Emsal Mahkeme Kararı Ankara 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/249 E. 2022/277 K. 06.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
Türk Milleti Adına Yargılama Yapmaya ve Hüküm Vermeye Yetkili
ANKARA 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/199 Esas
KARAR NO : 2022/280
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/04/2019
KARAR TARİHİ : 06/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı tarafından yapılan Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın yerinde olmadığını, borçlu tarafından tamamına itiraz edildiğini, davalının iyi niyetli davranmadığını, almış olduğu malların bedelini ödemediğinden müvekkili şirketi zarara uğrattığını belirterek davalının yerinde olmayan itirazının iptaline, takibin devamına, % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER
-Ankara …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası,
-Dosya bilirkişiye tevdi olunmuş bilirkişi raporunda: Davacı ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkinin 05.12.2016 tarihinde düzenlenmiş 1 adet, 2017 yılında düzenlenmiş 9 adet faturadan ibaret olduğu ve 01.08.2017 tarihinde son bulduğu, davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenmiş toplam 2.145,12 TL tutarlı 10 adet faturanın, alıcı şirket kaşesi ve imza ile teslim edilmiş olduğu, davalı şirketin üç ayrı seferde nakit ve kredi kartıyla toplam 650.,00 TL ödemede bulunmuş olduğu, davacı şirket kayıtlarında. ödemelerin mahsubu ile davalının bakiye 1.495,12 TL borcunun devam ettiği, davacı şirketin yapmış olduğu kayıtları 120 Alıcılar Hesabına yapması gerekirken, ters işlemli 320. Satıcılar Hesabına yapmış olduğu halde, hesap kod ve adları yanlışlığı dışında hesapların yazılma taraflarının doğru olarak yapılmış olduğu düzenlenmiş faturalar ve kayıtlarının uyumlu olması nedeniyle ticari defter kayıtlarında davalının 1.495,12 TL borçlu olduğunun anlaşılabildiği görülmüş olup takdir Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; itirazın iptaline karar verilmesi halinde, taraflar arasında cari hesap sözleşmesinin olmayışı, davacının takip öncesinde ödemc ihtarından bulunmamış olması nedenleriyle borçluya temerrüt faizi uygulamasının icra takip tarihi itibariyle başlaması gerektiği görüş ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, cari hesap alacağının tahsili amacı ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Bilirkişi raporu dosya kapsamına ve denetime uygun olmakla hükmün tesisinde esas alınmıştır.
Dava dilekçesi, icra takip dosyası, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında tacirler arası satım sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap ilişkisi bulunduğu, davacı tarafından başlatılan ilamsız takibe davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Hemen belirtmek gerekir ki, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 27.06.2003 tarih ve 2001/1 E., 2003/1 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere; bir alacak için fatura düzenlenmiş olması, alacağın varlığını ispata yeterli bulunmayıp, fatura, tek başına akdi ilişkinin kanıtı niteliğinde bulunmamaktadır buna göre davacı taraf, kural olarak akdi ilişkinin varlığını ve malın teslim edildiğini, davalı-alıcı taraf ise bedelin ödendiğini kanıtlama mükellefiyeti altındadır.
Taraflara HMK 222 maddesi kapsamında ticari defterin ibrazı için usulüne uygun olarak ibraz emri gönderilmiş, davalı tarafça ibraz emrinin gereği yerine getirilmemiş olmakla, davacı tarafın ticari defterleri ile davacı tarafça dosya içerisine sunulan deliller üzerinde Bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle rapor aldırılmıştır.
Dosya kapsamına uygun olmakla hükmün tesisinde esas alınan rapor içeriğinde belirtildiği üzere; Davacı tarafından davalıya hastane hizmetlerinde kullanılmak üzere tetkik ve tahlil hizmeti verilmiş olduğu, davacı tarafça keşide edilen faturaların davalı çalışanı tarafından teslim alınmış olduğu, davacı tarafa ait defterlerin incelenmesi neticesinde, sunulan defter ve kayıtların usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, defter ve kayıtların birbirini doğruladığı ne var ki davalı tarafça ibraz emrinin gereğinin yerine getirilmediği, buna göre HMK 222. Madde hükmü de nazara alındığında, davacı kayıtlarına üstünlük tanınmak suretiyle alacağın hesaplanması gerektiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde tanzim edilen ve dosya kapsamına ve denetime uygun olmakla hükme alınan Mali müşavir bilirkişi raporunda da ifade edildiği üzere,davacının davalıdan 1.495,12-TL tutarında alacaklı olduğu anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, davalının takip tarihinden evvel usulüne uygun olarak temerrüde düşürülmediği anlaşılmakla, işlemiş faiz talebinin reddine karar verilmiş, davaya konu faturaya dayalı alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilerek davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hükmün tesisi yoluna gidilmiştir..
HÜKÜM: Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulüne,
Ankara …İcra Dairesinin … esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazın 1.495,12 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Hükmolunan 1.495,12 TL üzerinden % 20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2- 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 102,13 TL harçtan, dava açılışında alınan 44,40 TL peşin harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 57,73 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3-6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13. maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4- Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 44,40 TL başvurma harcı, 207,20 TL tebligat ücreti, 400,00 TL bilirkişi ücreti, toplamı 651,60 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 528,00 TL’si ile dava açılışında alınan 44,40 TL peşin harç toplamından oluşan 572,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 1.495,12 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 350,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/04/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır