Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/92 E. 2021/395 K. 28.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/592 Esas
KARAR NO : 2021/327

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/10/2019
KARAR TARİHİ : 15/04/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24.04.2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalının kardeş olduklarını, Müvekkilinin 2017 Ekim ayında dava dışı babası …’in kendisine genel vekalet vermesinden dolayı babasının inşaat işleriyle ve diğer işleriyle de ilgilenmekte olduğu için abisi olan davalıdan Mayıs 2018 ve Temmuz 2018’de 30.000,00 USD tutarında 2 defa borç para aldığını, borç karşılığında davalı tarafından zorla faiz uygulatılması sonucunda tarafların 39.000,00 USD tutarında iki senet düzenlediklerini, daha sonrasında davalının bu senetlere de zorla faiz işleterek müvekkilden 50.000,00 USD tutarında 2 senet aldığını ve önceden almış olduğu senetleri iade ettiğini, davacının söz konusu senetlerin karşılığını menkul ve gayrimenkuller ile ödediğini, davalının daha sonra gayrimenkulleri zarara uğradığını belirterek geri vermek istediğini, bunun karşısında güvence olması adına, müvekkilini manevi olarak kandırarak 150.000,00 USD teminat senedi aldığını, söz konusu senedin teminat senedi olduğunun ispatı için de davalı şahsi WhatsApp hesabı üzerinden senedin teminat olarak verildiğini, herhangi bir işleme verilmeyeceğine dair yazmış olduğu kağıdın fotoğrafını müvekkile gönderdiğini, ancak davalı zor durumda ve faiz getirisinden zararda olduğu iddiasıyla 75.000.00 TL daha alarak teminat senedini vereceğini ve bütün bu işlerin biteceğini belirtmesi üzerine, müvekkilinin babası aracılığı ile 75.000,00 TL tutarı davalıya ödeyerek teminat senedini geri aldığını ancak daha sonra müvekkili aleyhine 150.000,00 USD tutarında … Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası icra işlemi başlatılması üzerine kendisine teslim edilen teminat senedinin ….Mahkemesine … E. Sayılı dosyasında kullanılan şikayet neticesinde ve Ankara CBS …. Sor. Dosyasında verilen senedin fotokopi olduğunun ortaya çıktığını, davacının davalıya borcu bulunmadığını, borcunu ödemiş olduğunu, müvekkilinin davalıya olan borcunu ödediğine dair tanıklar bulunduğunu ileri sürerek, … Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası kapsamında borçlu olunmadığının tespitine, Aksi halde ve her hâlükârda … Müdürlüğünün … E. Sayılı konu senedin teminat senedi olmasının tespitine ve teminat senedi ile Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılamayacağından takibin iptaline, Alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla davalının kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; Davanın usul ve esastan reddi gerektiğini, davacının kendisine verilen borcu ödememesi üzerine … Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe karşı Ankara ….İcra Hukuk Mahkemesi’nin …. E. Sayılı dosyası ile davacı tarafından şikayet hakkı kullanıldığını, mahkeme tarafından davanın reddine dair karar verildiğini, karar gerekçesinde ödeme emrinin 01.06.2019 tarihinde tebliğ edildiği itirazın ise 28.06.2019 tarihinde yapıldığı belirtilerek davanın süresinde açılmaması nedeniyle reddine karar verilmiş olduğunu, bu süreç içerisinde … Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında mevcut alacağın tahsili amacıyla haciz mahaline gidildiğinde, davacı taraf borcunun olduğunu ödemek istediğini belirtmesi üzerine haciz işlemlerine son verilmiş ve davacı bu konuda ekte sunulan taahhütnameyi İcra Memuru huzurunda vermiş olduğunu, Taahhütnamedeki borcunu ilk başlarda düzenle ödeyen davacının bu süreç içerisinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunarak senedin sahte olduğunu iddia ettiğini, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma numarasına kayıtlı soruşturma dosyasında iş bu dava dilekçesinde bahsi geçen tüm hususlar iddia edilerek suç duyurusunda bulunulduğunu, bu dosyada suçun konusunun tefecilik yapmak ve bedelsiz senedi kullanmak olduğunu, yapılan soruşturmada ” somut olaya yönelik yapılan müracatın ilk müracat olmadığı, müşteki vekilinin şüpheliye izaf ettiği tefecilik suçu yönünden 150.000,00- usd lik senedin ilk borç ilişkisinin devamı olmadığı, müşteki ile şüpheli arasındaki alacak ve borç ilişkisi bittikten sonra müştekinin şüpheliye verdiği hatır senedinin içeriğinin doğru olup olmadığı hususunun bedelsiz senedin kullanılması suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiği” belirtilerek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, müvekkilinin, davacıya borç verdiğini ve karşılığında davacının düzenlediği senedi aldığını, alınan bilirkişi raporunda iki senet üzerindeki yazı ve imza örneklerinin davacının eli ürünü olduğunun belirlendiğini, davacının tanık dinletmesine hiçbir şekilde muvafakatleri olmadığını, üzerinde 150.000,00- usd ‘lık senedin ödendiğine ilişkin kayıt bulunmayan evrakların davada delil olarak kullanılmasına muvafakatimiz olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
DELİLLER
-… Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası
-Ankara …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin …E. Sayılı dosyası
-Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına ait sayılı soruşturma dosyasında verilen KYIK karar örneği
-Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına ait sayılı soruşturma dosyasında verilen KYOK karar örneği

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, icra takibine karşı açılan, kambiyo senedi nedeni ile borçlu olunmadığının tespiti davasıdır.
Uyuşmazlığın çözümü için senede karşı senetle ispat kuralı, bononun hukuki niteliğine ilişkin kuralların bir arada irdelenmesi gerekmektedir.
İspat yükünü düzenleyen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 190.maddesine göre “ (1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
(2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”
Senetle ispat kuralı ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda (HMK) 201. maddede yer almakta olup, buna göre; senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen, senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemlerin kanunda belirtilen miktardan az bir miktarda olsa bile tanıkla ispat edilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 72. maddesine göre ise; borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığının tespiti için menfi tespit davası açabilecektir.
Davanın açıldığı tarih itibari ile yürürlükte bulunan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 776. maddesine göre bono veya emre yazılı senet, senet metninde (bono) veya (emre yazılı senet) kelimesini ve senet Türkçe’den başka bir dilde yazılmışsa o dilde bono veya emre yazılı senet karşılığı olarak kullanılan kelimeyi, kayıtsız ve şartsız belirli bir bedeli ödemek vaadini, vadeyi, ödeme yerini, kime ve kimin emrine ödenecek ise onun adını, düzenlenme tarihini ve yerini, düzenleyenin imzasını içermelidir. Sıralanan bu kayıtlar bononun zorunlu ve geçerliliğini etkileyecek olan zorunlu unsurlardır.
Bonoyu düzenleyen borçlunun ödeme vaadini içeren bir tür kambiyo senedi olan bonoda taraflar 776. maddede belirtilen şekli koşulların yanında bononun ihdas nedeni (malen/nakden ya da teminat kaydı ile alındığını), uyuşmazlık durumunda aralarındaki anlaşmaya göre yetkili olacak mahkeme, faiz gibi bononun geçerliliğine etki etmeyecek ihtiyari unsurları belirleyerek senede ekleyebilirler.
Sıralanan şekil şartlarından da anlaşıldığı üzere, kambiyo senetleri temel hukuki ilişkiden bağımsız bir nitelik taşır ve soyut bir borç ikrarı içerir. Bu nedenle de bono düzenlenirken temel ilişkinin kaynağına yönelik “bedelin malen-nakden ya da teminat olarak alındığına” ilişkin ibarelerin senede yazılması zorunlu değildir. Taraflar bu ibareleri ticaret hayatındaki olası bir uyuşmazlık durumunda ispat hukukunda karşılaşabilecekleri zorlukları daha kolay aşmak amacıyla ihtiyari olarak kayıt altına almaktadırlar. Yoksa elbette ki bu kayıtlar bağımsız borç ikrarı içeren senetlerin niteliğine etki etmemektedir.
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler ışığında gerçekleşen somut olay değerlendirildiğinde ;
Davacı eldeki davada, davaya konu bononun teminat senedi olarak verildiğini ileri sürmekte olup, menfi tespit davalarında kural olarak davalı alacaklı alacağını ispatla yükümlü ise de, takibe konu bono kambiyo senedi vasfında olup illetten mücerret olduğu, bu durumda bonodan dolayı borçlu olunmadığına dair ispat yükümlülüğünün davacıya ait olduğu anlaşılmaktadır. Senede karşı senetle ispat kuralı gereğince, davacı borçlunun, takip ve dava konusu edilen bononun teminat olarak verildiğini yazılı delille kanıtlaması gerekmekte olup, teminat iddiasının senet metninden anlaşılamadığı gibi davacının ileri sürdüğü ”teminat senedi iddiasını” dosya kapsamına göre ispatlayamadığı anlaşılmaktadır.
Davacı vekilince tarafların kardeş oldukları belirtilerek tanık deliline dayanıldığı anlaşılmış ise de; Yerleşik yargısal kararlarda vurgulandığı üzere, tarafların kardeş olmakla birlikte aralarındaki ilişkinin senede bağlanmış olduğu, senede bağlanan hususlarda ileri sürülen iddianın ise senetle ispatı gerektiği, davalı tarafça da tanık deliline muvafakat edilmediği anlaşılmakla davacın bu yöndeki talebine itibar etmem olanaklı görülmemiştir.
Bununla birlikte, davacı-borçlu aleyhine davalı-alacaklı tarafından başlatılan Ankara 14.İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasında; 10.07.2019 Tarihinde yapılan fiili haciz işlemi esnasında davacı borçlunun ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin alacaklıya ödeme yapacağını belirttiği gibi, icra takip dosyasına sunulan 19.07.2019 tarihli dilekçesi ile de ödeme taahhüdünde bulunduğu, eldeki davanın ise bu tarihten sonra 25.10.2019 tarihinde açılmış olduğu, buna göre davacı tarafça kabul edilen bir borca ilişkin olarak menfi tespit davası açılamayacağı kanaatine varılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekilince, davaya konu iddialarla ilgili olarak suç duyurunda bulunulduğu, yürütülen soruşturma dosyaları mevcut olduğu ileri sürülmüş ise de; dosya içerisine getirtilen soruşturma dosya içeriklerinde, davalı tarafça eldeki dosyada ileri sürülen savunmaların tekrar edilerek davacıya borç olarak verilen para karşılığında senedin alınmış olduğunun belirtilmiş olduğu, yapılan soruşturmalar neticesinde, davalı hakkında Tefecilik, bedelsiz kalan senedi kullanmak suçlarından takipsizlik kararları verilmiş olduğu belirlenmiştir.
Hal böyle olunca, davacının eldeki davada, davalı tarafça aleyhinde başlatılan … Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına esas senedin teminat senedi olduğu iddiasını kanıtlayamadığı anlaşılmakla davanın reddine, davalı tarafça cevap dilekçesinde kötüniyet tazminatı talebinde bulunulmadığı gibi, yasal koşulların da bulunmadığı anlaşılmakla, kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hükmün tesisi yoluna gidilmiştir.
HÜKÜM ; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davanın reddine
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin yasal koşullar oluşmadığından reddine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 14.831,81 TL harçtan mahsubu ile bakiye 14.772,51 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 60.475,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-HMK 333. maddesi gereğince gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerin ve asıl tarafların yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/04/2021

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı