Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/264 E. 2022/588 K. 10.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/264 Esas
KARAR NO : 2022/588

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/07/2015
KARAR TARİHİ : 10/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/10/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında tanzim edilen Ocak 2014 tarihli teklif formu ile 145.000 adet … (…) cinsi ürünün davacı tarafından imal edilerek davalıya teslimi konusunda anlaşma sağlandığını, davacı tarafça Ocak ayında davalıya gönderilen teklif formunun davalı tarafça Temmuz ayında imzalanarak davalıya gönderildiğini, sipariş avansının 21/08/2014 tarihinde 50.000,00 TL’lik çek ile ödenmesi üzerine taraflar arasındaki anlaşma konusu siparişin işleme alındığını, davacının bir kısım ürünleri davalıya teslim ettiğini ancak davalı tarafça avans olarak verilen çek dışında ödeme yapılmaması nedeniyle bakiye ürünlerin davalıya gönderilmediğini, ödeme yapmayan davalının bakiye ürünün teslimini davacıdan bekleyemeyeceğini, teslim edilen ürünlerin bedelinin ödenmemesi üzerine alacaklarının tahsili amacıyla davalı aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası üzerinden başlattıkları icra takibine davalı tarafından hem icra müdürlüğünün yetkisine hem de alacağın esasına ilişkin haksız olarak itiraz edildiğini, taraflar arasındaki teklif formunun 12. maddesine göre yetkili icra dairesinin Ankara icra daireleri olduğunu ileri sürerek davalının yetki itirazının kaldırılarak, icra takibine itirazının asıl alacak üzerinden iptali ile % 20 oranında icra inkar tazminatı takdirini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra müdürlüğünün yetkisine yaptıkları itirazı tekrar ettiklerini, ayrıca mahkemenin de yetkisine itiraz ettiklerini, yetkili icra müdürlüğü ve mahkemenin İstanbul icra müdürlükleri ve mahkemeleri olduğunu, davacı ile davalı şirket arasında 10/01/2014 tarihinde imzalanan sipariş teklif formu ile davalının davacıdan, Tunus’ta mukim dava dışı şirkete ihraç edilmek üzere, 145.000 adet … sipariş ettiğini, davacının taraflar arasındaki sözleşmeye göre, 72.500 adet ürünü 13/08/2014 tarihinde teslim etmesi gerektiğini, buna rağmen davacının ürün teslimini çeşitli bahanelerle geciktirdiğini ve teslim etmediğini, davalının ısrarlı telefonları üzerine 07/11/2014 tarihinde sadece 10.000 adet gönderdiğini, davacının davalıyı ikna ederek geri kalan ürünleri göndereceğini belirtmesine rağmen kararlaştırılan teslim tarihinden 6 ay sonra 10/02/2015 tarihinde 18.000 adet, 26/03/2015 tarihinde 14.000 adet ürün teslimatı yaptığını, davalının gecikmeden dolayı dava dışı şirkete 200,00 Euro ceza ödemeye devam ettiğini ve bu gecikme bedellerinin davacıya yansıtılacağının ihtar edildiğini, davacının 145.000 adet ürünü davalıya teslim etmediğini, davalının bu nedenle zarara uğradığını, davalının uğradığı zararların davacı alacağından takas ve mahsubunu talep ettiklerini belirterek; öncelikle icra müdürlüğünün yetkisine itirazlarının kabulünü, TBK’nın 97. maddesi uyarınca davacı şirket edimini yerine getirmediğinden, alacak muaccel olmadığından sipariş formunda belirtilen şartlara aykırı hareket edildiğinden ödemezlik def’nin kabulünü ve davanın reddi ile %20 kötüniyet tazminatı takdirini savunmuş; mahkeme aksi kanaatte olursa, müvekkilinin geç teslimden dolayı uğradığı 7.050,00 Euro zararın, davacının alacağından takas ve mahsup edilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan faturaya ve cari hesaba dayalı olarak bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan ilamsız takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası celp edilmiş incelenmesinde; davacının davalı aleyhine 29.101,31 TL asıl alacak, 293,01 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 29.394,32 TL’nin tahsili için ilamsız takip yaptığı, davalının süresinde yetkiye ve borca itiraz ettiği, takibin durduğu ve eldeki davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların kabulünde olan teklif sözleşmenin 12. maddesi, TBK’nın 17. maddesi kapsamında yetki sözleşmesi olup, bu maddede, Ankara İcra Müdürlükleri ve Mahkemeleri yetkili kılındığından, davalının icra dairesinin yetkisine itirazı yerinde görülmemiştir.
Mahkememizin 2015/501 E.-2018/879 K. sayılı kısmen kabulüne dair kararına karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine Ankara BAM 27. HD’nin 2019/306 E.-2021/287 K. sayılı ilamı ile “… mahkemece 19/12/2016 tarihli celsede sadece davacı tarafın ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş ve sadece davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu bilirkişi raporu alınmış olup, mahkemece özellikle 04/07/2014 tarihli faturanın davalı tarafça kabul edilmediği ve bu faturaya konu ürünlerin teslim edildiğinin ispatlanmadığı gerekçesi ile bu faturadaki alacak yönünden davanın reddine karar verilmiş olduğu da gözetilerek, inceleme tamamlanmak üzere mahkemece yapılması gereken iş; davalı tarafa takip dayanağı işin yapıldığı tarihteki döneme ait ticari defter ve kayıtların ibrazı için süre verilip, ibraz edilmesi halinde bilirkişi incelemesi yaptırmak ya da kaçınılması durumunda HMK 222/II ve III. maddeleri dikkate alınarak davacının kanuna göre eksiksiz tuttuğu ticari defter ve kayıtlarının lehine delil teşkil edip etmeyeceği de değerlendirilerek dosyanın sonuçlandırılmasıdır. Mahkemece davalı tarafın ticari defterleri incelenmeksizin eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır.
Yukarıda açıklanan teklif sözleşme hükümlere göre, toplam 145.000 adet … ürününün, sözleşmede kararlaştırılan bedelinin %25’inin avans olarak ödenmesinden sonra akdi ilişkinin başlayacağı, bu tarihten itibaren 45 gün sonra 72.500 adet …’ın davalıya teslim edileceği, kalan 72.500 adedinin ise 75 gün sonra tesliminin gerektiği ve avans dışında kalan bakiye bedelin ise teslimden sonra 60 günlük çekle ödeneceği ve yine sözleşmeye konu malzemelerin ihraç kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Sözleşmede kararlaştırılan avans ödemesi ise 29/11/2014 keşide tarihli 50.000,00 TL bedelli çek ile yapılmıştır.
Sözleşmede kararlaştırılan avans ödemesinin yapılmış olması, yapılacak olan imalatların teslimine ve teslim tarihlerine ilişkin şartlar, sözleşmede imalatların ihraç edileceğinin belirtilmiş olması, davalının geç teslim nedeniyle uğradığı zararına yönelik savunması ve özellikle bu savunmadaki talebinin cezai şart niteliğinde olmayıp, TBK’nın 125.maddesindeki gecikmeden kaynaklı zarar tazmini niteliğinde olduğu da gözetilerek, bu kapsamda davalının ödenen avansla beraber teslimi gereken kadar ürünün teslim edilmemesi nedeniyle uğradığını iddia ettiği ve mahsubunu talep ettiği zarara ilişkin delilleri toplanmadan karar verilmesi de doğru olmamıştır….” gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kaldırma kararı doğrultusunda 20/09/2021 tarihli celse davalı vekiline ticari defterlerini Mahkememize sunmak veya bulunduğu yer adres, iletişim kişisi ve iletişim bilgilerini bildirmek üzere süre verilerek, süresi içinde bildirilmediği takdirde defter ibrazından kaçınmış sayılacağı hususu ihtar edilmiş, davalı vekilince müvekkiline ait ticari defterlerin İstanbul ilinde olduğunun bildirilmesi üzerine davalının ticari defterlerinin incelenmesi amacıyla İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, ancak Mahkememizce atanan bilirkişi 06/01/2022 tarihli dilekçesi ile davalı Şirketçe ticari defterler ibraz edilmediğinden rapor hazırlayamadığının bildirilmesi üzerine talimat bila ikmal iade edilmiştir.
Dosya önceki bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişi heyet raporunda özetle; ticari defterlerini ibraz etmeyen davalı şirket karşısında eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulan davacı ticari defterlerinin lehine delil olarak kabul edilip edilmeyeceğinin Mahkemenin takdirinde olduğu, BAM kararı doğrultusunda davalı tarafından sunulan fatura alacağının mahsup edilmesi ile 8.383,54 TL tutara yönelik ilişkin davalı itirazının haksız olduğunun düşünüldüğü yönünde görüş bildirilmiştir.
İddia ve savunma, toplanan deliller, Ankara BAM 27. HD’nin kaldırma kararı, alınan bilirkişi kök ve ek raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki 10/01/2014 tarihli teklif mektubunun 2014 yılının Temmuz ayında davalı tarafından onaylanması ile kurulan sözleşmenin eser sözleşmesi niteliğinde olduğu, teklif mektubuna göre 145.000 adet … ürününün, toplam KDV dahil 126.614 USD bedelli olduğu, 3. maddede teslimin düzenlendiği ve teslimin siparişten 45 gün sonra 72.500 adet, kalan 72.500 adet 75 gün sonra yapılacağının kabul edildiği, teklifin 4. maddesinde ise ödeme şartlarının düzenlendiği ve iş bedelinin %25’inin avans, kalanın ise teslimde 60 günlük çekle yapılacağının kararlaştırıldığı, davacı vekilince Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası ile cari hesap ve faturaya davayı alacağının tahsili amacıyla başlattığı takibin davalının itirazı ile durması üzerine itirazın iptali talebi ile süresi içinde eldeki davanın açıldığı, itirazın iptali davasında ispat yükü altında olan davacının delil olarak ticari defterlerine dayandığı, Mahkememizce BAM kaldırma kararı öncesinde alınan bilirkişi heyeti kök raporunda tespit edildiği üzere davacının usulüne uygun olarak tutulmuş olan ticari defterlerine göre 2014 ve 2015 yıllarında davalı şirkete 4 adet fatura karşılığında 44.200 adet ürün karşılığı 79.101,31 TL tutarında fatura düzenlediği, davacıya iş karşılığı 50.000,00 TL tutarında çek verildiği, buna göre davacının kendi defter ve kayıtlarına (79.101,31-50.000=) 29.101,31 TL alacaklı olduğu, davalı vekilince ticari defterlerin bulunduğu yer ve iletişime geçilecek kişi bildirildiği halde defterlerin bilirkişi incelemesine sunulmadığı, buna göre davalının ticari defterlerini ibrazdan kaçınmış sayılması gerektiği, davacının usulüne uygun olarak tutmuş olduğu defterlerinin lehine delil teşkil ettiği ve defter delili ile alacağını ispat ettiği, kaldı ki, 42.000 adet ürünün tesliminin davalının da kabulünde olduğu anlaşılmakla davacının davalıdan 29.101,31 TL alacaklı olduğu kabul edilmiştir.
Her ne kadar davalı vekilince dava dışı şirket tarafından kesilen 7.050 Euro ceza faturasına dayanılarak dava konusu ürünlerin geç teslimi nedeniyle uğranılan zararların mahsubu talebinde bulunulmuş ise de; söz konusu faturanın davacının geç teslimi nedeniyle düzenlenip düzenlenmediği belli olmadığı gibi davalı tarafından ticari defter ve kayıtlar ibraz edilmediğinden davalının söz konusu faturayı kabul edilerek defterlerine kaydedilip kaydedilmediği denetlenememiş, davalıya söz konusu faturaya istinaden dava dışı şirkete ödeme yaptığına ilişkin ödeme belgesini sunmak üzere süre verilmiş olmasına karşın süresi içinde ödeme belgesi sunulmamış, 10/10/2022 tarihli celse davalı vekilince dava dışı şirkete yapılan ödemenin mahsuplaşma şeklinde yapılmış olduğu ve bu nedenle ödeme belgesi sunulmadığı bildirilmiş ise de, mahsuplaşmaya ilişkin de bir delil sunulmadığından dava dışı şirketçe düzenlenen faturanın davacının geç tesliminden kaynaklı olarak düzenlendiğinin ispat edilmediği ve davacıdan talep edilmesinin mümkün kanaatine varılmakla davalının mahsup talebi yerinde görülmeyerek davanın ve faturaya dayalı alacağın likit olduğu gözetilerek icra inkar tazminatı isteminin kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın kabulüne, davalının Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı icra dosyasına vaki itirazının kısmen iptaline, takibin 29.101,31 TL asıl alacak üzerinden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilmek suretiyle devamına,
-Hükmolunan tutarın % 20 ‘si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 1.987,91 TL harçtan peşin alınan 350,01 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.637,90 TL karar harcının ( BAM kaldırma kararı öncesinde 1.358,21 TL’lik harcın tahsili için yazılan 27/02/2019 tarihli harç tahsil müzekkeresinin gözetilmesine) davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvurma harcı, 350,01 TL peşin harç olmak üzere toplam 377,71 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
6-Davacı tarafından yapılan ( Bozma öncesi ) 1.000,00 TL bilirkişi masrafı, 190,00 TL posta masrafı, ( Bozma sonrası ) 211,00 TL posta masrafı, 600,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 2.001,00 TL yargılama giderinden davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının ve delil avansının kullanılmayan kısmının yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır