Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/136 E. 2021/498 K. 25.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/136 Esas
KARAR NO : 2021/498

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/03/2020
KARAR TARİHİ : 25/06/2021
YAZIM TARİHİ : 14/07/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 03.01.2012 tarihinde dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın çarpışması neticesinde yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin kaza anında … plakalı araçta kusursuz yolcu olarak bulunmakta olduğunu, ancak kaza tespit tutanağında sehven müvekkilinin … plakalı aracın sürücüsü olarak yazıldığını, kaza nedeniyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma neticesinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini, gerçek sürücü belirlenmeden verilen karara itiraz edilmiş ise de yapılan itirazın reddedildiğini, müvekkilinin yolcu konumunda olduğunun gerek tanık beyanları gerekse bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya çıkacağını, kaza neticesinde yaralanan müvekkilinin uzunca bir süre tedavi görmesine rağmen eski sağlığına kavuşamadığını, kazadan önce yaşama umutla tutunan, çalışkan, mutlu bir insanken bugün gözünü kaybetmenin acısını yaşamakta olduğunu ve gerek fiziksel gerekse psikolojik zorluklar yaşadığını, kazaya neden olan … plaka sayılı aracın ZMMS sigortası ile davalıya sigortalı olduğunu, dava açılmadan evvel davalı … şirketine yapılan başvuru ile tüm evrakların gönderilmesine rağmen davalı … şirketince herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete usulüne uygun olarak müracaat etmediğini, başvuru dilekçesinde bahsi geçen … plaka sayılı aracın müvekkili şirkete kaza tarihi kapsar şekilde sigortalı olduğunu ve poliçede teminat limitinin kişi başı 360.000,00 TL olduğunu, müvekkili şirketin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olduğunu ve dosyada kusur tespiti gerektiğini, davacının mevzuata uygun maluliyet raporu sunmadan başvuru yaptığını, hesaplamada TRH-2010 Mortalite tablosunun esas alınması gerektiğini, davacının başvurusunun usulüne uygun olmaması nedeniyle müvekkili şirketin temerrüte düşmediğini ve başvuranın faiz isteme hakkı doğmadığını, avans faizi talebinin de haksız savunarak davanın reddini dilemiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dava konusu kazaya ilişkin tespit tutanağında … plaka sayılı aracın sürücüsü olarak davacı … gösterilmiştir.
Davacının bildirmiş olduğu tanıklar 05/04/2021 tarihli celse dinlenmiştir.
Tanık … beyanında; kaza günü kendisi, … ve …’nin, … ait ve …’ın sürücüsü olduğu araçla gezdikleri sırada yolda davacıyı gördüklerini, havanın yağışlı olması nedeniyle evine bırakmak üzere arabaya aldıklarını, normal hızda seyrettikleri sırada hızlı bir aracın gelerek kendilerine çarptığını, tutanağa davacının neden sürücü olarak yazıldığını hatırlamadığını, önde sürücü koltuğunda …’ın yanında …’nin oturmakta olduğunu, kendisinin arka koltukta oturduğunu ve davacının da arka koltuğa kendisinin yanına oturduğunu, kaza sonrası davacının ağır yaralandığını ve ambulansla hastaneye götürüldüğünü belirtmiştir.
Tanık … beyanında; dava konusu kazaya karışan araçlardan … plaka sayılı aracı kaza sırasında kendisinin kullanmakta olduğunu, kaza anına ve sonrasına ilişkin olayın şoku nedeniyle hiç bir şey hatırlamadığını, karşı aracı kullananın davacı olup olmadığını bilmediğini ve aracın sürücüsünü hatırlamadığını, kaza sonrasına ilişkin de yalnızca hastanede bacağına dikiş atılırken kendine geldiğini hatırladığını ifade etmiştir.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının …. soruşturma numaralı dosyasının incelenmesinde; davacı ile dava dışı … ve … hakkında taksirle yaralama suçu bakımından tarafların birbirinden şikayetçi olmaması nedeniyle şikayet yokluğu nedeniyle, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu yönünden ise olayın taksirle gerçekleşmesi ve sürücülerin alkolsüz olduğu dikkate alındığında unsurları oluşmadığından kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, davacının itirazı üzerine Ankara … Sulh Hukuk Hakimliğinin … D.iş sayılı kararı ile davacının itirazının reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava ve cevap dilekçesi, Ankara Cumhuriyet Başsavcılının … soruşturma numaralı dosyası ve tüm dosya kapsamına göre;
Davacı vekilince kaza tespit tutanağında müvekkilinin dava konusu kazaya karışan araçlardan … plaka sayılı aracın sürücüsü olarak yazılmış ise de, aslında araçta kusursuz yolcu olarak bulunduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.
Kaza tespit tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerli resmi belge niteliğinde olup, aksinin aynı kuvvette delil ile ispatlanması gerekir.
Davacı vekilinin, davacının kaza sırasında araçta yolcu olduğuna ilişkin bildirmiş olduğu tanıklardan …’ın kazaya karışan diğer aracın sürücüsü olduğu ve mahkememizce alınan beyanında kazaya karışan karşı aracın sürücünü hatırlamadığını beyan ettiği, dinlenen diğer tanığın ise beyanında, kaza sırasında aracı dava dışı …’ın kullanmakta olduğunu ve davacı ile birlikte arka koltukta oturduklarını beyan ettiği, ne var ki gerek dava dosyası gerekse soruşturma dosyası kapsamında tanığın kaza sırasında araçta bulunduğuna dair bir delil bulunmadığı, gerçek sürücü olduğu iddia edilen …’ın kollukça alınan ifadesinde dava konusu aracı kendisinin kullanığını ve yanında davacının oturmakta olduğunu ifade ettiği, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde tanığın araç sürücüsünün davacı olduğuna ilişkin beyanına itibar edilemeyeceği kanaatine varılmış, davacı vekilince başkaca tanık da bildirilmemiştir. Aksi sabit oluncaya kadar resmi belge niteliğinde olan kaza tespit tutanağının aksinin ve davacının kaza sırasında araçta kusursuz yolcu olduğuna ilişkin iddianın ispat edilemediği, buna göre davalı ZMMS sigortacısının ancak işleten ve sürücü dışındaki üçüncü kişilerin uğradığı bedensel zararlar bakımından sorumluluğunun bulunduğu, davacının ise kaza tespit tutanağına göre araçta yolcu olarak değil, sürücü olarak bulunmakta olduğu kabulü ile davacı sürücünün zarar gören üçüncü kişi sıfatının bulunmadığı kanaatine varılarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
KARAR :Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın reddine,
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.90 TL karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan her hangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesini yeri olmadığına,
7-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına
8-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/06/2021

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır