Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/625 E. 2022/422 K. 13.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/50 Esas – 2022/424
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/50 Esas
KARAR NO : 2022/424

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/01/2021
KARAR TARİHİ : 13/06/2022
YAZIM TARİHİ : 06/07/2022
Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11.11.2019 tarihinde … adresinde davalı şirket tarafında yapılan çalışmalar esnasında müvekkili şirkete ait yeraltı şebekesine ve kablolarına hasar verildiğini, ancak verilen hasar bedelinin müvekkili şirkete ödenmediğini ileri sürerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin zararı olan 2.377,62 TL’nin 11.11.2019 olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davacının meydana geldiğini iddia ettiği hasarın oluştuğu davaya konu adreste müvekkili tarafından hiçbir çalışma yapılmadığını ve hasara sebebiyet verilmediği için müvekkilinin iddia edilen zarardan sorumluluğunun olmadığını, davacının hasar yerinde müvekkilinin çalıştığını ispat yükü altında olduğunu, ancak dava konusu adreste müvekkilinin çalıştığını ve hasara sebep olduğunu ispatlayamadığını, davacının tek taraflı olarak düzenlemiş olduğu tutanakların müvekkilinin çalıştığının delili olamayacağını, iddia edilen hasara ilişkin hiç bir fotoğraf sunulmadığını, hasarın da kanıtlanmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının ve/veya taşeronun kendi personeli tarafından tanzim edilen hasar tespit raporlarını, iş emri formunu, malzeme takip formunu ve diğer belgeleri kabul etmediklerini, zira söz konusu belgelerin tek taraflı olarak düzenlendiğini, haksız fiil nedeniyle zarar görenin ancak gerçek zararını sorumlulardan isteyebileceğini, zararı gidermek için kendi çalıştırdığı işçilerine ödediği ücretlerin, kendi araç sürücülerine ödediği ücretlerin, araç yakıt giderlerinin zarar kapsamına dahil edilemeyeceğini, kullanılan malzemelerin gerçekleşen hasarların giderilmesinde elverişliliğinin tespit edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, davacıya ait yeraltı şebekesine ve kablolara davalı tarafından verildiği iddia edilen zararın tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizce deliller toplandıktan sonra dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi raporunda özetle; dava konusu 12.11.2019 tarihindeki hasarla ilgili olarak, davalı şirket tarafından davaya konu hasarın meydana geldiği adreste 11.11.2019 tarihinde direk dikimi sebebiyle kazı çalışması yapıldığı, hasarın tespit edildiği tarihten hemen önce yapılan kazı çalışması nedeniyle davacının sistemlerinde meydana gelen hasar arasında uygun bağ tespit edildiği, hasarın onarımı için, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Birim Fiyat kitabında mevcut olan malzeme birim fiyatları, olmayanların da davacı birim fiyatları alınmak suretiyle yapılan hesaplama esas alındığında; hasarın giderilmesi için kullanılan malzeme bedelinin 3.286,00 TL ve % 7 işçiliğinin 230,02 TL olarak toplam 3.516,02 TL olarak hesaplandığı, davacı birim fiyatları alınmak suretiyle yapılan hesaplama esas alındığında; hasarın giderilmesi için kullanılan malzeme bedelinin 2.239,60 TL ve % 7 işçiliğinin 156,77 TL olarak toplam 2.396,37 TL olarak hesaplandığı yönünde görüş bildirilmiştir.
İddia ve savunma, toplanan deliller, tanık beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından, … adresinde davalı şirket tarafında yapılan çalışmalar esnasında müvekkili şirkete ait yeraltı şebekesine ve kablolarına hasar verildiği iddiası ile eldeki davanın açıldığı, Ankara Büyükşehir Belediyesinin cevabi yazısına göre dava konusu yerde 03/10/2019-02/11/2019 tarihleri arasında davalı tarafından kazı çalışması yapıldığı, dinlenen tanık beyanlarına göre davalı şirket tarafından elektrik direği dikildiği, direk dikimi sırasında kazı yapılmasının kaçınılmaz olduğu, Alt Yapı Koordinasyon Merkezi Çalışma Usul ve Esasları Uygulama Yönetmeliği hükümleri uyarınca altyapı çalışması yapan davalının çalışmanın yapıldığı mahalde çalışmadan olumsuz yönde etkilenmesi muhtemel diğer kuruluşlardan ve davacı şirketten gözlemci bulunmasını sağlaması ve yine aynı Yönetmelik hükümlerine göre güzergah yardımı istemesi gerekirken, gözlemci ve güzergah yardımı istediğinde bulunduğunu iddia ve ispat edemediği, dolayısıyla kusurlu davranışı ile davacının zararına neden olan davalının zararı gidermekle yükümlü olduğu, mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporu ile davacının kendi birim fiyatları esas alınarak yapılan hesaplamaya göre hasarın giderilmesi için 2.239,60 TL malzeme bedeli hesaplandığı, her ne kadar bilirkişi raporunda işçilik tutarı da hesaplanmış ise de, davacı vekilinin 19/04/2021 tarihli celse işçilik ücreti talepleri bulunmadığını bildirdiği anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, dava konusu uyuşmazlık tacirler arası haksız fiilden kaynaklandığından hükmedilen tazminata olay tarihinden avans faizi işletilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın kısmen kabulüne, 2.239,60 TL’nin 11/11/2019 olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,

2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 152,98 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 93,68 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 2.239,60 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 138,02 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç olmak üzere toplam 118,60 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
6-Davacı tarafından yapılan 115,60 TL posta masrafı, 600,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 715,60 TL yargılama giderinin red/kabul oranına göre hesaplanan 674,05 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan her hangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 arabuluculuk giderinin 1.243,37 TL’sinin davalıdan, 76,63 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına
9-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/06/2022