Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/744 E. 2022/475 K. 27.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/744 Esas – 2022/475
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/744 Esas
KARAR NO : 2022/475

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2021
KARAR TARİHİ : 27/06/2022
YAZIM TARİHİ : 20/07/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketçe müvekkili şirketten 2 ayrı şekilde ürün satın alındığını ve buna ilişkin olarak da müvekkilce davalıya teslim edilen ürünlere ilişkin olarak; 09.07.2021 tarihli, OSE2021000000002 nolu, toplam 47.723,26 TL tutarında fatura ve 13.08.2021 tarihli, OSE2021000000009 nolu, toplam 16.245,25 TL tutarında fatura kesildiğini ve davalıya tebliğ edildiğini, fatura bedelleri ödenmediğinden davalı hakkında Ankara …İcra Müdürlüğü … sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunun ileri sürerek itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, TTK’nın 1530/4 maddesi uyarınca faturaların tebliğ edilmesinden itibaren 30 günlük yasal süre dolmadığından alacağın muaccel olmadığını, kaldı ki taraflar arasında şifaen daha uzun ödeme vadesi öngörüldüğünü, faturanın tek taraflı düzenlenen bir belge olup, borç ikrarı niteliğinin bulunmadığını, faturayı keşide edenin fatura konusu mal ve hizmeti ifa ettiğini ispatla mükellef olduğunu, davacının fatura konusu ürünlerin tam olarak teslim etmediğini ve taraflar arasında bu hususta da ihtilaf bulunduğunu savunarak davanın reddine ve davacı aleyhine tazminata karar verilmesini istemiştir.
Dava, faturaya dayalı olarak başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı hakkında 09/07/2021 ve 13/08/2021 tarihli iki adet faturaya dayalı olarak 63.968,51 TL alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibin davalının itirazı ile durması üzerine yasal süresi içinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra dosya tarafların ticari defterlerinin incelenmesi amacıyla bilirkişiye tevdi olunmuş, bilirkişi raporunda özetle; tarafların 2021 yılı ticari defterlerinin HMK 222 maddesi hükümleri gereği sahibi lehine delil olma niteliği taşıdığı, takip konusu iki faturanın da tarafların ticari defterlerine kaydedildiği, davacının ticari defter kayıtlarında davalıdan takip ve dava tarihi itibariyle 63.968,51 TL alacaklı olduğu, davalının ticari defter kayıtlarında davacıya takip ve dava tarihi itibariyle 63.969,57 TL borçlu olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
İddia ve savunma, toplanan deliller, hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından davalı hakkında iki adet faturaya dayalı olarak başlatılan icra takibinin davalının itirazı ile durması üzerine itirazın iptali talebiyle eldeki davanın açıldığı, davalı vekilince cevap dilekçesi ile takip konusu alacağın muaccel olmadığını ve fatura konusu malların tam olarak teslim edilmediğinin savunulduğu, tarafların ticari defterleri incelenmek suretiyle düzenlenen bilirkişi raporu ile belirlendiği üzere takip konusu faturaların tarafların ticari defterlerine kaydedildiği, davacının fatura konusu malların davalıya teslim edildiği hususunda ispat yükü altında olduğu, faturaların davalının ticari defterlerine kaydedildiği, faturalara süresinde itiraz ve faturaların iade ettiğine ilişkin savunma ve delil ileri sürmediği dikkate alındığında, faturaya konu malların davalı tarafça teslim alındığının ve davacının alacağının varlığının ispatlanmış olduğunun kabulü gerektiği, her ne kadar davalı tarafından alacağın TTK’nın 1530/4 maddesi uyarınca muaccel olmadığı savunulmuş ise de, söz konusu hükmün mal tedarik sözleşmeleri kapsamında küçük ve orta ölçekli tedarikçiyi, büyük şirketlere karşı korumak amacıyla getirilmiş bir hüküm olduğu ve tacirler arası satım sözleşmelerinde uygulanmasının söz konusu olmadığı, TBK’nın 234/1 maddesi uyarınca kural olarak satılanın alıcıya teslim edildiğinde satıcının bedele hak kazandığı, davalının taraflar arasında daha uzun vade kararlaştırıldığına ilişkin savunmasını ispat edemediği, buna göre davacının takip konusu faturalara dayalı alacağının muaccel olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiş, faturaya dayalı alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1- Davanın kabulüne, davalının Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının iptaline, takibin 63.968,51 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte talep edilen yıllık % 16,75 oranını geçmemek üzere değişen oranlı avans faizi yürütülmek suretiyle devamına,
2-Hüküm altına alınan 63.968,51 TL’nin % 20’si üzerinden hesaplanacak icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine ,
3- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 4.369,69 TL harçtan peşin alınan 1.092,43 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.277,26 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 9.115,91 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 1.092,43 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.152,33 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 58,50 TL posta masrafı, 2.000,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 2.058,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
8-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/06/2022