Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/228 E. 2022/134 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/228 Esas
KARAR NO : 2022/134

DAVA : İstirdat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/06/2020
KARAR TARİHİ : 16/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Şirketin …. (eski adı … SpA); inşaat, endüstriyel yapılar ve altyapı projeleri alanında faaliyette bulunan, ulusal ve uluslararası ölçekte projeleri olan bir mühendislik şirketi olduğunu, müvekkili Şirketin, zemin altı ve zemin üstü metro hatları, tünelleri demiryolları, karayolları, köprüler ve viyadükler gibi altyapıların projelendirilmesi ve gerçekleştirilmesinde endüstriyel faaliyetlere yönelik binaların projelendirilmesi ve gerçekleştirilmesinde, okullar, ofisler, üniversite ve hastane kompleksleri gibi kamu amaçlarına yönelik binaları da kapsayan büyük ölçekli projelere aktif olarak mimari ve mühendislik hizmetleri vermekte olduğunu, müvekkili Şirketin, Türkiye’de Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile metro hatlarının kesin projelerinin yapılması amacıyla sözleşmeler imzaladığını, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile, 2017/80042 ihale kayıt numaralı GAR-GAUN 15 Temmuz Yerleşkesi Hafif Raylı Sistem (Metro) Hattının Uygulamaya Esas Kesin Proje Hizmetleri İşi Danışmanlık Hizmet Alımına Ait Sözleşme ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile, 2015/148870 ihale kayıt numaralı İstinye – İTÜ – Kâğıthane Metro Hattının Uygulamaya Esas Kesin Proje Hizmetleri İşi Danışmanlık Hizmet Alımına Ait Sözleşme imzalandığını, müvekkili Şirketin, her iki iş kapsamında, alt yüklenici olarak davalı ile sözleşmeleri imzaladığını, davalı tarafından hiçbir dayanak belirtilmeksizin haksız şekilde icra takipleri başlatıldığını ve tahsilat yapıldığını, müvekkili şirket’in davalıya herhangi bir borcu olmadığını, müvekkili Şirket ile davalı taraf arasından imzalanan sözleşmelerin ve davalı tarafça yapılan işler kapsamında, borçlu olduğu bedelin tamamını ödediğini belirterek davalı tarafın, Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında Müvekkili Şirket aleyhine başlatmış olduğu icra takip dosyasında, 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu’nun 89. Maddesi gereği 3. şahıslara gönderilen haciz ihbarnamelerine istinaden 3. şahıslardan tahsil edilen tutarın tahsil tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte müvekkili şirkete iadesine, karşı tarafın icra takibinde kötü niyetli olması nedeniyle en az %20 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Dava, İİK 72. Maddesinde dayanan istirdat davası niteliğindedir.
Somut olayda, takip alacaklısı-davalının, takip borçlusu-davacı aleyhine Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile borcun sebebini “asıl alacak” olarak göstererek 500.000,00-TL asıl alacak ve 123,29-TL diğer faiz alacağı olmak üzere toplam 500.123,29-TL üzerinden ilamsız icra takibinde bulunduğu, İİK 89/1.maddesi uyarınca çıkartılan haciz ihtarnamesine istinaden İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 20/06/2019 tarihinde dosyaya 116.559,65-TL yatırdığı, taraflar arasındaki ihtilafın takip borçlusu davacı aleyhine ilamsız icra takibinin kesinleşmesi üzerine dosya borcuna istinaden 3.kişiler tarafından yatırılan bedelin davacıya iadesinin gerekip gerekmediği, gerekiyor ise istirdatına karar verilmesi gereken miktar noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, İİK 72.maddesinde düzenlenen istirdat davalarında, davacı sıfatı takip borçlusuna aittir. İcra takibi konusu olan borç üçüncü bir kişi tarafından ödenmiş olsa dahi, davacı sıfatı borçluya ait olup, borcu ödeyen 3. kişi istirdat davası açamaz. Davalı sıfatı ise takip alacaklısına aittir. Senede (yazılı belgeye) dayanmayan ilamsız icra takiplerine istinaden ödenen bedelin istirdatı için açılan davada kural olarak ispat yükü davalı durumunda olmasına karşın takip alacaklısı-davalıya düşer. Davacı-takip borçlusu istirdat davasını kazanır ise, yalnız alacaklıya icra takibinde ödemiş olduğu para değil aynı zamanda davacının icra takibinde ödemiş olduğu harç ve giderlerinde davalı alacaklı tarafından davacı borçluya ödenmesine karar verilir. Davacı-borçlu faiz talebinde bulunmuş ise, takip alacaklısı-davalı ödeme tarihinden itibaren temerrüt faizini ödemeye de mahkum edilir.
Bu kabulden hareketle, somut olay irdelendiğinde istirdata konu takibin senede (yazılı belgeye) dayanmadığı, bu nedenle alacağın varlığını ve miktarını ispat külfetinin davalı üzerinde olduğu, ispat külfeti üzerinde olan davalının alacağın varlığını ve miktarını ispat için mahkememize hiçbir delil ibraz etmediği, bu suretle 3. kişiler tarafından senede dayanmayan icra takibine istinaden icra dosyasına yatırılan bedelin davacıya iadesinin gerektiği, tarafların tacir, ihtilafın ticari iş mahiyetinde olması nedeni ile davacının avans faizi isteyebileceği nazara alınarak, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından dosyaya yatırılan 116.559,65-TL 20/06/2019 tarihinde tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, istirdat davalarında davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilemeyeceği nazara alınarak davacının, davalının tazminata mahkum edilmesi yönündeki talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm fıkrası tesis kılınmıştır.

HÜKÜM: Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile,
-116.559,65 TL ‘nin 20/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
-Kötü niyet tazminat talebinin reddine,
2- 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 7.962,19 TL harçtan, dava açılışında alınan 1.990,55 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 5.971,64 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3- 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4- Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 1.990,55 TL peşin harç, 54,40 TL başvurma harcı, 163,75 TL tebligat ücreti, olmak üzere toplam 2.208,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 15.023,17 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
16/02/2022 13:31:36

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır