Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/45 E. 2021/850 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/45 Esas – 2021/850
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/45 Esas
KARAR NO : 2021/850

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/01/2021
KARAR TARİHİ : 15/12/2021
YAZIM TARİHİ : 29/12/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06.08.2020 tarihinde dava dışı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otobüsün, müvekkilin sürücülüğünü yaptığı … plakalı aracı arasına sıkıştırmak suretiyle yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza neticesinde müvekkilinin yaralandığını, … plaka sayılı aracın davalı şirkete ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu ileri sürerek ve fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 100,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere şimdilik 200,00 TL maddi tazminatın 10.11.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile sigortalı araç sürücüsünün ceza soruşturması sırasında uzlaştıklarını, sigortalı ile para karşılığı uzlaşmanın varlığı halinde sigorta şirketi aleyhine maddi tazminatın da reddinin gerektiğini ve kazazede sürekli maluliyet oluşmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte şayet bir tazminat sorumlulukları doğacak ise müterafik kusur araştırılması yapılmasını ve hesaplanacak tutarın müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davacı vekili 14/12/2021 havale tarihli uyap üzerinden e-imzalı olarak gönderdiği dilekçesinde, davacı müvekkili ile davalı şirketin sulh olduklarını belirterek davadan feragat ettiklerini bildirmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinden; davadan feragat etmeye yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davalı sigorta vekili 14/12/2021 tarihli uyap sisteminden e-imzalı olarak gönderdiği dilekçesi ile, davacı taraf ile sulh olduklarını, talep hususunda ibralaştıklarını, buna göre yargılama ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, davacının feragat beyanı doğrultusunda gereğinin yapılmasını istemiştir.
HMK.nın 311. maddesi gereğince davadan feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Davacının feragatı aynı Kanunun 309. maddesine uygun olduğundan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :
1-Davanın feragat nedeni ile reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafın vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı tarafın yargılama gideri talepleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
7- Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK’nun 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde, yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.15/12/2021