Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/637 E. 2023/19 K. 11.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/637 Esas
KARAR NO : 2023/19

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :… – …
VEKİLLERİ :Av. … –
Av. … –
DAVALI :… – …

VEKİLLERİ :Av. … –

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/12/2020
KARAR TARİHİ : 11/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/02/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirket ile 01.10.2018 tarihinde İş Sağlığı Ve Güvenliği Hizmetleri Sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeye göre aylık kişi başı 26 TL KDV bedelinin her ay sonunda kesilecek ve işveren teslim edilecek hizmet faturası karşılığı olarak takip eden ayın 15’inde OSGB banka hesabına yatırılacağının belirtildiğini, sözleşmenin 31.12.2018 tarihine kadar geçerli olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmeye göre yetkili mahkemelerin Ankara Mahkemeleri olduğu ve 15.01.2019 tarihli protokol ile sözleşmenin sona erdirildiğini, 15 günlük İSG bedeli olarak 15.01.2019 tarihinde 48.100,00 TL KDV toplam 53.983,00 TL fatura kesildiğini, faturanın müvekkili tarafından 25.02.2019 tarihinde ödendiğini, 28.02.2019 tarihinde sehven tekrar ödendiğini, davalı tarafından 02.05.2019 tarihinde yanlış gönderilen paranın iadesi açıklaması ile 30.000,00 TL müvekkiline gönderildiği ancak kalan kısmın gönderilmediğini, akabinde yapılan görüşmeler sonrasında 13.12.2019 tarihinde 10.000,00 TL iade edildiği ve kalan bakiyenin 13.983,00 TL olduğunu, ödenmeyen alacak için Ankara 8. İcra Dairesi 2020/7247 Esas sayılı dosya ile takip başlatıldığını, borçlu tarafından haksız şekilde takibe itiraz edildiğini belirterek davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına, takibe konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı firma aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış ancak dosyaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.

DELİLLER ;
-Ödeme dekontları, iade dekontları,
-Bilirkişi 15/04/2022 tarihli raporunda özetle; 2017 ve 2018 yılları ticari defterlerinin TTK ve VUK hükümlerine göre süresi içinde ve usulüne göre açılış ve kapanış tasdiklerinin yapılmış olduğu ve ilgili yılların ticari defterlerinin lehe delil vasfına haiz olduklarının değerlendirildiğini, incelemeye ibraz edilen 2019 yılı ticari defterlerinin TTK 69 maddesine kullanılmaya başlanmadan önce tasdik edilme: ihinde açılış tasdiklerinin yapılmış olduğunu, kapanış tasdiklerinin süresi içinde ve usulüne göre yapılmış olduğunu, VUK 352. Maddesine göre tasdik süresinin sonundan itibaren 1 ay içinde tasdik edilmeyen defterlerin tasdik edilmemiş sayılacağının bu nedenle davalı şirketin 2019 yılı Ticari Defterlerinin VUK Hükümlerine göre geçerli sayılması gerektiğini, ibraz edilen davalı şirket 2019 yılı ticari defterlerinin delil vasfına haiz olup olmadıklarının nihai değerlendirmesinin mahkemeye ait olduğunu, davacı şirket ile davalı şirket arasında 2017 yılı Mart ayından başlayan ve 120.01.81cari hesap kodu ile takip edilen bir cari hesap ilişkisinin mevcut olduğunu, 31.12.2017 tarihi itibari ile 93.354,70 TL (30.11.2017 tarih – 45.170,64 TL ve 29.12.2017 tarih – 47.184,06 TL fatura alacakları) alacaklı olarak hesapların devrettiğini, 31.12.2018 tarih itibari ile 203.486,73 TL alacaklı olarak hesapların devrettiğini, 02.01.2019 tarihinde hesap düzeltme kaydı olarak 203.486,73 TL ters kayıt işlemi yapılarak bakiyenin sıfırlanmış olduğunu, dava konusu 15.01.2019 tarih ve 069664 nolu 53.983,00 TL tutarlı hizmet faturasının süresi içerisinde ve usulüne göre kaydedilmiş olduğunu, davalı şirket tarafından dosyaya sunulan 25.02.2019 tarihli 53.983,00 TL ve 28.02.2019 tarihli 53.983,00 TL tutarlı ödemeler ile 02.05.2019 tarihli 30.000,00 TL iade ile 13.12.2019 tarihli 10.000,00 TL iade ödemelerinin de davalı şirket kayıtlarında mevcut olduğunun tespit edildiğini, davalı şirket ticari defterlerinde 31.12.2019 tarihi itibari ile davacı şirkete 13.983,00 TL fazla ödeme alınmış olduğu şekilde borçlu göründüğünün tespit edildiğini bildirmiştir.
-Bilirkişi 28/05/2022 tarihli raporunda özetle; Davacı şirketin 2017-2018-2019 yılına ait ticari defterlerinin e defter olduğunu ve yasal süresi içerisinde beratlarının alındığını, davalı şirket tarafından davacıya düzenlenen ve dava konusuna dayanak 15/01/2019 tarihli 69664 sıra numaralı 53.983,00TL bedelindeki faturanın davacı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, davacı şirketin davalıya 2 adet toplam 107.966,00.-TL tutarında ödeme yaptığı dolayısı ile (107.966,00-53.983,00) = 53.983,00.-TL fazla ödeme yaptığını, akabinde, davalı şirket tarafından davacı hesabına, ”YANLIŞ GÖNDERİLEN PARANIN İADESİNE” açıklaması ile toplam 40.000,00.-TL tutarında bankadan ödeme gönderdiğini, buna göre, davacının sehven yaptığı 53.983,00.-TL ödemeye istinaden davalı şirketçe 40.000,00.-TL’nin iade edildiği ve davacının (53.983,00 – 40.000,00)=13.983,00.-TL tutarında davalı şirketten alacaklı olduğunu, talimat yolu ile alınan bilirkişi raporunda ” …Davalı şirket ticari defterlerinde 31.12.2019 tarihi itibari ile davacı şirkete 13.983,00 TL fazla ödeme alınmış olduğu şekilde borçlu göründüğünün tespit edildiği.” yönünde olup, taraflar arasında herhangi bir uyuşmazlık olmadığı ve ticari defter-kayıtların birbirini doğrular nitelikte olduğunu bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Dava yanlışlıkla davalı hesabına yatırılan paranın iadesi talebiyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davacı ile davalı arasında sözleşme ilişkisi bulundu uyuşmazlık konusu değildir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve taraf ticari defterleri üzerinde yapılan incele neticesinde: davacı ile davalı arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğu, davacının davalıya 53.983,00-TL fazla ödeme yaptığı, davalının bu ödemenin 40.000.00-TL’sini iade ettiği ancak kalanı iade etmediği, ticari defterler ile bu durumun sabit olduğu, davacının aksi bir ispatınında olmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Talep yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
Ankara 8. İcra Müdürlüğü’nün 2020/7247 E sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline,
İcra İnkar tazminatı talebinin reddine,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 955,178 TL harçtan, dava açılışında alınan 59,30 + 168,88 =228,18 TL peşin harçtan eksik alındığı anlaşılan 726,99 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı, 168,88 TL ve 59,30 TL peşin harç, 1.806,43 TL tebligat – bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam 2.093,91 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/01/2023

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır