Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/17 E. 2023/406 K. 07.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/17 Esas – 2023/406
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/17 Esas
KARAR NO : 2023/406

DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 07/01/2022
KARAR TARİHİ : 07/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacı … San. Tic. Ltd. Şti. ‘nin yurt dışına vinç operatörü kabin sistemleri ihraç etmekte olduğunu, …’da bulunan bir müşterisinden sipariş alması üzerine vinç kabinlerinin taşınmasında nakliye hizmeti veren firmalar ile görüşme yaparak fiyat teklifi aldığını, davalı … San. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. tarafından müvekkil firmaya iletilen 09.09.2021 tarihli 1.350,00 Euro bedelli teklifin kabul edilmesi üzerine taraflar arasında taşıma sözleşmesi kurulduğunu, sözleşmenin şartları taraflar arasındaki mail yazışmalarıyla belirlenmiş olduğunu, davalı şirketin “En: 2250mm boy: 3700mm yükseklik: 2950mm ağırlık: 2500kg” ölçülerindeki tek kabinin müvekkilinin fabrikasının bulunduğı …. adresinden boşaltma noktası olan 1500 …, … adresine taşınması için 1.350,00 Euro teklif verdiği ve bu teklifin müvekkil firma tarafından kabul edildiğiniin görüleceğini, taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olarak 17.09.2021 tarihinde davalı firmanın nakliye aracı müvekkilinin fabrikasına gelmiş, maillerde belirtilen ebatlardaki 1 adet kabin nakliyeyi gerçekleştirecek tıra vinç vasıtasıyla yüklendiğini davalı firmanın nakliye için göndermiş olduğu tırın üst kısmının çadır ile kapatılmış olması nedeniyle çadırın tentesinin aracın arka kısmında toplanmış olduğunu, müvekkili firma taşınacak kabini, vincin elverdiği ölçüte tırın dip kısmına yerleştirmiş ancak aracın üzerinde toplanan tente nedeniyle en dip noktaya ulaştırılması mümkün olmadığını, yükleme işlemi davalı firmanın personeli olan tır sürücüsünün gözetiminde gerçekleştirilmiş ve bu durumun sorun teşkil edip etmeyeceği sorulduğunda firma personeli herhangi bir problem olmayacağını beyan ettiğini, yükleme sonrası sevk irsaliyesi düzenlenerek taraflar arasında imzalanmış ve kabin taşıyıcı firmaya teslim edilmiş olduğunu, yükleme işleminden birgün sonra 18.09.2021 tarihinde davalı firma tarafından müvekkili firmaya mail atılarak taşınacak kabinin tırda 6,8 metrelik yer kapladığı bu nedenle de nakliye ücretinin 2.500,00 Euro’ya revize edildiğinin bildirildiğini, davalı tarafın bu iddiasına müvekkil firma tarafından verilen cevabi yazıda, yüklenen kabinin maillerde belirtilen ebatlara bire bir uyduğu, tırın dip kısmında kalan boşluğun aracın tenteli olmasından kaynaklandığı ekstradan talep edilen 1.150,00 Euro’nun karşılanmasının mümkün olmadığının bildirilmiş olduğunu söz konusu durumda dahi karşı yanın iddia ettiği gibi müvekkili tarafından tıra yüklenmiş olan malzemenin kapladığı yerin 6,8 metre olmasının mümkün olmadığını ,davalı firma tarafından bu maile verilen cevapta yüklenen ürünün ebatlarına herhangi bir itiraz ileri sürülmemiş ancak tırda fazla yer kapladığı iddiası sürdürülerek , sürücü personellerinin yetkisinin bulunmadığını, kendilerinden onay alınmadan yükleme yapıldığı için ekstradan çıkartılan taşıma maliyetine müvekkili firmanın katlanmak zorunda olduğunun ifade edildiğini, belirtilen süreye kadar ek taşıma ücretinin ödenmemesi halinde kabinin … gümrüğüne indirileceğini, boşaltma, yükleme, depolama ve ekstradan doğacak masrafların rücu edileceğinin beyan edildiğini bu husus … tarafından müvekkile gönderilmiş olan 21.09.2021 tarihli mailde de ki ‘Bizlere hak olan videosunu incelediyseniz yarın saat 10.00 kadar ödeme yapılmaması durumda Cör konvasyonun. 113 /5 maddesi gereğince anlaşmamazlık nedeniyle kanuni haklarımızı kullanıp … Gümrüklü depomuza inecektir indirme bindirme depolama ve ekstra oluşacak masraflarda tarafınıza rücuedilecektir.’ ve ‘Bu yer kaybının … olması uluslararası belirtilen taşıma bedeli 2950 EUR dur. Belirttiğim süre içerisinde tarafımıza ödeme yapılmaması durumunda. Karayolu emsal tutar çıkarılır ve indi bindi depolama tarafınıza yansıtılacaktır. Konu ile ilgili bir daha görüşmek istemiyorum biz gerekli toleransı indirimi sağlamamıza rağmen siz hala navlun kaybını kabul etmiyorsunuz.” ifadeleri ile de açıkça ortada olup, davalı yanın ne denli kötüniyetli olduğu , davalı yanın bu tutumu sonrası tarafımızca davalı firmaya hukuki sorumlulukları hatırlatan, ekstradan talep edilen ücretin kabul edilemeyeceğini ve hukuki bir dayanağının bulunmadığını izah eden bir mail gönderildiğini ancak davalı yan tarafından bu mailimize herhangi bir cevap verilmediği gibi, müvekkili şirkete aynı talepleri içeren ve tehditkar tavrı sürdüren bir mail gönderilmiş olduğunu davacı yanın tehditkar tavrı müvekkili şirkete atmış olduğu 27.09.2021 tarihli ”Konu taşıma ile ilgili maalesef hala dönüş olmadığından ve saat 12.00 kadar kalan bakiye yapılmaması durumda maalesef ürünler depomuza inecektir Depolama indi bindi masrafı +oluşacak ekstra masrafl ar tarafı nıza yansıtı lacaktır. ” beyanlarını içeren mail göndermiş olduğunu, davalı yanın bu tutumu karşısında müvekkili firma alıcı konumundaki müşterisi nezdinde ticari itibar kaybına uğramamak ve geç teslimden doğabilecek maddi tazminatlar ile karşı karşıya kalmamak adına davalı yanın tehdite varan art niyetli söylemleri ve uzlaşmaz tutumu karşısında talep ettikleri miktarı ödemek zorunda kaldığını ancak 1.150,00 Euro tutarındaki Eft’nin açıklama kısmına ” Gl Mak 1kap Optr Kabn Istırdat Ve Fazlaya Ilıskın Haklarımız Saklıdır.” ibaresi düşülerek ödeme ihtirazi kayıtlı olarak gerçekleştirilmiş olduğunu, bu yargılamada taşıma hizmeti alan taraf olarak müvekkil firmanın sorumluluğu taşınacak ürünün anlaşmada belirtilen ebatlarda olmasını sağlamak, ürünü nakliye sırasında güvenlik riski oluşturmayacak şekilde paketlemek, belirlenen tarihte yükleme ve boşaltma yerlerinde uygun koşulları sağlamak ve belirlenen ücreti ödemekten ibaret olduğunu, müvekkil firma üzerine düşen bu yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getirmiş olduğunu davalı yanın yüklenen kabinin maillerde belirtilen ebatlardan farklı olduğu yönünde herhangi bir itirazınıın olmadığını, yüklenen kabinin müvekkil firmanın mailler ile belirtiği ebatlar ile bire bir uyumlu olduğunu, davalı yan ekstradan talep ettiği ücrete gerekçe olarak kabinin yüklenmesi sonrası tırda beklenenden daha az boşluk kalmasını ileri sürmekte olduğunu, yükleme sırasında oluşan bu boşluk tırın üzerinde bulunan çadırın tentesinin aracın arkasında toplanması ve vinç ayaklarının tente nedeniyle tırın en dip noktasına ulaşamamasından kaynaklanmış olduğunu, müvekkil firmanın nakliyeyi yapacak olan tırın üstünün nasıl kapatıldığını, kendi ürünlerinin nereye yükleneceğini yada kendisinden önce araca başkaca malların yüklenip yüklenmediğini bilmesi veya öngörmesi mantıken mümkün olmadığını, araca yüklenecek ürünleri hangi sırayla ve ne şekilde yüklenmesi gerektiği nakliye firmasının yükümlülüğünde olup davalı yanın kendi iç organizasyonun bir sonucu olduğunu, müvekkil firmanın üzerine düşen sorumluluk nakliyeci firmaya doğru bilgileri iletmesinden ibaret olduğunu, taşıma hizmetinin son koşullarının belirlenmiş olduğu 09.09.2021 tarihli mailde müvekkil firma ”Kabin ölçüleri; EN: 2250mm BOY: 3700mm YÜKSEKLİK: 2950mm Ağırlık: 2500kg” ve ”Kabinimiz sandıklanmıştır ve vinç ile yükleme yapılacaktir.” şeklinde bilgilendirmesini davalı yana mail yolu ile yapmış bulunduğunu, müvekkil firma tarafından kabin ölçülerinin bildirildiği ve altında kabinin vinç ile yükleneceğinin açık bir şekilde belirtilmiş olduğu yani davalı yan yükleme işlemleri yapılmadan ürünün vinç ile araca yükleneceğininden haberdar olduğunu, basiretli tacir vasfına haiz olan ve profesyonel olarak taşıma hizmeti sunan davalı yanın vinç ayaklarının çadırlı tırın en dip noktasına ulaşamayacağını ön görerek ya farklı bir tır göndermesi yada müvekkil firmaya ait kabinden önce başkaca bir ürünü tıra yükleyerek oluşacak olan boşluğu doldurması gerektiğini, davalı yan kendi üzerine düşen bu yükümlülüklerin tamamını göz ardı etmiş ve kendi hatasından kaynaklanan sorunu müvekkil firmaya yüklemeye çalıştığnı, esasen davalı yanın tırda oluşan boşluk nedeniyle herhangi bir maddi kaybı da olmadığını, müvekkile ait kabinin teslim noktası olan 1500 …, … 400, 1505 …, … adresinde boşaltıldığı sırada ürünü teslim alan firma personelleri tarafından tırın içi ve kabinin son durumunun fotoğrafları ve videosu çekilmiş olduğunu, video ve fotoğraflardankabinin tırın en dip noktasına kadar hiçbir boşluk kalmayacak şekilde yerleştirildiğinin görüleceğini, davalı yan her ne kadar bir tek kendisinin mağdur olduğunu beyan etmekte ise de görüntüler incelendiğinde anlaşılmaktadır ki davalı yan müvekkil firmanın kabinin hareket ettirilmemesi gerektiği yönündeki kesin talimatlarına rağmen farklı bir araç (muhtemelen fork lift) vasıtasıyla kabini kaldırmak suretiyle tırın en dip noktasına yerleştirmiş olduğunu davalı yanın oluşan boşluk nedeniyle herhangi bir maddi kaybının olmadığı ve müvekkilden tahsil ettiği ekstra taşıma ücretinin tamamen haksız kazanç olduğunun ortaya çıkacağını, Uluslararası karayolu taşımacılığının koşulları ülkemiz tarafından 1995 yılında imzalanarak yürürlülüğe girmiş olan … (…) ile belirlenmiş olduğunu, …’nun 8-9-10. Maddelerinde taşıyıcının yükü teslim aldığı sıradaki yükümlülükleri belirlenmiştir.
“MADDE 9 1. Sevk mektubu, taşıma mukavelesinin akdine, mukavelenin koşullarına ve yüklerin taşımacı tarafından kabulüne, karine teşkil eder.
2. Sevk mektubunda, taşımacı tarafından beyan edilmiş çekince yok ise aksi kanıtlanmadıkça tesellümdeyükün ve ambalajların iyi durumda olduğu, sayılarının, marka ve numaralarının sevk mektubunda yazılı olanlara uyduğu varsayılır.”
…’nun 9. Ve 10. Maddeleri incelendiğinde taşımacının sevk mektubuna çekince koymadığı halde taşınacak ürünü o haliyle kabul ettiği ve anlaşmada belirlenen şartlarda teslim adresine ulaştırma yükümlülüğünü altına girdiğinin karine olarak kabul edileceğini düzenlendüzenlendiğini yüklemenin yapıldığı 17.09.2021 tarihinde düzenlenen sevk irsaliyesinde yüklemenin yapıldığı araç olarak davalının yanın maillerinde belirttiği … plakalı araç, teslim alan olarak ise davalı yanın personeli/ şoförü …’in imzası bulunduğunu söz konusu belge incelendiğinde görüleceği üzere davalı yan tarafından düzenlenen sevk mektubuna herhangi bir çekince koyulmamış, yükleme sırasında nakliye şartlarının değişmesi gerektiği yönünde herhangi bir bildirimde bulunulmamış olduğunu sevk irsaliyesi davalı yanın ürünü o haliyle kabul ettiğine karine teşkil etmekte olup davalı yanın ürün araca yüklenip yola çıktıktan sonra tek taraflı olarak sözleşme bedelini arttırmaya çalışmasının hukuken kabulünün mümkün olmadığını, davalı yanın ilgili yasal mevzuat gereğince tek taraflı olarak taşıma ücretini arttırmasında hukuki yararının bulunmaması ve yükleme işlemi sonrası kabinin hareket ettirilerek oluşan boşluğun doldurulması nedeniyle herhangi bir maddi kaybınında bulunmadığı değerlendirildiğinde 1.150,00 Euro’nun müvekkil firmadan haksız olarak tahsil edilmiş olduğunu beyan ederek fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydı ile; haksız olarak davacı müvekkilden tahsil edilen 1.150,00 EURO’nun ödeme tarihinden itibaren işleyecek olan mevduata bankalarca fiilen uygulanan azami yıllık faiz ile birlikte davalı yandan alınarak müvekkile verilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde; Müvekkili şirket … San ve Tic Ltd nin (Eski Ticari İsmi … San ve Tic Ltd )sunulan… kaydında ticari adresinin … olup davanın yetkisiz mahkemede açılmış olduğunu, 6100 HMK’yagöre genel kural konulmuştur: “Genel kural” başlıklı 5. Maddede: “(ı) Mahkemelerin yetkisi, diğer kanunlarda yer alan yetkiye ilişkin hükümler saklı kalmak üzere, bu Kanundaki hükümlere tabidir.” Yine aynı yasanın “GenelYetkili Mahkeme” başlıklı 6. Maddesi: “(ı) Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzelkişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. ” olduğunun belirtildiğini bu nedenle yetkili ve görevli … mahkemesi olduğuynu bundan dolayı davanın reddinin gerektiğini, davanın hukuka aykırı gerekçelerle haksız menfaat elde etöe çabası içerdiğinden , davacı tarafca müvekkillerine ödenmiş olan Euro 1.150 hizmet bedelinin iadesi talebinde bulunumuş olmasının TTK temel ilkelerinden biri olan tacirin basiretli davranma yükümlülüğünü ihlal ettiğini, davacı taraf ile müvekkil şirket arasında davacının vinç kabinlerinin …’ya taşınması konusunda anlaşma sağlanmış olduğunu, müvekkil şirketin aracı 17.09.2021 tarihinde davacının talebi doğrultusunda ilgili yükün davacı tarafca yüklenmesi yapılmak üzere davacının fabrikasına gittiğini, yükün davacı tarafca tırın üstünden vinç vasıtası ile tırın ön bölümüne gelişi güzel yerleştirilmiş olduğunu, davacının dava dilekçesinde de;”Müvekkil firma taşınacak kabini vincin elverdiği ölçüde tırın dip kısmına yerleştirmiş ancak aracın üzerinde toplanan tente nedeniyle en dip noktaya ulaştırılması mümkün olmamıştır .” şeklinde beyanda bulunarak aslında taleplerinde haksız olduklarının ve yine müvekkil şirketin diğer yüklerinin yüklenmesine engel olacak şekilde konumlandırıldığı ve araca uygun bir şekilde yerleştirilmediğini dile getirmiş olduğunu, davacının “Davalı firmanın nakliye için göndermiş olduğu tırın üst kısmının çadır ile kapatılmış olması nedeniyle çadırın tentesi aracın arka kısmında toplanmıştır.” şeklindeki beyanı da aslında olayın gerçek yüzünü ortaya çıkarmakta olduğunu, davacı taraf bir tırın üzerinin tenete ile kapatılacağını bilmemesi ve boş olarak gelen aracın vinç ile ön tarafına yüklenme yapılması durumunda eğer forklift vs vasıtası ile yükleme sonrasında yerleştirme yapılmaması durumunda en dip noktaya fizik kurallarına göre ulaştırılamayacağını bilmemesinin imkan dahilinde olmadığını, savacı taraf söz konusu yükü aracın hiç bir engeli bulunmayan orta veya arka tarafına yüklemek yerine ön kısmına vinç ile yüklemesi ve yükleme sonrasında forklift ile aracın tamamen dip noktasına ulaştırırılmaması tek başına davacı tarafın kusuru ve isteği olduğu, dava dilekçesinde basiretli tacire hiç yakışmayacak “Yükleme işlemi davalı firmanın personeli olan tır sürücüsünün gözetiminde gerçekleştirilmiş ve bu durumun sorun teşkil edip etmeyeceği sorulduğunda firma personeli herhangi bir problem olmayacağını beyan etmiştir. ” şeklindeki beyanı hukuken hiçbir anlam ifade etmediğini, söz konusu personel sadece ve sadece ilgili ürünlerin taşınmasından sorumlu olduğu gibi hiçbir surette ilgili ürünlerin yerleştiıilmesinden sorumlu olmadığını ,davacı taraf her konuda müvekkil şirkete mail yolu ile ulaşmakta ve bilgi vermekte/bilgi talep etmekte iken dava konusu olayda yetkisiz şöförün beyanı ile basiretli olarak davranma yükümlülüğünü ihlal ettiğinin delili olduğunu, rnüvekkil şirket tarafından davacı tarafa gönderilen ve ekte sunulan 21.09.2021 tarih 11:46 saatli mailde de açık bir şekilde;
1- İlgili şöförün karar yetkisine sahip olmadığı,
2- Kayar çatı araçlarda brandanın belli yere kadar toplandığından tamamen hiçbir araçta açılmadığı,
3- Araç müvekkil şirketin diğer yüklerini yüklemek üzere İstanbul Deposuna geldiğinde fotoğraf ve video ile davacı tarafa iletilen bilgilendirmede ilgili ürünün araçta 697 cm yer kapladığının bildirildiği,
4- Araca ilgili yükün gelişi güzel yerleştirilmesi müvekkil şirketin yükleme programını tamamen bozduğu, planlanan hiçbir yükün sığmamasına sebebiyet verdiği, müvekkil şirketin yüklemesi gereken 5 adet hacimli sandıklarının bulunmasına rağmen 2 adet yükleme yapabildiklerini ve kalan ürünlerin çıkışını farklı bir araç ile ertesi güne organize edebildiklerini,
5- Davacı tarafın ilgili araca kendi yüklerini gelişigüzel yerleştirmeleri nedeniyle müvekkilimizin kendi müşterilerine mahcup olduklerını ve beyannameleri iptal etmek ve yeniden yeni beyannamelerde bulunduklarını, dile getirmiş, kendilerine bildirimde bulunulmuş olduğunu, davacı taraf dava dilekçesinde “taşıma hizmeti alan taraf olarak müvekkil firmanın sorumluluğu taşınacak ürünün anlaşmada belirtilen ebatlarda olmasını sağlamak, ürünü nakliye sırasında güvenlik riski oluşturmayacak şekilde paketlemek, belirlenen tarihte yükleme ve boşaltma yerlerinde uygun koşulları sağlamak ve belirlenen ücreti ödemekten ibaret olduğu” beyan edilmiş ancak davacı tarafın yapılan yüklemenin müvekkil şirketin zararına olmayacak şekilde aracın en uygun yerine yüklenmesi olduğunun belirtilmemiş olduğunu, davacı taraf yüklemeyi gerçekleştirirken basiretli bir tacir gibi davranmayarak müvekkilinin zararına hareket etmiş olduğunu, davacı taraf dava dilekçesinde taraflar arasındaki ihtilafı çarpıtarak sanki araca yüklenen ürünün ebatlarında farklılık olduğu yönünde müvekkilin beyanı varmışcasına bir durum ortaya koymakta olduğunu, taraflar arasındaki ihtilaf ürünün boyutunda değişiklik olduğu değil davacı tarafından müvekkil aracın tenteli kısmına vinç yöntemi ile yapılan yüklemenin aracın dip kısmına forklift ve diğer yükleme araçları ile iteleme imkanı bulunmayan boş olarak gelen araca gelişi güzel konumlandırarak müvekkilin diğer yüklerinin yüklenmesine engel olunması dolayısı ile davacı tarafın zarara uğratılması olduğu, davacı tarafça dava dilekçesinde “müvekkil firmanın nakliye yapacak olan tırın üstünün nasıl kapatıldığını, kendi ürünlerini nereye yükleneceğini ya da kendisinden önce araca başka malların yüklenmediğin; bilmesi veya öngörmesi mantıken mümkün değildir. Tıra yüklenecek ürünleri hangi sırayla ve ne şekilde yüklenmesi gerektiği nakliye firmasının yükümlülüğünde olup davalı yanın kendi iç oryanizasyonun bir sonucudur.” şeklinde beyanlarda bulunduğunu davacı taraf bir yandan yükleme organizasyonunun müvekkilimize ait olduğundan bahsederken bir yandan kendi ürünlerinin kendileri tarafından yüklendiğini unuttuğunu, davacı taraf kendi üzerine düşen yükümlülüğünü yerine getirmeyip ürünü aracın içerisine en az yer kaplayacak şekilde aracın orta veya son kısmına konumlandırması durumunda böyle bir ihtilafın doğmayacağını davacı tarafca yüklemenin taraflarınca yapıldığı şeklindeki beyanını kabul etmediklerini, ihtilafın davacı tarafca ilgili ürünün aracın içinde yanlış konumlandırılması ürünün taraflarınca yer değiştirilmesine izin verilmemesi ve kendilerince bırakılan boşluğa müvekkilin yeni yüklerin yüklenmemesi ndeniyle müvekkil şirketin zarara uğratılmasından iberet olduğunu, davacı taraf ilgili ürününü aracın içerısıne bizzat kendisinin gelişigüzel konumlandırdığı gibi müvekkil şirketçe ilgili ürünün forkliff vs araçlar ile yerinin degiştirilmesi ve müvekkilin diger ürünlerinin de konumlandırılmasını sağlamak istemesine rağmen davacı tarafça ilgili ürünün değerli ve önemli bir ürün oldugu dolayısıyla hiçbir surette yerinin degiştirilmemesi belirtildiginden gerek müvekkilimizce çekilen fotograf ve videoda gerekse de 18.09.2021 tarih 23:49 saatli mailde de ilgili ürünün hiçbir surette yerinden davacının talebi dogrultusunda oynatılmadıgı / hareket ettirilmediginin dile getirilmiş olduğunu davacının iddiaları gerçeği yansıtmadığı gibi yersiz ve anlamsız olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle; Davacı tarafın taşınmak üzere davalıya iletmiş olduğu yükün ölçüleri ile fiilen yüklenen yükün ölçülerinin aynı olduğunu, davalı tarafın davacıdan almış olduğu talimata uymayarak yüklenen yükü hareket ettirmiş olduğunu, davalı tarafın, aracına yüklenen yük nedeni ile aracında toplam olarak 3.70 yükleme metresi ( … ) yer kaplamış olduğunu, davalı tarafın yaptığı taşımada yükün, davacı tarafın ilettiği ölçülerden fazla yükleme metresi kapsamadığını, davalı tarafın, davacıdan talep ve tahsil ettiği ilave navlun Euro 1.150’de haksız olduğunu, davalı tarafın davacıdan tahsil ettiği ek navlun karşılığı olan Euro 1.150’nun davacıya iade edilmesi gerektiğini belirtmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Dava taşıma sözleşmesinden kaynaklı alacak davası olup, davacı vekilince, davalı yanın ilgili yasal mevzuat gereğince tek taraflı olarak taşıma ücretini arttırmasında hukuki yararının bulunmadığı ve yükleme işlemi sonrası kabinin hareket ettirilerek oluşan boşluğun doldurulması nedeniyle herhangi bir maddi kaybınında bulunmadığı değerlendirildiğinde 1.150,00 Euro’nun davacı firmadan haksız olarak tahsil edilmiş olduğunu ileri sürülerek davacıdan tahsil edilen 1.150,00 EURO’nun ödeme tarihinden itibaren işleyecek olan mevduata bankalarca fiilen uygulanan azami yıllık faiz ile birlikte davalı yandan tahsili talep edilmiş, davalı vekilince, davacı taraf ilgili ürününü aracın içerısıne bizzat kendisinin gelişigüzel konumlandırdığı gibi davalı şirketçe ilgili ürünün forkliff vs araçlar ile yerinin degiştirilmesi ve davalının diger ürünlerinin de konumlandırılmasını sağlamak istemesine rağmen davacı tarafça ilgili ürünün değerli ve önemli bir ürün oldugu dolayısıyla hiçbir surette yerinin degiştirilmemesi belirtildiginden ilgili ürünün hiçbir surette yerinden davacının talebi dogrultusunda oynatılmadıgı / hareket ettirilmediği belirtilerek davanın reddi talep edilmiştir.
Dava konusu ululsalararası karayolu taşımalarını içermesi nedeni ile 1995 yılından itibaren yürürlüğü giren Eşyaların Karayolu ile Uluslararası taşımalarını düzenleyen Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı için Mukavele Sözleşmesi CMR Konvansiyonu kapsamındadır. Bu nedenle işbu uyuşmazlıkta bu konvansiyon hükümleri ile birlikte, işbu konvansiyonda olmayan hususlarda 6102 sayılı TTK hükümleri ve uluslararası taşımacılık sistemi de dikkate alınması gerekmektedir.

Dava konusu uyuşmazlık, davacı tarafından taşımacının aracına yapılan yüklemenin yanlış yapıldığı savı ile davalı tarafından davacıdan talep ve tahsil edilen ilave navlun ücretinin istirdadı talebidir. Bundan dolayıda işbu uyuşmazlık konusunda CMR Sözleşmesi hükümlerinin yanısıra, konvansiyonda olmayan ancak TTK kapsamında olan hükümlerde işbu uyuşmazlık konusunda dikkate alınacaktır.
Taraflar arasındaki ihtilaf ürünün boyutunda değişiklik olduğu değil davacı tarafından aracın tenteli kısmına vinç yöntemi ile yapılan yüklemenin aracın dip kısmına forklift ve diğer yükleme araçları ile iteleme imkanı bulunmayan boş olarak gelen araca gelişi güzel konumlandırıp konumlandırmadığı, diğer yüklerinin yüklenmesine engel olunup olunmadığı, davalı tarafça davacının yükleme öncesinde veya sırasında yükleme yöntemine ilişkin uyarılıp uyarılmadığı, en nihayetinde davalının davacıdan ilave navlun talep etmekte haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı tarafın taşınacak eşya ile ilgili olarak 09.09.2021 tarihinde davalıya 3700 x 2250 x 2950 mm ( boy x en x yükseklik ) ölçü ve 2.500 Kg oduğu ile birlikte eşyanın sandıklanmış olduğunu ve vinç ile yükleme yapılacağını bildirmiş olduğu da dikkate alındığında, davalı tarafın yükleme / boşaltma sıralaması ile ilgili olarak davacıyı uyarması ve yüklenecek 1 adet sandıklı yükün aracın hangi bölümüne yüklenmesinin gerektiğinide bildirmiş olması gerekmektedir. Davacı tarafın 19.09.2021 gün ve 12.05 PM de davalıya göndermiş olduğu elektronik postasında yüklemenin tavan vinci ( ekte fotografı iletilmektedir ) kullanılarak yapıldığı belirtilmektedir ki bu hususta taraflar arasında uyuşmazlık da bulunmaktadır. Bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere kullanılan tavan vinçleri ile yapılan yüklemelerde, yük ancak herhangi bir engel olmadığı takdirde dikey olarak en ileri noktaya kadar yüklenebilmektedir. İşbu vinç yükleme sistemleri dikkate alındığında, davalı tarafın aracının yarı römorkunun üst çatısı ve tentesinin en dip noktaya yükleme yapılmasına izin vermediği kanaatine ulaşılmıştır.
Dosyada mevcut taraflar arasındaki yazışmalarında, davacı tarafın 18.09.2021 gün ve 11:39 da davalı tarafa yüklenen yükün forklift ile elleçlenmemesi, araçta hareket ettirilmemesi konusundaki talimatına rağmen hareket ettirilmiş olduğunu bildirdiği , buna karşılık davalı tarafın 18.09.2021 gün ve 23.49 ile 19.09.2021 gün 06:07 de göndermiş oldukları elektronik postalarda yükün hereket ettirilmediği belirtilmektedir. Yüklenen aracın varış yerine varışında yükün boşaltılmasına ilişkin olarak çekilen fotoğraflar ve videolardan, davacı tarafından yüklenen yükün yükün ilk yüklendiği yerden hareket ettirilerek davalı tarafından aracın en dip noktasına istiflendiği tespit edilmiştir.
Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davalı tarafın, davacı tarafından kendisine verilen talimatlara uymadığı ve yükü ilk yükleme yerinden araç içerisinde kaydırarak en dip yerine yerleştirerek istiflenmiş olduğu, taraflar arasında taşınması kararlaştırılan yükün ölçüleri ile fiilen yüklenen yükün ölçülerinin aynı olduğu, bu haliyle davalının davacıdan ilave navlun beledili olarak tahsil ettiği 1.150 Euro’yu iade etmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-DAVANIN KABULÜ İLE; 1.150 Euro’nun davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 1.225,59 TL harçtan peşin alınan 307,74 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 917,85 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 307,74 TL peşin harç olmak üzere toplam 388,44 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.560,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan her hangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince … bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
8-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/06/2023

Katip ….
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır