Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/470 E. 2022/336 K. 11.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/470 Esas
KARAR NO : 2022/336

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 04/09/2019
KARAR TARİHİ : 11/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, davacı şirkette 1000 adet payın sahibi olduğunu, yüzde olarak ortaklığın %2,5’lik oranını oluşturduğunu, davacı şirketin 2001 yılından beri faaliyet gösterdiğini, davalının şirkete 03/12/2017 tarihinde, …’a ait hisselerinin devri ile girdiğini, ortaklığının karar defterine işlendiğini ve Ticaret Sicil Gazetesi ile ilan edildiğini, davalının davaya konu şirkette hizmet akdi ile çalıştığını, davalının iş kanunu kapsamında çalışırken şirkete zarar vermeye başladığını ve işten ayrıldığını, davalının işten ayrıldıktan sonra iş kanunundan doğan haklarını talep etmek için haklı bir nedeni olmaksızın dava açtığını, işçilik alacakları iddiası ile açılan davanın halen Ankara …İş Mahkemesi’nin … sayılı dosyasında derdest olduğunu, iş mahkemesinde görülen davada davanın haksızlığını belirtmek için dile getirdikleri maddi vakıaların davalının çalışma şartlarını uygun davranmaması, davalının sürekli olarak işten ve Ankara’dan bıktığını belirterek gerekli özeni göstermediğinden 2018 Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında müşteri şikayetlerinin artması ve satışların düşmesi, keza bir çok müşterinin şikayet etmiş olması, 16 Ekim tarihinde dükkana ödeme olarak gelen bir paraya el koyması ve söz konusu günde işten erken çıkıp gitmesi ve buna benzer maddi vakıalar olduğunu, söz konusu maddi vakıaların davalının aynı zamanda haklı nedenlerle ortaklıktan çıkarılmasına da neden olacak maddi vakıalara olduğunu, davalının haklı nedenle ortaklıktan çıkması için ileri sürdükleri maddi vakaların şirket esas sözleşmesinde ortaklıktan çıkarma nedeni olarak sayılmadığı için usulüne uygun olarak genel kurul toplantısı yapıldığını, bu toplantıya davalının katılmadığını, davalının devir yolu ile elde etmiş olduğu bu pay için devir edene herhangi bir bedel ödemediğini, sahip olduğu payın sembolik nitelikte bir pay olduğunu, davalının söz konusu hisse payını devir alacak ekonomik gücü bulunmadığını, davalının çalıştığı sürenin son döneminde şirket ortaklığından çıkarılmasına neden olacak davranışlarda bulunduğunu, davalının da iş mahkemesindeki davada kendisini işçi olarak değerlendirdiğini beyanla davanın kabulü halinde davalının payını bedelsiz ve sembolik nitelikte elde ettiğinin keza işçi olması hususları dikkate alınarak ayrılma akçesinin hesaplanmasının buna göre yapılmasını öncelikle davalıya ayrılma akçesi ayrılmamasını talep ettiklerini belirterek davalının ortaklıktan çıkarılmasına, ayrılma akçesi ödemesi yapılmamasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının ortaklıktan çıkarılmasını gerektiren haklı bir neden olmadığını, dava dilekçesinde belirtilen iddiaların şirket ortaklığından alakasız, salt işçi-işveren ilişkisiyle alakalı olup, şirket ortaklığından çıkarma için haklı neden oluşturmayacağını, davacı ile davalı arasındaki iddiaya konu bu eylemlerin olsa olsa iş kanunundan kaynaklı işçilik alacaklarını etkilediğinden bu iddialara konu alacakların zaten Ankara …İş Mahkemesi’nde tartışıldığını iddiaya konu iş akdinin de davalının kusurları nedeniyle sona erdirilmediğini, davacı tarafından nedensiz olarak sona erdirildiğini, davaci tarafından SGK’ya verilen işlten ayrılış bildirgesinde açıkça işlen çıkış kodu olarak ”4” (Belirsiz süreli IŞ sözleşmesinin işveren tarafından haklı sebep bildirilmeden feshi) olarak bildirildiğini, davacının ileri sürdüğü iddiaların asılsız olduğunu, bir çalışanın, çalıştığı şirkette pay sahibi olmasını engelleyen hukuki hir düzenleme bulunmadığını, ortağın ortaklıktan çıkarılması konusunda da bu pay oranımın düşük olmasının haklı bir neden oluşturmayacağını işbu davanın, işçilik alacakları davasının açılmasından _vaklaşık bir sene sonra ikame edildiğini, gecen sürede davalının davacı şirkelin işleyişini olumsuz etkileyecek, ortaklığın devamını imkansız kılavak hiçbir davranış! da olmadığını, şirketin olağan işleyişine devam ettiğini, pay devrinin bedelsiz yapıldığı iddiasının geçersiz. olduğunu, pay devrinde o günkü nominal değerin esas alındığını, devirin tarafların rızasıyla gcrçckleşüğ’mi, geçerli bir devirde, kişisel ve dışsal nedenlerin pay sahibinin haklarına halel getirmeyeceğini, davalının çıkarmaya ilişkin kararın alındığı toplantıya usulüne uygun davci edilmediğini, davalının Ankara’da yaşadıgı bilinmesine, şirkette toplam iki ortak bulunmasına, ortakların yıllardır birbirlerini tanımasına VC iletişim bilgilerine sahip olmalarına karşın, davalıva ulaşma yönünde yeterli yayrel sarl edilmediğini, Limited şirkette hakim ortağın orlada haklı bir neden yokken, istediği ortağı ortaklıktan çıkarması, haklı nedenin varlığını açıkça arayan TTK 638 vd. maddeleri ile bağdaşmadığını, tüm bu nedenlerle haklı neden bulunmayan ve ortaklığın devamının imkansız hale geldiğinin ortaya konulamadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
-Ticaret Sicil Gazetesi kayıtları, Ankara …İş Mahkemesi … Esas sayılı dosyası, davacı şirket defter ve kayıtları,
-Bilirkişi raporu

DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE
Dava TTK 640/3. maddesine dayalı limited şirket ortağının şirket ortaklığından çıkarılması istemine ilişkindir.
Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün (…) numarasında sicile kayıtlı …’nin iki ortaklı olduğu, ortaklarının %97,5 pay ile dava dışı … ile %2,5 pay ile davalı … (…) olduğu, …’ın şirketi temsil ve ilzama yetkili olduğu görülmüştür.
6102 Sayılı TTK’nın çıkarılma başlıklı 640/3.maddesinde, şirketin istemi üzerine ortağın mahkeme kararıyla haklı sebebe dayanılarak şirketten çıkarılması hâlinin saklı olduğu, aynı yasanın genel kurulunun yetkileri başlıklı 616/(1)-h.maddesinde bir ortağın şirketten çıkarılması için mahkemeden istemde bulunulması hususunun genel kurulun devredilmez yetkileri arasında sayıldığını, yine aynı yasanın önemli kararlar başlıklı 621/(1)-h.madesinde ise bir ortağın haklı sebepler dolayısıyla şirketten çıkarılması için mahkemeye başvurulması ve bir ortağın şirket sözleşmesinde öngörülen sebepten dolayı şirketten çıkarılması için de genel kurul kararıyla temsil edilen oyların en az 2/3’ünün ve oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunun bir arada bulunması halinde alınabileceği düzenlenmiştir.
Açılan dava, davalının davacı şirketin ortaklığından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 640/3. maddesi gereğince haklı nedenle ortaklıktan çıkarılması istemine ilişkin olup, davalının davacı şirkette %2,5 hissesi bulunmaktadır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 640. maddesinde; ortağın şirketten çıkartılmasına yönelik düzenleme yapılmış olup, anılan yasa hükmüne göre şirket ana sözleşmesine bir ortağın genel kurul kararı ile şirketten çıkarılabileceğine ilişkin sebepler bulunabilecektir. Aynı yasanın 640/3. fıkrasında ana sözleşmede çıkarılmaya ilişkin hüküm bulunmasa dahi şirketin istemi üzerine ortağın mahkeme kararı ile haklı sebeplere dayanılarak şirketten çıkarılması mümkün olabilecektir. Bu halde şirket tarafından ortaklardan biri hakkında haklı sebeple ortaklıktan çıkarılması davası açılabilmesi için 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 621/1-h. maddesi gereğince genel kurulda temsil eden oyların en az 2/3’ünün ve oy hakkı bulunan sermayenin tamamının salt çoğunluğu ile mahkemeye başvuru kararının alınması şarttır. Davacı şirket tarafından bu yönde 17/05/2019 tarihinde ortağın ortaklıktan çıkartılmasına ilişkin karar alınmıştır.
Davalı ortağın şirket ortaklığından çıkarılmasına yönelik TTK’da düzenlenen usul hükümlerine uygun genel kurul kararı ve nisabı sağlanmış ve eldeki dava şirketçe açılmıştır.
TTK’da şirket ortağının ortaklıktan çıkarılması için gereken usul işlemleri yanında haklı bir nedenin bulunması da gerekmektedir. Davacı davalının payının küçüklüğü, şirkette işçi olarak çalışması ve işçilik alacaklarının tahsili için dava açmış olmasını haklı sebeple ortaklıktan çıkarma gerekçesi olarak ileri sürmüşse de bu durumlardan bir kısmının davalının ilk şirket ortağı olduğu zamanda da var olduğu; sırf ortaklık payının küçüklüğü ve ortağın şirket işçisi olması ortaklıktan çıkarma için geçerli bir gerekçe olmadığı gibi ortağın şirkete karşı işçilik alacaklarının tahsili için dava açmasının da bu kapsamda değerlendirilmesi mümkün olmadığından davanın reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmının HMK’nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde ve talep halinde, davacıya iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda , kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/05/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı