Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/388 E. 2021/446 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/388 Esas – 2021/446

Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/388 Esas
KARAR NO : 2021/446

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/07/2019
KARAR TARİHİ : 16/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13.01.2019 tarihinde …’ın sevk ve idaresinde bulunan … Sigorta A. Ş.’ne 277021847 numaralı ZMSS poliçesi ile sigortalı … plaka sayılı aracı ile yaya konumundaki müvekkili …’e çarparak yaralanmasına neden olduğunu, kusurun sürücü …’a ait olduğunu, 08.04.2019tarihinde davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduklarını ancak ödeme yapılmadığını, dava şartı zorunlu arabuluculuk sonucunda anlaşmaya varamadıklarını, müvekkilinin kaza tarihinde 61 yaşında olup gelirinin asgari ücret seviyesinde olduğunu belirtmek suretiyle fazlaya ilişkin hak ve talepleri saklı kalmak kaydı ile 4.500,00 TL daimi maluliyet (sakatlık) tazminatının davalı sigorta şirketine başvuru tarihi olan 08.04.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava şartı olan sigorta şirketine başvuru şartının yerine getirilmemiş olması nedeniyle davanın usulden reddi gerektiğini, kaza tespit tutanağı düzenlenmemiş olması nedeniyle kusur durumunun şüpheli olduğunu, sürücüye isnad edilecek kusur bulunmadığını, kişinin kendi kusurundan kaynaklanan taleplerinin teminat dışı olduğunu, davacının talep etmediği hususların bilirkişi raporunda hesaplanmamasını, davanın zamanaşımı süresinde açılmamış olduğunu, kanuna uygun belgelerle başvuru yapılmadığını, kusur ve maluliyet raporu alınması gerektiğini belirtmek suretiyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
-Savcılık Soruşturma Dosyası, Hastane Kayıtları, Hasar Dosyası, Sigorta Policesi,
-Bilirkişi raporları: Dosya maluliyet oranı tespiti için İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığına gönderilmiş ATK raporunda; Kişinin 13.01.2019 tarihinde geçirdiği araç dışı trafik kazasına bağlı vücudunda sol dirsekte olekranon kırığı meydana geldiğinin ve 17.01.2019 tarihinde ameliyat ile tedavisinin yapıldığının kişi hakkında düzenlenen tıbbi belgelerin incelenmesinden anlaşıldığı, Kişinin tarafımızdan yapılan genel beden muayenesinnin yapıldığı 30.03.2013 tarih, 28603 sayılı Resmi Gazetede Yayınlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre tüm vücut özür oranının ise: %2 (yüzdeiki) olduğu 13/01/2019 tarihinde maruz kaldığı trafik kazası yaralanması arasında doğrudan illiyet (nedensellik) bağı bulunduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tarafların kusur oranlarının belirlenmesi için dosya Ankara Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesine gönderilmiş olup raporda;
Dava dosyasındaki tüm veriler incelenmiş, olayın oluş şeklini anlatır sürücü ve mağdur yaya ifadeleri görülmüş, olayın oluşunu anlatır dışarıdan tanık ifadesine dosyada rastlanmamış, ayrıca olay sonrası trafik kaza tespit tutanağı ve olay yeri krokisi tanzim edilmemiş, yine tanzim edilmiş kaza sonrası olay yeri gösterir bir başka krokiye de dosyada rastlanmamıştır. Bu haliyle anlatımlardan olayın oluşu ile ilgili tereddüte düşülmüş, kesin kanaate varılamamıştır.Sağlıklı biçimde rapor tanzim edilebilmesi için olay günü itibariyle kroki üzerinde gösterilmek üzere yayaya çarpma noktasının yeri, çarpmanın şeklinin gösterilmesi ve çarpma yol içinde ise yol kenarına mesafesi, sürücünün seyir istikameti, yayanın geçiş yönü, yayanın aracın hangi kesimiyle sadmeye maruz kaldığı, yol ve kavşak durumu, çevre ve mahal özellikleri, mahalde “Yaya geçidi” olup olmadığı ve tüm bu hususların açıklığa kovuşturulması halinde sağıklı biçimde rapor tanzim edileceği cihetle, gönderilenlerle birlikte istenilen hususların ikmali bakımından dosyanın işlem görmeksizin mahalline iadesine karar verilmiştir.
Dosyanın Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak Ankara ATK’nın 25/02/2020 tarihli raporunda tespit edilmesi gerektiği bildirilen ” Çarpma Noktası, Yaya Geçidi olup olmadığı, aracın istikameti ve yol genel durumunun ” tespiti için trafik kusur bilirkişi eşliğinde davacı … ve dava dışı araç sürücüsü …’ın Bakırköy CBS … soruşturma sayılı dosyasında yer alan ifadeleri dikkate alınarak kazanın oluş şekline dair krokili rapor düzenlenmesinin istenilmesine karar verilmiş olup,
Talimat bilirkişi raporunda; Davacı … kendisinin yaralanmasıyla sonuçlanan bu yaralanmalı trafik kazasının hazırlanması ve oluşumunda % 70 oranında asli derecede kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır. Davacı … Sigorta AŞ tarafından sigortalı … plaka sayılı araç sürücüsü … bu yaralanmalı trafik kazasının hazırlanması ve oluşumunda % 30 oranında tali derecede kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır. Dosya tetkiki ve davacı yayanın katılımı ile olay mahallinde yapılan keşif esnasında çarpma noktasının kazanın oluşumuna ilişkin irdelenmesi neticesinde anlaşılmıştır. Bu kazanın oluşumunda başkaca bir unsur görülmemiş olup takdir mahkemenindir şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurumu trafik ihtisas dairesinin 03/11/2020 tarihli raporunda Davacı … %80, … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın %20 oranında kusurlu olduğunun bildirildiği,
Dosya mahkememizce aktüer bilirkişiye tevdi olunmuş aktüer bilirkişi raporunda; Dava konusu olayın meydana gelmesinde davalı taraf sürücüsü …’ın %80 (yüzdeseksen), davacı yaya …’in %20 (yüzdeyirmi) oranında kusurlu olduklarının 03.11.2020 tarihli raporla tespit edildiği, Davacı …’in 13.01.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle özür oranının %2 (yüzdeiki) olduğunun 09.01.2020 tarihli raporla tespit edildiği, Davacı …’in, yaralanması nedeniyle uğradığı sürekli iş göremezlik (maluliyet) tazminatının PMF (Populatıon Masculine et-Femininee) 1931 Simgeli Yaşama Tablosuna Göre 6.767,07.-TL., TRH – 2010 Bakiye Yaşama Tablosuna Göre 6.270,49.-TL. olarak hesaplandığı, görüş ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazası nedeni ile kazaya neden olan aracın ZMMS sigorta şirketine karşı açılan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporlarına göre;
Davalı Sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı olan dava dışı …’ sevk ve idaresindeki28 AT 916 plakalı aracın kusuru ile neden olduğu trafik kazasında davacının yaya olarak yaralandığı, stanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından tanzim edilen 26/08/2020 tarihli maluliyet raporunda belirtildiği üzere, davacının tüm vücut çalışma gücünde %2 oranında sürekli iş göremezlik halinde kalacak şekilde yaralandığı, Adli Trafik bilirkişi tarafından tanzim edilen ve hükmün tesisinde esas alınan raporda belirtildiği üzere; kazanın oluşumunda davacının %80 ve kazaya karışan diğer araç sürücüsünün %20 oranında kusurlu olduğu, aktüer bilirkişi tarafından yapılan hesaplama neticesinde; Davacı …’in, yaralanması nedeniyle uğradığı sürekli iş göremezlik (maluliyet) tazminatının PMF (Populatıon Masculine et-Femininee) 1931 Simgeli Yaşama Tablosuna Göre 6.767,07.-TL., TRH – 2010 Bakiye Yaşama Tablosuna Göre 6.270,49.-TL. olarak hesaplandığı, güncel Yargıtay kararları doğrultusunda TRH 2010 tablosuna göre yapılan hesaplama hükme esas alınmış ve buna göre davalı sigorta şirketinin, davacının oluşan 6.270,49.-TL maddi zararını gidermekle yükümlü olduğu anlaşılmıştır.
Dava dilekçesinde temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesi talep edilmiş, hasar dosyasının incelenmesinden davacının davalı sigorta şirketine başvurusunun 09/04/2019 tarihinde ulaştığı, sigorta şirketinin bu tarihten itibaren 8 iş günü geçmekle temerrüde düştüğü gözetilerek 19/04/2019 tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiş, kazaya neden olan sigortalı aracın kullanım amacı dikkate alınarak yasal faiz işletilmek suretiyle, aşağıdaki şekilde hükmün tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
1-6.270,49 TL maddi tazminatın 19/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 428,34-TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 283,94- TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 496,56-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 44,40 TL başvurma harcı ve 2.340,20-TL posta, bilirkişi masrafı vs. olmak üzere toplam 2.384,60-TL yargılama giderinden red / kabul oranına göre hesaplanan 2.209,62 TL ‘si ile 144,40-TL peşin harç toplamı 2.354,02-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan her hangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nın 333.maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
16/06/2021