Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/70 E. 2023/451 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/70 Esas – 2023/451
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/70 Esas
KARAR NO : 2023/451

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2021
KARAR TARİHİ : 15/06/2023
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 13/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde;
davalı borçlu
… Şirketi’nin …. bünyesindeki “….” yapım işini ihale ile üstlendiği ve yüklenici firma olduğunu, daha
sonra davalının üstlenmiş olduğu yapım işi ile ilgili olarak taşeronluk sözleşmesinin
akdedildiğini, … de 18.03.2014 tarihli uygun görüşü
neticesinde müvekkilinin yapım işinin alt yüklenicisi yani taşeronu olduğunu,
müvekkili ile davalının yürütmüş olduğu işten kaynaklanan ticari faaliyetler gereği
açılan …. Şubesi …. ve
…. Şubesi …. iban no.lu hesapların katedildiğini, davalıya …. Noterliğinin
13.11.2018 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile tebliğ edildiğini ve
kanuni şartın sağlandığını, söz konusu ihtarnameden sonra 1.353.950,12 TL bedelli
10.10.2018 tarihli ve 410.885,63 TL bedelli 25.10.2018 tarihli faturalardan
1.318.997,37 TL cari hesap bedelinin mahsup edildiğini, kalan alacağının tahsili
amacıyla …. sayılı dosyadan ilamsız icra
takibi başlatıldığını, davalı borçlunun itirazı üzerinde takibin durduğunu beyanla
borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip
dosyasında belirtilen faiziyle ödemesi ve takip konusu alacağın %20’sinden az
olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet
ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Huzurdaki davanın
yetkisiz ve görevsiz mahkemede ikame edildiğini, zamanaşımı ve hak düşürücü
süreler geçtikten sonra açılan davanın usulen reddi gerektiğini davacı ve müvekkil şirketin ”….” kapsamında müvekkili,
şirketin işverenliğinde davacı yanın taşeronluğunda sözleşme eki birim fiyat teklif
cetvelindeki iş kalemlerinin …. ‘nce tanımlanan
birim fiyat tarifleri dahilinde yapımı konusunda sözleşme imzalandığını ve
imzalanan bu sözleşme kapsamında işlerin yürütüldüğünü, bahse konu sözleşmenin
imza tarihinin 18.03.2014 olduğunu, sözleşme eki birim fiyat teklif cetvelindeki
belirtilen iş kalemlerinin kabule hazır şekilde nihai teslim tarihinin 30.10.2014
olacak şekilde sözleşme akdedildiğini, bahse konu sözleşmenin özünün; müvekkili
şirkete …’den yüklenici olarak ihale edilmiş olan işin bir kısmının davacı şirket
taşeronluğunda yürütülmesinden başkaca bir şey olmadığını, bahse konu sözleşmede
belirtildiği üzere işin kabule uygun şekilde teslim tarihi 30.10.2014 olmasına rağmen
işin bu tarihte davacı tarafından kabule uygun şekilde teslim edilmediğini, taşerona
idareden kaynaklı gecikmeler ve davacı taşerondan kaynaklanmayan sebeplerden
ötürü idarenin yüklenici müvekkili şirkete vermiş olduğu süre uzatımı dahilinde
sözleşme konusu işi ile orantılı süre uzatımları verildiğini, ancak verilen bu sürelere
rağmen davacı tarafın sözleşme konusu edimlerini süresinde eksiksiz şekilde yerine
getirmediğinden dolayı taşeronun sorumluluğunda olan işler dolayısıyla yüklenici
müvekkili şirket aleyhinde idare tarafından gecikme cezası tahakkuk ettirildiğini,
gecikme cezası tahakkuk ettirilmeden önce idare tarafından yüklenici müvekkili
şirkete işlerin iş programına uygun şekilde yürütülmediğinin bildirimlerinin
yapıldığını, yüklenicinin ise bahse konu gecikmeden davacı taşeronu
bilgilendirdiğini, ayrıca ilgili kontrol teşkilatı ile iş sahasında birebir muhatap olan
davacı taşerona kontrol teşkilatı tarafından gerekli uyarı ve bildirimlerin yapıldığını,
tüm bu hususlara rağmen davacı taşeron tarafından gerekli özen gösterilmediğinden
yeterli sayıda ekip/ekipman bulundurulmadığından ihale konusu işin kabulünün
geciktiğini ve halen davacı taşeron sorumluluğunda olan geçici kabul eksikliklerinin
tamamlanmadığını, taraflar arasındaki uyuşmazlığın asıl sebebinin bundan
kaynaklandığını, müvekkili şirket tarafından ….Noterliği’nin 12.11.2018
tarihli, … yevmiye numaralı ihtaratı ile davacı yanca usulüne uygun keşide
edilmeyen 10.10.2018 tarih ve … sayılı fatura TTK m.21/2 gereği yasal
süresinde iade edildiğini, İadeye konu faturanın sözde müvekkili şirket yetkilisi
… tarafından geçmiş tarihli düzenlenen teslim tesellüm tutanağı ile teslim
alındığının iddia edildiğini, usulüne uygun düzenlenmeyen faturaya konu sözde
alacağın dayanağı olarak gösterilen 6 nolu hakedişin de benzer şekilde geçmiş tarihli
düzenlenerek ve yine bu konuda hiçbir yetkisi olmayan … tarafından
imzalandığını, buna istinaden davacının müvekkili şirketten alacaklı olduğunun iddia
edildiğini, öncelikle … adlı şahsın bu ve benzeri işleri yapmak üzere
yetkilendirilmediğini, bahse konu gerçek bir alacağı ihtiva etmeyen faturanın
müvekkili şirkete 12.11.2018 tarihinde tebliğine müteakip aynı gün faturanın …. .Noterliği’nin 12.11.2018 tarihli, … yevmiye numaralı ihtaratı ile davacı yana
yasal süresinde iade edildiğini, ….Noterliği’nin 12.11.2018 tarihli, …
yevmiye numaralı ihtaratı ile 10.10.2018 tarihli … sayılı faturanın davacı yana
iadesine müteakip davacı yan TTK m.21/2 gereği beklemesi gereken yasal itiraz
süresini dahi beklemeden ve faturayı iade ettiğimize dair sunulan ihtarname dahi
kendisine ulaşmadan aynı gün 12.11.2018 tarihinde alacaklı olduğu iddiası ile
…. Esas Sayılı dosyasında takip
başlatıldığını ve bahse konu dosyadan ödeme emrinin müvekkili şirkete 14.11.2018
tarihinde tebliğ olduğunu, müvekkili şirketçe de ilgili ödeme emrine aynı gün itiraz
edildiğini, bahse konu takipteki alacağın temelinin aslında davacının müvekkili
şirkete olan borcunun gerçek alacağa dayanmayan faturalarla kendilerin tarafından
ihtarnamelerle iade edilen mahsuplaşma sonucu kendince yarattığı bakiye alacak
hesabından başkaca birşey olmadığını, sonrasında kesilen faturalarında …’ya teslim-tesellüm tutanağı ile teslim
ettiğini, … tarafından da
konu ile ilgili şirkete bilgi verilmediğini, ihale konusu işin bugüne kadar
davacı yanın sözleşmeye aykırı eylemleri sebebiyle tamamlanamamasından doğan
zararların yansıtılmamış hali ile 1.433.539,99 TL alacaklı olduğunu, davaya konu
takibe ilişkin itiraz olmasaydı takipte kesinleşecek miktar 447.510,27 TL olacağını,
oysa ki dava dilekçesinden de anlaşılacağı üzere huzurdaki davada harca esas
değerin olarak 696.606,92 TL gösterildiğini, bu hususta ilgili icra dosyasında davacı
tarafça 01.02.2021 tarihinde dosyadan kapak hesabı alındığı ve bu minvalde işlemler
yürütüldüğünü, öncelikle borcun var olduğunu hiçbir surette kabul anlamına
gelmemekle birlikte 696.606,92 TL ile 447.510,27 TL arasındaki haksız farkın
reddinin gerektiğini belirterek haksız ikame edilen davanın reddine, davacı yanca talep
edilen alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere olan icra inkar tazminatı talebinin
reddine, davacı yanın tespit edilen sarih kötü niyeti sebebiyle müvekkil şirket lehine
alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini
talep etmiştir.
Dava, taşeronluk sözleşmesinden kaynaklandığı iddia edilen alacağın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
… 01/11/2021 tarihli cevabi yazı ekinde davalı ile imzalanan … yapım işi sözleşmesine ilişkin hakedişler ve geçici kabul tutanaklarının onaylı örneklerini göndermiştir.
Davaya dayanak … sas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde davacı tarafından davalı aleyhine 10/10/2018 ve 25/10/2018 tarihli iki faturadan kaynaklanan cari hesap bedelinin mahsup edilmesinden doğan asıl alacak 445.838,38 TL ve işlemiş faiz 1.671,89 TL olmak üzere toplam 447.510,27 TL’nin tahsilinin talep edildiği, yasal süre içerisinde yapılan itirazda borca faize ve ferilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
…. 18/10/2021 tarihli cevabi yazı ile davacının 2018 yılına ilişkin BA formunun örneklerini göndermiştir.
…. 19/10/2021 tarihli cevabi yazı ile davalının 2018 yılına ilişkin BA formunun örneklerini göndermiştir.
Bilirkişi …’ın 24/03/2022 tarihli, davacının ticari defterleri ile ilgili raporunda davalı ve davacı arasında ticari ilişkinin varlığının tespit edildiği, faturanın içeriği hizmet içeriği olduğu için hizmetin görülüp görülmediğinin tespiti evrak üzerinden yapılamamış olup faturasal hareketlerden tespit yapıldığı, tarafına beyan edilen delil olması açısından sıkıntı olmayan defter, belge ve beyanlar değerlendirildiğinde noter onaylı olan ticari defterleri incelendiğinde davacı firmanın davalı firmaya olan borcunun 468.048,06 TL olarak tespit edildiği bildirilmiştir.
Bilirkişi …’ın 16/06/2022 tarihli ek raporunda davacı tarafın defter beyan ve belgelerinde delil oluşturmasını engel olacak herhangi bir olumsuzluk görülmediği, delil oluşturma hususunda önemli olan noktanın karşı tarafın defter belge ve kayıtlarının usule uygun olarak düzenlenmesi ve kayıtların karşılaştırılması olduğu, bu husus göz önüne alındığı zaman davalı tarafın da defter ve belgelerinin incelenmesi ve delil oluşturma hususuna öyle karar verilmesi yönünde olduğu, tarafına beyan edilen delil olması açısından sıkıntı olmayan defter, belge ve beyanlar değerlendirildiğinde noter onaylı olan ticari defterleri incelendiğinde davalı firmanın davacı firmaya olan borcunun 468.048,06 TL olarak tespit edildiği bildirilmiştir.
Davacının ticari defterlerinin incelenmesinden sonra davalının ticari defterlerinin ve dosya kapmasının incelenerek rapor hazırlanması için dosya nitelikli hesap uzmanı, mali müşavir ve inşaat mühendisinden oluşturulan bilirkişi kuruluna tevdine edilmiş, bilirkişiler … 03/01/2023 tarihli raporunda şayet …’nın davalı firma vekili olduğunun kabulü halinde davacı
tarafından davalı vekiline usulüne uygun şekilde teslim edilen iki adet fatura karşılığı
toplam 1.764.835,75 TL tutardan davalı tarafından daha önceden davacıya verilen
avans miktarı olan 1.318.997,37 TL tutarın düşülmesi sonucu kalan 445.838,38 TL tutarında davacının davalıdan alacaklı olacağı,
…’nın davalı firma vekili olmakla birlikte fatura teslim almaya
yetkisinin olmadığının kabulü halinde yapılan imalatlar ve hakedişler kapsamında
davacının davalıdan alacağı olup olmadığının tespitinin yapılabileceği, bu kapsamda davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturalarda … poz no. için 8.925,000
m3 imalat yapıldığı beyanı ile 803.250,00 TL ödeme talep edilmiş ise de davacının
dava dışı … … düzenlediği hakedişlerde … poz no için
herhangi bir ödeme almadığı tespit edildiğinden davacının davalıdan 803.250,00 TL
talepte bulunmasının yerinde olmadığı,
davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturalarda … poz no. için 8.925,000
m3 imalat yapıldığı beyanı ile 642.600,00 TL ödeme talep edilmiş ise de davacının
dava dışı … … düzenlediği hakedişlerde … poz için
5.154,000 m3 imalat yapıldığı ve 412.320,00 TL ödeme alındığı dikkate alındığında
davacının davalından (8.925,000 m3-5.154,000 m3) = 3.771,000 m3 imalat bedeli
olan (3.771,000 m3 x 72,00 TL = 271.512,00 TL talepte bulunmasının yerinde
olmadığı,
bu şekilde davacının davalıdan alacağının olmadığı, taraflar arasında 2014 yılından itibaren süregelen ticari ilişki kapsamında
yapılan imalatlar ve ödemeler sonrasında;

Davacı tarafından düzenlenen faturalar 1.764.835,75 TL
Davalı tarafından davacıya verilen avanslar(-) 1.318.997,37 TL
… poz no. için yapılmayan imalat(-) 803.250,00 TL
… poz no. için yapılmayan imalat (-) 271.512,00 TL
Toplam (-) 628.923,62 TL
davalının davacıdan alacaklı olabileceği ancak davalının davacıdan alacak talebinin
bulunmadığı
bildirilmiştir.
Davacı vekili, davacının davalı yüklenici ile imzalanan alt yüklenicilik sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptalini talep etmiş, davalı ise taraflar arasında alt yüklenicilik sözleşmesi olduğunu kabul etmiş ancak davacının gerekli özeni göstermediğini ve yeterli sayıda ekip/ekipman bulundurmadığı için ihale konusu işin kabulünün geciktiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan deliller davacının, davalının yüklenicisi olduğu … yapım işinin alt yüklenicisi olduğu, davacının bu ilişkiye istinaden 6 nolu hakediş dolayısı ile 10/10/2018 tarihinde 1.353.950,12 TL tutarlı fatura düzenlediği, bu faturanın davalı …. Noterliğinin 16/07/2016 tarih ve … yevmiye nolu vekaletnamesi ile dava konusu iş ile ilgili olarak bazı işlemlerde vekil tayin edilen …’ye imzası alınarak teslim edildiği, davalının …. Noterliğinin 12/11/2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile faturaya konu hakedişlerin yapılmadığı gerekçesi ile bu faturayı iade ettiği, aynı şekilde davacının bu ilişkiye istinaden 7 nolu hakediş dolayısı ile 25/10/2018 tarihinde 410.885,63 TL tutarlı fatura düzenlediği, bu faturanın da …’ya imzası alınarak teslim edildiği, davalının …. Noterliğinin 19/11/2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile faturaya konu hakedişlerine yapılmadığı gerekçesi ile bu faturayı da iade ettiği, davalının iade ettiği bu 2 faturayı ticari defterlerine kayıt etmediği, tarafların BA-BS formlarında bu 2 fatura tutarı kadar fark bulunduğu sonucuna varılmıştır.
…. Noterliğinin 16/07/2016 tarih ve … yevmiye nolu vekaletnamesi ile dava konusu iş ile ilgili olarak bazı işlemlerde vekil tayin edilen …’nın yetkilerinin Türk Borçlar Kanununun 504. maddesinin 1. fıkrasında yer alan “Vekâletin kapsamı, sözleşmede açıkça gösterilmemişse, görülecek işin niteliğine göre belirlenir.” hükmüne göre yapılan değerlendirmesinde verilen yetkiler arasında fatura tebliğ ve teslim alma yetkisinin bulunmaması, vekaletnamedeki yetkilerin ortak noktasının dava konusu iş ile ilgili olarak ve işin yapıldığı yerde yapılması gereken iş ve işlemleri kapsayıp davalı şirketin ….’da bulunan idare merkezi tarafından yapılması mutad olan ödeme yapma gibi yetkileri kapsamaması, davalının faturalardan kısa bir süre sonra noter yolu ile faturaları kabul etmediğini davacıya bildirerek alacak talebine yönelik idaresine göstermesi, tarafların ticari defterleri, BA-BS formları ve … gönderilen dava konusu yapım işi sözleşmesine ilişkin hakedişler ve geçici kabul tutanaklarının ayrıntılı incelenmesi sonucunda hazırlanan bilirkişi kurulu raporunda ayrıntılı değerlendirmeler yapılarak davacının dava konusu icra takibine konu ettiği 2 adet faturada belirtilen hakedişlerden dolayı davalıdan alacaklı olmadığının bildirilmesi, bu şekilde ispat yükü kendisinde olan davacının alacaklı olduğunu ispatlayamaması nedenleri ile davanın ve icra takibine girişilmekte kötü niyetli olduğu kanıtlanılmadığından davalının kötü niyet tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın ve davalının tazminat isteminin REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 9.658,76 TL harçtan mahsubu ile bakiye ‭‬‭‭‭‭9.478,86‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 94.626,76 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince … bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
7-HMK 333. maddesi gereğince gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/06/2023

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …