Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/530 E. 2021/60 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/530 Esas
KARAR NO : 2021/60

#####

DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/09/2019
KARAR TARİHİ : 26/01/2021
YAZIM TARİHİ :13/02/2021
Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının fatura karşılığında davalıdan malzeme satın aldığını, davacı şirketin alımını yaptığı malzemelerin tamamının, davalı tarafından faturalandırıldığını ve alınan malzeme bedellerinin tamamının ödendiğini, davacı şirketin kayıtlarında yapılan incelemede, davalıya sehven 53.004.50.-TL fazla ödeme yapılmış olduğunun tespit edildiğini, ….yevmiye numaralı ihtarnamesi ile fazla ödenen 53.004,50.-TL’nin ödeme tarihi olan 15.11.2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davacıya iadesinin talep edildiğini, bu ihtarnamenin 27.05.2019 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini ancak, davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, yapılan fazla ödemenin tahsili amacıyla … Müdürlüğü’nün … Esas numaralı dosyası ile borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığını, başlatılan takip üzerine borçlunun takip konusu borca ve yetkiye itiraz ettiğini, … Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiğini, davacı şirketin sehven fazla ödenmiş paranın tahsili için 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu 5\A maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu, davalı tarafından arabulucunun yetkisine itiraz edildiğini ve …Sulh Hukuk Mahkemesi …. K. numaralı dosyası ile yetki itirazını reddettiğini, arabuluculuk toplantıları sonucunda anlaşmaya varılamadığını ileri sürerek, davacı tarafından sehven fazla ödenen 53.004,50.-TL’nin tahsili için … Müdürlüğünün … esas numaralı dosyasından başlatılan takibe yapılan itirazın iptaline, takibe yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olmasından %20’den az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, dava değeri olarak 53.004,50 TL belirlendiği ve harcın da bu bedel üzerinden yatırıldığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalının ikametgah adresi Erzurum olduğu için yetkili mahkemenin Erzurum Mahkemeleri olduğunu, davalının dava konusu takip nedeniyle herhangi bir borcu bulunmadığını, davalı şirket ile davacı şirket arasında uzun süredir devam etmekte olan bir ticaret bulunduğunu, bu ticaretin usulünün davacı şirketin malzeme siparişi verip bu sipariş ile birlikte çek vasıtasıyla ödeme yapması ve davalı şirketin sipariş edilen malzemeleri hazırlayıp davacı tarafa teslim etmesi şeklinde olduğunu, davacı tarafın sehven fazla ödeme yaptığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, davacı şirketin davalı şirketten malzeme sipariş ettiğini ve sipariş ettiği malzemelerin ödemesini davalı şirkete çek vasıtasıyla yaptığını, söz konusu ödemeye karşılık gelen tüm malzemelerin davalı şirket tarafından hazırlandığını ve davacı tarafa teslime hazır olunduğunun bildirildiğini bunun üzerine davacı tarafın malzemelerin büyük kısmını teslim aldığını ancak, işbu dava konusu takipte belirtilen meblağa karşılık gelen malzemeleri teslim almaktan kaçındığını, davacı şirketin hiçbir neden belirtmeksizin davalı şirket tarafından sipariş üzerine hazırlanan malzemeleri teslim almayarak temerrüde düştüğünü, buna karşılık iş bu dava konusu takibi başlatarak davalı şirketin kendisinden fazla ödeme aldığını iddia ettiğini ancak bu iddianın gerçeği yansıtmadığını, davacı tarafın sehven fazla ödeme yaptığını iddia ettiği 53.004,50.-TL’nin teslim alınmayan malzemelerin ücreti olduğunu, diğer taraftan davacı şirketin teslim almaktan kaçındığı malzemelerin, sipariş tarihinden beri davalı şirkete ait depoda hazır vaziyette beklediğini, davalı şirketin, mahkemenizce bir tevdi mahalli belirlenmesi halinde söz konusu malzemeleri tevdi mahalline teslim etmeye hazır olduğunu, savunarak, davanın reddine, davacı tarafın takip konusu bedelin %’20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dilemiştir.
DELİLLER ;
-… Dairesi … Esas Sayılı İcra Dosyası: Davacı vekilince 14.06.2019 tarihinde, 53.004,50.-TL asıl alacak ve 493,74.-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 53.498,24.-TL üzerinden takip yapıldığı, takibin 29.05.2019 tarihli, 53.004,50.-TL tutarlı alacak gösteren muavin deftere ilişkin olduğu, davalı şirket vekili tarafından verilen 24.06.2019 tarihli dilekçe ile borca, faize ve diğer tüm ferilerine itiraz ederek takibin durdurulmasını talep edildiği, icra müdürlüğünce 26.06.2019 tarihli Karar Tensip Tutanağı ile takibin durdurulmasına karar verildiği, eldeki davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
-21.05.2019 tarihli ihtarname örneği
-Davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi için talimat mahkemesi aracılığı ile rapor aldırılmış, Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesi … Talimat numaralı dosyasında, Mali Müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen Bilirkişi Raporunun sonuç kısmında özetle; da yer almadığı, taraflar arasında düzenlenen bir sözleşme ve yazılı bir sipariş teyit mektubunun dosya içerisinde yer almadığı, davacı tarafça fatura karşılığı 53.004,50 TL fazla ödeme yapıldığının belirlendiği ifade edilmiştir.
-Mali Müşavir bilirkişi tarafından davacının ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde; davacı şirketin 2018 yılı ticari defterlerinin yasal süresi içerisinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yapıldığı, davalı şirket tarafından, davacı şirkete düzenlenen 4 adet toplam 1.048.030,44.-TL tutarındaki faturaların davacı şirket ticari defterlerine kayıt yapılarak 2018/Haziran-Eylül- Ekim ve Aralık aylarında BA Formları ile bağlı olduğu Vergi Dairesine beyan edildiği, davacı şirket tarafından davalı şirkete 6 adet ödeme karşılığında toplam 1.101.034,94.-TL tutarında ödeme yapıldığı, buna göre davacının (1.101.034,94 – 1.048.030,44)= 53.004,50.-TL tutarında davalı şirkete fazla ödeme yaptığı, gerek talimat yolu ile alınan bilirkişi raporunun incelenmesi, gerekse davacı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan incelemelerde, taraflar arasında faturalar ve ödemeler hususunda bir uyuşmazlık olmadığı, her iki tarafın ticari defter ve kayıtlarına göre davacı şirketin davalı şirkete 53.004,50.-TL tutarında fazla ödeme yaptığı ve alacaklı olduğu belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında fazla yapılan ödemenin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın kısmen iptali davasıdır.
Davalı vekilince Mahkememizin yetkili olmadığı ileri sürülmüş ise de; dava konu alacağın para borcu niteliğinde bulunduğu, TBK’nun 89/1.(Eski BK m.73/1)maddesindeki “Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir.” hükmüne göre davacı alacaklının kendi yerleşim yerinde icra takibi yapabileceği ve dava açabileceği anlaşılmakla, davalı vekilinin icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine yönelik itirazına hukuki değer atfetmek olanaklı görülmemiş, işin esası incelenmek suretiyle hüküm tesisi yoluna gidilmiştir.
Mahkememizce deliller toplanmış, taraf defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle raporlar alınmıştır.
Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamakla birlikte, her iki tarafın da kabulünde olduğu ve ticari defter kayıtlarından da belirgin olduğu üzere, davacı ve davalı şirket arasında ticari nitelikte alım-satım ilişkisi bulunduğu sabit olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı tarafça bu ilişki kapsamında fazla ödeme yapılıp yapılmadığı, davacının satım akti kapsamında temerrüde düşüp düşmediği hususunda toplanmaktadır.
Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle eldeki davada tarafların ispat yükümlülüklerini belirlemek ardından işin esasının irdelenmesi gerekmektedir.
İspat yükünü düzenleyen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 190.maddesinde“İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.” düzenlemesi yer almaktadır.
Davacı eldeki davada, davalı tarafa ticari ilişki kapsamında fazla ödeme yapıldığını ileri sürmekte olup, kural olarak bu hususu ispat yükümlüğünün davacıya ait olduğu anlaşılmaktadır. Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporlarında da ifade edildiği üzere, taraflara ait ticari defter ve kayıtların birbiri ile uyumlu olduğu, buna göre davacı tarafından davalıya fatura tutarları haricinde 53.004,50 TL fazla ödemede bulunulduğu bu anlamda davacı tarafça ileri sürülen iddianın subut bulduğu anlaşılmaktadır.
Buna mukabil davalı tarafça, davacı şirketin davalı şirketten malzeme sipariş ettiği söz konusu ödemeye karşılık gelen tüm malzemelerin davalı şirket tarafından hazırlandığı ve davacı tarafa teslime hazır olunduğunun bildirildiği, bunun üzerine davacı tarafın malzemelerin büyük kısmınının teslim alındığı ancak, iş bu dava konusu takipte belirtilen meblağa karşılık gelen malzemelerin teslim alınmaktan kaçınıldığı savunulmuş ise de, davalı tarafça savunulan bu hususun dosya kapsamına göre ispatlanamadığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiş, davaya ve icra takibine konu alacağın likit olduğu anlaşılmakla, davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek, aşağıdaki şekilde hükmün tesisi yoluna gidilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İtirazın kısmen iptaline dair davanın kabulüne, davalının …. İcra Dairesi’nin … E sayılı takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptaline, takibin 53.004,50 TL asıl alacak üzerinden devamına,
2-Alacağın likit olduğu anlaşılmakla, hükmedilen 53.004,50 TL ‘nin % 20’si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 3.620,74 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin yatırılan 637,70 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.983,04 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 7.690,59 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvuru harcı, bilirkişi ücreti, posta ve müzekkere gideri 2,527,95 TL olmak üzere toplam 2,582,35 TL yargılama gideri ile 637,70 TL harç gideri’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-HMK’nın 333.maddesi gereğince, kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının taraflara iadesine,
7-Arabuluculuk ücreti olarak suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen, kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır