Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/137 E. 2021/219 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/137 Esas
KARAR NO : 2021/219

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 22/02/2016
KARAR TARİHİ : 04/03/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/03/2021

Mahkememiz 2016/159 Esas sayılı dava dosyasında görülmekte olan Kayıt Kabul davasında davaya konu alacak yönünden tefrik olunmakla Mahkememizin yukarıda esasına kaydedilerek dosya ele alındı;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili tarafından yürütülmekte olan iş süreçlerinin bilgi sitemleri üzerinden yapılabilmesi amacıyla gerçekleştirilmesi ön görülen Kurumsal Kaynak Planlaması Sistemi Erleştirim Projesi Sözleşmesi 2.019.000 USD bedelle 28/10/2005 tarihinde kuruluşları ve … Şirketi tarafından imzalandığını, proje çalışmalarının 30/11/2005 tarihinde başladığını, iş programına göre projenin bitiş tarihi 19/07/2007 olarak planlanmış iken verilen süre uzatımları ile projenin bitiş tarihinin 06/02/2008 tarihine ötelendiğini, yüklenici firmanın sözleşme kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirememesi nedeniyle gerekli ihtarların yapılmasının ardından yönetim kurulu tarafından 09/06/2011 tarih ve 15-239 sayılı kararı ile sözleşmenin feshedildiğini, fesih kararının yüklenici firmaya bildirildiğini, sözleşme genel koşulları 41.2.3 maddesi uyarınca sistemin yüklenici firma nam ve hesabına teşekküllerince yaptırılacağını ve fesih tarihine kadar firma tarafından yapılan işlerin müvekkiline teslimi ile işlerin tespitinde bulunmak üzere yetkili elemanlarıyla hazır bulunmaları hususunun noter ihtarı ile bildirildiğini ancak davetiyeye icabet edilmediğinden mahkeme marifetiyle tespit yaptırıldığını, anlaşma sağlanamaması üzerine sözleşmenin 6.1 maddesi gereğince Orta Doğu Teknik Üniversitesi’ne uzlaştırıcı başvurusunda bulunulacağının ihtar edildiğini ancak tebliğ olunamadığını, yüklenicinin … Ticaret Mahkemesi’nin 15/02/2012 tarihli kararı ile iflasına karar verildiğini ve iflas idare memurlarına yapılan ihtarnameye binaen iflas idare memuru avukat … ile müflis şirket yönetim kurulu başkanının katılımında ihtarnamede talep edilen hususların müzakere edildiğini, uzlaştırıcı hakem tarafından düzenlenen raporun müvekkilinin evrak kaydına girdiğini, raporun bir örneğinin iflas idaresi memurlarına gönderildiğini, bildirime cevap verilmediğini, alacaklarının iflas masasına kaydı ve teşekküllerine ödenmesine dair 17/11/2014 tarihli dilekçeleri ile … Müdürlüğü’nden talep edildiğini, taleplerinin reddedildiğini belirterek 588.560,90 USD tutarındaki iflas kararının verildiğini, 15/02/2012 tarihindeki Merkez Bankası döviz karşılığı olan 1.040.928,81 TL alacaklarının ihtarname tarihi olan 14/03/2014 tarihinden yapılacak ödeme tarihine kadar işleyecek avans faiziyle birlikte ve 42.480,00 TL uzlaştırıcı hakem ücreti alacaklarının ödeme tarihinden kuruluşlarına yapılacak ödeme tarihine kadar işleyecek yasal faiziyle birlikte kabulü ile iflas masasına kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 04/04/2016 tarihli beyan dilekçesinde; davalı Müflis … Sistem ve Bilg. Tek. A.Ş. hakkında … Ticaret Mahkemesi’nin 15/02/2012 tarih ….sayılı kararı ile iflas kararı verildiğini, tasfiye işlemlerinin Ankara İflas Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile yürütüldüğünü, davacının İflas Müdürlüğü’ne yaptığı alacak başvurusunun reddedildiğini, idare memurlarının vermiş olduğu kararın yasaya uygun olduğunu, iflas idaresi tarafından yapılan inceleme neticesinde alacak talebinin proje üzerindeki bir ihtilaftan kaynaklandığı, ihtilaf konusu üzerinde bir uzlaşmaya varılamadığının tutanak altına alındığı, ihtilafın yargılamayı gerektirdiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.
Dava, alacağın iflas masasına kayıt ve kabulüne ilişkindir.
… Ticaret Mahkemesi’nin … Esas … Karar sayılı ve 15/02/2012 tarihli kararı ile Müflis … Şirketi hakkında iflas kararı verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçmek suretiyle 18/06/2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın 1. Maddesine göre göreve ilişkin kurallar kamu düzenine ilişkin olup, HMK’nın 115/1. Maddesine göre mahkemece dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırılır. Bu nedenle öncelikle mahkememizin görevli olup olmadığı hususu değerlendirilmiştir.
İflas alacağı, masa borcu ve iflastan sonra doğan genel nitelikli alacak olmak üzere üç grup alacak bulunmaktadır.
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 23/11/2015 tarih ve 2014/6942 E., 2015/7535 K., 21/12/2015 tarih ve 351 E., 8323 K. sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere, iflas tarihinden sonra doğan bir alacağın varlığı ve miktarı konusunda bir uyuşmazlık bulunmasa da, masa borcu olup olmadığı yönündeki inceleme, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda iflas masası aleyhine açılan davada genel mahkemelerce tespit edilecektir. Böyle bir davada, davacı, masa alacaklısı olduğunu iddia eden alacaklı, davalı ise iflas idaresidir. Dava sonunda verilen ve uyuşmazlık konusu alacağı masa borcu olarak kabul eden karar, bütün iflas alacaklılarını bağlar. Masa mevcudunun iflas masrafları ve masa borçlarını karşılayamadığı durumlarda bu masraf ve borçlar iflas alacaklıları arasında taksim edilemez. Yargıtayın yerleşik kararları da bu doğrultudadır.
Alacak, iflastan sonra doğmuş ve masa borcu da değilse, sırasına ve esasına itiraz edilebilecek, İİK’nın 235. maddesine dayalı kayıt kabul istemine konu olabilecek müflis borçlarından olmayıp, iflastan sonra doğan ve müflisin genel hükümlere göre sorumlu olduğu ve iflas masasının dağıttığı iflas (garame) hissesi oranında değil, tasfiyede bakiye kalırsa alacaklıya ödenecek olan bir alacak niteliğindedir. İflas tarihinden sonra doğan böyle bir alacağın varlığı ve miktarı konusunda bir uyuşmazlık bulunmasa da, inceleme, şikayet yolu ile icra mahkemesince değil, alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda iflas masası aleyhine açılan davada genel mahkemelerce tespit edilecektir.
Somut olayda müflis şirketin 15/02/2012 tarihinde iflasına karar verildiği, 04/09/2014 tarihli ve 42.480,00 TL bedelli uzlaştırıcı hakem ücreti İİK’nın 235. maddesinde düzenlenen kayıt-kabul istemine konu olabilecek müflis borçlarından olmayıp, iflastan sonra doğan ve müflisin genel hükümlere göre sorumlu olabileceği, iflas masasının dağıttığı iflas(garame) hissesi oranında değil, tasfiyede bakiye kalırsa alacaklıya ödenecek olan genel alacak niteliğindedir.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari dava sayılır. Aynı Yasa’nın 5/1. maddesi uyarınca, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine ve tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalara bakmakla görevlidir.
Bu durumda, dava konusu alacağın iflas alacağı ve masa borcu olmayıp iflas tarihinden sonra doğan genel nitelikli alacak olduğu, dava konusu alacağın niteliği ve davanın da nispi ticari dava olmadığından Asliye Hukuk Mahkemesi’nin davaya bakmakla görevli olduğu anlaşıldığından görev dava şartı nedeniyle davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın niteliği gereği davaya bakmakta görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliği nedeni ile HMK nın 114 ve 115 mad. gereğince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine,
2-Tarafların görevsizlik kararının kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize müracaatı halinde dava dosyasının görevli ANKARA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3-Yargılama giderlerinin HMK’nın 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, tebliğden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu oy birliği ile karar verildi.04/03/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …