Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/230 E. 2021/808 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/230 Esas
KARAR NO : 2021/808

DAVA : Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/06/2020
KARAR TARİHİ : 30/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesi özetle; müvekkilinin yanında çalışan dava dışı …’ın boş senetler düzenleyerek insanları dolandırması nedeniyle işine son verildiğini, dava dışı …’ın işine son verildikten sonra elinde bir adet kambiyo senedinin olduğunu, senette atılan imzanın müvekkili adına atıldığını, senedin ise davalı …’e cirolandığını, davalının müvekkili hakkında Ankara … Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine geçtiğini, müvekkilinin icra tehdidi altında başlatılan icra takibinden doğan 46.250,00 TL ‘nin 14.10.2019 tarihinde ödendiğini beyanla, icra tehdidi altında ödemek zorunda kalınan 46.250,00 TL’nin ödeme tarihi olan 14.10.2019 tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan istirdadına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesi özetle; müvekkilinin 22/01/2018 tarihinde aralarındaki tanışıklık ilişkisine ve borcu ödeyeceğine güvenerek dava dışı …’a kredi çektiğini, zamanla ödemelerin gecikmesi üzerine teminat olarak dava konusu senedin alındığını, dava dışı …’ın krediyi ödememesi üzerine müvekkilinin aldığı çeki Ankara … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takibe koyduğunu, söz konusu senette müvekkilinin iyi niyetli ciranta olduğunu, davacının imzaya itiraz etme hakkını kullanmadığını ve takibe konu bedeli icra dosyasına ödediğini, yapılan ödemenin icra tehtidi altında yapılmadığını bildirmekle davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davanın konusu; Ankara … Müdürlüğünün … sayılı dosyası üzerinden takibe konulan, dava dışı … tarafından keşide edilen, davacı …’ın kefil olarak gösterildiği, senetteki kefil imzasının davacıya ait olmadığı iddiasına dayalı istirdat davasıdır.
Yargılama sürecinde tarafların gösterdiği deliller toplanmış, Ankara … Müdürlüğünün … sayılı dosyası celbedilmiş, Ankara … Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası uyap sisteminden getirilmiştir.
Ankara … Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası incelendiğinde dava konusu senete dayalı olarak, davalı …’in, davacı … ve dava dışı keşideci … aleyhine takip başlattığı, 14/10/2019 tarihinde davacının feragatı ile takibin sona erdirildiği görülmüştür.
Ceza dosyası derdest olup hazırlık soruşturmasında düzenlenen 27/03/2020 tarihli kriminal rapor ile, keşideci … adına atılan imzanın … eli ürünü olduğu, davacı … adına atılan imzanın davacı eli ürünü olmadığı belirlenmiştir.
Her ne kadar icra dosyası feragat ile neticelense de dava dilekçesi ve cevap dilekçesindeki beyanlar gözetildiğinde, takip borcunun davacı tarafından takip dışı olarak banka kanalı ile ödenmesi nedeniyle takipten feragat edildiği anlaşılmaktadır.
Davacının başlattığı takip, kambiyo senetlerine özgü haciz takibi olup icra müdürlüğüne yapılacak itiraz takibi durdurmamaktadır, itirazın icra mahkemesine yapılması halinde ise satıştan başkaca işlemler durmayacaktır, takip borçlusunun itirazı halinde icra mahkemesi takibi geçici olarak durdurma yetkisine sahiptir, davacının takibe itiraz etmediği ve dava dilekçesi ekindeki makbuz incelendiğinde takip borcunun 14/10/2019 tarihinde haricen ödediği sabittir, davacıya ödeme emri tebliği 11/10/2019 tarihinde yapılmış olup bu durumda henüz itiraz süresi geçmeden davacının takip borcunu ödediği anlaşılmaktadır, Yargıtay 19 Hukuk Dairesinin 2014/1141 Esas, 2014/15224 Karar sayılı 16/10/2014 tarihli ilamında da benimsendiği üzere, itiraz süresi içerisinde herhangi bir ihtirazı kayıtta ileri sürülmeden ödeme yapılması halinde istirdat talep edilemeyecektir, çünkü borçlunun henüz itiraz etme imkanı bulunduğu bir dönemde yaptığı ödeme cebri icra tehtidi altında yapılmış bir ödeme olarak değerlendirilemeyecektir, bunun yanında davacı takip dayanağı senette aval veren konumunda olup, takip keşideci ile birlikte davacıya karşı başlatılmıştır, davacının itiraz süresinde yaptığı ödeme ile birlikte davalı alacaklının diğer borçlu keşideci yönünden de takibe devam imkanının ortadan kaldırıldığı gözetildiğinde, ödenen tutarın istirdadına karar verilirse, alacaklının diğer borçlara karşı başlattığı takibinde her an sonuçsuz bırakılabileceği, bu durumun ise kanunen tanınan imkanın kötüye kullanımı oluşturacağı da gözetilerek davanın reddine dair aşağıdaki hüküm oluşturulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL harç peşin alınan 789,84 TL’den mahsubu ile bakiye 730,54 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
7-Davalı tarafından belgelendirilen yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’nin 7/2. Maddesi uyarınca 6.812,50 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/11/2021

Katip …
(e-imza)

Hakim …
(e-imza)