Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/124 E. 2022/758 K. 19.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/124 Esas – 2022/758
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/124 Esas
KARAR NO : 2022/758

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/02/2022
KARAR TARİHİ : 19/12/2022
YAZIM TARİHİ : 05/01/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile dava dışı sigortalı … Seyahat ve Turizm Hizmetleri Ltd. Şti. arasında 04/05/2017-04/05/2018 vade tarihli Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi bulunduğunu, 08/11/2018 tarihinde davalı sürücü …’in idaresindeki … plakalı araç ile müvekkili şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, davalı sürücünün olayda %100 oranında kusurlu olduğunu, müvekkili şirket tarafından asıl alacak 10.640,41 TL’nin 07/02/2018 tarihnide hak sahiplerine ödendiğini ve müvekkili şirketin davalının kusuruna isabet eden oranda rücu hakkı doğduğunu, taraflarınca başlatılan icra takibinde 10.640,41 TL asıl alacak+183,55 TL işlemiş faiz talep edilmiş ise de, ödeme emrinin takip talebine uygun düzenlenmediğini ve alacağın 1.064,41 TL asıl alacak+183,55 TL işlemiş faiz olarak belirtildiğini, bu nedenle takip talebinde belirtilen tutara itirazın iptali talep etmek zarurati doğduğunu ileri sürerek Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı icra takip dosyasına vaki itirazın iptali ile davalılar aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiş; bilahare 17/10/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile itirazın iptali davasını alacak davasına dönüştürdüğünü bildirerek 10.640,41 TL alacağın ödeme tarihi 07/02/2018 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş ve eksik harcı ikmal etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı, görev, yetki, husumet, hukuki yarar, taraf ehliyeti, hak düşürücü süre, usulsüz tebligat, iş bölümü itirazında bulunduklarını, meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin hiçbir kusuru olmadığını, kaza tespit tutanağı gözetilerek zarara uğradığı iddia edilen 3. kişiye yapılan ödemenin müvekkilinden tahsili talebinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, öte yandan davacının itirazın 10.640,41 TL asıl alacak +183,55 TL işlemiş faiz yönünden iptalini talep edemeyeceğini, icra takibindeki taleple bağlı kalınarak davanın sonuçlandırılması gerektiğini, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin hukuka aykırı olduğunu savunarak davanın reddine ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı Şirket vekili süresinden sonra sunmuş olduğu beyan dilekçesinde; meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin hiçbir kusuru olmadığını, kaza tespit tutanağın gözetilerek zarara uğradığı iddia edilen 3. kişiye yapılan ödemenin müvekkilinden tahsili talebinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, öte yandan davacının itirazın 10.640,41 TL asıl alacak +183,55 TL işlemiş faiz yönünden iptalini talep edemeyeceğini, icra takibindeki taleple bağlı kalınarak davanın sonuçlandırılması gerektiğini savunarak davanın reddine ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Dava, kasko sigorta poliçesine istinaden dava dışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin TTK’nın 1472. maddesindeki halefiyet prensibi gereği davalı araç işleteni ile davalı araç sürücüsünden rücuen tahsili istemiyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı sigorta şirketinden poliçe ve hasar dosyası celbedilmiş, incelenmesinde dava dışı sigortalı şirkete ait … plaka sayılı aracın 04/05/2017-04/05/2018 tarihleri arasında davacı sigorta şirketine kasko poliçesi ile sigortalı olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra dosya bilirkişiye tevdi olunmuş, bilirkişi raporunda özetle; davalı sürücü …’in kazanın meydana gelmesinde % 100 oranında kusurlu olduğu, dava dışı araç sürücüsü Mustafa Adıyaman’ın kusursuz olduğu, dava konusu … plaka sayılı aracın hasar bedelinin 10.700,00 TL olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
İddia ve savunma, toplanan deliller, hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre; davacı kasko poliçesine istinaden dava dışı sigortalısına ödenen hasar bedelinin TTK’nın 1472 maddesinde düzenlenen halefiyet prensibi gereği davalı araç işleteni ve sürücüden rücuen tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmış olup, davalı … vekilince süresinde sunulan cevap dilekçesi ile zamanaşımı def’i ileri sürülmüştür. 2918 Sayılı KTK.’nun 109/4. maddesinde motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu haklarının, kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrayacağı hüküm altına alınmıştır. Zamanaşımının oluşması için ödemenin yapılmış olması ve rücu edilecek kişinin öğrenilmesi gerekir. Dosya kapsamından dava konusu trafik kazasının 08/01/2018 tarihinde meydana geldiği, davacı şirket tarafından sigortalısına 07/02/2018 tarihinde 1.379,43 TL ve 16/02/2018 tarihinde 9.260,98 TL olmak üzere toplam 10.640,41 TL hasar ödemesi yapıldığı, Ankara. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası ile 16/04/2018 tarihinde icra takibi başlatıldığı, borçluların itirazı ile takibin durması üzerine 21/02/2022 tarihinde itirazın iptali talebiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
2918 sayılı KTK’nın 109/4.maddesinde, motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu haklarının kendi yükümlülüklerine tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak 2 yılda zamanaşımına uğrayacağı; 6098 sayılı TBK’nın 154/2 maddesinde ise, borçlunun borcu ikrar etmesi, özellikle faiz ödemiş veya kısmen ifada bulunmuş olması veya rehin vermiş veya kefil göstermiş olması, alacaklının dava veya def’i yoluyla mahkemeye veya hakeme başvurmuş olması, icra takibinde bulunması ya da iflas masasına başvurması halinde zamanaşımı süresinin kesileceği düzenlenmiştir. Somut olayda, dava konusu maddi hasarlı trafik kazası 08/01/2018 tarihinde meydana geldiği, davacı yanca sigortalısına yaptığı ödeme nedeniyle kaza tarihinden sonra iki yıllık süre dolmadan 16/04/2018 tarihinde davalılar aleyhine icra takibi başlatıldığı ve icra takibi nedeni ile 6098 sayılı TBK 154/2. madde uyarınca zamanaşımı kesildiği ve yeniden işlemeye başladığı, davacının eldeki davayı ise yeniden başlayan 2 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra 21/02/2022 tarihinde açtığı anlaşılmakla davalı … hakkında açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Dava müşterek ve müteselsil sorumluluk esasına dayalıdır. Ne var ki, müşterek müteselsil sorumlulardan sadece zamanaşımı def’inde bulunan kişi yararlanabilir. Süresi içerisinde zamanaşımı def’inde bulunmayan taraf, süresi içinde zamanaşımı definde bulunan müşterek müteselsil sorumlu borçlunun ileri sürmüş olduğu zamanaşımı def’inden yararlanamaz. Davalı şirket tarafından süresi içinde cevap dilekçesi sunulmadığından zamanaşımı def’i dikkate alınmayarak davalı şirket hakkında işin esasına girilmesi gerekmiştir. Bu kapsamanda yapılan değerlendirmede, mahkememizce alınan bilirkişi raporunda belirlendiği üzere dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı şirketin işleteni olduğu araç sürücüsünün % 100 kusurlu olduğu, buna göre davacının sigortalısına yapmış olduğu ödemeyi kusur oranında rücu edebileceği, davacının yapmış olduğu hasar ödemesinin alınan bilirkişi raporu ile uyumlu olduğu anlaşılmakla ve davanın davacının ıslah dilekçesi ile alacak davasına dönüştüğü gözetilerek davanın davalı şirket hakkında kabulüne ve ödeme tarihinden itibaren taleple bağlı kalınarak yasal faiz işletilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davalı … hakkında açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine,
2-Davalı … Elektronik Mühendislik Yazılım Tasarım Ltd. Şti hakkında açılan davanın kabulüne, 10.640,41 TL’nin 1.379,43 TL’sine 07/02/2018 ödeme tarihinden, 9.260,98 TL’sine 16/02/2018 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
3- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 726,85 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL peşin harç ile 161,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 241,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 485,15 TL karar harcının davalı … Elektronik Mühendislik Yazılım Tasarım Ltd. Şti ‘den tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı … Elektronik Mühendislik Yazılım Tasarım Ltd. Şti ‘den tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı Mehmet Ata vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı Mehmet Ata’ya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 80,70 TL peşin harç ve 161,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 322,40 TL harcın davalı … Elektronik Mühendislik Yazılım Tasarım Ltd. Şti ‘den tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 108,25 TL posta masrafı, 1.000,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.108,25 TL yargılama giderinin davalı … Elektronik Mühendislik Yazılım Tasarım Ltd. Şti ‘den tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı Mehmet Ata tarafından yapılan her hangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davalı … Elektronik Mühendislik Yazılım Tasarım Ltd. Şti ‘den tahsili ile Hazineye irat kaydına,
10-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/12/2022