Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/706 E. 2022/578 K. 26.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/706 Esas
KARAR NO : 2022/578

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :12/11/2021
KARAR TARİHİ : 26/09/2022
YAZIM TARİHİ : 03/10/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının 15/07/2019 tarih ve 27.344,40 TL miktarlı fatura ile müvekkili davacıdan inşaat malzemesi satın aldığını, dava konusu malların davalıya teslim edildiğini, ancak davalının fatura bedelini ödememesi nedeniyle davalı hakkında Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile başlatılan takibin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkiline ticari faaliyeti kapsamında inşaat malzemesi satmadığını, müvekkili şirketin … Sitesi Apartmanı A Blok’un natamam inşaat işlerini yüklendiğini, davacının bu sitede 51 numaralı bağımsız bölümün maliki olduğunu, site yönetiminin her bağımsız bölüm için ek ödeme yapılmasını kararlaştırdığını, kat malikleri tarafından site yönetimine yapılan bu ödemelerin peyderpey müvekkiline aktarıldığını, davacı yanın bu ödemeleri aksatması üzerine site yöneticilerinin telkinleriyle tarafların anlaştığını, anlaşma kapsamında davacı yanın siteye ödeyeceği 37.000,00 TL ödemeyi onun adına müvekkil şirketin ödeyeceğini, davacının da icra takibine ve işbu davaya konu faturada belirtilen malları müvekkiline teslim edeceğini ve kalan bakiye miktarı nakit olarak ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, davacının işbu davaya konu olan faturada yazılı malları teslim ederek bu bedelin borcundan düşülmesini istediğini, davacının faturayı keserek müvekkiline gönderdiğini, akabinde malları teslim edeceğini söylediğini, davacı yanın mezkur malları müvekkile değil site yönetimine getirdiğini, site yönetiminin malların ayıplı ve eksik olduğunu tespit ederek müvekkile bildirdiklerini, müvekkilinin site yöneticilerine bu malları teslim almamalarını, iade etmelerini söylediğini ve malların teslim alınmadan iade edildiğini, ticari alım satım işleminin gerçekleşmediğini, davacı yanın faturaya konu malları müvekkile teslim etmediğini, davacının aksini iddia etmesi halinde fatura muhteviyatı malların teslimine ilişkin belgenin mahkemeye sunulmasını talep ettklerini, davacı yanca bu mallar müvekkili şirkete teslim edilmiş olsaydı dahi müvekkilin davacıya borcu olmadığını, bakiye (37.000,00 – 27.344,40=9.655,60TL) alacağının söz konusu olacağını, müvekkilince davacının site yönetimine olan borcunun 18/08/2019 tarihinde ödendiğini, davacıdan malların ayıpsız ve tam şekilde teslimini ve bakiye borcunun ödemesinin istenildiğini, davacının olumlu cevap vererek müvekkili oyaladığını, bilahare malların teslim edilmemiş ve müvekkile borçlu olmasına rağmen artniyetli olarak icra takibine geçildiğini savunarak davanın reddine ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava konusu Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı hakkında faturaya dayalı olarak 27.344,40 TL asıl alacak ve 9.202,52 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 36.546,92 TL alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının itirazı ile durması üzerine itirazın iptali istemiyle süresi içinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra dosya bilirkişiye tevdi olunmuş, bilirkişi raporunda özetle; davacının davalıya keşide ettiği takip konusu faturanın tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, dava konusu faturanın irsaliyeli fatura olduğu, faturanın “Teslim Alan” kısmında Ad-Soyad ve imza bulunmadığı, davacı tarafça, fatura muhteviyatı malların davalıya teslim edildiğine ilişkin belge sunulmadığı, dolayısıyla fatura muhtaviyatı malların muhatapa teslim edilip edilmediği hususunda takdirin Mahkemeye ait olduğu, ticari defter kayıtlarına göre, davacının davalıdan, 24/08/2021 takip ve 12/11/2021 dava tarihi itibariyle 27.344 40TL alacaklı olduğu ve taraf ticari defterlerinin borç/alacak hususunda birbirlerini teyit ettiği, davalı tarafından, davacının site yönetimine olan borcuna istinaden, 18/09/2019 tarihinde …Elvankent Şubesi’nden, … Sitesi Apartmanı A Blok hesabına, “51 numaralı dairenin eksik imalat bedeli” açıklaması ile 37.000,00 TL havale yapıldığı, ancak yapılan bu ödemenin ve banka hesabının davalı firmanın ticari defter kayıtlarına işlenilmediği, davalı tarafından, davacı adına ödenen bu tutarın davalının borcundan mahsup edilip edilmeme hususunun Mahkemenin takdirinde olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
İddia ve savunma, toplanan deliller, hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin davalının itirazı ile durması üzerine itirazın iptali istemiyle eldeki dava açılmıştır.
Bir alacak için fatura düzenlenmiş olması, alacağın varlığını ispata yeterli olmayıp, fatura, tek başına akdi ilişkinin kanıtı niteliğinde bulunmamaktadır. Davacı-satıcı taraf kural olarak akdi ilişkinin varlığını ve malın teslim edildiğini, davalı-alıcı taraf ise bedelin ödendiğini kanıtlama yükümlülüğü altındadır. Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile belirlendiği üzere dava konusu fatura davalının defterlerinde kayıtlı olup, bu faturaya süresinde itiraz ve iade ettiğine ilişkin savunma ve delil ileri sürülmediğinin belirlenmiş olmasına göre, malların usulüne uygun olarak davalı tarafa teslim edilmiş olduğu hususunun ispatlandığının kabulü gerekmektedir. Bu hale göre, eldeki davada ispat yükü davalı-alıcı tarafa ait olup, davalı taraf malların bedelinin ödendiğini yazılı delille ispatlamak durumundadır. Her ne kadar davalı vekilince fatura konusu malların taraflar arasındaki anlaşma uyarınca dava dışı site yönetimine teslim edildiğini, ancak malların ayıplı olması nedeniyle kabul edilmediğini savunmuş ise de; malların ayıplı olduğuna ya da süresi içinde ayıp ihbarından bulunulduğuna dair bir delil sunmadığından bu savunmasına itibar edilmemiştir.
Fatura konusu malların bedelini ödendiğini ispat yükü altında olan davalı her ne kadar fatura konusu malların bedelinin davacının maliki olduğu taşınmazın eksik iş bedeline karşılık dava dışı site yönetimine yaptığını savunarak buna ilişkin banka dekont örneğine dayanmış ise de; söz konusu ödemenin davacı tarafından kabul edilmediği, davalının bu ödemeyi defterlerine işlemediği, dolayısıyla ödemenin davacının talimatı ile ve dava konusu fatura borcuna istinaden yapıldığı ispatlanamadığından ödeme savunmasına itibar edilmemiş ve davacının takip konusu fatura bedeli kadar alacaklı olduğu kabul edilmiştir.
Dava konusu icra takibinde işlemiş faiz talep edilmiş ise de; davalının icra takibinden önce temerrüde düşürüldüğü iddia ve ispat olunmadığından işlemiş faiz talebinin reddine, faturaya dayalı olacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatının kabulüne karar verilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın kısmen kabulüne, davalının …İcra Müdürlüğünün … sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile takibin 27.344,40 TL asıl alacak ve asıl alacağı takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilmek suretiyle devamına,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alacak likit olduğundan hüküm altına alınan 27.344,40 TL’nin %20’si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 1.867,90 TL harçtan peşin alınan 284,25 TL peşin harç ve 158,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 442,25 harcın mahsubu ile bakiye 1.425,65 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 284,25 TL peşin harç ve 158,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 501,55 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
7-Davacı tarafından yapılan 136,75 TL posta masrafı, 1.000,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 1.136,75 TL yargılama giderinden kabul oranına göre hesaplanan 850,52 TL ‘nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 arabuluculuk giderinin red/kabul oranına göre hesaplanan 987,62 TL’sinin dava davalıdan , 332,38 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,

……/…..

10-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/09/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır