Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/66 E. 2021/855 K. 20.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/66 Esas
KARAR NO : 2021/855

DAVA :İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)

DAVA TARİHİ : 13/05/2015
KARAR TARİHİ : 20/12/2021
YAZIM TARİHİ : 19/01/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 15.01.2013 tarihinde taşeron sözleşmesi imzalandığını, davacının bu sözleşme ile Denizli Belediyesi İncilipınar Kongre ve Kültür Merkezi İnşaatı kazı ve nakliyesi yapım işinin derin kazı yapılması, kazı nakli ve döküm işini üstlendiğini, davacının üzerine düşen edimlerini sözleşmeye uygun bir biçimde yerine getirdiğini, davacının dava konusu iş nedeniyle davalı firmaya 02.03.2015 tarihinde e-fatura düzenlendiğini, davalı firmanın faturada belirtilen mal/hizmet alışlarının gerçekleşmediği iddiası ile faturayı noter kanalıyla iade ettiğini, davacının itirazlarının tamamen gerçekdışı ve kötü niyetli olduğunu, davalının fatura gereği davacıya 151.750,07 TL bakiye borcunun olduğunu, ayrıca sözleşmenin “hakedîşler ve teminat” başlıklı 10. maddesi gereğince davalının 52.541,22 TL nakit kesintisi yaptığını, davacının 23.03.2015 tarihli hesap ekstresinde davalı firmadan toplamda 205.976,35 TL alacaklı olduğunu, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine Ankara … Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile % 20 oranında icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini

talep ve dava etmiş, yargılma sırasında icra takibine konu ettikleri alacaklarının 151.750,07 TL’sinin 02/03/2015 tarihli e-faturadan, 52.541,22 TL’sinin nakit teminat kesintisinden, 1.685,06 TL’sinin de davalı tarafındana ödenemeyen alacaktan kaynaklandığıni belirtmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle, davacının yaptığı iş sırasında sözleşmede belirlenen birim fiyatlarla hakedişler düzenlendiğini, ödemelerin kesilen faturalar tutarında gerçekleştiğini, tüm hakediş ve eklerin de davacı taşeron imzasının mevcut olduğunu, hakediş ve fatura dökümlerinin bulunduğunu, son hak ediş üzerinden 8 ay sonra ve arada hiçbir çalışması olmayan davacının 02.03.2015 Tarihli 151.750,07 TL’lik e-fatura göndermişse de haksız olarak düzenlenmiş olan bu faturanın davacıya iade edildiğini, davacının yaptığı işlerin sözleşme şartlarında hakedişe bağlandığını ve bedelinin ödenmiş olduğunu, davacının ayrıca döküm yeri makine çalışması talep edemeyeceğini, çünkü sözleşmenin 5. maddesinde döküm yeri çalışmasına ilişkin ayrıca belirtme olmadığını, Kongre Kültür Merkezi inşaatında derin kazı yapılması, kazı nakli ve döküm ücreti dahil 5,25 TL/m3 bedel belirlenmiş olduğunu, döküm sahasına dökme çalışmalarının sözleşme birim fiyatına dahil olduğunu ve bu işin davacıya ait olduğunu, nakit teminat kesintileri ve davacı işçileri yemek ücretleri düşüldükten sonra kalan bedelin davacıya ödendiğini, davacının hakedişleri ihtirazi kayıtsız imzalanması nedeniyle bu hakedişlere yönelik itiraz hakkı bulunmadığını, 30.06.2014 tarihinden sonraki çalışmaları var ise ispat edilmesi gerektiğini, nakit teminat kesintisi iade talebinin sözleşmenin 10/2. maddesi gereği işin geçici kabulü henüz yapılmadığından ve işin henüz teslim edilmediğinden yerinde olmadığını, kaldı ki davacının, taraflar arasındaki sözleşmenin 14. maddesi gereği, Damga Vergisinden sorumlu olduğunu, davacının damga vergisini ödediğinden bahisle davalıya 19.380,37 TL’lik fatura düzenlemiş olduğunu, müvekkili hesaplarında bu tutarın davacı lehine alacak yazılmış olduğunu, sözleşme gereği damga vergisi mükellefinin davacı söz konusu tutarın davacı alacağından düşülmesi gerektiğini, ayrıca 6 ve 7 nolu hakedişlerden davacı adına yatırılmış olan stopaj kesintilerinin de davacı alacağından tenzil edilmesi gerektiğini, stopaj kesintilerinin 3.977,05TL + 1.147,22 TL olmak üzere 5.124,27 TL olduğunu, davacının nakit teminat kesintilerinden tenzil edilmesi gereken tutarın (19.380,37 TL + 5.124,27 TL)= 24.504,64 TL olduğunu savunarak davanın usulden ve esastan reddine, takibin kötü niyetli olması nedeniyle kötü niyet tazminatının tahsilini istemiştir.
Dava; eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli ve nakit teminat kesintilerinin tahsili talebiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davaya konu Ankara … Müdürlüğünün … sayılı dosyasının incelenmesinden; davacının davalı aleyhine 205.976,05 TL alacağın tahsili için ilamsız takip yaptığı, davalının süresinde itiraz ettiği, takibin durduğu ve eldeki davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 2015/275 E.-2018/34 K. sayılı ve 05/02/2018 tarihli kararı ile davanın kısmen kabulü ile davalının Ankara … Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına vaki itirazının 38.783,92 TL üzerinden iptaline, icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine ilişkin karara karşı taraflarca istinaf yoluna başvurulması üzerine Ankara BAM 31. HD’nin 2020/213 E.-2020/317 K. sayılı ve 30/12/2020 tarihli karar ilamı ile; “….1- Dava açılırken dava değeri 205.976,35 TL olarak gösterilmiş ancak, 2488,00 harç alınarak yargılamaya devamla hüküm kurulmuştur.
492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 15. maddesine göre yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı işlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden, işlemin nevi ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınır. Aynı Yasa’nın 28/1. maddesinin a bendinde karar ve ilâm harcının dörtte birinin peşin geri kalanın kararın verilmesinden itibaren iki ay içinde ödeneceği hükmü yer almakta olup yine aynı Kanun’un 32. maddesinde yargı harçları ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılmayacağı emredici hükmü konulmuştur. Harçlar Kanunu ile ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, emredici nitelikte bulunduğundan mahkemece ve istinaf incelesinde Dairemizce re’sen nazara alınır.
Nispî karar ve ilam harcına tabî davalarda, dava değeri üzerinden peşin nispî ilâm harcının alınması zorunludur. Uyarıya rağmen yatırılmaması halinde Harçlar Kanunu’nun 32. maddesine göre müteakip işlemler yapılamayacağından dava dosyasının işlemden kaldırılması gerekir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun en son 04.12.2013 gün 2013/21-445 Esas, 2013/1625 karar sayılı ilâmı ve Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin yerleşik uygulamaları bu yöndedir.
Açıklanan bu ilkeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; dava değeri 205.976,35 TL üzerinden yatırılması gereken nispi karar ve ilâm harcı 3518,00 TL yapmaktadır. Davacı tarafa eksik nispi harç miktarı 1030,00 TL’yi ikmâl etmek üzere mahkemece uygun süre verilip, ikmâl edilmesi halinde bundan sonra yargılamaya devamla davanın sonuçlandırılması, yatırılmaması halinde ise dosyanın işlemden kaldırılması gerekirken kamu düzeninden olan harç hususu gözden kaçırılarak eksik harç tamamlattırılmadan davanın sonuçlandırılması doğru olmamıştır.
2- Mahkeme kabulüne göre de; davacı tarafın döküm ücretinin sözleşme birim fiyatı içinde olmadığını iddia ettiği, bu iddia ile ilgili olarak ana sözleşme hükümlerinden de kanıtlar gösterdiği her iki sözleşme hükümlerini kıyasladığı görülmektedir. Davacının bu yöndeki iddiasının tam olarak değerlendirilebilmesi için dava dışı idare ile yüklenici arasındaki ana sözleşmenin de dosya içerisine alınması gereklidir. Tarafların bilirkişi raporlarına ayrıntılı ve gerekçeli itirazları bulunmasına davacı tarafın bilirkişi raporunda hesaplama hatası bulunduğunu iddia etmesine rağmen mahkemece ek rapor alınmaksızın karar verilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece taraf vekillerinin itirazlarının tek tek incelendiği İstinaf ve Yargıtay denetimine elverişli ek rapor alınmalıdır. Sonrasında ana sözleşme ile taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümleri birlikte değerlendirilmeli ve özellikle taraflar arasındaki sözleşmenin 20/b maddesi çerçevesinde kesin kabul işlemlerinin yargılama aşamasında yapıldığı, nakdi teminat kesintilerinin iadesi koşullarının dava tarihi itibariyle henüz oluşmadığı da gözetilerek hüküm kurulmalıdır.” gerekçesiyle Mahkememiz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kaldırma kararı doğrultusunda davacı vekiline dava değeri üzerinden yatırması gereken 1.030,00 TL eksik harcı ikmal etmek üzere verilen kesin süre içerisinde harç ikmal edilmiş, dava dışı Denizli Denizli Büyükşehir Belediyesine müzekkere yazılan “Denizli Belediyesi İncirli Pınar Kongre ve Kültür Merkezi” inşaatına ilişkin ana sözleşme getirtilmiş ve kaldırma ilamı doğrultusunda dosya önceki bilirkişi heyetine tevdi edilerek ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti 27/09/2021 tarihli ek raporunda özetle; dava dışı Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile davalı … Tic. Ve A.Ş arasında imzalanan “Denizli Belediyesi İncilipınar Kongre ve Kültür Merkezi” yapım işine ilişkin 13.11.2012 tarihli sözleşmenin incelenmesinde işin anahtar teslimi götürü bedel olarak ihale edikliği ve sözleşmeye bağlandığı, sözleşmede bu nedenle dava konusu anlaşmazlığa konu kazı ve nakliyesinin yapım işine ilişkin genel veya üzel bir düzenleme bulunmadığı, yine ana sözleşmede kazı ile ilgili olarak herhangi bir birim fiyat uygulaması veya iş tarifi yer almadığını, bu nedenlerle dava dışı idare ile yüklenici arasında imzalanan Ana Sözleşme’nin taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde bir katkısının bulunmadığı, davacının bilirkişi raporuna itirazlarına ve istinaf itirazlarını karşılar bir düzenlemenin de bu sözleşmede yer almadığı, döküm ve döküm yeri düzenlenmesi ücretinin taraflar arasında imzalanan sözleşmede yer alan birim
fiyata dahil olduğu, bu nedenle davacının 7 nolu hakkediş tarihinden sonra yaptığı nakliye işleri nedeniyle (KDV dahil) 2.666,80-TL alacaklı olduğu, bu miktara ilişkin itirazın iptalinin gerektiği, davacının bunun haricinde faturaya konu tutarı talep edemeyeceği, taraflar arasındaki sözleşmenin 20/b maddesi uyarınca nakdi teminatın iadesi koşullarının takip ve dava tarihinde henüz oluşmamış olduğu, nedenle bu miktara ilişkin talebin haklı olmadığı, mahkemece teminatın iadesi koşullarının oluştuğu kanısına varılırsa iade edilmesi gereken teminat miktarının: 52,541,22 TL (Teminal miktarı) — 21.548,36 TL(Stopaj ve damga vergisi)= 30,992,86 TL olduğu, teminatın iadesine karar verilmesi halinde davacının toplam alacak miktarının 30.992,86 TL (Teminat bedeli)+2.666,80 TL (iş bedeli)=33.659,66 TL olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
İddia ve savunma, toplanan deliller, bilirkişi heyet raporu, Ankara BAM 31.HD’nin kaldırma kararı, kaldırma kararı sonrası alınan bilirkişi heyeti ek raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında imzalanan 15/01/2013 tarihli “Denizli Belediyesi İncilipınar Kongre ve Kültür Merkezi İnşaatı” işinin kazı ve nakliyesi yapım işinin davacı tarafından taşeron sıfatıyla üstlenildiği, bu sözleşme kapsamında taraflarca itiraz edilmeyen 7 adet hak edişin düzelendiği ve bu hak edişlerin davacı tarafça ihtirazi kayıtsız imzalandığı, davacının icra takibine konu ettiği e- fatura ile talep edilen bir kısım iş bedellerinin bu 7 adet hak ediş kapsamında kaldığından davacının bu kısım bakımından icra takibindeki alacak talebinin yerinde olmadığı, sözleşmede belirlenen 5.25 TL/m3 birim fiyatına döküm ücreti dahil olduğundan davacının ayrıca döküm ücreti talep edemeyeceği, öte yandan dava dışı idare ile davalı arasında yapılan ana sözleşmede de dava konusu kazı ve nakliye işine ilişkin bir düzenleme bulunmadığı, son hakedişten sonra davacı tarafça yapılan iş bedelinin 2.666,80 TL olduğu, davacının bu miktarı talepte haklı olduğu, davalının da bu kısma itirazda bulunmadığı, davacının nakdi teminat kesintisinin iadesi talebi yönünden ise taraflar arasındaki Sözleşmenin 20/b maddesi çerçevesinde kesin kabul işlemlerinin yargılama aşamasında yapıldığı, nakdi teminat kesintilerinin iadesi koşullarının dava tarihi itibari ile oluşmadığı gözetilerek nakdi teminat kesintisinin iadesi talebi dava tarihi itibari ile muaccel olmadığından bu istemin reddine karar vermek gerekmiş, alacak likit olayıp yargılamayı gerektirdiğinden ve davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğu değerlendirilemeyeceğinden icra inkar tazminatı ve kötü niyet tazminatı taleplerinin reddi ile davanının kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın kısmen kabulüne, davalının Ankara … Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile takibin 2.666,80 TL asıl alacak üzerinden ve takip talebindeki şartlarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
-Şartları oluşmadığından icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatı taleplerinin reddine,
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 182,17 TL harçtan peşin alınan 2.487,68 TL ve tamamlama harcı olarak alınan 1.030,00 TL toplamı 3.517,68 TL’nin mahsubu ile bakiye 3.335,51 TL harcın kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 2.666,80 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 22.681,65 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,

5-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvurma harcı, 182,17 TL peşin harç olmak üzere toplam 209,87 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
6-Davacı tarafından yapılan bozma öncesi 993,73 TL posta masrafı, 2.500,00 TL bilirkişi ücreti ve bozma sonrası yapılan 11,00 TL posta ücreti toplamı olan 3.504,73 TL yargılama giderinin kabul oranına göre hesaplanan 45,37 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından bozma sonrası yapılan 11,00 TL posta masrafı olan yargılama giderinin red oranına göre hesaplanan 10,85 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/01/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır