Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/435 E. 2021/280 K. 29.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/435 Esas
KARAR NO : 2021/280

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)

DAVA TARİHİ : 04/11/2019
KARAR TARİHİ : 29/03/2021
YAZIM TARİHİ : 15/04/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firmanın İstanbul merkezli olarak her türlü bitki yetiştirme, bitki ithalatı ve ihracatı işiyle iştigal ettiğini, Türkiye’nin bir çok ilinde kamu ihaleleri neticesinde hizmet verdiğini, davalı şirketin ise Ankara Büyük Şehir Belediyesi tarafından kurulmuş bir şirket olduğunu bu nedene Kamu İhalelerine tabi olduğunu, davalı şirketin Kozan Ova Fidanlığının yeniden düzenlenmesi için müvekkilden talepte bulunduğunu, ancak bu iş için her hangi bir sözleşme öngörülmediğini ve işin tamamlanmasına müteakip müvekkile hak etiği ödemenin yapılacağını beyanla anılan işi müvekkilin görmesi hususunda talepte bulunduğunu, müvekkilinin üstlendiği işi eksiksiz olarak yerine getirdiğini, davalı şirketinin ödemekle yükümlü olduğu bedeli müvekkile ödemediğini, bu nedenle müvekkilinin mali sıkıntıya düştüğünü ileri sürerek HMK’nun 107/2 vd. maddeleri gereği arttırma hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL’nin sebepsiz zenginleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu işin müvekkili şirkete ait bir iş olmadığını, sözü edilen dava konusu yerin de müvekkili şirkete ait bir yer olmadığını, bu nedenle dava dilekçesinde açıklanan işler sebebiyle vekaletsiz iş görme ilişkisinin kurulmasının yasal olarak olanaksız olduğunu, bu nedenle davanın …na ihbarı ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, vekaletsiz iş görme nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1 maddesinin birinci fıkrasında, tüm davalar bakımından geçerlilik taşıyan dava şartlarının neler olduğu hususu açıkça hükme bağlanmış, HMK 114/2 maddesinde ise, diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir.
19.12.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na 5/A maddesi eklenmiştir. Anılan maddeye göre; “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2)Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” denilmiştir. Görüldüğü üzere, 6102 sayılı TTK’ye eklenen 5/A maddesinde, Kanun’un 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri olan ticari davalarda, arabuluculuk dava şartı olarak belirlenmiştir.
Dava, 01.01.2019 tarihinden sonra açılmış olmakla, ticari bir dava olarak zorunlu arabuluculuğa tabi olup, arabulucuya başvurmak ve süreç tamamlandıktan sonra dava açılması hususu ve buna uyulmaması HMK’nin 114/2. maddesinde belirtilen “diğer dava şartlarına aykırılık” olarak davanın usulden reddi sebebidir.( Aynı yönde karar için Bkz.Yargıtay 11. H.D 10.02.2020 Tarih, 2019/3048 Esas ve 2020/1093 Karar)
Somut olayda; davanın görevsiz asliye hukuk mahkemesinde 04/11/2019 tarihinde açıldığı, 05/11/2019 tarihinde verilen görevsizlik kararı sonrası davacı vekilinin dava şartı kapsamında arabulucuya başvurduğu, tarafların anlaşamadığına dair anlaşmazlık son tutanağının 13/12/2019 tarihinde düzenlendiği, görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine dosyanın mahkememize gönderildiği, görevsiz mahkemede dava açılmış olsa bile, dava tarihinin görevsiz mahkemeye başvurma tarihi olduğu göz önüne alındığında davanın açıldığı tarihte arabulucuk dava şartının yerine getirilmediği, 7155 sayılı kanun ile ticari davalarda zorunlu hale getirilen arabuluculuğun tamamlanabilir bir dava şartı olmadığı anlaşıldığından, davanın HMK’nın 114/2 maddesi yollaması ile TTK 5/A maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-1-Davanın, 6102 Sayılı TTK’nın 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesi ile HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL peşin harçtan peşin alınan 170,78 TL harcın mahsubu ile, bakiye 111,48 TL harcın kararın kesinleşmesine müteakip talep halinde davacıya verilmesine,
3-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan her hangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6- HMK’nun 333.maddesi uyarınca yatırılan gider avansından ve delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde, yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/03/2021

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır