Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/121 E. 2022/363 K. 17.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/121 Esas
KARAR NO : 2022/363

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/02/2022
KARAR TARİHİ : 17/05/2022
YAZIM TARİHİ : 06/06/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalıdan olan alacağını tahsil etmek amacı ile davalı aleyhinde Ankara …İcra Müdürlüğü’ nün … E. Sayılı dosyası ile faturaya dayalı icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça anılan takibe itiraz edildiğini, itiraz haksız ve kötü niyetli olduğundan reddi gerektiğini, müvekkili şirketinin oto cam servisi olduğunu, davalıya ait … plakalı aracın camını onardığını, söz konusu hizmete ilişkin olarak 24.898,00 TL bedelli fatura düzenlendiği ancak tüm harici taleplere rağmen fatura bedeli davalı tarafça ödenmediğini, faturanın tahsili için yapılan icra takibine ise davalı tarafça hiçbir haklı hukuki gerekçe gösterilmeksizin itiraz edildiği ve takibin durduğunu, davalının borca itirazı haksız olduğu, sadece alacağın tahsilini geciktirme amacı güttüğünü, toplanacak tüm deliller müvekkilinin davalıdan fatura bedeli kadar alacaklı olduğunu ortaya koyduğunu, davalı yanın borca itirazı haksız ve kötü niyetli olduğundan davacının öncelikle dava şartı olarak arabulucuya başvurduğunu, ancak yapılan toplantı neticesinde anlaşma sağlanamadığını beyanla takibe yapılan itirazın iptali ile inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili … aleyhine açılan dava ile; davacı şirketin müvekkiline ait … plakalı aracın camını onardığını, hizmete ilişkin olarak kesilen faturanın ödenmediğini, buna ilişkin olarak Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, yapılan itiraz üzerine işbu davayı açarak itirazın iptali ile %20 tazminata hükmedilmesini talep ettiğini, davacı tarafından dilekçede iddia edilen tüm hususlara itiraz ettiğini, davanın reddine karar verilmesini talep ettiğini, davacı tarafından açılan davada Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olmadığını, bir taraf için ticari olan sözleşmenin diğer taraf için de ticari iş niteliğinde olması, Ticaret Mahkemelerinin görevli olması için yeterli olmadığını, müvekkilinin tacir olmadığı ve her iki tarafın işletmesiyle ilgili bir iş niteliğinde olmadığı sabit olup görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, müvekkili kendisine ait … plakalı araca Zurıch Sigorta şirketince kasko poliçesi yaptırıldığını, aracın camının kırılması dahil tüm hasarlarının onarımı aynı sigorta şirketinin sorumluluğu ve teminatı altında olduğunu, bu sebeple müvekkilinin davada muhatap ve taraf sıfatı bulunmayıp davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, iddiaların kabulü anlamına gelinmemesi kaydı ile; aracının uğradığı tüm hasarı kasko aracılığı ve sağladığı teminatla yapılmasını istenen müvekkili, aracını yetkili servise bıraktığını, yapılan onarımın ardından da teslim almadığını, bu süreçte araçta yapıldığı iddia edilen işlemlerin hiçbirinden haberdar edilmediğini, onayına başvurulmadığını, cam onarma hizmeti iddiasıyla kesilen faturanın oldukça fahiş olduğunu, davalı tarafınca kabulünün mümkün olmadığını, araç ile ilgili ödemelerin kasko şirketinden talep edilmesi gerekirken müvekkilinin taraf gösterildiğini, süreçle ilgili bilgi verilmeden piyasa fiyatının oldukça üzerinde rakamlarla işlem yapıldığını, yapılan işlem için onay alınmaması nedeniyle, açılan davanın haksız olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.

Davanın konusu; Ankara 3.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasından başlatılan takibe yapılan itirazın iptali olup, takip faturaya dayalı olarak başlatılmıştır.
Davalı taraf müvekkilinin tacir olmadığını beyanla mahkememizin görevine itiraz etmiştir.
Dava dışı sigortadan aracın sigortası getirilmiş, incelenmesinde; Cam değişimi yapılan aracın davalı adına kaydedilen hususi kullanımda otomobil olduğu anlaşılmıştır.
Ankara Ticaret Odasının müzekkereye verdiği 25/02/2022 tarihli cevaptan anlaşıldığı üzere davalının ticaret sicil kaydı bulunmamaktadır.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3/1-(k) maddesinde, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiler “tüketici”; 3/1-(l) maddesinde ise, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemler “tüketici işlemi” olarak kabul edilmiş ve tüketici kanununun kapsamı esaslı şekilde genişletilmiştir.
Aynı Kanunun 73/1. maddesinde “tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilirken; 83/2. maddesinde de “taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda davacı tacir olmakla birlikte davalının tacir olmadığı, hususi otomobilinin tamiri nedeniyle dava ve takip konusu faturanın tanzim edildiği, davacının ticari işletmesi ile ilgili bir iş yapılmadığı ve bu haliyle görevli mahkeme tüketici mahkemeleri olduğundan Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, re’sen gözetilmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
Görevli mahkeme Nöbetçi Tüketici Mahkemesi olduğundan Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava şartı noksanlığından davanın HMK 114. ve 115. maddesi gereğince usulden reddine,
HMK’nun 20. maddesi gereği, Mahkememiz kararının kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde taraflardan birinin mahkememize başvurması halinde dosyanın kesinleştirilerek görevli mahkemeye gönderilmesine,
Yargılama giderlerinin HMK331/2 maddesi gereğince görevli mahkemesince değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/05/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır