Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/127 E. 2021/209 K. 04.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/127 Esas
KARAR NO : 2021/209

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/02/2021
KARAR TARİHİ : 04/03/2021
YAZILDIĞI TARİH : 05/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile Davalı … Ltd. Şti. arasında 24.10.2019 tarihinde bir borç sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre davalı taraf,ın müvekkili şirkete 750.000 TL borç para tahsis ettiğini, müvekkili şirketin 3 taksit halinde geri ödeme yapacağını, ancak gerek tarafların anlaşamaması gerekse davalı yanın 750.000 TL’yi müvekkile vermemesi üzerine söz konusu sözleşmenin hiçbir zaman hayata geçmediğini, Müvekkilinin davalıdan bu sözleşme kapsamında hiç borç almadığını, davalının da müvekkile ödeme yapmadığını, davalı taraf ve müvekkili şirket arasında ticari bir ilişki olmasa da davalı şirket yetkilisi …’ın müvekkili şirketin yetkilisi … ile şahsi ilişkisinin devam ettiğini, davalı şirket yetkilisi …’ın, müvekkili şirket yetkilisi …’den şahsı adına borç para istediğini, …’in de şahsi ilişkilerine binaen kendisine 12.05.2020 tarihinde iyi niyetle para aktarımı yaptığını, …’ın, 20.05.2020 tarihinde bir ihtarname çekerek sözleşmeye ilişkin 01-30 Nisan 2020 vadeli ilk taksit tutarının eksik yatırıldığından bahisle müvekkilin sözleşmeden kaynaklı borcunu ödemesini talep ettiğini, Müvekkilinin 27.05.2020 tarihli cevabi ihtarında da davalıya, müvekkili şirketin bir borcunun olmadığını, aksine davalı şirket yetkilisi …’ın …’e borcu olduğu hususun ayrıntıyla açıklandığını, bunun üzerine davalı tarafın yine haksız ve kötü niyetli olarak … Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlattığını, Müvekkili, aleyhine başlatılan icra takibinden banka hesaplarına haciz tesis edilmesi üzerine haberdar olduğunu, davalı tarafın bir mizansen kurgulamış, müvekkili şirket yetkilisinin iyi niyetini kullanarak müvekkili şirketi hiçbir zaman hayata geçmemiş olan sözleşme dolayısıyla borçlu ve borcunu eksik ödemiş gibi gösterdiğini belirterek müvekkili şirketin davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine, … Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına yapılacak ödemelerin davalıya ödenmemesi ve takibin durdurulmasına, haksız hacizlerin kaldırılması için öncelikle teminatsız olarak, aksi kanaatte olunması halinde mahkemenizce uygun görülecek bir teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı verilmesine, … Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibinin iptaline, haksız ve kötü niyetle icra takibi yapan davalı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi usul ekonomisi gereğince tebliğe çıkarılmamıştır.
Dava, Menfi Tespit istemine ilişkindir.
7155 sayılı Kanun ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren, 5/A maddesi ile getirilen “Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” hükmü uyarınca ”konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkındaki ticari davalarda” dava açmadan önce arabuluculuğa başvurmak zorunlu hale gelmiş, eş söyleyişle arabuluculuğa başvurmak dava şartı haline getirilmiş bulunmaktadır.
Dava, Tazminat davası niteliğinde olup, davanın, 7155 sayılı kanun ile 6102 sayılı TTK’na eklenen 5/A maddesinin yürürlük tarihi olan 01.01.2019 tarihinden sonra açılmış olduğu, davacıya, 6325 sayılı yasanın 18/A-2 maddesi gereğince 1 haftalık kesin süre verildiği, davacı vekilince 04/03/2021 tarihli dilekçe ile arabuluculuk başvurusu yapılmadığı yönünde beyanı verdiği anlaşılmakla, davanın HMK. 114. ve 115. maddeleri gereğince davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın, 6102 Sayılı TTK’nın 5/A ve 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesi ile HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşin yatırılan 4.320,61 TL’nin mahsubu ile bakiye 4.261,31 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmının HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde, davacıya iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/03/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı