Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/667 E. 2021/458 K. 17.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/667 Esas
KARAR NO : 2021/458

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2020

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/08/2020
KARAR TARİHİ : 17/06/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 01/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ile müvekkili şirket arasında 15/05/2020 tarihinde satış sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmenin konusunun müvekkilinin yurt dışından ithal ettiği ve sözleşme ekinde özellikleri belirtilen makinenin satışı, makine setinin kurulması, garantisi ve servis hizmeti verilmesi olduğunu, sözleşmenin 4. maddesinde sözleşme bedelinin KDV hariç 185.000,00 USD olduğu, bedelin 92.500,00 USD’lik kısmının peşin ödeneceği, geri kalan bedelin ise makinenin sözleşmeye uygun teslimi, montajı ve devreye alınarak çalışır hale getirilmesinden sonra ödeneceğinin belirtildiğini, davalı yanca 20/05/2020 tarihinde 92.500,00 USD peşinat alarak müvekkiline ödendiğini, müvekkilinin sözleşmeye uygun şekilde makineyi davalıya teslim edip 17/06/2020 tarihli 1.492.669,91 TL bedelli fatura düzenlendiğini, davalının halen makineyi kullanıp üretim yaptığını, makinenin çalışır vaziyette teslimine rağmen geri kalan 92.500,00 USD’nin müvekkiline ödenmediğini, icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek davalının … Müdürlüğü’nün … E sayılı icra takip dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde; taraflar arasında imzalanan satış sözleşmesinin 4. maddesi gereği sözleşmenin imzalanmasından sonra müvekkili şirket tarafından davacının banka hesabına 92.500,00 USD ödeme yapıldığını, kararlaştırılan bedelin kalan kısmının ödenmesinin ”makinelerin sözleşme hükümlerine uygun teslimi, montajı ve devreye alınarak çalışır hale getirilmesi karşılığında” yapılacağını, ancak davacı tarafından makinelerin sözleşmede belirtilen şartlara uygun olarak çalışır vaziyette belirlenen vade tarihinde müvekkili şirkete teslim edilmediğini, bunun üzerine 08/06/2020 tarihinde noter aracılığıyla davacıya ”makinelerin ivedi çalışır hale getirilmesi ihtarı” içerikli ihtarname gönderildiğini, davacı tarafından ihtarnamenin gereklerinin yerine getirilmediğini, 11/06/2020 tarihli ihtarname ile davacının makinelerin 5 gün içinde çalışır vaziyete getirilmesi aksi takdirde sözleşmeden dönüleceği ve uğranılan kar kaybından doğan zararın giderilmesinin ihtar edildiğini, davacı şirketin temerrüdünün oluştuğunu, TBK 118. maddesine göre temerrüde düşen borçlunun, temerrüde düşmede kusuru olmadığını ispat etmedikçe borcun geç ifasından dolayı alacaklının uğradığı zararı gidermekle yükümlü olduğunu, davacının makinelerin geç teslim edilmesi sebebiyle müvekkilinin uğradığı zararı gidermediğini, vade tarihinden sonra teslim edilen makinelerin sözleşmede belirlenen şartlara uygun olarak gereği gibi çalışmadığını, sözleşme hükümlerine göre sözleşmenin kendiliğinden ortadan kalktığını bildirerek davanın reddini ve tazminata karar verilmesini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalı arasında 15/05/2020 tarihinde satış sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin tarafların yükümlülüklerini düzenleyen 3. maddesinde satıcının müvekkiline satılan makine ve ekipmanın kurulması, çalışır halde teslim edilmesi ve ayarlarını müvekkilinin yetkilendireceği 1-2 çalışana eğitim vermekle sorumlu olduğuna dair düzenlemenin yer aldığı, 3.A.4. maddesi ile satıcının sözleşmede belirtilen yükümlülüklere uymaması veya herhangi bir şekilde sözleşme koşullarını yerine getirmemesi halinde satıcının sözleşmenin kendiliğinden ortadan kalkacağını kabul ve taahhüt ettiğini, müvekkilinin sözleşme bedelini 92.500,00 USD’lik kısmını sözleşmenin imzalanmasından sonra peşinat olarak davalının banka hesabına yatırdığını, sözleşme bedelinin kalan kısmının ödemesinin ise sözleşmede makinelerin sözleşme hükümlerine uygun teslimi, montajı devreye alınarak çalışır hale getirilmesi karşılığında ve müvekkilinin makineyi çalıştırıp test ederek onaylamasından sonra ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ilgili makineler davalı tarafından sözleşmede belirtildiği şekilde 29/05/2020 tarihine kadar çalışır vaziyete getirilmediğini, keşide olunan ihtarnamelerde makinelerin ivedi şekilde çalışır hale getirilmesi, aksi halde sözleşmeden dönüleceği, kar kaybı ile diğer zararların tazmini için yasal yollara başvurulacağının bildirildiği, tüm ihtarnamelere rağmen davalı tarafın borcunu gereği gibi yerine getirmediğini, bu nedenle müvekkilinin aynen ifa ve gecikme tazminatını tahsili amacıyla işbu davanın açıldığını bildirerek şimdilik 1.000,00 TL olmak üzere makineleri çalışır hale getirilmediği süreçte oluşan zararın temerrüt tarihinden işleyecek avans faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 17/08/2020 tarihli dilekçesinde de dava değeri olarak 92.500,00 USD ve 1.000,00 TL üzerinden dava harcının hesaplanması talep edilmiş ve eksik harç ikmal edilmiştir.
Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde; Taraflar arasında 15/05/2020 tarihli satış sözleşmesi yapıldığını, sözleşmenin eki olan ödeme şartlarında ön ödemenin (peşinat) 15/05/2020 tarihinde ödenmesi şartıyla teslimatın 29/05/2020 tarihinde yapılacağının belirtildiğini, davacı yan ön ödemeyi 20/05/2020 tarihinde 5 gün geç ödemesine rağmen müvekkilinin sözleşmede kararlaştırılan sürede makineye 29/05/2020 tarihinde davacı yana teslim ettiğini, davacı şirket yetkilisi 03/06/2020 tarihinde sosyal medya hesabından maske imalatlarının bu tarihi itibarıyla başladığını paylaşıp makinelerin üretim yaptığına ilişkin fotoğraflar yayınladığını, 03/06/2020 tarihinde üretime başlayan davacı yan üretime başladıktan 5 gün sonra 08/06/2020 tarihinde ihtarname keşide ederek makinenin çalışır hale getirilmesinin ihtar edildiğini, 11/06/2020 ve 02/07/2020 tarihli ihtarname ile günlük kar kaybının olduğunu ve ödenmesini ihtar ettiğini, davacının üretime başlamasına rağmen ihtarnameler keşide ederek geri kalan bedeli ödememek için yasal zemin oluşturmaya çalıştığını, sözleşme gereğince makinenin çalışır halde geri kalan bedeli halen ödemediğini, bu sebeple davacı aleyhine … Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasında takip başlatıldığını ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Asıl dava; taraflar arasında akdedilen 15/05/2020 tarihli nitelikli satış sözleşmesinden kaynaklanan bakiye makine bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali, birleşen dava ise satış sözleşmesine istinaden ödenen (kısmi) bedelin ve makinelerin süresinde çalışır hale getirilmediği süreçte oluşan zararın tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların dosyaya kazandırdığı deliller çerçevesinde yapılan incelemede;
Taraflar arasında ”Satış Sözleşmesi” başlıklı nitelikli satış sözleşmesinin 15/05/2020 tarihinde akdedildiği, işbu sözleşmenin konusunun satıcı tarafından ithal edilmekte olan sözleşme ekindeki teknik özellikler, kapasitesi yazılmış makine setinin müşteriye kurulması, garanti servis ve ödeme koşullarını içerdiği, satıcının müşteriye sattığı makine ve ekipmanın kurulması, çalışır halde teslim edilmesi, kullanım ve ayarlarını müşterinin yetkilendireceği 1-2 elemana eğitim vermekle sorumlu olduğu, teslim edilen makinenin üretim ve montajından kaynaklanan hatalar, 1 yıl boyunca garanti altında tutacağını taahhüt ettiği, satıcının belirlenen yükümlülüklerine uymaması veya herhangi bir şekilde sözleşme koşullarını yerine getirmemesi halinde sözleşmenin kendiliğinden kalkacağının kabul ve taahhüt edildiği, müşterinin sözleşmenin imzalanmasına müteakip peşinat, aynı gün içerisinde satıcıya ödeyeceği, sözleşme konusu makinelerin sözleşme hükümlerine uygun teslimi, montajı ve devreye alınarak maske standartlarına uygun ve rijit hale getirilmesi karşılığında satıcıya toplam 185.000,00 Amerikan Doları ödeme yapılacağı, 92.500,00 Amerikan Dolarlık kısmının işbu sözleşmenin imzalanmasından sonra peşinat olarak, kalan kısmının ise makinelerin sözleşme hükümlerine uygun teslimi, montajı ve devreye alınarak çalışır hale getirilmesi karşılığında ve müşterinin makineyi çalıştırıp test ederek onaylamasından sonra ödeneceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.
Sözleşme eki teknik şartnamede; makinenin MBTL-ZTK01 (Üretim kapasitesi 3000 adete kadar) MBTL-ZTK02 (Üretim kapasitesi 4800 adete kadar) model numarası ile makine boyutları ile, kurulum için makineler arasındaki boşluk, bağlantı-güç, güç tüketimi, güç hava baskısı, çalışma şartlarının yer aldığı görülmüştür.
17/06/2020 tarihli irsaliyeli faturanın KDV dahil 218.300,00 USD’nin TL karşılığı 1.492.669,91 TL alacak düzenlendiği anlaşılmıştır.
Asıl davada davalı birleşen davada davacı …. A.Ş tarafından keşide edilen Ankara 18. Noterliğinin:
-8 Haziran 2020 tarihli ihtarnamesinde, makinelerin sözleşmede kararlaştırıldığı şekilde çalışır hale getirilmesini, aksi takdirde tek taraflı olarak feshedilebileceği ve zararın tazmini amacıyla yargı yoluna başvurulacağı,
-11 Haziran 2020 tarihli ihtarnamesinde ”sözleşme konusu makinelerin en geç 29/05/2020 tarihinde çalışır vaziyette teslim edilmesi gerekirken; makineler çalışır hale getirilmediğinden beş gün içerisinde makinelerin çalışır hale getirilmesi, aksi takdirde sözleşmenin haklı nedenle feshedilerek makinenin kullanılmayan süreçte oluşan kar kaybı ve diğer zararlarının tazmininin talep edileceği,
-18 Haziran 2020 tarihli ihtarnamede ise e-faturaya yönelik itiraz ve iadesinin ihtar olunduğu anlaşılmıştır.
TTK’nın 23/c maddesinde: “… c) Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.” hükmü yer almaktadır.
Somut olaya gelince; taraflar arasında akdedilen 15/05/2020 tarihli satış sözleşmesi hükümlerine göre ; asıl davada davacı birleşen davada davalı satıcı … Bilişim Elektronik ve Kontrol Sistemleri Dış Ticaret A.Ş. tarafından ithal edilen teknik özellikleri kararlaştırılan makinenin asıl davada davalı birleşen davada davacı … Soğutma A.Ş.’ye satışının kararlaştırıldığı, satış bedelinin toplam 185.000,00 USD olup, 92.500,00 USD’nin sözleşmenin imzalanmasından sonra peşinat olarak 20/05/2020 tarihinde ödendiği asıl davada davalı / birleşen davada davacı … Soğutma A.Ş.’nin 3 Haziran 2020 tarihi itibarıyla maske imalatlarına başladıklarının sosyal medya hesabında paylaşıldığı,09/06/2020 tarihli makine test tutanağında ”Sözleşme ile alımı yapılan Full Ultrasonik Maske Üretim Seti (MBK-ZTK02 model) makinanın satıcı firma yetkili elemanlarınca kurumu yapıldıktan sonra 09/06/2020 tarihinde saat 13:59’da yapılan 1 saatlik testte, 4 adet operatörle ve sık sık arızalanarak 3850 adet ultrasonik maske üretimi yapılmış olup, yapılan testin video kaydı da alınmıştır” tespitinin yer aldığı, sözleşme eki teknik özelliklerde anılan makinenin saatteki üretiminin 4800 adete kadar olabileceğinin yer aldığı, … Soğutma A.Ş’nin yetkilisinin gerek sosyal medya hesabındaki 3 Haziran 2020 tarihli paylaşımları, gerekse de 09/06/2020 tarihli tutanak içeriğinden makinenin çalışır vaziyette 29/05/2020 tarihinde kurulduğu kanaatine varılmakla, … Soğutma A.Ş’nin TTK 23/c maddesinde öngörülen hak düşürücü süreler içerisinde ayıp ihbar yükümlülüğünü yerine getirmeyerek ayıba bağlı haklarının ortadan kalktığı, satıcının ayıba karşı tekeffül hükümlerinden yararlanamayacağı anlaşıldığından birleşen davanın reddi gerektiği,
Asıl dava yönünden 92.500,00 USD’nin 01/07/2020 icra takip tarihindeki 6.8658 efektif satış kuru TL karşılığı üzerinden davanın kısmen kabulü gerektiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Asıl dava yönünden,
Davanın kısmen kabulü ile davalının … Müdürlüğü’nün … E sayılı icra takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile takibin asıl alacak 635.086,50 TL üzerinden ve takip tarihinden itibaren asıl alacağın %15 faiz oranını aşmamak ve azalan oranlardaki avans faizi uygulanmak suretiyle devamına,
-Fazlaya ilişkin istemin ve davalının tazminat isteminin reddine,
-Hüküm altına alınan miktarın %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
1.a-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 43.382,76 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 10.364,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 33.018,36 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
1.b-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 48.804,33 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
1.c-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 24.064,95 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
1.d-Davacı tarafından yapılan 48,50 TL posta-müzekkere masrafının kabul – red oranına göre 35,89 TL ile 10.364,40 TL peşin harç olmak üzere toplam 10.400,29 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
1.e-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
1.d-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davanın kabul-red oranına göre 976,88 TL’sinin davalıdan, 342,12 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
2-Birleşen Mahkememizin 2020/350 Esas sayılı dava dosyası yönünden davanın reddine,
2.a-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL ve 11.603,00 TL tamamlama harcı toplamı 11.657,40 TL harcın mahsubu ile kalan 11.598,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2.b–Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 47.477,46 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
2.c-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
2.d-Davalı tarafından masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
2.e-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-HMK 333 maddesi uyarınca yatırılan gider/delil avansında kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/06/2021

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …