararda açıklanacağı üzere;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK’nın 114/c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın USULDEN REDDİNE,
2-Tarafların görevsizlik kararı kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize müracaatı halinde dava dosyasının görevli ANKARA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine, aksi durumda davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/10/2022

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır