Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/362 E. 2023/804 K. 14.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/362
KARAR NO : 2023/804

GEREKÇELİ KARAR
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
DAVACI VEKİLİ : AV…., …
DAVALI :…
DAVALI VEKİLİ : AV…., …
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 04/06/2018
KARAR TARİHİ : 14/11/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/12/2023

Davacı tarafından davalı hakkında açılan alacak davasının mahkememizde yapılan yargılaması sonunda ;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle davalı şirketin konkordato talebinin … nolu kararı ile kabul edildiğini, davacı şirketin alacak kaydının yapıldığı 18/01/2018 tarihi itibari ile toplam 336.737,08 TL alacağının bulunduğunu, davalının bu alacağın 309.710,93 TL’sini kabul edip 27.026,15 TL’sine itiraz ettiğini, … Mahkemesi tarafından davalının kısmi itirazının reddedilerek komiserliğe kaydedilen tüm alacağın konkordato nisabına dahil edilmesine karar verildiğini, konkordato teklifinin … nolu kararı ile tasdik edildiğini, taksitler halinde ödeme yapılmasının hüküm altına alındığını ancak davalı şirketin taksit ödemesini eksik yatırdığını ileri sürerek davacıya ilk taksit olarak eksik ödenen 27.026,15 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP ;
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle hak düşürücü sürenin geçtiğini, dava süresinde açılsa bile davanın tasdik kararını vermiş olan … Mahkemesine verilecek dilekçe ile açılması gerektiğini, davacının iddialarının mesnetsiz olduğunu, … Mahkemesinin çekişmeli alacaklar bakımından verdiği kararın alacaklılar toplantısında nisaba katılacak rakam bakımından verilmiş olan dar çerçeveli bir karar olduğunu, alacağın varlığına veya yokluğuna dair yapılmış bir yargılama mevcut olmadığını ve davanın haksız olduğunu savunarak davanın esastan ve usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ;
Mahkememizde yapılan yargılama sonunda mahkememizin 22/01/2019 tarih ve …. nolu kararı ile görevli mahkemenin ihtisas mahkemeleri olan … Mahkemeleri olduğu gerekçesi ile dosyanın bu mahkemelere gönderilmesine karar verilmiş, dosya …. Mahkemesine gönderilmiş,… nolu kararı ile karşı görevsizlik kararı verilmiş, … nolu yargı yeri belirleme kararı ile mahkememiz yargı yeri olarak belirlenmiş, dosya mahkememiz esas kaydının …. sırasına kayıt edilmiştir.
Bilirkişi … davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi sonrasında hazırladığı 27/04/2022 tarihli raporunda usul yönünden incelenen davacı 2017 dönemi yasal defterleri fiziki olarak tutulduğunu, açılış noter tasdiki ve yevmiye defteri kapanış noter tasdikinin zamanında ve üsülüne uygun olarak yaptırıldığını, 2017 dönemi yevmiye defteri incelendiğinde noter kapanış tasdikinin mühürlü son sayfa olan 100. sayfasına yapılmış olduğunu ve söz konusu sayfanın 03/08/2017 tarihine kadar olan kayıtları kapsadığını, 03/08/2017 tarihi sonrasındaki kayıtların ise mühürsüz sayfalara yazıldığı tespit edildiğini, dolayısıyla Hukuk Muhakemeleri Kanununun 222. maddesi hükmü uyarınca davacının konkordato sebebiyle davalı şirketten alacak kaydının yapıldığını, 18/01/2018 tarihi itibariyle cari hesap bakiyesinin 1.710,93 TL tutarında olduğunu, ayrıca … seri nolu 10/11/2017 vade tarihli ve 100.000,00 TL tutarlı, … seri nolu 01/12/2017 vade tarihli ve 154.000,00.TL tutarlı, … seri nolu 05/01/2018 vade tarihli ve 54.000,00 TL tutarlı (3) adet çekten kaynaklanan net alacağı ile birlikte toplam 336.737,08 TL alacağı bulunduğunu beyan ettiğini, davacının davalıya ilişkin sunmuş olduğu hesap özetinin 2017 sonunda 318.033,83.TL borç bakiyesi ile sonuçlandığını ve davaya konu (3) adet çek toplamının davalı hesabına borç kaydedilmesi öncesindeki hesap bakiyesinin 10.033,83 TL (borç) bakiyesi olduğunu, dolayısıyla davaya konu çekler hariç cari hesap bakiyesinin 10.033,83 TL olması bakımından davacının iddiasında belirtmiş olduğu 1.710,93.TL tutarı ile uyumsuz olduğu anlaşıldığını, davacının davalıya ilişkin sunmuş olduğu hesap özetinin yasal defterlerle uyumlu olup olmadığı hususunda 2017 dönemi yevmiye defterinin incelendiğini, kapanış maddesindeki bakiyenin ana hesap bazında tutulmuş olması sebebi ile sunulan hesap özetindeki bakiye ile tutup tutmadığının teyit edilemediğini, diğer taraftan kapanış maddesinin mühürsüz sayfaya yazılmış olduğunun da ayrıca dikkate alınması gerektiğini, davacı tarafından, davalıya ilişkin sunulan 2018 dönemi hesap dökümü incelendiğinde hesap kodunun 2017 dönemindeki hesap kodundan farklı olduğunu, 2017’den 2018’e devir bakiyesinin 2018 dönemi ile uyumsuz olduğu anlaşıldığını, sunulan hesap özetinde taksit ödemelerine ilişkin kayıtlara bakıldığında davalı tarafından 3.097,11 TL tutarında aylık ödemeler yapıldığının görüldüğünü, davacı tarafından incelemeye sunulan davalıya ilişkin 09/01/2018 tarihli mutabakat formlarına bakıldığında 20/11/2017 tarihi itibariyle davacının cari hesap bakiyesi olarak 1.710,93 TL alacaklı olduğunu, ödenmemiş çek tutarının 308.000,00 TL olduğunu ve toplam borcunun 309.710,93 TL tutarında olduğu belirtildiğini fakat ödenmemiş çek borcu (308.000,00 TL) dışında kalan cari hesap bakiyesinin davacı yasal defterleri ile uyumsuz olduğunu bildirmiştir.
Bilirkişi … 09/08/2022 tarihli raporunda davacı şirketin 2017 takvim yılına ait ticari defterlerinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 222. maddesi hükmü gereğince sahibi lehine delil olma niteliği taşıyıp taşımadığı hususunda takdirin mahkemeye ait olduğunu, davacının yasal defterleri üzerinden yapılan incelemenin taraflar arasındaki borç/alacak durumunun tespitinde sıhhatli bir sonucu vermediğini, davacının ticari defter kayıtlarında davaya konu çekler hariç cari hesap bakiyesinin 10.0333,83 TL olduğunu ancak davacının talebinin 1.710,93 TL olduğunu, çeklere ilişkin bankalara yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazılardan davacının… Şubesinden verilen … seri numaralı, 10/11/2017 vade tarihli, 100.000,00 TL tutarlı çekten dolayı 98.590,00 TL asıl alacak … Şubesinden verilen … seri numaralı, 01/12/2017 vade tarihli, 154.000,00 TL tutarlı çekten dolayı 152.590,00 TL asıl alacak, … Şubesinden verilen … seri numaralı, 05/01/2018 vade tarihli, 54.000,00 TL tutarlı çekten dolayı 52.590,00 TL asıl alacak olmak üzere toplamda 303.770,00 TL çek asıl alacağı olduğunu (%10 karşılıksız çek tazminatı, çek komisyonu ve işlemiş faiz hariç olmak üzere) davalı …hakkında verilen konkordato talebinin 20/10/2020 tarihinde red edildiğini, red kararının 01/12/2021 tarihinde kesinleştiğini, davalı …nin 2017 ve 2018 takvim yılı ticari defter kayıtlarının dosyaya kazandırılması halinde ticari defter kayıtları üzerinden bilirkişi incelemesi yapılabileceğini bildirmiştir.
30/05/2023 tarihli celsenin 2 numaralı ara kararı ile dosyanın bilirkişi …’ya tevdi edilerek davacı vekilinin 24/08/2022 tarihli dilekçesindeki hesabın doğru olup olmadığı hususunda ek rapor hazırlanmasının istenilmesine karar verilmiş, bilirkişi … 23/08/2023 tarihli ek raporunda davacının davalıdan 20/11/2017 konkordato geçici mühlet tarihine kadar faiz işletilmiş olmakla toplam 336.737,08 TL alacağı olduğunun hesap edildiğini bildirmiştir.
… Mahkemesi 02/06/2021 tarihli cevabi yazı ile 20/04/2018 tarihli konkordatonun tasdikine ilişkin kararın istinaf ve temyiz kanun yolları sonrasında bozulduğunu ve … Esas sayılı dosyasında verilen 20/10/2020 tarihli karar ile konkordatonun feshine karar verildiğini bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE ;
Dava, alacak davasıdır.
…. Mahkemesinin 02/06/2021 tarihli cevabi yazısı ile dava sırasında davalı şirket hakkındaki konkordatonun tasdiki kararının feshedildiğinin ve bu kararın kesinleştiğinin bildirilmesi nedeni ile davacının dava tarihi itibariyle dava açmakta hukuki yararının bulunduğu ve mahkememizin görevli olduğu kabul edilmiştir.
14/11/2023 tarihli duruşmada bilirkişi …’nın 09/08/2022 tarihli raporunda davalının ticari defterleri ile ilgili açıklaması, davanın niteliği ve dosya kapsamı göz önünde bulundurularak davalının temin edilemeyen ticari defterlerinin incelenmesini gerek olmadığına karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillerden taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinin bulunduğu, davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi sonrasında hazırlanan 27/04/2022 tarihli bilirkişi raporu, 09/08/2022 tarihli bilirkişi raporu ile 30/05/2023 tarihli celsenin 2 numaralı ara kararı gereğince hazırlanan 23/08/2023 tarihli ek bilirkişi raporu davacının davalıdan 20/11/2017 konkordato geçici mühlet tarihine kadar içinde dava konusu alacağın da içinde bulunduğu toplam 336.737,08 TL alacağının olduğu, ispat yükü kendisinde olan davacının lehdarı olduğu dava konusu çekleri ibrazında karşılıksız çıktığını sunduğu çeklerle ve bilirkişi raporları ile ispatladığı sonucuna varılmıştır.
Davacının yukarıda belirtilen şekilde dava konusu vakıayı ve alacağını ispatlaması nedeni ile dava dilekçesinde faiz talep edilmemesi de göz önünde bulundurularak davanın kabulüne, 27.026,15 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmış, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KABULÜNE,
27.026,15 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Harçlar Kanunu 2023 yılı Harçlar Tarifesinin 1 sayılı Yargı Harçları Tarifesinin A,III/1-a maddesi gereğince alınması gereken 1.846,15 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 461,54 TL peşin harçtan mahsubu ile alınması gereken 1.384,61‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazine’ye gelir KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan başvurma harcı 35,90 TL, peşin harç 461,54 TL, vekalet harcı 5,20 TL, vekalet pulu 8,20 TL, tebligat ve posta gideri 201,6‬0 TL ve bilirkişi ücreti 2.000,00 TL olmak üzere toplam 2.712,44‬ TL yargılama giderinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 326. maddesinin 1. fıkrası gereğince davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 312. maddesinin 1. fıkrası gereğince kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı tarafça yatırılan avansın kullanılmayan kısmının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra İADESİNE,
6-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Kanununun 168. maddesinin son fıkrası gereğince hüküm verildiği tarihte geçerli olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 1. fıkrasına ve 2. kısmına göre kabul edilen miktar dikkate alınarak hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341. maddesinin 1. fıkrasının a bendi ve 345. maddesinin 1. fıkrası gereğince gerekçeli kararın tebliğinden başlayarak iki haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile …. Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.14/11/2023

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza