Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/287 E. 2021/229 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/287 Esas
KARAR NO : 2021/229

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 16/06/2014
KARAR TARİHİ : 10/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06.01.2013 tarihinde, davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunan, …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı aracın karıştığı trafik kazasında, sigortalı araçta yolcu konumunda bulunan davacı …’ın yaralandığını, Ankara Atatürk ve Eğitim Araştırma Hastanesi’nin 21.02.2014 tarihli raporuna göre davacının %18 oranında malul kaldığını, davalı … şirketine gerekli belgelerle başvuruda bulunulduğunu, bu başvuru ile davalı … şirketinin gerçek zararı karşılamadığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00. TL maddi tazminatın 06.01.2013 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karışan aracın davalı … şirketi nezdinde, 25.01.2012-25.01.2013 tarihleri arasında, 250.000,00. TL poliçe limiti ile, ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, dava açılmadan önce davacının başvurusu üzerine hasar dosyası açıldığını ve 09.05.2014 tarihinde ibraname karşılığında 9.341,00. TL ödeme yapıldığını, Adli Tıp Kurumu tarafından davacının maluliyet durumunun tespitini talep ettiklerini, hatır taşımacılığı sebebi ile tazminattan indirim yapılması gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 29.04.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile; Davadaki 1.000,00-TL’lik talebini 48.557,64-TL artırarak 49.557,64-TL’ye çıkarmış ve eksik harcı tamamlamıştır.
Dosya Mahkememizin 2014/1089 esas sayılı dosyası üzerinden 14/07/2015 tarihinde karara çıkmış, dosya davalı …vekili tarafından temyiz edilerek Yargıtay 17. Hukuk Dairesine gönderilmiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/17463 esas 2018/9135 karar sayılı ilamı ile kararın bozulmasına karar verilmiş olup, mahkememiz yukarıdaki esasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
BOZMA İLAMI
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/17463 esas 2018/9135 karar sayılı ilamı ile aynen: “…
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Kaza tarihinde yürürlükte olan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 52. maddesine (818 sayılı BK 44) göre zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.
Anılan madde kapsamında yer alan indirim sebeplerinden bir kısmı; zarar verici fiile rıza, ortak veya kişisel kusurdur. Zarar gören, zararlandırıcı olayın sebep olacağı zarara önceden razı olabilir. Zarar gören, zarara açık veya örtülü bir irade beyanıyla razı olabileceği gibi, rızanın, diğer bir takım olgulardan da çıkarılması mümkündür. Bu duruma yargısal kararlarda en sık rastlanılan örnek; içkili sürücünün arabasına, onun bu durumunu bilerek binen bir kişinin, meydana gelebilecek zarara önceden, kapalı bir şekilde razı olduğunun kabulü yönündedir. Makul bir insanın aynı şartlarda kendi yararı gereğince yapmaması gereken harekette bulunması da, zarar görenin ortak kusurunu ifade etmektedir. Zarar görenin bu kusuru, illiyet bağını kesmeyecek yoğunlukta ise tazminattan bir indirim sebebidir. Burada da hâkim, somut olayın özelliklerini dikkate alarak, hakkaniyet düşüncesiyle indirim yapabilecektir.
Müterafik kusur; aynı şartlar altındaki makul, dürüst ve ortalama bir kişinin, kendi menfaati icabı, zarara uğramamak için kaçınacağı veya kaçınması gereken bir davranış tarzını ifade etmektedir. (EREN, Fikret. Borçlar Hukuku Genel Hükümler. Y. 2015. S. 582) Buna göre, müterafik kusur indirimi için zarar görenin, zararı önleyici ya da azaltıcı tedbirleri almamasında kusurlu olması ifade edilmektedir.
Somut olayda, araç sürücüsü …’in alkollü olarak aracı kullandığı, Kayseri …. Asliye Ceza Mahkemesinin …Karar sayısı ile dosyası ile de sabit olup, …’in alkolü, davacının çalıştığı restauranda aldığı anlaşılmaktadır.Davalı vekili savunmasında, davacının olayda müterafik kusurunun olduğunu ileri sürmüştür.
Bu durum karşısında; ceza dava dosya kapsamındaki ifade tutanakları ve belgeler de dikkate alınarak, davacının yolcu olduğu araç sürücüsünün kaza sırasında alkollü olmasından dolayı araca binen davacı için bu durumun müterafik kusur teşkil edip etmeyeceği, bu durumun davacının uğradığı zararın doğumu ya da artmasında etkili olup olmadığı, davacının olayda müterafik kusurlu olup olmadığı, BK’nun 44. maddesi (TBK 52. md) uyarınca maddi tazminattan hakkaniyete uygun indirim gerekip gerekmediğinin irdelenip tartışılması, ondan sonra varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde, eksik incelemeyle karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.” denilmiştir.
DELİLLER
-Kayseri … Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas, …Karar sayılı dosyası,
-Sigorta poliçesi

-Ekonomik ve sosyal durum araştırma tutanağı
-Bilirkişi kök ve ek raporları,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, uyulmasına karar verilen Yargıtay bozma ilamı ve alınan bilirkişi raporlarına göre;
06.01.2013 tarihinde meydana gelen kazada davacının yaralandığı, yaralanmadan dolayı 6 ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı, vücut genel çalışma gücünden %15 oranında kaybettiğinin Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı raporu ile tespit edildiği buna göre, 49.557,64-TL sürekli iş göremezlik zarararına uğradığının belirlendiği, davalı … şirketinin sorumluluğunda bulunan … plakalı aracın sürücüsünün kazanın oluşumunda %100 oranında kusurlu olduğu gözetildiğinde, davalı … şirketinin oluşan zararının giderilmesinden sorumlu olduğu anlaşılmıştır. Ne var ki; 2918 sayılı KTK’nun 87/1. maddesinde “Yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa, işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğu ve motorlu aracın maliki ile işleteni arasındaki ilişkide araca gelen zararlardan dolayı sorumluluk, genel hükümlere tabidir” düzenlemesine yer verilmiş; aracın hatır için verildiği ya da hatır için taşıma yapılan durumda oluşacak zararlarla ilgili değerlendirmenin ise genel hükümlere göre yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Davalı vekilince; davacının, trafik sigortalı araçta hatır için taşındığı gözetilip tazminattan indirim yapılması gerektiği ifade edilmiş olup, davaya konu trafik kazasında, davacının sigortalı araçta yolcu olarak bulunduğunun anlaşılmasına göre; davacı ve sürücüsü arasındaki arkadaşlık ilişkisi bulunduğu, hal böyle olunca, davacının araçta herhangi bir bedel karşılığı taşınmasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı anlaşılmakla, mahkememizce olayda hatır taşıması olduğu kabul edilerek tazminattan takdiren %20 oranında indirim yapılması gerektiği kanaatine varılmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 52. maddesine (818 sayılı BK 44) göre zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Dava konu kaza nedeni ile Kayseri …. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı dosyası ile de sabit olduğu üzere …’in alkolü, davacının çalıştığı restauranda aldığı sabit olup, davacının gerçekleşen somut olayda müterafik kusurunun bulunduğu kabul edilerek oluştuğu tespit edilen zarar bedelinden ( 49.557,64-TL) az yukarıda ifade edilen hatır taşıması indiriminden(%20) sonra bakiye belirlenen bedel üzerinden yeniden %20 oranında indirim yapılmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM:
Davanın KISMEN KABULÜNE,
31.716,90-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 2.166,58-TL harçtan peşin alınan toplam 191,05-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.975,53 TL karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
6- Davacı tarafından yatırılan toplam 191,05-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından bozma öncesi sarf edilen 488,00-TL ve bozma sonrası sarf edilen 22,00-TL olmak üzere toplam 510,00-TL yargılama giderinden davanın kabul oranı dikkate alınarak 326,40-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine.
6-Reddedilen kısım üzerinden hesap ve takdir edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine.
7-H.M.K. Gider Avansı tarifesinin 5/1 maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine.
Dair, taraf vekillerin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır