Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/569 E. 2023/70 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/569 Esas
KARAR NO : 2023/70

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :… – …

VEKİLLERİ :Av. … –
Av. … –
DAVALI :… – …
VEKİLLERİ :Av. … –
Av…. –

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/03/2017
KARAR TARİHİ : 15/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/02/2023
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili Ankara 13. Asliye Ticaret Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle, kooperatiflerin Ticaret Kanunu’ na göre ticari şirket olarak sayıldığını, taraflar arasında her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendiren bir ticari ilişki oluşturulduğunu ve bu doğrultuda müvekkili tarafından davalıya 26.1 m2 stor perde ve üç adet store perde motoru satıldığını ve satılan perde nedeniyle davalıya 24.09.2016 tarih ve 7.740.56.TL bedelli fatura düzenlendiğini, davalı ile yapılan görüşmelerde satılan perdelerin halen kullanılmasına rağmen yönetim kurulunun değiştiğini ve bu nedenle borcu kabul etmediklerini ve ödemeyeceklerinin beyan etmeleri üzerine müvekkili tarafından Ankara 25. İcra Müdürlüğü’ nün 2017/2247 Esas sayılı icra dosyasında faturaya istinaden asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.977.23.TL’ nın tahsili için ilamsız takip yapıldığını ancak davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek vaki itirazın iptali ile %20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiş, verilen görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize tevzi olmakla yargılamaya burada devam olunmuştur.
Davalı vekili Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın yerinde olmadığını, müvekkili kooperatif tarafından perdelerin kullanılmadığını, yönetim kurulunda da böyle bir karar alınmadan dava konusu perdelerin ve perde motorlarının yaptırıldığını, eski yönetim kurulu başkanı … tarafından kendi taşınmazını kooperatife kiralatıp, perdeleri de kendi taşınmazı için yaptırıp kooperatifi zarara uğrattığını, sorumlu olan kişinin … olduğunu belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/226 Esas ve 2019/182 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verildiği, davalı vekilinin itirazı üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 2019/1513 Esas ve 2020/179 Karar sayılı ilamı ile mahkemenin görevsiz olduğundan bahisle kaldırma kararı verildiği, kaldırma kararı sonrasında Ankara 10. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/118 Esas ve 2020/290 Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın mahkememize gönderildiği ve yargılamaya mahkememizin iş bu esası üzerinden devam edildiği görülmüştür.
DELİLLER ;
-SMM bilirikişisi raporunda özetle; Tarafların ticari defter ve kayıtlarının yasa ve usullere uygun olarak zamanında tasdik işlemlerinin gerçekleştirilmiş olduğunu, muhasebe kayıtlarının TTK, VUK ve Muhasebe Uygulama Genel Tebliğine uygun olduğunu, muhasebe kaydına dayanak olması hasebiyle davaya konu fatura tutarı ve 31.12.2016 ve takip tarihi itibariyle muhasebe kayıtlarına göre davacı tarafın davalı kooperatiften 7.740,56 TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Dava, itirazın iptali istemine ilişkin bulunmaktadır.
Dosyaya celp edilen Ankara 25. İcra Müdürlüğünün 2017/2247 esas sayılı dosyanın tetkikinde, davacı tarafça davalı kooperatif adına 24/09/2016 tarihli 7.740,56 TL bedelli 26.1 m² stor perde ve 3 adet perde motoru için düzenlenen faturaya istinaden asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.977,23 TL’nin tahsili için ilamsız takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal süre içinde de bu davanın açıldığı görülmüştür.
Davalı kooperatif, eski yönetim kurulu başkanı …’ın kendi taşınmazını kooperatife kiralatıp perdeleri de kendi taşınmazı için yaptırıp kooperatifi zarara uğrattığını, kooperatifin perdeleri kullanmadığını, perdelerin bulunduğu taşınmazın eski yönetim kurulu başkanının mülkiyetinde olduğunu, eski yönetim kurulu başkanı kendi ofisi için yaptırmış olduğu perdeleri kooperatife fatura ederek suç işlediğini, kooperatifi zarara uğrattığını savunmuştur.
Davalı kooperatifin fatura içeriğine ve bedeline bir itirazı bulunmamakta olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık davalının davaya konu fatura bedelinden ve faizinden sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Toplanan deliller ve tüm dosya münderecatı birlikte değerlendirildiğinde faturaya konu ürünlerin fatura tarihinde davalı kooperatifin kullanımında olan işyerine montaj ve tesliminin yapıldığı anlaşılmakla, takip konusu faturanın davacının ticari defterlerinde yer alıp almadığı, fatura bedelinin ödenmiş olup olmadığı ve takip tarihi itibari ile davalının varsa borç miktarının asıl alacak ve faiz yönünden tespiti için dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi vermiş bulunduğu raporunda, davacı şirket 2016 yılında Türk Ticaret Kanunu ve Vergi Usul Kanunu, Vergi Usul Kanunu Uygulama
Genel Tebliğlerinde belirlenen usul ve kayıt sistemine uygun olarak yasal defter ve kayıtlarını tutmuş
olduğu, yapılan e-defter düzenlemesi ile inceleme dönemi olarak alınan e-defter beratı açılış ve kapanış
tasdiki olarak kabul edilmekte olup, söz konusu berat süreleri içerisinde usulüne uygun olarak
düzenlendiği, davacı taraf ticari defter kayıtlarına göre 01.01.2017 ve takip tarihi itibariyle, davacı şirketin
davalı kooperatiften 7.740,56 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Yine
davalı Kooperatif 2016 – 2017 yıllarında Türk Ticaret Kanunu ve Vergi Usul Kanunu, Vergi Usul
Kanunu Uygulama Genel Tebliğlerinde belirlenen usul ve kayıt sistemine uygun olarak yasal defter ve
kayıtlarını tutmuş olduğu, ticari defterlerin tasdik işlemlerinin yukarıdaki tabloda gösterildiği gibi açılış
ve kapanış tasdiklerinin yasa, usul ve esaslara uygun olduğu, davalı kooperatife ait ticari defter kayıtlarına göre, 31.12.2016
tarihinde ve takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı kooperatiften 7.739,62 TL alacaklı
olduğu tespit edilmiştir.
Ancak davaya konu davacı tarafından davalı adına düzenlenen 24.09.2016 tarih ve …nolu fatura
tutarı 7.740,56 TL ve takip konusunun da bahsi geçen fatura olduğundan, muhasebe kaydının dayanağı
olması nedeniyle fatura tutarına itibar edilmesi gerektiği değerlendirilmekle, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 7.740,56 TL alacaklı anlaşılmıştır.
Davalı kooperatifin icra takibine yaptığı itirazının yerinde olmadığı, davacı tarafından yapılan takibin asıl alacak ve işlemiş faiz yönünden yerinde olduğu alınan bilirkişi raporu ile de sabit olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, alacak miktarı likit olduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına da hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1)DAVANIN KABULÜNE,
Ankara 25.İcra Müdürlüğünün 2017/2247 sayılı dosyasından başlatılan takibe davalının yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına,
Asıl alacak 7.740,56 TL’ye takipten itibaren yasal faizi işletilmesine,
Asıl alacak. 7.740,56 TL’nin %20 si olan 1.548,112 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2)492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 528,75 TL harçtan, dava açılışında alınan 92,47 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 436,28 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3)Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 92,47 TL peşin harç, 31,40 TL başvurma harcı, 1.167,00 TL tebligat/bilirkişi ücreti, olmak üzere toplam 1.740,87 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4)Davalı tarafından yapılan 100, 00 TL yargılama masrafının üzerinden bırakılmasına,
5)Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 7.740,56 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6)Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/02/2023

Katip … Hakim …
E-imzalıdır E-imzalıdır