Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/584 E. 2022/759 K. 19.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/584 Esas
KARAR NO : 2022/759

DAVA : Tazminat (Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/07/2021
KARAR TARİHİ : 19/12/2022
YAZIM TARİHİ : 05/01/2023

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatif üyesiyken davalı kooperatif tarafından teslim edilen daireler ve ortak alanların kat karşılığı inşaat sözleşmesine, mimari ve peyzaj ve tesisat projesine aykırı olarak eksik imalat ve ayıplı olarak teslim edildiğini, bu sebeple zarar meydana geldiğini, Ankara …Sulh Hukuk Mahkemesinin değişik iş dosyası ile tespit yaptırdığını, ayrıca ….tarihli ihtar çektiklerini, hiçbir sonuç alınmadığını, davalı kooperatifin tasfiye kararı alması ile zararları ödememe niyetinde olduğunu gösterdiğini, Yargıtay 23.Hukuk Dairesinin ….K. sayılı ilamı ile kooperatif üyelerinin kooperatife karşı eksik ve ayıplı imalat sebebi ile dava açılabileceğinin kabul edildiğini, her daireye bir garaj teslim edilmesi gerekirken garaj sayısının daire sayısından az yapıldığını, henüz her daireye teslimat yapılmadığını, dairelerin lüks yapıldığı halde iki lüks arabanın yan yana olan iki garaja ve müstakil bir garaja bir lüks aracın park etmesinin mümkün olmadığını, garajların daire standartları altında yapıldığını, peyzajın, tesfiye işlemi yapılmadan yapılması nedeni ile apartmanın alt katının kışın sularla dolması sonucu peyzajın sökülüp tesfiye işlemi yapıldığını, yeniden peyzaj yapımı nedeni ile de ilave masrafların çıktığı, bu masrafların apartman yönetimi tarafından tahsil edildiğini, ayrıca apartmanın arka kısmında peyzajın eksik kaldığını, sulh hukuk mahkemesince eksik ve ayıplı imalatların tespit edildiğini ileri sürerek her bir daire için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik daire başına 5.000 TL olmak üzere 18.000 TL’nin faizi ile birlikte, 18.05.2018 tarihinden itibaren gecikme tazminatı ile tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatife husumet yöneltilemeyeceğini, 04.11.2006 tarihli kurucu genel kurul kararıyla kurulan kooperatifin 01.06.2010 tarihinde arsa satın aldığını ve satın alınan arsa üzerinde dava dışı … İnşaat Taahhüt Ticaret Ltd.Şti. ile …. yevmiye nolu kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye istinaden 05.11.2013 günlü yapı ruhsatı ile inşaata başlandığını, 30.04.2016 tarihinde gerçekleştirilen kura çekimi ile ferdileşme çalışmaları tamamlanarak kat irtifakı tapularının üyeler adına çıkarıldığını, 19.06.2019 tarihinde iskan ruhsatının yüklenici şirket tarafından alınması ile de kati kabul yapıldığını, imalatın yüklenici firma tarafından yapılmış olduğunu, mimari proje, peyzaj ve tesisat projesine uygun olarak yapılan dairelerin hak sahiplerine ayıplı ve eksik imalat söz konusu olmadan teslim edildiğini, şayet bir eksik ya da ayıplı imalat söz konusu ise bunun inşaatı yapan firmaya yöneltilmesi gerektiğini, davacı …’ın aktif dava ehliyeti olmadığını, zira kendisi adına kayıtlı daire bulunmadığını, davacıların iddialarına dayanak yapılan ihtar ve tespit dosyalarında belirtilen eksikliklerin müvekkilince de tespit edildiğini ve yüklenici firma tarafından eksiklikler tamamlanmadan kesin kabul yapılmadığını, 2020 yılında yüklenici firma tarafından eksiklikler tamamlandıktan sonra müvekkili tarafından kesin kabul yapıldığını ve kooperatifin tasfiye sürecine girdiğini, tüm imalatların projeye uygun olarak yapıldığını, garajın da her daire için standartalara uygun ve Otopark Yönetmeliğinde öngörülen büyüklükte bir araçlık park yeri mevcut olduğunu, peyzajın ise apartman sakinlerinin peyzajı yeniden düzenlemek istemeleri üzerine apartman yönetimi tarafından karar alınarak yeniden düzenlendiğini, hal böyle iken müvekkiline sorumluluk yüklenemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, davalı kooperatif üyesi davacılara teslim edilen daire ve ortak alanlarda eksik ve ayıp işler bulunduğu iddiasına dayalı ayıp ve eksik iş bedeli tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizce tüm deliller toplandıktan sonra dosya bilirkişiye tevdi olunmuş, kooperatif uzmanı bilirkişi raporunda özetle; davacıların kooperatif ortaklıklarının devam ettiği, davacıların zarar taleplerinin kooperatif tarafından tahsis edilen müstakil konutlarıyla ilgili olmayıp, ortak alanlardaki eksik ve ayıplı imalata ilişkin olduğu, kural olarak eşitlik ilkesinin ihlali çerçevesinde diğer ortakların konutlarından farklı konut teslimi halinde kooperatif ortaklarının kooperatiften zarara ilişkin hak talebinde bulunabileceği, ancak eldeki davada böyle bir talebin söz konusu olmadığı, zarar doğduğu ileri sürülen kalemlerin ortak alanlara ilişkin olduğu, atıfta bulunulan Ankara …Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasına sunulu bilirkişi raporunda davacıların eksik ve ayıplı imalat diye belirtmiş oldukları hususlarda her hangi bir tespitin yapılmamış olduğu, davacılar tarafından talep edilen zararın nasıl oluştuğu, neye istinaden talepte bulunulduğu ve hangi zarar için ne miktar bireysel zararların meydana gelmiş olduğu hususlarının açıklanmadığı, keza eşitlik ilkesinin ihlali çerçevesinde davacıların diğer ortaklardan farklı olarak zararların nasıl oluştuğu, diğer ortaklar bakımından da zarar meydan gelmiş ise bu zararların kooperatif tarafından karşılanmış olup olmadığı hususlarının açıklanmamış olduğu, kooperatif inşaatı ve yüklenici ile olan her tür sorunun çözümünün kooperatif genel kurulları olduğu, genel kurul toplantılarında bu konuların görüşülüp, kararların alındığı ve fakat davacılar tarafından bu konuya ilişkin her hangi bir genel kurul kararının iptaline ilişkin bir itirazın bulunmadığı, iptal davasının açılmamış olduğu, nitekim 14.04.2019 tarihinde yapılmış olan genel kurul toplantısında yüklenici sorumluluğunda olan eksik ve ayıplı işlerin tamamlatılması ve yasal gereğinin yapılması yönünde karar alınmış olduğu, bu durumda ortak alanlara ilişkin mimari projeye aykırılık iddiasının kooperatifler hukuku çerçevesinde değil, kat mülkiyeti hukuku çerçevesinde çözümlenmesinin gerektiği, aksi kanaatte olunması halinde mahallinde yapılacak teknik inceleme ile eksik olduğu ileri sürülen hususların, mimari proje, imar ve yönetmeliklere aykırı olup olmadığının teknik bilirkişi marifetiyle ayrıca belirlenmesinin gerekeceği yönünde görüş bildirilmiştir.
İddia ve savunma, toplanan deliller, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatif üyesi olan davacılar kendilerine teslim edilen daire ve ortak alanlarda eksik ve ayıplı işler olduğu iddiası ile eldeki davayı açmıştır. 1163 sayılı Kanun’un 23. maddesinde; “Ortaklar bu kanunun kabul ettiği esaslar dahilinde hak ve vecibelerde eşittirler” ifadesine yer verilmiştir. Kooperatifler hukukunda mutlak değil, nispi eşitlik ilkesi geçerlidir. Eşitlik ilkesi gereği tüm ortaklara konut tesliminin aynı tarihte ve emsal üyelerin ödemeleri nazara alınarak aynı nitelikte yapılması gerekir. Ortağa teslim edilen konutta emsallerine göre eksiklik, kusur ya da ayıp varsa bundan doğan zararlar ortakça kooperatiften istenebilir. Eksik imalat bedelinin belirlenmesinde de eşitlik ilkesi nazara alınmalı, diğer kooperatif ortaklarının konutları emsal alınarak, yapım hataları ve eksiklikler somut olarak belirlenmelidir.
Bu açıklamalar ışığında somut olayın değerlendirilmesinde; davacıların eksik ve ayıplı iş olarak bildirdikleri hususların garaj ve peyzaja ilişkin olduğu, kendilerine teslim edilen dairelere ilişkin somut bir ayıp ve eksik iş bildirmedikleri, buna göre ortak alanlara ilişkin olarak bildirilen eksik ve ayıpların eşitlik ilkesine aykırılık teşkil etmeyeceği, kaldı ki davacıların dayandığı Ankara …Sulh Hukuk Mahkemesinin … Değişik İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda garaj ve peyzaja ilişkin bir bir ayıp ya da eksik işin tespit edilmediği, buna göre eşitlik ilkesine aykırılık oluşmadığı durumlarda üyelerin zararların tazmini kooperatiften talep etmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın reddine,
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 80,70 TL harçtan peşin alınan 307,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 226,70 TL karar harcının kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde davacıya verilmesine,
3-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan her hangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı … yönünden 6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davacı …’dan tahsili ile Hazineye irat kaydına
7-Davacı … yönünden 6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davacı …’dan tahsili ile Hazineye irat kaydına
8-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacıların ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/12/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır