Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/231 E. 2022/519 K. 19.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/231 Esas – 2022/519
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/231 Esas
KARAR NO : 2022/519
DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/04/2021
KARAR TARİHİ : 19/07/2022
YAZIM TARİHİ : 04/08/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 17.09.2017 tarihinde sürücü …’nun sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halindeyken … plakalı aracın çarpması sonucu çift taraflı yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen kaza nedeniyle … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacı …’in yaralanarak malul kaldığını, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma numaralı dosyasından düzenlenen iddianameye göre …’ın asli kusurlu olarak tespit edildiğini, davacının ise kazanın oluşumunda kusurunun olmadığını, … plakalı aracın 311000039692973 numaralı ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, teminat limitinin 310.000,00 TL olduğunu, Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından düzenlenen maluliyet raporunda davacının maluliyet oranının %6 olduğuna karar verildiğini, davalıların geçici iş göremezlik zararı ve bakıcı giderinden sorumlu olduğunu, hesaplamada TRH 2010 Yaşam Tablosu ile progresif rant yönteminin uygulanması gerektiğini, davalı sigorta şirketine 14.03.2018 tarihinde tazminat talebiyle başvuru yapıldığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50,00 TL sürekli iş göremezlik, 50,00 geçici iş göremezlik ve 50,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 150,00 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden temerrüt tarihi olan 27.03.2018, davalı …’dan kaza tarihi olan 17.09.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan kaza tarihinden işleyecek faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 02/02/2022 tarihli talep artırım dilekçesi ile; sürekli iş göremezlik tazminatını 214.695,33 TL’ye, geçici iş göremezlik tazminatını 5.827,24 TL’ye, bakıcı gideri tazminatını 2.666,25 TL’ye çıkarmıştır.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmadığından dava şartının yerine getirilmediğini, kazaya karışan araçların kusur durumlarının tespitinin gerektiğini, davacının maluliyet oranını belirleyen raporun Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik’e uygun olması gerektiğini, hesaplamanın TRH 2010 Yaşam Tablosu ile %1,8 teknik faiz kullanılarak yapılmasını talep ettiklerini, SGK tarafından yapılan ödemelerin hesaplanan zarardan mahsubu ile hatır taşıması ve müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olabileceğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketinin zaman aşımı itirazı 19/07/2022 tarihli celsede gerekçesi yazılması suretle reddedilmiştir.
Davanın konusu trafik kazasında oluşan yaralanmaya bağlı olarak geçici ve kalıcı iş göremezlik ile bakıcı ihtiyacı nedeni ile doğan zararın ZMMS poliçesi kapsamında giderilmesi ve davalı işletene yönelik maddi ve manevi tazminat istemidir.
Yargılama sürecinde tarafların gösterdiği deliller toplanmış, bu kapsamda maluliyet raporu, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, sigortalı araca ait ruhsat örneği, mali ve sosyal durum araştırması cevabı, SGK’nın geçici iş göremezlik ödemesi yapılıp yapılmadığına dair cevabı, dosyaya kazandırılmış ve mahkememizce atanan kusur bilirkişisinden 02/07/2021 tarihli rapor, aktüer bilirkişiden 04/11/2021 tarihli rapor ve 23/01/2022 tarihli ek rapor alınmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 85. Maddesine göre, bir aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin yaralanmasına veya ölümüne sebebiyet vermesi halinde teşebbüs sahibi ve araç işleteni oluşan zarardan sorumludur. Aynı yasanın 88. Maddesine göre; birden fazla zarar verenin bulunması halinde zarar verenler, zarar görene karşı müteselsilen sorumludur. Yine aynı kanunun 90. Maddesine göre maddi tazminatın biçim ve kapsam ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanunu’nun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Karayolları Mali Sorumluluk Sigortası, KTK gereğince yaptırılması zorunlu bir sigorta olup, sigorta ettiren poliçe ile işletenin hukuki sorumluluğunu belirli limitler içerisinde üstlenmektedir.
Dava konusu kaza olay yeri tespit tutanağına göre, davacının içinde yolcu olarak bulunduğu aracın davalıya sigortalı araç ile çarpışması ve araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralanması şeklinde gelişmiştir.
Düzenlenen kaza tespit tutanağına göre 17/09/2017 tarihinde saat 01:00 sularında davacının yolcu olarak bulunduğu … plakalı araç ile sigortalı … plakalı aracın çarpışması sonucu davacı yaralanmıştır. Sigortalı araç arkadan çarpmış ve diğer araç dengesini kaybederek kaldırıma çıkmış beton duvar ile reklam panosuna çarparak durmuştur. Kaza tespit tutanağı ile belirlenen oluş, kaza sonrası araçta bulunanların beyanları, değerlendirildiğinde sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu görüşü mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile belirlenmiştir. Kazanın oluşu, tanık beyanları gözetildiğinde mahkememizce de sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Sigortalı araç sürücüsünün kimliği belirlenememiş ise de davalı …’ın sigortalı aracın işleteni olması nedeniyle meydana gelen zarardan sorumlu olduğu tartışmasızdır. Karşı araçta yolcu olarak bulunan davacının emniyet kemerinin takılı olmadığına ilişkin kaza sonrası yapılmış bir tespit, yine kaza sırasında araç içinden araç dışına fırladığına ilişkin bir tespit bulunmadığından emniyet kemeri takılmamasına dayalı olarak müterafik kusur indirimi yapılmasına gerek görülmemiştir. Müterafik kusurun varlığı dosyaya giren somut delillerden anlaşılamadığı gibi bu hususta ispat, iddia eden davalılarca yerine getirilmemiştir.
Davalı sigorta şirketi hatır taşımasından bahisle tazminattan indirim talep etmekte ise de sigortalı aracın sürücüsünün tam kusurlu kabul edilmesi, davacının sigortalı araçta değil karşı araçta yolcu olması gözetildiğinde hatır taşıması ilişkisinin olmadığı ve bu nedenle tazminatta indirim yapılamayacağı sonucuna varılmıştır.
Ankara Hacettepe Adli Tıp Ana bilim Dalı Başkanlığınca hazırlanan rapora göre davacının vücut çalışma gücünden %8 nispetinde kaybettiği, 6 ay süreyle iş göremezlik halde kaldığı, 45 gün süre ile başka birinin bakımına muhtaç olduğu tespit edilmiştir. Rapor kaza tarihinde yürürlükte olan “Özürlülük ölçütü, sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmelik” hükümlerine göre düzenlenmiştir.
Davacının tazminata esas geliri dosyaya sunulan bordroları esas alınarak belirlenmiş, net ücreti tespit edilirken yapılan kesintiler eklenmiştir.
Anayasa Mahkemesinin 17/07/2020 tarihli 2019/40 Esas, 2020/40 Karar sayılı ilamı ile, Karayolları Trafik Kanununun 90.maddesinin 1.cümlesinde yer alan ve 92.maddesinin İ.bendinde yer alan düzenlemenin iptal edilmiş olması ve bu iptal sonrası oluşan Yargıtay kararları gözetilerek zarar hesabı yapılırken progresif rant yöntemi kullanılmış ve TRH 2010 yaşam tablosuna göre bakiye ömür belirlenmiştir.
SGK tarafından davacıya ödendiği bildirilen 5.770,43 TL geçici iş göremezlik ödemesi hesaplanan zarardan indirilmiş başkaca indirim sebebi bulunmamaktadır.
Kaza yeni genel şartlar döneminde meydana gelmekle birlikte sigorta şirketinin geçici maluliyete dayalı tazminattan da sorumlu olduğu mahkememizce kabul edilmiştir. Yeni genel şartların A.5.b bendine göre trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık teminatı kapsamında SGK sorumluluğunda düzenlenmiş ise de maddenin lafzından anlaşılması gereken geçici iş göremezliğe dayalı gelir yoksunluğu olmamalıdır. Çünkü ilgili madde giderden bahsetmektedir. Geçici maluliyete dayalı zarar ise bir kazanç kaybı içerdiğinden yapılmış bir giderin tazminin talep edildiği söylenemeyecektir. Bu nedenle geçici maluliyetten kaynaklı gelir kaybının sigorta şirketi sorumluluğunda olduğu mahkememizce kabul edilmiştir.
TBK.56.maddesi uyarınca davalı işletenin manevi tazminat sorumluluğunun bulunduğu gözetilerek davacının kalıcı maluliyet oranı, geçici maluliyet süresi, işletene ait aracın tam kusurlu oluşu davacı ve davalının üst gelir grubunda yer almayışları dar gelirli oluşları gözetilerek 25.000,00 TL manevi tazminatın takdirinin yerinde olacağı değerlendirilmiş ve neticede;
Mahkememizin yukarıda belirtilen kabullerine uygun olarak düzenlenen denetime elverişli kusur ve hesap bilirkişisi raporlarına itibar ile davacının 2.666,25 TL bakıcı gideri, 5.827,24 TL geçici iş göremezlik ve 214.645,33 TL sürekli iş göremezlik zararından kaynaklı tazminata hak kazandığı mahkememizce kabul edilmiş, sigortalı araç ticari nitelikte olmadığından yasal faiz yürütülmüş, davadan önce sigorta şirketine müracaat 14/03/2018 tarihinde yapıldığından ve sigorta şirketi müracaat üzerinden 8 iş günü geçtikten sonra temerrüte düşeceğinden sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi 27/03/2018 olarak, davalı işleten … yönünden ise kaza tarihi olarak belirlenmiş ve bu doğrultuda aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın Kısmen Kabulüne,
214.645,33 TL sürekli iş göremezlik, 5.827,24 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 2.666,25 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 223.138,82 TL’nin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Hükmedilen tutara davalı … yönünden 17/09/2017 tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden 27/03/2018 tarihinden itibaren değişen oranlı yasal faiz işletilmesine,
25.000,00 TL manevi tazminatın 17/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlı yasal faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak davacıya ödenmesine,
Manevi tazminat yönünden fazlaya dair istemin reddine,
2-a)Maddi tazminat yönünden 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 15.242,62 TL harçtan peşin alınan 171,29 TL harç ve 761,79 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 14.309,54 TL karar harcının davalılardan müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
b)Manevi tazminat yönünden 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 1.707,75 TL harcın davalı …’tan alınarak hazineye irat kaydına,
3-a)Maddi tazminat yönünden Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 24.069,72 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
b)Manevi tazminat yönünden Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’tan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 171,29 TL peşin harç, 761,79 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 992,38 TL harcın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 526,20 TL posta masrafı, 2.300,00 TL bilirkişi masrafı, 1.260,00 TL ATK gideri olmak üzere toplam 4.086.20 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davalılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
7-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekillerinin yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/07/2022