Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/97 E. 2022/182 K. 09.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/97 Esas
KARAR NO : 2022/182
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/02/2020
KARAR TARİHİ : 09/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının davalı ile sözlü anlaşma yaparak 30/07/2019 tarih ve 10589 sayılı faturada yer alan mal ve hizmetleri davalıya satmış ve teslim etmiş olduğunu, gerekli montaj ve imalatları da gerçekleştirdiğini, bu kapsamda söz konusu faturanın davalıya teslim edildiğini ancak, davalının fatura bedelini ödemediğini, mevcut olan bu alacağı tahsil etmek amacı ile Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine başlandığını, borçlunun 23/12/2019 tarihinde ödeme emrine itiraz ettiğini, bu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, fatura konusu mal ve hizmetlerin davalıya teslim edildiğini, davalının da faturayı alarak kayıtlarına işlediğini, taraflara ait defter kayıtları üzerinde inceleme yapıldığında, faturanın kayıtlara işlendiğinin görüleceğini, fatura içeriğine itiraz etmeksizin, faturayı kabul edip, kayıtlarına işleyen davalının borcunu kabul ettiğini ayrıca, tarafların BA-BS formları da celp edildiğinde, tarafların işbu faturayı vergi dairesine de bildirdiğinin tespit edilebileceğini, bunun yanında fatura konusu mal ve hizmetlerin teslim edildiğine dair delillerinin de mevcut olduğunu, gerekli görülürse keşif de yapılarak, faturalardaki mal ve hizmetlerin yerine getirildiğinin tespit edilebileceğini ayrıca, davalının takibe itiraz ettikten sonra (16/01/2020 tarihinde) davacıya 4.000 TL/’lik kısmi ödeme yaptığını, bu ödeme de davalının fatura konusu mal ve hizmetleri aldığını, borçlu olduğunu bildiğini ve kabul ettiğini gösterdiğini, her ne kadar banka makbuzunda işlem açıklaması olarak “76.01.2020 tarihli senet Ödemesine istinaden” denilmişse de, taraflar arasında böyle bir senet alacağı olmadı ğını, davacının davalıdan fatura alacaklısı olduğunu belirterek davanın kabulü ile Davalının Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı icra takibine haksız ve yersiz olarak yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhinde asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER
-Tarafların ticari defterleri, icra takibine konu fatura,
-Dosya SMM bilirkişiye tevdi olunmuş bilirkişi raporunda; Davacı şirketin 2019 yılına ait ticari defterlerinin yasal süresi içerisinde açılış – kapanış tasdiklerinin yapıldığı, davalı şirketin 2019 yılına ait ticari defterlerinin yasal süresi içerisinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, davacı şirket tarafından davalı firmaya düzenlenen ve dava konusu yapılan 1 adet toplam 40.000,00.-TL tutarındaki faturanın davacı şirket ve davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve bu yönde taraflar arasında bir uyuşmazlık olmadığı, uyuşmazlığın ödeme/tahsilat kısmında olduğu, davacı şirketin (11/12/2019) takip tarihi itibari ile davalı şirketten yaptığı herhangi bir tahsilat olmadığı dolayısı ile, davacı şirketin takip tarihi itibari ile 40.000,00.-TL tutarında davalıdan alacaklı olduğu, davalı şirket kayıtlarına göre ise, 05.12.2019 tarihinde 40.000,00.-TL tutarında 2020 Vadeli Senet Ödemesi açıklaması ile davacı şirketin cari hesabının kapandığı, bakiye alacak bulunmadığı, davalı şirket ticari defterlerine göre, davacıya yapılan 40.000,00.-11. bedelli Senet Ödemesine ilişkin Senet Fotokopisi, Ödeme Dekontu talep edilmiş ise de, tarafıma bu yönde her hangi bir ibraz yapılmadığı, tazminat talebinin sayın mahkemenin takdirinde olduğu, sonuç ve kanaatine varılmıştır.
-Dosya SMM bilirkişiye tekrar tevdi olunmuş bilirkişi ek raporunda; Davalı şirket vekili tarafından dosyaya ihraz edilen ve detayı tablo halinde arz edilen ödemelere ilişkin olarak; Davalı şirketin takip tarihi (11/12/2019) itibari ile davacı şirkete yaptığı ödeme tutarının 4.000,00.-TL olduğu, buna göre davacı şirketin (11/12/2019) Takip tarihi itibari ile (40.000,00-4.000,00)- 36.000,00.-TL tutarında davalı şirketten alacaklı olduğu, diğer taraftan, davalı şirketin takip tarihinden sonra da ödemeler yaptığı ve 10 adet ödeme tutarının toplam 40.000,00.-TL olduğu tespit edilmiştir şeklinde rapor düzenlenmiştir.
-Dosya takip tarihinden sonra yapılan 9 adet 4.000,00’er TL’lik ödemeler yönünden faiz hesabı yapılmak üzere hesap uzmanı bilirkişiye tevdi olunmuş bilirkişi raporunda; Davacının davalıdan 30/07/2019 tarih ve 10589 sayılı fatura sebebiyle 40.000 TL alacaklı olduğu, anılan faturaların mali müşavir tarafından hazırlanan 28.12.2020 kök ve 20.04.2021 tarihli bilirkişi raporlarında her iki tarafın da ticari defter ve kayıtlarında yer aldığının belirtildiği, Ankara …İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra takibine konu 30/07/2019 tarih ve 10589 sayılı faturanın davacı tarafından davalıya ne zaman tebliğ ettiğine dair dosyada bir delil mevcut olmadığı, Mali Müşavir …nun 28.12.2020 Tarihli Bilirkişi Raporunda davalının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde söz konusu faturanın yevmiye defterine 31.07.2019’tarihinde işlemiş olduğu ve Vergi Dairesine BA formu ile beyan edildiğinin tespit edildiği, bu durumda fatura bedelinin ödenmesi gereken tarih/vade/muacceliyet tarihinin 8 gün sonrası 08.08.2019 Perşembe günü olduğu, diğer bir deyişle davalı ticari defterlerine kayıt altına aldığı 30/07/2019 tarih ve 10589 sayılı fatura bedeli olan 40.000 TL’ yi 08.08.2019 tarihinde davacıya ödemesi gerektiği ancak dosya kapsamına göre bu tarih itibariyle herhangi bir ödeme yapmadığı görüldüğünden davalının 08.08.2019 günü temerrüde düşmüş olduğu ve bu tarihten itibaren başlayarak ticari temerrüt faizi ödemesi gerektiği, davalının 40.000 TL borcunu 4.000’er TL şeklinde 10 ayrı tarihte (birisi icra takip tarihinden önce) toplam 40.000 TL şeklinde davacının hesabına geç olarak ödemiş olduğu, ödeme tarihleri, değişen oranlarda temerrüt faiz oranları da dikkate alınarak terditli şekilde asıl alacaklara faiz işletilerek ödemelerden öncelikle B.K 100 maddesi gereği işleyen faiz miktarı düşülmek suretiyle davalının son kısmi ödeme tarihi olan 22.12.2020 itibariyle 7.484,52TL asıl alacak borcu kaldığının hesaplandığı, faiz miktarları öncelikle düşüldüğünden davalının faiz borcunun bulunmadığı ancak 7.484,52 TL asıl alacak miktara 22.12.2020 tarihinden tahsil tarihine kadar ticari temerrüt faizinin işletilebileceği, davacının, davalı tarafından kendisine yapılan ödemelerdeki dekontlarda “senet borcu” açıklamasının bulunduğunu, ödemelerin fatura alacağına ilişkin olmadığı beyan ve itirazlarının hukuki değerlendirmesinin Mahkemeye ait olduğu, yine alacağın likit olup olmadığı ve bunun sonucunda davacının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebi değerlendirmesinin de Mahkemeye ait olduğu, görüş ve kanaatine varılmıştır.
Dosya tekrar hesap bilirkişiye tevdi olunmuş, davalının temerrüt tarihinin takip tarihi olduğu ihtimali göz önünde bulundurularak ek rapor tanzimi istenilmiş, bilirkişi ek raporunda; Davalının icra takip öncesi ve sonrası toplam 40.000 TL borcunu davacıya 10 eşit taksit halinde ödemiş olduğu, icra takip tarihi 11.12.2019′ un temerrüt tarihi olarak kabulü halinde işleyen faizler terditli olarak, icra takip talebinde TBK 100. Maddesi gereğince kısmi ödemeler öncelikle varsa işlemiş faiz, masraf ve ferilerine mahsup edileceği göz önüne alınarak yapılan hesaplamada davalının davacıya son ödenen taksit tarihi 22.12.2020 itibariyle 4.091,94 TL borcunun bulunduğu, tarafların kök rapora olan itirazlarındaki (davacının icra inkar tazminatı ve lehine taktir edilecek vekalet ücreti, davalının ise borçlarını ödediklerinden borcunun bulunmadığı) hususların hukuki tayin ve taktiri Mahkemeye ait olduğu, tespit edilmiştir. Şeklinde rapor düzenlenmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE

Dava faturaya dayalı icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davalının icra takibinden önce ve sonra yapmış olduğu ödemelerden taraflar arasındaki hukuki ilişkinin varlığı kabul edilmiştir.
Davalı icra takibinden önce temerrüte düşürülmediğinden icra takibine konu 2.158,36-TL faiz alacağından sorumlu olmadığı kabul edilmiştir.
Davalının yapmış olduğu ödemelerin değerlendirilmesinde: icra takibinden önce yapılan 4.000,00-TL asıl alacaktan düşülmüş, icra takibiyle beraber kalan 36.000,00-TL’ye faiz işletilmiş, davalının yapmış olduğu ödemeler önce faizden düşülüp, kalan miktara devam eden ödemeye kadar faiz işletilmiştir. Davalı ödemelerinden dava tarihi ile aynı gün olan 18/02/2020 tarihinde yapılan ödemede davadan önce yapılmış kabul edilerek; dava tarihi itibariyle davacı alacağının 29.233,44-TL olduğu kabul edilmiştir.
Her dava açıldığı şartlara göre sonuçlandırılacağından davalının dava tarihinden sonra yapılan yedi adet 4.000,00-TL’lik ödemelerin infazda dikkate alınmasına ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulüne,
Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasına vaki itirazın 29.233,44 TL üzerinden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına,
Dava açıldıktan sonra yapılan ödemelerin infazda dikkate alınmasına,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.996,94 TL harçtan, dava açılışında alınan 440,86 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 1.556,08 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 308,74-TL’sinin davacıdan; 1.011,26-TL’sinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4-Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 54,40 TL başvurma harcı, 153,75 TL tebligat ücreti, 800,00 TL bilirkişi ücreti, toplamı 1.008,15 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 772,35 TL’si ile dava açılışında alınan 440,86 TL peşin harç toplamından oluşan 1.213,21 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalının yargılama sırasında yapmış olduğu 700,00 TL bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam 700,00 TL yargılama giderinden davanın ret oranı dikkate alınmak suretiyle 163,72 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8- Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
09/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır