Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/633 E. 2023/714 K. 24.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/633 Esas – 2023/714
T.C.
ANKARA
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/633
KARAR NO : 2023/714

GEREKÇELİ KARAR
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

HAKİM :….
KATİP : …

DAVACI :…
DAVACI VEKİLİ : AV. ….
DAVALI : ….
DAVALI VEKİLİ : AV. ….
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 18/12/2020
KARAR TARİHİ : 24/10/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/11/2023

Davacı tarafından davalı hakkında açılan tazminat davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda ;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle davacının …. parsel numaralı taşınmazının da içinde bulunduğu ticari işletmesinde hayvan yetiştiriciliği amaçlı ticari faaliyette bulunduğunu, buraya yakın konumda biogaz enerjisi üreten tesisi bulunan davalının üretimde kullandığı hayvan gübresini ve bu üretimde kullanılan diğer atıkların posasını izinsiz ve habersizce davacının taşınmazına ve komşu taşınmaza boşalttığını, eğim nedeni ile boşaltılan atıkların davacının taşınmazını boydan boya kat ettiğini, kalın bir tabaka oluşturduğunu, atıkların kapladığı alana ve ekili ürünlere zarar verdiğini, … Değişik İş nolu dosyası ile delil tespiti yapıldığını ileri sürerek davacının ürün kaybı, gelir kaybı, değer kaybı, kullanılmaz hale gelme, verim azalması, eski hale getirme bedeli gibi tüm zararlarının tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 300.000,00 TL’nin ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ;
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle davacının taşınmazına biogaz üretimi sonucu ortaya çıkan sıvı fermente gübrenin izinsiz ya da habersiz bir şekilde dökülmesinin söz konusu olmadığını, davacının taşınmazına taşan sıvı fermente gübrenin davalının kusurundan kaynaklanmadığını, 2020 yılı öncesinde 2 kış mevsimi boyunca davacının taşınmazına davacının talebi üzerine sıvı fermente gübre boşaltıldığını, sıvı gübrenin çevreye zararlı olmayıp tam tersine faydalı olduğunu ve davanın haksız olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ;
Davacı tarafından davalı hakkında yapılan delil tespiti başvurusu üzerine …. Değişik İş nolu dosyasında harita-kadastro mühendisi ile ziraat mühendisi bilirkişiden oluşan bilirkişi kurulu tarafından hazırlanan 17/07/2020 tarihli bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın 8.430,00 m2’lik alanının tamamen kullanılmaz halde olduğunu, diğer kısmında ise %20 verim kaybı olacağının tespit edildiğini, taşınmazın zarar gören alanının değerinin 134.880,00 TL olduğunu, arazinin diğer kısmında meydana gelen zararın 162.799,89 TL olduğunu, tahrip olan arazinin 8.430,00 m2’lik alanının tekrar tarıma kazandırılması için toprak profili boyunca tüm unsurlardan başlayarak yeniden dönüşümünün sağlanmasının yıllar alacağını, yüksek oranda maliyete sebep olacağı göz önünde bulundurularak ve tüm arazinin olumsuz etkilendiğini, arazinin 8.430,00 m2’lik alanında atıkların bir dere oluşturarak geçtiğini ve bu alanda tarımsal özelliğin tamamen ortadan kalkarak uzun yıllar boyunca kullanılmaz durumda olacağını, arazinin diğer kısmında ise ürün bazında %20 verim kaybı olacağının tespit edildiğini bildirmiştir.
…. 23/03/2021 tarihli cevabi yazı ekinde gönderdiği tapu kaydına göre …. parsel numaralı taşınmaz davacı adına tapuda kayıtlıdır.
… 24/03/2021 tarihli cevabi yazı ile dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 2020 yılı mutat münavebeli ürün listesini göndermiştir.
…. 24/03/2021 tarihli cevabi yazı ile dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 2020 yılı mutat münavebeli ürün listesini göndermiştir.
…. 31/03/2021 tarihli cevabi yazı ile dava konusu taşınmazda 2020 yılı Ocak ayı yağış bilgilerini göndermiştir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu …. Mahkemesine istinabe yazısı yazılarak 3 ziraat mühendisinden oluşturulacak bilirkişi kurulu refakatinde keşif yapılması ayrıca davacı tanıkları …, … ve …’ın beyanlarının alınması istenmiştir.
…. Talimat nolu istinabe evrakında 29/07/2021 tarihinde 3 ziraat mühendisinden oluşturulan bilirkişi kurulu refakatinde keşif yapılmış, keşifte gözlem yapılmış ve davacı tanıkları dinlenilmiştir.
Keşif sırasında yapılan mahkeme gözleminde; Dava konusu …. parsel sayılı taşınmazın ekili olmadığı, bir kısmında atıktan dolayı zarar olduğu, bu zararın hali hazırda kurumuş vaziyette olduğu ama izlerinin kaldığı gözlemlenmiştir.
Davacı tanığı … keşif sırasında; Ben davacının oğlu olduğunu bildiğim …’ı tanıyorum. Ben 115 kavşağında sontaj işiyle uğraşıyordum. Mart 2020’de ordan geçerken siyah zivt gibi bir sıvının aktığını gördüm. Ben davacının arazisini ekim yaptığım için biliyordum. Bu sıvıyı gördüğümde aradım. Kendisi …’de olduğunu söyledi. Sonrasında bana boş olduğumda makine ayarlamamı rica etti, ekim yapacağını söyledi. Ben 10 15 gün sonra tekrar bu tarafa geldim. Akan siyah sıvı yolu kapatmıştı. İş makineleri çalışıyordu. İş makineleri sıvıyı engellemeye çalışıyordu, baya akıyordu, yol kapanmıştı. Arazide arkasında tanker olan birçok kamyon gördüm. Sıvıları döküp döküp gidiyorlardı. Ne olduğunu sordum. Bana atık olduğunu söylediler. … bana onların polresten olduğunu söyledi şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … keşif sırasında; Ben Ziraat bölümü öğrencisiyim. Zirai işlere ilgim vardır. Dava konusu yerin olduğu bölgedeki çiftlikte bilindik bir çiftliktir. Ben televizyonda gördüm. Davacı ile oradan tanışıklığım vardır. 11 Mart 2020’de … ile gübreleme için çiftliğe geldik. O gün yoğun bir şekilde atık akıntısı olduğunu gördük. … davalı şirketten yetkililerle bunun için görüştü. Atık o kadar yoğundu ki traktörle geçemedik. Bu nedenle tarlanın traktörle geçilmemesi gereken yerlerinden traktörle geçmek zorunda kaldık. 24 Martta ikinci kez gübreleme işlemi için geldik. Atık yine çok yoğundu. Geçmek için yine yetişmiş ürünlere zarar vermek zorunda kaldık. 30 Nisanda tarımsal ilaçlama için geldik. Yine atık aynı şekildeydi. Atık kamyonlarla arazinin üst bölgesinden dökülüyordu ve aşağı doğru akıyordu. Atığı döken firmanın …. olduğunu biliyorum şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … keşif sırasında; Tanıklardan … bir gün beni aradı ve atık şeklinde akıntı gördüğünü söyledi. Ben de 11 Mart günü gübreleme için dava konusu yere geldim. Çok fazla atık vardı. Günlük 40 50 kamyon geldiğini ve atık bıraktığını gördüm. Davalı şirketin yetkilisi … beye ulaştım. Bize zararın giderileceğini söyledi. Ancak atık dökülmeye devam edildi. İkinci defa … beyi aradım. Bakmak için geldiler. Önünü kestiklerini söylediler ancak kesmediler. İkinci gübreleme için geldim, yine arazide durum aynıydı. Bu sefer firma sahibi …. ‘a ulaştım. Şuanda bölgede olmadığını, ilgililerle görüşüp zararın giderileceğini söyledi. Avukatımızı aradım. Durumu bildirdim. Ayrıca bu atık araziye geçişi engelliyordu, aynı dönemde sondaj çalışmalarımız da vardı. Sondaj makinasını karşıya çok zor geçirdik. Geçmememiz gereken yerlerden geçerek ekili olan mahsullere çok fazla zarar vermek zorunda kaldık. Bu yıl o bölgeyi ekmemiz gerekirken ekemedik şeklinde beyanda bulunmuştur.
Ziraat mühendisi bilirkişiler …. ‘dan oluşturulan bilirkişi kurulu 11/10/2021 tarihli raporunda dava konusu …. parsel nolu taşınmazın 8.430,00 m2’lik alanında oluşan zarar nedeniyle 2020 yılında yapılan tespit ve 2020 yılı dava tarihinde zarar-ziyan bedelinin 205.519,09 TL+47.239.27-TL=212.758,364 TL olarak hesaplandığını bildirmiştir.
…. 16/12/2021 havale tarihli cevabi yazı ile davacının herhangi bir şirkette ortaklığı kaydına ve şahıs kaydına rastlanmadığını bildirmiştir.
Davacı vekili 24/12/2021 tarihli dilekçesi ile davacının dava konusu taşınmazın da içinde bulunduğu işletmesinde büyükbaş havyan yetiştiriciliği yaptığını, işletmesinin büyüklüğü nedeni ile bilanço usulüne tabi ticari kazanç sahibi olduğunu bildirmiş, ekte ilgili belgelerin örneklerini sunmuştur.
…. 24/12/2021 tarihli cevabi yazı ile davacının kooperatifte ortaklığının bulunmadığını bildirmiştir.
…. 31/12/2021 tarihli cevabi yazı ile davacının gerçek usulde ticari kazanç mükellefi olup bilanço usulüne göre vergilendirildiğini bildirmiştir.
Ziraat mühendisi bilirkişiler …. ‘dan oluşturulan bilirkişi kurulu 11/10/2021 tarihli ek raporunda kök rapordaki görüş ve kanaatlerini değiştirecek bir husus bulunmadığını bildirmiştir.
Ziraat yüksek mühendisleri …. ile nitelikle hesap bilirkişisi …’tan oluşturulan bilirkişi kurulu tarihsiz raporunda dava konusu taşınmazın 8.430,00 m2’lik kısmında 2020 yılında %100’lük verim kaybının bedelinin 7.587,00 TL, 2021 yılında %100’lük verim kaybının bedelinin 9.610,20 TL olduğunu, davacıya ait dava konusu …. sayılı tarla vasfındaki arazinin davalı şirkete ait biogaz üretim sisteminc ait atıklar nedeniyle 8.430,00 m’lik kısmının doğrudan zarar gördüğünü, taşınmazın 1.205.047,72 m2 yüzölçümlü tarla vasfında olduğunu, dava konusu olayda gerek tespit dosyasında gerekse dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarında yerinde yapılan inceleme sonucunda davacıya ait tarla niteliğindeki taşınmazın 8.430,00 m2’lik kısmının davalıya ait biogaz tesisindeki atık sıvı fermante gübre atığı nedeniyle zarar gördüğünün tespit edildiğini, dava konusu olayda ilgili tanzim edilen 11/10/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporu ve bilirkişi ek raporunda davacıya ait arazideki 8.430,00 m2’yi yüzölçümlü alanın atık madde ile büyük oranda zarar gördüğü 2020 yılında %100’lük verim kaybı olacağını ve diğer alanda ise %20 oranında verim kaybı olacağının tespit edildiğini ancak arta kalan alanda oluştuğu belirtilen %20’lik zararın biogaz atığının organik bir materyal olması yoğun temas olması durumunda temas ettiği erlerde en fazla 2 yıl zarar oluşturabileceğini, bu durumunda son bilirkişi heyetinin keşif esnasında gözlemlediği ve çektiği fotoğraflarda 8.430,00 m2 yüzölçümlü temaslı olan alanda yoğun otlanma olduğunun görüldüğünü ve bu durumun biyogaz atığı ile temaslı olan alanın düzeldiğinin ispatı olduğunu, tarafların itirazları da dikkate alınarak dosyada bulunan belgeler üzerinde yapılan incelemede davacıya ait arazinin 8.430,00 m2 yüzölçümlü alanın atık madde ile 2 yıllık süre ile zarar gördüğünü ve bu alanda 2020 yılında ürünün yanması ve 2021 yılında zarar gören alanın ekilememesi nedeniyle zararın oluştuğunu, arta kalan alanda ise yukarıda anlatılan nedenlerle zarar oluşmadığını, hesaplamalarda dosya içinde bulunan ilgili kurumlarca belirtilen verim ve fiyatlar kullanıldığını, buna göre …. numaralı parselde biyoatık nedeniyle meydana gelen toplam zarar miktarının 17.197,20 TL olarak hesaplandığını bildirmiştir.
Ziraat yüksek mühendisleri …. ile nitelikle hesap bilirkişisi …’tan oluşturulan bilirkişi kurulu 10/02/2023 tarihli raporunda davacıya ait dava konusu …. sayılı tarla vasfındaki arazinin davalı şirkete ait biyogaz üretim sistemine ait atıklar nedeniyle 8.430,00 m2’lik kısmının arazinin eğiminden ve konsantre olarak uygulanmasıyla doğrudan zarar görebileceğini, tarlanın geri kalan kısımlarında atıklar nedeniyle zarar oluşamayacağını, tespit dosyasında yer alan bilirkişi raporunda taşınmazın değeri üzerinde hesaplama yapılmasından dolayı diğer bilirkişilerin yapmış olduğu zarar hesabında farklılık gösterdiğini, ikinci bilirkişi heyetinin buğday verimini 500 kg/da, üçüncü bilirkişi heyetinin buğday verimini 525 kg/da olarak hesapladığını, zarar-ziyandan dolayı meydana gelen hesaplamalardaki farklılıklardan birinin de bu durumdan kaynaklandığını, keşif esnasında (11/10/2021) gözlemlediği ve çektiği fotoğraflarda 8.430,00 m2 yüzölçümlü temaslı olan alanda bitki gelişimini artırıcı yönde etkili olarak yoğun otlanma olduğunun görüldüğünü, bu durumun biyogaz atığı ile temaslı olan alanın büyük oranda düzeldiğini ve zaman geçtikçe tarımsal faaliyet yapılabileceğinin ispatı olduğunu, zarar-ziyan hesaplanmasında dosyadaki mevcut bilirkişi raporlarından …. ve … bilirkişi kurulu raporu ile aynı görüş ve kanaate olduğunu bildirmiştir.
Ziraat yüksek mühendisleri …. ile nitelikle hesap bilirkişisi …’tan oluşturulan bilirkişi kurulu 27/03/2023 tarihli ek raporunda kök rapordaki görüş ve kanaatlerinin devam ettiğini bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Dava, davacının tarımsal işletmesinin bulunduğu taşınmazına davalının atık dökmesi haksız fiilinden kaynaklanan zararların giderilmesi için açılan maddi tazminat davasıdır.
…. 16/12/2021 havale tarihli cevabi yazısı, …. 31/12/2021 tarihli cevabi yazısı ile davacı vekilinin 24/12/2021 tarihli dilekçesi ekindeki belgelere göre davacının tacir olması ve dava konusu taşınmazın davacının ticari işletmesine dahil olması nedenleri ile tacir olan taraflar arasındaki uyuşmazlığın her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğduğu ve Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinin 1. fıkrası gereğince mahkememiz görevli kabul edilmiştir.
29/03/2022 tarihli celsede davalı tanığının komşu parsel sahibi olup davalı ile aralarındaki şifai sözleşmenin ispatı için dinletilmek istenilmesi ve bu hususun aydınlatılmasının davaya katkı sağlamayacağı gözetilerek davalı tanığının dinlenilmesi talebinin reddine karar verilmiştir.

Davacı ile davalı arasında davacının dava konusu taşınmazına davalının biogaz üreten tesisinden çıkan atıkları döktüğü hususlarında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davacı atıkların izni olmadan döküldüğünü ve zarar verdiğini ileri sürerken davalı atıkların davacının rızası ile döküldüğünü ve atıkların zarar vermediğini savunmuştur. Uyuşmazlık atıkların davacının izni ile dökülüp dökülmediği ve zarar verip vermediği hususlarındadır.
Dava konusu atıkların davacının izni ile dökülüp dökülmediği uyuşmazlığı açısından mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillerden özellikle mahkememizce yazılan istinabe yazısı üzerine yapılan keşifte dava konusu taşınmaz başında dinlenilen davacı tanıkları …, … ve …’ın uyumlu beyanları, ziraat yüksek mühendisleri …. ile nitelikle hesap bilirkişisi …’tan oluşturulan bilirkişi kurulunun tarihsiz raporunda gerek tespit dosyasında gerekse dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarında yerinde yapılan inceleme sonucunda davacıya ait tarla niteliğindeki taşınmazın 8.430,00 m2’lik kısmının davalıya ait biogaz tesisindeki atık sıvı fermante gübre atığı nedeniyle zarar gördüğünün tespit edildiğinin bildirilmesi, ziraat yüksek mühendisleri …. ile nitelikle hesap bilirkişisi …’tan oluşturulan bilirkişi kurulunun 10/02/2023 tarihli raporunda aynı görüşe iştirak edilmesi ve davalının aksi yönde delil sunmaması nedenleri ile davacının …. parsel numaralı taşınmazına dava tarihinden önce davalının yakındaki biogaz üretimi yapan tesisinin atıklarını davacıdan izin almadan döktüğü sonucuna varılmıştır.
Dava konusu atıkların dava konusu taşınmaza zarar verip vermediği uyuşmazlığı açısından mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillerden özellikle akademisyen 3 ziraat yüksek mühendisinden ile nitelikle hesap bilirkişisinden oluşturulan bilirkişi kurulunun kök ve ek raporlarının ve ziraat yüksek mühendisleri … ile nitelikle hesap bilirkişisi …’tan oluşturulan bilirkişi kurulunun tarihsiz raporunun uyumlu ve ayrıntılı olması, dava konusu atıkların niteliği itibari ile bu atıkların zarar verip vermediğinin ve zarar vermiş ise zararın tutarının ne kadar olduğunun belirlenmesinin zaman gerektirmesi dolayısı ile önceki raporlar da değerlendirilerek hazırlanan bu raporların zarar oluşup oluşmadığı ve oluşmuş ise zararın tutarını ne kadar olduğu uyuşmazlıkları açısından bilimsel ve yeterli olduğu kabul edilmiştir.
Ziraat yüksek mühendisleri … ile nitelikle hesap bilirkişisi …’tan oluşturulan bilirkişi kurulunun tarihsiz raporunun dava konusu taşınmazın 8.430,00 m2’lik kısmında 2020 yılında %100’lük verim kaybının bedelinin 7.587,00 TL, 2021 yılında %100’lük verim kaybının bedelinin 9.610,20 TL olduğu bildirilmiş, ziraat yüksek mühendisleri …. ile nitelikle hesap bilirkişisi …’tan oluşturulan bilirkişi kurulunun 10/02/2023 tarihli raporunda zarar-ziyan hesaplanmasında dosyadaki mevcut bilirkişi raporlarından bu rapor ile aynı görüş ve kanaate olduğu bildirilmiştir.
Davacı davalının haksız fiilinden dolayı alacak hakkının doğduğunu iddia ettiğinden Türk Medeni Kanununun 6. maddesi, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 190. maddesi ve Türk Borçlar Kanununun 50. maddesinin 1. fıkrasına göre ispat yükünün davacıya düşmesi, ispat yükü kendisine düşen davacının yukarıda açıklandığı üzere dayandığı delilleri ile dava dilekçesindeki davalının taşınmazına izinsiz olanak atık döktüğü vakıasını ispatlaması, haksız fiilin oluşturduğu zarar açısından ise davacının 18/12/2020 tarihinde açtığı işbu dava dilekçesinde belirli bir tarih belirtmeden dava tarihinden önceki haksız fiile dayanması, ziraat yüksek mühendisleri …. ile nitelikle hesap bilirkişisi …’tan oluşturulan bilirkişi kurulunun tarihsiz raporunda dava konusu taşınmazın 8.430,00 m2’lik kısmında oluştuğu bildirilen verim kaybının bedellerinden 7.587,00 TL’nin 2020 yılına, 9.610,20 TL’nin ise dava tarihinden sonraya, 2021 yılına ait olması nedenleri ile Türk Borçlar Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrası gereğince kusurlu ve hukuka aykırı fiile ile davacıya zarar veren davalının bu haksız fiili dolayısı ile davacının dava tarihi itibarı ile 7.587,00 TL maddi zarara uğradığını kanıtladığından davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, 7.587,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kanıtlanamayan fazlaya ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın kısmen KABULÜNE, kısmen REDDİNE,
7.587,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu 2023 yılı Harçlar Tarifesinin 1 sayılı Yargı Harçları Tarifesinin A,III/1-a maddesi gereğince alınması gereken 518,26 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 5.123‬,25 TL peşin harçtan mahsubu ile fazla alınan 4.604,99‬ TL peşin harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde Harçlar Kanununun 31. maddesi gereğince davacıya GERİ VERİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan başvurma harcı 54,40 TL, peşin harç 5.123‬,25 TL, keşif harcı 419,90 TL, vekalet harcı 7,80 TL, vekalet pulu 36,30 TL, tebligat ve müzekkere gideri 274,60 TL ve bilirkişi ücreti 9.400,00 TL olmak üzere toplam 15.316,25 TL yargılama giderinin kabul-red oranı göz önünde bulundurularak 385,96 TL’sinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326. maddesinin 1. fıkrası gereğince davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, kalan kısmının davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından yapılan vekalet harcı 16,00 TL ve vekalet pulu 25,70 TL olmak üzere toplam 41,70 TL yargılama giderinin kabul-red oranı göz önünde bulundurularak 40,65 TL’sinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326. maddesinin 1. fıkrası gereğince davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE, kalan kısmının davalı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı tarafça yatırılan avansın kullanılmayan kısmının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra İADESİNE,
6-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Kanununun 168. maddesinin son fıkrası gereğince hüküm verildiği tarihte geçerli olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 1. ve 2. fıkraları ile 3. kısmına göre kabul-red oranı dikkate alınarak hesaplanan 7.587,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Kanununun 168. maddesinin son fıkrası gereğince hüküm verildiği tarihte geçerli olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 1. ve 2. fıkraları ile 3. kısmına göre kabul-red oranı dikkate alınarak hesaplanan 45.861,95 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
8-Arabuluculuk bürosu tarafından yapılıp …. tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. ve 14. fıkraları gereğince kabul-red oranı dikkate alınarak hesaplanan 1.286,74 TL’sinin davacıdan, 33,26 TL’sinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341. maddesinin 1. fıkrasının a bendi ve 345. maddesinin 1. fıkrası gereğince gerekçeli kararın tebliğinden başlayarak iki haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile …. Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.24/10/2023

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır