Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/169 E. 2021/306 K. 02.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/169 Esas – 2021/306
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/169 Esas
KARAR NO : 2021/306

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2021
KARAR TARİHİ : 02/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 19/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Sahibi olduğu … A.Ş’ye ait o lan tuğla fabrikasının … Toprak Sanayi ve Ticaret A.Ş’ye 22/04/2003 tarihinde 6 yıllığına kiraya verdiğini, fabrikasını kiraya verdiği tarihte elektrik sayıcının kapalı olduğunu, bunun …’a haber verildiğinin, aboneliğin kiracının üzerine yapılmasını istediğini ancak …’ın kiracı üzerine devretmeden abonelik … AŞ nin üzerinde iken fabrikanın kapalı elektriğini açıp kiracıya elektriğin usulsüz kullandırılmaya başlandığını, bu sorumluluğun … ile kiracıya ait olduğunu, bu borcunda kiracının … ile görüşerek üstendiğini, 2003 – 2004 yıllarında kiracının fabrikasını işlettiğini, sadece ilk 3 ay kullandığı elektrik bedelini ödediğini, daha sonra kullanılan elektrik faturalarını ödemediğini, bunun üzerine … tarafından 15/10/2003 tarihinde elektrik kullanımının kesildiğini, kiracının mührü kırarak elektirik kullanımına devam ettiğini, … tarafından fark edilen usulsüz kullanım nedeniyle 18/10/2003 tarihinde elektriğin tekrar kesildiğini, ancak savcılığa herhangi bir suç duyurusunda bulunulmadığını, … şefi …’ın kiracı ile gizli anlaşmasının olabileceğini, daha sonra davacının farkına vardığı bu olayı … Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduğunu, bunun üzerine … Şefi …’ın ceza alarak cezasının kesinleştiğini, ancak 2004 yılında …’ın yine kiracıyı abone yapmadan kapalı olan elektriği açıp kiracıya kullandırmaya devam ettiğini, kiracanın yine faturaları ödememesi üzerine elektriğin kesildiğini, kiracının ise kira müddeti dolmasına 4 yıl olduğu halde fabrikayı terk ettiğini, …’ın ödenmeyen kira borçları nedeniyle davacı şirketi … AŞ adına icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine tarafınca itiraz edildiğini, faturaların kiracıya tebliğ edildiğini, … AŞ adına düzenlenmediğini, Erzurum ….Asliye Hukuk Mahkemesinde itirazın iptali davası açıldığını, mahkeme tarafından faturalar istenildiğinde … tarafından sahte faturaların düzenlendiğini ve bu faturalarında karbon nüshalarının sunulduğunu, bu sahte belgelerin hiç birinde imza olmadığı, taraflarına tebliğ edilmediğinin açıkça ortada olduğundan mahkeme kararının aleyhlerine sonuçlandığını, Ankara …Asliye Hukuk Mahkemesinin …. esas sayılı dosyası ile dava açtığını, Mahkemesince görevsizlik kararı verildiğini, bu sürelerde fabrikanın çalışamadığını, zarar ve ziyanın bilirkişi marifetiyle tespit edilerek davalı kurumdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi davalı tarafa usul ekonomisi gereği tebliğ edilmemiştir.
Dava, alacak istemine ilişkindir.
7155 sayılı Kanun ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren, 5/A maddesi ile getirilen “Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” hükmü uyarınca ”konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda” dava açmadan önce arabuluculuğa başvurmak zorunlu hale gelmiş, eş söyleyişle arabuluculuğa başvurmak dava şartı haline getirilmiş bulunmaktadır.
Dava, alacak davası niteliğinde olup, davacıya arabuluculuk tutanak aslını sunması için 1 haftalık kesin süre verilmiştir. Davacı bu sürede arabuluculuk son tutanağını ibraz etmemiştir.
Davanın, 7155 sayılı kanun ile 6102 sayılı TTK’na eklenen 5/A maddesinin yürürlük tarihi olan 01.01.2019 tarihinden sonra açılmış olduğu, davacıya, 6325 sayılı yasanın 18/A-2 maddesi gereğince verilen kesin süreye rağmen, dava açılmadan evvel arabuluculuğa müracaat edildiğine dair dava dilekçesinde beyan bulunmakta ise de arabuluculuk tutanağının mahkememize sunulmadığı anlaşılmakla, davanın HMK. 114. ve 115. maddeleri gereğince davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın, 6102 Sayılı TTK’nın 5/A ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesi ile HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmının HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/04/2021