Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/20 E. 2022/562 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/20 Esas
KARAR NO : 2022/562

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/01/2022
KARAR TARİHİ : 20/09/2022
YAZIM TARİHİ : 20/10/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkil davacı adına Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı doyasında haciz yolu ile takip başlatıldığını, tarafımızca takibe konu bono suretinin incelenmesinde takip alacaklısı ile müvekkil davacı arasında akdedilen 29/12/2011 tarihli devir sözleşmesi gereği düzenlenen teminat senedi olduğunu, teminat senedinin aykırı şekilde doldurularak takibe konu edildiğinin anlaşıldığını, müvekkillerinin takip alacaklısına hiçbir şekilde borcunun olmadığını, takibin bu şekilde devam etmesi ve bedelsiz senedin müvekkillerinden tahsil edilmesi halinde ekonomik sıkıntı nedeniyle iadesi mümkün olmayacak zararların oluşacağını, bu nedenle dosya üzerinde yapılacak inceleme sonucunda takdir edilecek teminat mukabilinde icra veznesine yatıracakları paranın alacaklıya verilmemesi için İİK 72,3 maddesi gereğince tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında müvekkiline borçlu olmadıklarının tespit edilmesini talep ettiğini, davacıların iddia ve talepleri müvekkili şirkete izafe edilebilecek herhangi … kusur bulunmadığından haksız ve hukuka aykırı talepler olduğu, huzurdaki davanın reddi gerektiğini, keşidecisi davacılar olan 30.12.2011 tanzim, 04.09.2018 vade tarihli 140.000,00.-TL bedelli bono, alacağına karşılık müvekkiline teslim edildiğini, bono bedeli vadesi geçtiği halde ve müvekkilinin müteaddit uyarılarına rağmen ödenmediğini, ödenmeyen bono bedeli için Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz Yolu ile icra takibi yapıldığını, davacı borç miktarına ve imzaya açıkça itiraz etmediğini, söz konusu senedin teminat senedi olduğunu iddia ettiğini, kambiyo senetleri illetten mücerret, borç ikrarını mutazammın belgelerdend olduğunu, kambiyo vasfındaki … belgeye ilişkin iddiaların aynı nitelikteki belgelerle ispatı gerektiğini, … senedin teminat senedi olarak nitelendirilebilmesi için üzerinde teminat senedi olduğuna dair … ibare yer alması gerektiğini, ancak icra takibine konu kambiyo senedi üzerinde teminat senedi olduğuna dair hiçbir ibare bulunmadığını, bu bağlamda davacı tarafın takibe konu senedin, teminat senedi olduğu iddiası haksız olup davanın reddi gerektiğini, teminat senedinin nasıl düzenlenmesi gerektiği ve şartlarının belli olduğunu, teminat senedine özgü düzenleme şartlarını taşımayan … bononun teminat senedi olduğundan bahisle takibin iptalinin talep edilmesi haksız ve kötü niyetli olduğunu, haksız davanın reddini, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davacı tarafın üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın, Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasından takibe konulan 205.239,04 TL tutarlı senedin, taraflar arasında 29/12/2011 tarihinde imzalanan devir sözleşmesinin 4.maddesine istinaden düzenlenen teminat senedi olup olmadığı ve buna göre davacıların davalıya senetten dolayı borçlu olup olmadığı ile tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında olduğu, görüldü.
Davacı taraf dava dilekçesi ile Ankara …İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasında teminat amaçlı olarak verilen senedin davalı tarafından icra takibine konulduğu gerekçesiyle borçlu olmadığının tespiti istemi ile mahkememize dava açmıştır.
Dosyaya sunulan 29.12.2011 tarihli sözleşmenin incelenmesinde davacı … ile davalı …’in sözleşmenin tarafları olduğu, sözleşmenin şartları içeren 4. maddesinde diğer davacı … … Yapı Denetim LTD Şti nin geçmiş dönem vergi borçlarına karşılık olmak üzere borçlu, diğer davacı …’ın ise kefil olarak teminat senedi verildiği, keşide tarihinin 30.12.2011, miktarın ise 140.000,00 TL olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasında Ankara 12. İcra Hukuk Mahkemesinin …. esas sayılı dosyasında yapılan incelemede davanın borca itiraz istemi ile açıldığı, davacısının … davalısının ise … olduğu, yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verildiği, yapılan istinaf incelemesinde Ankara …Hukuk Dairesinin …, K sayılı ilamında “Devir sözleşmesinin birinci maddesinde, alacaklı …, … … Yapı Denetim ve Ltd.Şti’deki …’a ait %40 hisseyi ….adına … …’e devretmeyi kabul etmiş, aynı sözleşmenin üçüncü maddesinde adı geçen şirketin geçmiş dönemlerinde doğan, tüm vergi ve diğer borçlarının …, SGK borçlarının da … tarafından ödeneceği, bu borçlardan … veya …’ın sorumlu tutulmayacağı kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin dördüncü maddesinde ise şirketin geçmiş dönemlerinde doğan tüm vergi borçlarına karşılık olarak …’e 140.000,00 TL tutarında … … Yapı Denetim Ltd.Şti’nin borçlu, …. ve …’ın kefil, …’in alacaklı olduğu, 30/12/2011 tanzim tarihliteminat senedi verildiği, bu senetlerin üçüncü şahıslara ciro edilemeyeceği yasal takibe konulamayacağı açıklanmıştır. Devir sözleşmesindeki senede ilişkin bu açıklamalardan sonra takip dayanağı bonoya bakıldığında bononun düzenlenme tarihinin devir sözleşmesinde belirtildiği gibi 30/12/2011 olduğu yine sözleşmede açıklandığı şekilde 140.000,00 TL bedel üzerinden düzenlendiği anlaşılmaktadır. Ayrıca, sözleşmeye uygun şekilde lehtar alacaklısının … düzenleyenin … … Yapı Denetim Ltd.Şti olduğu, Yener Akpınar ile …’ında aval veren sıfatıyla imzaladığı görülmektedir. Bu durumda, takip dayanağı bononun sözleşmenin dördüncü maddesinde yer verilen teminat senedine ilişkin bilgilerle uyumlu olması karşısında sözleşmede bahsedilen teminat senedinin takibe konu edildiğinin kabulü gerekir. ”şeklinde gerekçe ile kararın kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında düzenlenen bu sözleşmenin varlığına ilişkin taraflarca herhangi … ihtilaf bulunmamaktadır. Davaya konu icra takibinin incelenmesinde dayanak senedin keşidecisinin davacı … Yapı…LTD şti, keşide tarihinin 30.12.2011, vade tarihinin ise 04.09.2019, senet değerinin ise 140.000,00 TL olduğu anlaşılmaktadır. Bölge Adliye Mahkemesinin İcra Hukuk Mahkemesinin istinaf incelemesinde belirtildiği üzere icra takibine dayanak senedin, taraflar arasındaki sözleşmede belirtilen teminat senedine ilişkin bilgilerle uyumlu olması karşısında sözleşmede bahsedilen teminat senedinin takibe konu edildiğinin kabulü gerekmektedir. Mahkememizce yargılama sırasında takip alacaklısı davalıya sözleşmeye konu teminat senedinin sunulması için süre verildiği, verilen sürede söz konusu teminat senedinin mahkemeye sunulmadığı anlaşılmıştır. Davalı tarafça takibe dayanak senede ilişkin borç ilişkisine dair herhangi … açıklama ve değerlendirme de yapılmamıştır.
Taraflar arasındaki hisse devri sözleşmesine konu … Yapı Denetim Ltd Şti nin ticaret sicil ilanı ve devir hususunun incelenmesinde şirket hisselerinin devredenin …, devralanın ise … …, karar tarihinin ise 15.03.2012 olup söz konusu devir işlemi, taraflar arasındaki 29.12.2011 tarihli sözleşme ile uyumlu olduğu anlaşılmıştır. Yine aynı sözleşmenin 4. Maddesinde vergi borçlarına karşılık verildiği hususu belirtilmiş, bu ifadeye ilişkin olarak Vergi Dairesine davacı şirketin vergi borcunun tespiti için müzekkere yazılmış, 01.04.2022 tarihli kurumca verilen cevapta davacı şirketin herhangi … vergi borcu bulunmadığı bildirilmiştir.
Tüm bu hususlar … arada değerlendirildiğinde davacı şirkette hisse devrine ilişkin olarak 29.11.2011 tarihinde düzenlenen sözleşmede teminat senedinin karşılığı olarak sözleşmede belirtilen hisse devrinin yapıldığı, vergi borcunun bulunmadığı ilgili Vergi Dairesinin yazı cevabı ile anlaşılmaktadır. İcra Hukuk Mahkemesinin istinaf incelemesinde ilgili İstinaf Dairesinin söz konusu ilamında da belirtildiği üzere senedin devir sözleşmesine teminat olarak verildiği, davacı tarafça sözleşmede üstüne düşen edimlerin yerine getirildiği ve teminat senedinin hükümsüz kaldığı anlaşılmakla davacının teminat amaçlı verilen bu senet nedeniyle icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
İİK’nın 72/5. maddesi uyarınca, borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılırsa, borçlunun talebi üzerine, takip konusu alacağın yüzde yirmisinden az olmayacak şekilde, uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Diğer anlatımla, borçlu davacı yararına kötüniyet tazminatına hükmedebilmek için, alacaklı davalının takibinde haksız olması yeterli olmayıp, kötüniyetli olduğunun da ispatı gereklidir. Davalı alacaklının kötüniyetli sayılabilmesi için de, haksız olduğunu bildiği ya da bilmesi gerektiği halde icra takibine girişmiş olması gerekir. Bu hususun ispat yükü de, davacı borçludadır. (Bkz. Prof. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, sayfa 173 vd. Yargıtay 23.H.D 19.01.2012 tarih ve 2011/2342 E, 2012/239 K sayılı ilamı, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/6652 Esas, 2013/392 K) Takibe konu senedin taraflarca düzenlenen sözleşme uyarınca verildiği, takip alacaklısı davalının teminat amaçlı verildiğini bildiği bu senedi haksız … şekilde icra takibine koyduğu anlaşılmakla davacı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın Kabulüne,
2-Ankara …İcra Dairesinin … Esas sayılı icra takibine konu keşidecisi … … Yapı, keşide tarihi 30/12/2011, vadesi 04/09/2018, lehtarı … olan ve miktarı 140.000,00 TL olan senet yönünden komisyon ve işlemiş faiz ile birlikte toplam 205.239,04 TL alacak nedeniyle davacıların borçlu olmadığının tespitine,
Toplam 205.239,04 TL alacak üzerinden %20 oranında 41.047,88 TL kötü niyet tazminatının davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
2)492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 14.019,88 TL harçtan, dava açılışında alınan 3.504,97 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 10.514,91 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3)6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4)Davacıların yargılama sırasında yapmış olduğu 3.504,97 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcı, 11,00 TL tebligat ücreti, olmak üzere toplam 3.596,67 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5)Davacıların yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 31.733,47 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6)Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/09/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır