Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/753 E. 2022/19 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/753 Esas – 2022/19
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/753 Esas
KARAR NO : 2022/19

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 31/12/2019
KARAR TARİHİ : 13/01/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 03/12/2018 tarihinde dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile Kırşehir ilinden Kayseri ili istikametine seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda trafik kazası meydana geldiğini, araçta kusursuz yolcu konumundaki müvekkilinin kaza nedeniyle felç olduğunu ve hareket kabiliyetini kaybettiğini, kazaya neden olan aracın KZMS sigorta poliçesi ile davalı şirket tarafından sigorta edildiğini, müvekkilinin maddi zararlarından aracı güvence altına alan sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, taleplerinin müşterek-müteselsil sorumluluk esasına dayandığını belirterek müvekkilinin trafik kazası neticesinde yaşam boyu bakıcı gideri ve iş göremezlik sebebiyle uğramış olduğu maddi zararın şimdilik 1.000,00 TL’sinin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın KTK gereğince usulü yükümlülüğü olan başvuru şartını eksiksiz olarak yerine getirmeksizin dava açtığını, davayı kabul anlamında olmamak üzere davacının maluliyet oranının ve kaza ile sakatlık arasındaki illiyet bağının tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu’na sevk edilmesi ayrıca kusur oranının tespiti gerektiğini, davacının tedavi süresince ortaya çıkabilecek iş gücü kaybı, bakıcı giderleri ve diğer tüm giderlerin tedavi teminatı kapsamında olduğundan SGK tarafından karşılanacağından işbu giderlerden müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, araçta yolcu konumunda bulunan davacının zararın ortaya çıkmasında veya artmasında müterafık kusurunun bulunup bulunmadığının re’sen gözetilmesi ve faizin yasal faiz olup sigorta şirketine başvuru tarihinden 8 iş günü sonrasından başlaması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Dava, tek taraflı trafik kazasında yolcu konumunda bulunan davacının yaralanması sebebiyle uğradığı zararın davalı sigorta şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
Deliller toplanmış, davacının tedavi evrakları getirtilmiş, maluliyet durumunun tespiti ve uğranılan zararın delillenmesi yönünden rapor alınmıştır.
Kazaya karışan … plaka sayılı aracın 311000063692571 nolu “Trafik Sigorta Poliçe” örneğinin incelenmesinde davalı sigorta şirketi tarafından poliçenin düzenlendiği, sigortalının …, aracın minibüs olup poliçenin 13/09/2018 – 2019 dönemini kapsadığı, ölüm ve sakatlanma kişi başına 360.000,00 TL, sağlık gideri kişi başına 360.000,00 TL olarak teminatlandırıldığı görülmüştür.
Kusur oranının belirlenmesi yönünde alınan 29/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda; kaza tespit tutanağını düzenleyen trafik görevlilerince, verilen araçta bulunan davacı yolcunun kaza sırasında koruyucu emniyet kemerinin takılı olup olmadığına ilişkin resmi bir tespitin olmaması nedeniyle trafik kazasının oluşumunda KTK’nın 78 ve Yönetmeliğin 150 maddelerine bir riayetsizliğinin tespit edilememesi nedeniyle müterafık kusurunun olamayacağından kaza tespit tutanağında da belirtildiği gibi kusursuz olduğu, davalı sigorta şirketine sigortalı olan aracın dava dışı sürücüsü …’ın kendisine ayrılan yol bölümündeki şeridi izlemeden ve seyir hızının yüksek olarak seyrine bağlı aracının sevk ve idaresini kaybetmesi sonucu meydana gelen trafik kazasının oluşumunda tam kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Davacının maluliyet durumunun tespiti yönünde alınan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığı Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nın 02/10/2020 tarihli raporunda; Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre özür oranının % 96 olduğu, sürekli iş göremezlik halinde kaldığı, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin 12. maddesine göre devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olduğu mütalaa olunmuş, “Çalışma Gücü Ve Meslekten Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği” uyarınca alınan 15/12/2020 tarihli raporda ise davacının yaralanması nedeniyle maluliyet oranının %100 olduğu, 18 ay süre ile geçici iş göremezlik halinde kaldığı, devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olduğu bildirilmiştir.
SGK Kırşehir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nün 01/12/2020 tarihli cevabi yazısında; sigortalı davacı yönünden ilk gelir peşin sermaye değerinin 412.952,97 TL olduğu bildirilmiştir.
Davacının zararının belirlenmesi yönünden alınan kök ve ek bilirkişi raporlarından, hüküm tarihine en yakın tarihteki bilinen asgari ücretin esas alındığı 17/12/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda; davacının % 96 maluliyet durumu ve 2022 yılı asgari ücrete göre geçici iş göremezlik tazminatının 38.341,29 TL, sürekli iş göremezlik tazminatının işlemiş dönem 23.209,10 TL+işleyecek dönemin 776.772,82 TL olmak üzere toplam 799.981,92 TL olduğu, ilk gelir peşin sermaye değerinin yarısı (412.952,97 /2= 206.476,48) bedeni zarardan düşüldüğünde, bakiye zararın 799.981,92 TL -206.476,48 TL=593.505,44 TL olduğu, davacının ömür boyu bakıma muhtaç olacağı için bakıcı giderinin 1.037.882,95 TL olduğu, zorunlu mali mesuliyet sigortası poliçe limitlerinin kişi başına bedeni zarar için 360.000,00 TL, kişi başına sağlık gideri için 360.000,00 TL olduğu bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun ayrıntılı araştırma ve incelemeyi içermesi nedeniyle hükme dayanak yapılması uygun bulunmakla rapora yönelik itirazlar yerinde görülmemiştir.
Davacı vekili 06/10/2020 tarihli dilekçesi ile talep ettikleri 1.000,00 TL’nin 500,00 TL’sinin sürekli iş göremezlik zararına, 500,00 TL’sinin bakıcı gideri zararına ilişkin olduğunu bildirmiştir.
Davacı vekili 06/10/2021 tarihli dilekçesi ile bedel arttırımında, 29/12/2021 tarihli dilekçesinde ıslah talebinde bulunarak eksik harcı ikmal etmiştir.
Tüm dosya kapsamına, toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporlarına göre; 03/10/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasında kazaya karışan araçta yolcu konumunda bulunan davacının kusursuz, kaza sebebiyle %96 oranında malul ve devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olacak şekilde yaralandığı, davacının sürekli iş göremezlik tazminatı ve sürekli bakıcı gideri istemi yönünden hüküm tarihine en yakın tarihteki bilinen asgari ücretin esas alınarak yapılan hesaplamada sürekli iş göremezlik tazminatının 799.981,92 TL, ilk gelir peşin sermaye değerinin yarısı bedeni zarardan düşüldüğünde bakiye zararın 593.505,44 TL, bakıcı giderinin 1.037.882,95 TL olduğu, sigorta poliçesinde kişi başına yaralamadan kaynaklı klozun 360.000,00 TL, bakıcı giderinin yerleşik Yargıtay içtihatlarında da belirtildiği üzere tedavi gideri teminatından karşılanması gerektiğinden tedavi gideri klozunun 360.000,00 TL olduğu, belirsiz alacak davası olarak açılan işbu davada bilirkişi raporu sonrasında davacı vekili HMK 107 ve 176 maddeleri uyarınca bedel arttırım dilekçesi ve daha sonra ıslah dilekçesi sunarak eksik harcı ikmal ettiği, davacı yanın davalı sigorta şirketini 10/09/2019 tarihinde müracaat ettiği ve temerrüdün 8 iş günü sonrası 21/09/2019 tarihinde oluştuğu anlaşılmakla ıslah dilekçesi doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davanın kabulüne,
360.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ve 360.000,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 720.000,00 TL’nin 21/09/2019 temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 49.183,20 TL karar ve ilam harcının 44,40 TL peşin harç, 2.258,00 TL tamamlama harcı ve 198,00 TL ıslah harcı toplamı 2.500,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 46.682,80 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 53.050,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 375,40 TL posta-müzekkere masrafı, 1.600,00 TL bilirkişi ücreti ve 300,00 TL ATK fatura bedeli toplamı 2.275,40 TL yargılama gideri, 44,40 TL peşin harç, 2.258,00 TL tamamlama harcı ve 198,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 4.775,80 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-6325 Sayılı Kanunun 18/A-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
7-HMK’nın 333. maddesi uyarınca artan gider-delil avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/01/2022