Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/524 E. 2021/561 K. 08.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/524 Esas
KARAR NO : 2021/561
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/08/2021
KARAR TARİHİ : 08/09/2021
YAZIM TARİHİ : 16/09/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil Bankanın … Şubesi ile dava dışı … Kuruyemiş Şekerleme Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında Genel Kredi Sözleşmesinin imzalandığını, sözleşmeye istinaden belirtilen şirkete kredi kullandırıldığını, Firma tarafından sözleşmeden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi üzerine kredi hesabı kat edilerek, ihtarname keşide edildiğini ve takip işlemlerine başlandığını, ayrıca dava dışı firma tarafından müvekkili bankaya kredinin ödeme aracı olarak davalının keşide ettiği ve ekte örneği sunulan 08/12/2017 keşide tarihli 125.000,00 TL miktarlı çek bedeli ve 05/03/2018 keşide tarihli 172.000,00 TL miktarlı çek bedeli olan toplam 297.000,00 TL miktarlı çeklerin ciro edildiği, müvekkili bankanın alacağına mahsup edilmek üzere kredi borçluları tarafından ciro yoluyla devir ve teslim edilen çeklerin yasada öngörülen ibraz süreleri içinde ibraz edilmemesi ve süresinde takip yoluna başvurulmaması nedeniyle söz konusu senetlerin kambiyo senedi vasfını yitirdiğini ve müvekkili bankanın TTK’nin 749. maddesi gereği kambiyo hukukuna dayalı müracaat hakkını kaybettiğini ileri sürerek TTK ‘nun 732. maddesi uyarınca fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalma kaydı ile 08/12/2017 keşide tarihli 125.000,00 TL miktarlı çek bedeli ve 05/03/2018 keşide tarihli 172.000,00 TL miktarlı çek bedeli olan toplam 297.000,00 TL’nin sebepsiz zenginleşmenin vaki olduğu tarihten itibaren temerrüt faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
Davalıya tebligat yapılmamıştır.
Dava, süresinde bankaya ibraz edilmeyen çekler nedeniyle sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak alacak istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1 maddesinin birinci fıkrasında, tüm davalar bakımından geçerlilik taşıyan dava şartlarının neler olduğu hususu açıkça hükme bağlanmış, HMK 114/2 maddesinde ise, diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir.
19.12.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na 5/A maddesi eklenmiştir. Anılan maddeye göre; “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2)Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” denilmiştir. Görüldüğü üzere, 6102 sayılı TTK’ye eklenen 5/A maddesinde, Kanun’un 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri olan ticari davalarda, arabuluculuk dava şartı olarak belirlenmiştir.
Dava 01.01.2019 tarihinden sonra açılmış olmakla, ticari bir dava olarak zorunlu arabuluculuğa tabidir. Dolayısıyla arabulucuya başvurularak süreç tamamlandıktan sonra dava açılması gerekmekte olup, buna uyulmaması HMK’nin 114/2. maddesinde belirtilen “diğer dava şartlarına aykırılık” olarak davanın usulden reddi sebebidir.
Dava dosyasının incelenmesinde, dava dilekçesi ekinde 6325 sayılı yasanın 18/A-2 maddesi gereğince arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin bulunmadığı, 24/08/2021 tarihli Tensip Tutanağı 2 nolu bendi ile davacı vekiline arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini mahkemeye sunması yönünde bir haftalık kesin mehil verildiği, sunulmaması halinde davanın usulden reddedileceğinin ihtarını içeren meşruhatlı davetiye çıkarıldığı, davetiyenin davacı vekiline 30/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, verilen kesin sürede davacı vekilinin arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağını sunmadığı buna göre dava açıldığı tarihte arabulucuk dava şartının yerine getirilmediği, ticari davalarda zorunlu hale getirilen arabuluculuğun tamamlanabilir bir dava şartı olmaması nedeniyle, dava açıldığı tarihte dava şartı yokluğu nedeniyle davanın HMK 114/2 maddesi yollaması, TTK’nun 5/A ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesi ile HMK’nın 114/2 ve 115 maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-HMK. 114/2. maddesi yollaması ile TTK 5/A maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine
2-Davacı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırılan gider avansından artan kısmın davacıya iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 08/09/2021
Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır