Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/510 E. 2021/727 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/510 Esas – 2021/727
T.C.
ANKARA
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/510 Esas
KARAR NO : 2021/727

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/08/2021
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; müvekkili ile davalı idare arasında 01/01/2011 – 31/12/2011 tarihleri arasında sözleşmenin akdedildiğini, müvekkili şirket tarafından 33 personelin istihdam edildiğini, güvenlik görevlileri için asgari ücretin %15 fazlasının ödeneceğine ilişkin hükme bağlandığını, asgari ücrette meydana gelen artıştan kaynaklı olarak fiyat farkının ödeneceğine ilişkin anlaşıldığını ancak davalının müvekkiline yapması gereken ödemeleri her ay geciktirdiğini, müvekkili şirketin ihaleye teklif verdiği tarihteki asgari ücret üzerinden % bazlı hesaplamalar yapılarak personel bazında teklif fiyatı oluşturduğunu, davalının ise personel bazında oluşturulan bu hesaplamalara yalnızca asgari ücrete yapılan artışı dahil ederek hakediş ödemesi yaptığını bildirmekle eksik ödenen 3.438,14 TL’nin arabuluculuk başvuru tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müvekkili şirkete ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; müvekkili şirketin adresinin Tepebaşı/Eskişehir olduğunu, davada yetkili mahkemelerin Eskişehir mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin 33 kişilik güvenlik görevlisi ihalesinin davacı tarafından alındığını, sözleşmenin ilgili maddeleri uyarınca brüt asgari ücretin %15 fazlası ile yapacağı ödemelerin sözleşme bedeline dahil olduğunu, sözleşme geçerlilik tarihinin 01/01/2011 – 31/12/2011 tarihleri arasında olduğunu ve davacının bahsettiği gibi eski asgari ücret üzerinden yapılan bir hesaplamanın söz konusu olmadığını, davacının personeline işçilik alacaklarının eksiksiz ödenmesinin ardından kendi kestiği fatura üzerinden davacı tarafa hakediş ödemesinin yapıldığını, davacı tarafla 01/12/2010 tarihinde sözleşmenin akdedilmesi ve takip eden her ay davacıya hak edişin ödendiğini, davacının davayı açtığı tarihin 12/08/2021 olması dikkate alınarak zamanaşımı yönünden davaya itiraz ettiğini bildirmekle davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davanın konusu; taraflar arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi kapsamında 01/01/2011-31/12/2011 tarihleri arasında davacıya ödenmesi gereken asgari ücret artışına dayalı fiyat farkının sözleşme hükümlerine uygun olarak ödenip ödenmediği, davacının ödenmeyen bakiye alacağın bulunup bulunmadığı hususlarındadır.
Davalı taraf cevap dilekçesinde ve süresi içerisinde yetki itirazında bulunarak Eskişehir Mahkemelerinin yetkili olduğunu bildirmiştir.
Davanın dayanağı ve taraflar arasında imzalanan 01/12/2010 tarihli hizmet alımlarına ait tip sözleşmenin 37. maddesinde Eskişehir Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili olduğuna dair taraflar arasında yetki sözleşmesi yapıldığı anlaşılmıştır.
Söz konusu sözleşme 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunundan önce yapıldığı için tartışılması gereken husus 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 22. maddesinin mi yoksa 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 17. maddesinin mi uygulanacağının belirlenmesidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2014/13-785 E., 2016/145 Karar sayılı 10/02/2016 tarihli ilamında da tartışıldığı üzere 6100 sayılı kanunun 448. maddesinde ”Bu kanun hükümleri tamamlanmamış işleri etkilememek kaydı ile derhal uygulanır.” şeklindeki düzenlenme ile usul hükümlerinin derhal uygulanacağı benimsenmiştir. Mahkemelerin yetkilerinin belirlenmesi de bir usul işlemi olduğundan 6100 sayılı yasanın 17. maddesinin yürürlüğe girdikten sonra açılan davada uygulanması gerekmektedir ve 17. madde ”Tacirler veya Kamu tüzel kişilerin aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlıklar hakkında sözleşme ile Mahkemeleri yetkili kılabilecekleri, aksi kararlaştırılmadıkça davanın sadece sözleşme ile belirtilen mahkemede açılacağı” düzenlenmesi kapsamında somut olay ele alındığında taraflar arasında geçerli bir yetki sözleşmesi düzenlendiği, Eskişehir Mahkemelerinin yetkili kılındığı değerlendirilerek Mahkememizin yetkisizliğine dayalı aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine, davaya bakmakla yetkili Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğunun tespitine,
2-Yetkisizlik kararının kanun yoluna başvurmadan kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten itibaren, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde tarafların mahkememize müracaatı halinde dava dosyasının yetkili Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin HMK 331/2 maddesi gereğince yetkili mahkemece nazara alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzlerine karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2021