Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/759 E. 2023/12 K. 11.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/759 Esas
KARAR NO : 2023/12

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :… TC: … …
VEKİLİ :Av. .
DAVALI :… V.NO: …

VEKİLLERİ :Av. …
DAVA : Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2021
KARAR TARİHİ : 11/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/02/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı Kooperatif Ankara 1. İcra Müdürlüğü 2019/ 3639 Esas sayılı dosyada, müvekkilinin kooperatif aidat borcu olduğu iddiası ile, İlamsız Takiplerde ödeme emri yolu ile başlatılan icra takibinin kesinleştiği ve müvekkilin gayrimenkullerinin tapu kayıtları üzerine, haciz konulmuş olduğunu, gönderilmiş icra emrinde borcun sebebi olarak müvekkilinin kooperatif üyesi olduğunu ve aidat borçlarının olduğu belirtilmiş, ancak müvekkilin kooperatifin kaç nolu üyesi olduğunu, özgülenen hangi bağımsız bölüme ilişkin olduğuna dair bir açıklama bulunmadığını, Kooperatif Kanunu, kooperatife üye kaydının usul ve esasları; kooperatife yazılı başvuru, başvurunun kabulü, taraflar arasında ortaklık senedi düzenlenmesi, bu işlemlerin hemen akabinde yapılacak ilk genel kurul toplantısında ortaklığa kabul kararı ve ortaklığa kabulüne karar verilen üyenin üye kayıt defterine kaydı işlemlerinin taraflar arasında düzenlenmiş ve evrakların kooperatifte bulunması olması, emredici hukuk ilkeleri olarak yasada yer aldığını, bunun yanı sıra Yerleşik Yargıtay içtihatlarında, üyelik hususunda, Koop. Kan. 8. Ve 18. Madde hükümlerinin olayda uygulanmamış olması halinde, Yönetim kurulunun ortaklığa kabulden sonraki ilk genel kurul kararı da dahil sonraki genel kurul kararları, genel kurula davet ve hazirun cetvelleri ile genel kurul tutanaklarının gönderildiği ne ilişkin belgeler, Kooperatifin bilançosu, gelir gider cetvelleri, yönetim ve denetim raporları, üyelik aidat ödemesinin yapılmış olması, ihtarnameler ve yazılı uyarılar kooperatif üyeliğinin varlığına esas teşkil edeceğinin kabul edildiği Somut olayda, taraflar arasında ki ve Kooperatif işlemlerinde gerek yasanın emredici kuralları gerekse Yargıtay Uygulamalarında belirtildiği şekilde kayıt ve hukuki işlemlerin hiçbirisinin yer almadığını, davalı kooperatif, dava dışı yüklenici ile akdettiği “kat karşılığı inşaat sözleşmesi” nde, yükleniciye verilmiş daireler olduğunu, müvekkilinin konutunu yükleniciden aldığını, kooperatifler Kanunu hükümlerinde müvekkilin tapuda kayıtlı olan bağımsız bölüm için kooperatife üye zorunluluğu bulunmadığını, Kooperatifin müvekkili ile aynı hukuki durumda olan 14 den fazla kişiyi, yokluklarında yönetim kurulu kararı ile kooperatife üye kaydettiklerinin görüldüğünü, müvekkili ile aynı hukuki işlemlere konu edilen ve Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/277 Esas 2021/50 Karar sayılı dosyasında görülen ve sonuçlanan davada Mahkeme “davalının … Evleri Konut Yapı Kooperatifi’ne üye olmadığının tespitine, Ankara 1 İcra Müdürlüğü’nün 2019/3636 Esas sayılı dosyası nedeni ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,” karar vermiş olduğunu, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/277 Esas 2021/5S0 Karar sayılı dosyasında yer alan belgelerde kooperatifin 14 den fazla kişiyi aynı günde yönetim kurulu kararı ile üye kaydı yaptığının ortaya çaktığını, bu kişilerin tamamının bağımsız bölümlerini 3. Kişilerden tapuda devir ve tescil ile Malik olduklarını, müvekkili ve üye kaydı yapılan diğer kişilerin kooperatif ortaklık payını devir aldıklarına ilişkin belge de kooperatif kayıtlarında yer almadığını, kooperatif, müvekkilin de aralarında bulunduğu 14 den fazla kişiyi, …. nin kooperatife yazdığı yazıya, kooperatif tarafından verilen yazı esas alınarak üye yapmış olduğunu, … bölgedeki tüm kooperatiflerden daire sahiplerinin ve üye sayısının liste halinde bildirilmesi için kooperatif yönetim kuruluna yazı yazdığını, kooperatif, müvekkili ve 14 ‘den fazla kişiyi kendi oluşturduğu listede üye olarak göstermiş olduğunu, Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/277 Esas 2021/50 Karar sayılı dosyasında yer alan belgeler esas alındığında Kooperatif in…ye sunduğu aile durumunu gösterir beyannamenin tarihi 23 Ekim 2013 tarihi olup, Müvekkili ve aynı yöntemle kooperatife üyelik kaydı tarihi ise 25.12.2013 olduğunu, Kooperatif Yönetim Kurulu kararı esas alındığında, müvekkil kooperatif üyesi değilken, … ye kooperatif üyesi olduğuna ilişkin beyanda bulunulmuş ve liste de gösterilen kişilerin aleyhlerinde icra takibi başlatılmış olduğunu, bu sebeplerle, müvekkilinin kooperatife borçlu olmadığının tespiti, icra takibinin iptali, takibinde haksız ve kötü niyetli olan davalı dan % 20 tazminat talepli dava açmak zorunluluğu doğduğunu belirterek; öncelikle İİK 72. Madde kapsamında takibin durdurulmasını, müvekkilinin adına kayıtlı gayrimenkullerin tapu kayıtları üzerindeki hacizlerin fekki için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, müvekkilin kooperatif üyeliğinin ve kooperatife borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline, takibinde haksız ve kötü niyetli davalı aleyhine % 20 den aşağı olmamak üzere tazminata, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacı …’in davalı kooperatifin üyesi olduğuna ilişkin…kayıtları ve kooperatifin üyelik kararları mevcut bulunduğunu, davacı … davacı kooperatife, 25.12.2013 tarihli 61 karar sıra nolu Karar Defterinde görülen ve alınan karar ile üye oldukları, dilekçe ekindeki davacının şahsen müracaat ettiği belge ile Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı 05.03.2014 tarihli 016156 nolu yazısında da görüleceği gibi, … tarafından üyeliğinin onaylanmış olduğunu, Davacı yan Genel Kurul toplantılarına çağrılmış olup toplantıların kendisinin bilgisi dahilinde olduğunu, Genel Kurul çağrı davetleri kendisine gönderilmiş ve yapılan bu genel kurullarda üyelik aidat miktarı, ödeme günü (belirlenmemişse ayın sonu ödeme günü olup ve temerrüt faizi oranı belirlenmiş olduğunu, müvekkili kooperatif ile kooperatifin 100 Dairesinde Yapılacak Noksan İşler için müteahhit ile anlaşma imzalanmış olduğunu, müteahhit ile müvekkili kooperatif arasında yapılan S.S. … Evleri Yapı Kooperatifi 100 Dairesinde Yapılacak Noksan İşler Şartnamesi uyarınca Yüklenici Firmanın Taahhütleri; “1-Yüklenici Firmanın yapacağı bütün imalatlar için 18 tanesi giriş katlardan 5 tanesi üst ve ara katlardan olmak üzere Kooperatifin uhdesinde bulunan ve tapu tahsisi yapılmamış dairelerden 23 daire talep edecektir. 2-Yüklenici Firma, Sözleşmeye imzası atılma aşamasında (Sözleşmede belirtilen nakit ve çek olarak ödemeyi yaptıktan sonra) Kooperatiften 2 (iki) dairenin tapu devrini talep edecektir. Alınacak olan tapuların satışı yetkisi Firmaya ait olacaktır. Yüklenici Firma, almış olduğu daireleri dilediği fiyattan dilediği şekilde satmaya yetkilidir. 3-Ödemeler yapılıp teminat senedi verilip sözleşme imzalanmasının ardından satışı yapılan daireler için alan kişilerin kooperatif üyelikleri yapılıp…tarafından onaylandıktan sonra 10 (on) gün içerisinde tapu devirleri gerçekleştirilecektir. 4-İşin bitiminde; bina harici, bodrum, çevre düzenlemesi, iskan için gerekli olan imalat ve giderlerin tutarı 100 daireye bölünerek Kooperatif tarafından daire sahiplerinden tahsil edilecektir. Sözleşme tarihine kadar yapılan mevcut imalatların ve bitmiş işlerin borçları ve sorumluluğu Kooperatife, Sözleşme tarihinden sonra iş tanımı listesindeki yapılacak işlerin tüm sorumluluğu Yüklenici Firmaya ait olacaktır. Yapı denetim hizmet bedeli Kooperatif tarafından ödenecektir.” şeklinde maddeleri içerdiğini, S.S. … Evleri Konut Yapı Kooperatifine Toplu Konut İdaresi tarafından 775 sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmelikleri kapsamında 100 konutluk arsanın tahsisi edilmiş olmasını, kooperatif ile müteahhit arasında düzenlenen sözleşmede iş karşılığı müteahhide verilen daireleri satın alanların kooperatife üyelikleri yapılıp…tarafından onaylandıktan sonra 10 gün içerisinde tapu devirlerinin gerçekleştirileceği hükmünün bulunması, …’in dairesini müteahhitten satın almış olmasına karşılık kooperatifle müteahhit arasında yapılan sözleşme gereği yönetim kurulunca ortaklığa kabulünden sonra tapusunun kooperatif tarafından verilmiş olması, …’in …’ye verilmek üzere Aile durumunu gösterir beyannamesini düzenleyip imzalayarak vermiş olması …’nin kooperatife gönderdiği yazı ekinde yer alan Üye Değerlendirme Tasnif Listesi’nde …’in kooperatif ortağı olarak yer almış olması hususları birlikte değerlendirildiğinde …’in kooperatif ortağı olduğunun anlaşıldı; Kooperatifleri tanımlayan 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 1. Maddesinde kooperatiflerin “değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklar” olduğu belirtilmiş olmakla Türk hukukunda “açık kapı ilkesi” benimsenmiş olduğunu, yine açık kapı ilkesi gereği ortak sıfatını kazanan herkesin kooperatiften çıkma hakkı (Kooperatifler Kanunu m.10) olduğu gibi, ana sözleşmede açıkça belirtilmiş olan nedenlerle ortağın ihracına karar verilmesinin de mümkün olduğunu, ayrıca davacı … ile aynı konumda olan…’ye de müvekkili kooperatif tarafından icra takibi başlatılmış, Birgül Deli tarafından takibe itiraz edilmiş ve Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/170 E. Sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açılmış ve dava sonucunda 2021/169 K. Sayılı karar ile “Somut olayda; davacı kooperatif üyeliği nedeniyle ödenmeyen aidat alacakları için davalı aleyhine icra takibine başlandığını, davalının borca ve yetkiye itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının kooperatif üyeliğinin sona erdiği, noter marifetiyle bildirimi yapılarak üyelikten istifa ettiği yahut çıkarıldığına yönelik kooperatif kayıtlarında ve dosyada somut bilgi-belge bulunmadığını, dolayısıyla davalının halen üyeliğinin devam ettiğinin kabulünün gerektiğini” denilerek…’nin kooperatif üyesi olduğunun kabul edilmiş olduğunu, belirtilerek; davacı borçlunun haksız davasının reddi ile müvekkilin alacaklı olduğunun tespitini, İİK m. 72/4 uyarınca, müvekkilin alacağının geciktirilmesi sebebiyle davacı borçlunun alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ;
-Ankara 1.İcra Müdürlüğü’nün 2019/3639 Esas sayılı dosyası
-Bilirkişi raporunda özetle; Davacı …’in, kooperatif üyeliği için 1163 sayılı kooperatifler kanunu ve ana sözleşmede aranan yazılı başvuru şartlarını yerine getirmemiş olduğunu, 775 sayılı yasa kapsamında davalı kooperatife tahsis edilmiş arsa üzerine yapılmış konutlardan, yüklenici payına düşen konutu satın almış olan davacının durumunun, Toplu konut idaresi tarafından 775 Sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliği kapsamında hak sahipliğiniteliklerini taşıdığının tespit edilmiş olması kooperatif üyeliğinin de kabulü anlamına gelmediğini, kooperatif tarafından davacıya genel kurul çağrılarında bulunulduğu ancak, davacının hiçbir genel kurula katılmamış olduğu, adına tahakkuk ettirilmiş aidatları ödemediğini, …’in konut sahipliği nedeniyle inşaat faaliyeti bitmiş tasfiye edilmemiş kooperatifin vermiş olduğu hizmetlerden yararlanıyor olması nedeniyle, genel giderler niteliğimdeki aidat ödemelerinden sorumlu olacağını, tespitlerinin kabule uygun görülmesi halinde: …’in kooperatif üyesi olmadığını, üyelerle aynı şekilde kooperatif hizmetlerinden yararlanıyor olması nedeniyle, genel kurulca belirlenmiş aidatlardan sorumlu olabileceği, hakkında Ankara 1. İcra Müdürlüğü 2019/3639 nolu dosyasında başlatılmış 18.03.2019 tarihli icra takip tarihi itibariyle 20.927,22 TL borcu olduğunu bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacının kooperatif üyesi olup olmadığı, kooperatif üyesi ile icra dosyasındaki alacak kalemleri yönünden borçlu olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmaktadır.
Davalı kooperatif defterleri üzerinde inceleme yapılarak davacı ve davalı talepleri değerlendirilerek davacının kooperatif üyesi olup olmadığı, kooperatif üyesi ise icra dosyasındaki her bir alacak kalemi yönünden davacının davalıya borçlu olup olmadığı hususunda inceleme yapılmak üzere dosyanın Kooperatif hukukundan anlayan bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi raporunda davacının kooperatife üye olmamakla birlikte aldığı hizmetler sebebiyle aidat ödeme borcu altında olduğunun bildirildiği, 1163 Sayılı Kooperatifler Kanununun 8.Maddesinde ortaklığa girme şartlarının düzenlendiği, söz konusu madde de açıkça “…. Ortak olmak isteyen gerçek ve tüzel kişiler, kooperatif ana sözleşmesi hükümlerini bütün hak ve ödevleriyle birlikte kabul ettiklerini belirten bir yazı ile kooperatif yönetim kuruluna başvururlar…” şeklinde düzenlemenin bulunduğu, söz konusu düzenlemeden de anlaşılacağı gibi gerçek şahsın kooperatife üye olmak için kooperatif yönetim kuruluna yazılı bir dilekçe ile başvurmasının gerektiği, mevcut olayımızda davacının davalı kooperatife kanunun 8.maddesi çerçevesinde üye olmak için herhangi bir yazılı başvurusunun bulunmadığı, yine Kooperatifler Kanunu’nun 18.maddesinde “Her ortağın üyelik haklarının, ada yazılı ortaklık senedi ile temsil olunması şarttır….” şeklinde düzenlemenin bulunduğu, mevcut olayımızda davacının adına düzenlenmiş bir ortaklık senedinin de bulunmadığı, bilirkişi tarafından her ne kadar davacının kooperatif üyesi olduğu ve bunun da dayanağının davacı tarafından …’ye verilmek üzere 23/11/2013 tarihli aile durumunu gösterir beyanname ve …’nin kooperatife gönderdiği 05/03/2014 tarihli yazı ve ekindeki üye değerlendirme tasnif listesi gösterilmiş ise de söz konusu her iki belgeninde kooperatifler kanununun 8 ve 18.maddedeki belgeler kapsamında olmadığı, bundan dolayı bu belgelerin verilmiş olmasının tek başına davacıyı kooperatif üyesi yapmayacağı, aynı zamanda kooperatif üyesi de olduğunu ispatlamayacağı, davacının açık talebi olmadıktan sonra davacıyı kooperatif üyesi yapamayacakları, bilirkişi tarafından her ne kadar kooperatif üyesi olmasa dahi borçtan sorumlu olduğu yönünde bir görüş bildirmiş ise de bu görüşe de mahkememizce itibar edilmediği, zira söz konusu bilirkişi raporunda borcun kaynağının imalat, inşaat ve çevre düzenlemesi gibi genel giderler gösterilmesine rağmen, takip talebinde açıkça aidat alacağı gösterildiği, bilindiği gibi itirazın iptali davasının takip dayanağında gösterilen sebep ile bağlı olduğu, mevcut dosyanın takip talebinde de açıkça üye aidat alacağı olarak alacağın sebebinin gösterildiği, bundan dolayı icra takibindeki alacağın genel giderlerden kaynaklı bir alacak olduğunun kabulünün mümkün olmadığı, bu nedenden ötürü bilirkişinin davacının üye olmasa dahi söz konusu borçtan sorumlu olduğu görüşünün mahkememizce kabul görmediği, davacının söz konusu davalı kooperatife üye olmaması nedeni ile icra takibinin konusunu oluşturan üyelik aidat ücretlerinden de sorumlu olmadığı, bundan dolayı davacının davasının kabulünün gerektiği anlaşılmış ve davacının davalı kooperatife üye olmadığının tespitine, Ankara1.İcra Müdürlüğü’nün 2019/3639 Esas sayılı dosyası nedeni ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının ayrıca kötü niyeti ispat olunmadığından kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
Davacının Ankara 1. İcra Müdürlüğü’nün 2019/3639 E sayılı icra takibi sebebiyle borçlu olmadığının tespitine,
Kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.739,28 TL harçtan, dava açılışında alınan 434,83TL peşin harçtan eksik alındığı anlaşılan 1.304,45 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı, 434,83 TL peşin harç, 1.100,60 TL tebligat – bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam 1.594,73‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/01/2023

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır